22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

# # # "Kulak dudak olmasa YAZI: NEVİN ÜNALIN FOTOtfRAF: SF.VİL DOĞRUCÜVEN yunun bir parçasıydı sapan... Içel'ın küçücük kasabası Silifke'nin tozlu patika yollannda, gökyüzüne kanat çırpan kıışlan kovalarken, oyuna son noktayı koyan öldürücü bır sılah olarak algılamıyorduk kuşkusuz bu oyuncağı... Annesini çok kiiçük yasta kaybetmişti.9çocuklukalabalikbirai!cyc aitolmanınyaramazkıpırtilannıduyuyordu içinde. Takıp edilmediğinden çok emin olduğu bir sırada anahğının sesiyle irkildi bir gün "Doğaaan, yapma be oğlum onlar da bir can ta:»ıyor!" Şunun şurasında ufacık birku$tu vurduğu... "Ufacık bır kuş be ana" dedı kcndinı savunarak "Oğlum canın büyüğü, küçüğü olur mu?" Olur muydu canın büyüğü, küçüğü.. Doğruydu da nc bilsin, bütün kasabanın crkek çocuklarının elindc gezen sapanasahipolmakıçınbırağacındalınıkcsıp lastığı geçırdığınde, bır 'can'ın değerini düşünmekten çok uzaktı anıa analığı ile aralarında geçen bu konuşmayı hiç unutmadı DoğanCüceloğlu... "Doğada 'bız'ın ıfadesı, cn ufak böcekten, cn büyük balınaya kadar, cn kiiçük yosun parçasından.enmuhteşemçınarağacınakadarherşeyinaynıönemıtaşıdığıbirilişkılcr ağıdır". Prof. DoğanCüceloğlu'nunyayımlandığında çok kısa bır süre sonra 17. baskıyaulaşan"lçımızdekıBız"adlıkıtabındakı bu sözleraklagelıyor, Cüceloğlu ohıçunutamadığı anısını aktarırkcn Lisesı olmayan Sılıfke'nındarolanaklanndan kurtulup, okumak ıçın sürdürdüğü mücadeleyi anlatırken, Ankara'da, Kırklarcîrndeağabeylerininyanındageçirdıği/orlu liseyılları, l.Ü. Edebiyat Fakültesi Psikolojı bölümündekiünıversıtedöncmi,onunelindentutanhocalan.arkadaşlarıveUnıversity of Illınois^'hampaignUrbana'dadilpsikolojisi alanındaki doktora yılları, l.stuııbul, Hacettepe, Boğaziçi üniversitelerindeki öğretimüyeliği yılları, ögrencilenyle olanılişkileri, Fulbright Araştırma bursuyla sevıncı vardır. Unutmayın ki, 'Kı^ınin geleccktekiumudu,onunı5imdıkıgucününkaynağıdır. Hayallerınden kendını ayıran cam bölmcyı kaldıracak güç, her insanda vardır. Yeter kı insan, kendı ıç dünyasının muhteşemliği vesınırsızgücüilctanıijsın." Cüceloğlu'nuçoğumuz"tçimizdckiÇocuk"adlıyapıtıylatanımıştık.Oda çok kısa sürcdeçok baskı yapmışbırkitaptı. "Tiirkıye'yegelıpiletışimilişkileriüzerıneyazdığım kitapları bastırmakta, başlangıçta bü Profesör Doğan Cüceloğlu, kitaplanyla da bireylere ulaşan bir psikolog. "Türkiye'de hiç kimse tabancasının menzili içinde hareket etmiyor. Herkes memleket meselesi üzerine konuşuyor. Kişilerin, birey olarak tabancasının menzili 150 metre, memleket meselesi ortaya çıktığında ise 3500 metre" diyor. ABD'yegidip22yılkaIdığı,profesör olarak görevyaptığıCaliforniaStatcUnivcrsity'dcki hocalık yılları (ki halen sürüyorbugörevı),Türkçevelngılızceyayımladığıkitaplar hızlıçekilmişbirfilmşeridigibikısacümlelerlegeçipgidiyorönümüzden. Sonkitabındakisunuijyazısındancümlclerıseonunyaşamındakisomutgörüntülen,bambaşkabır güce, enerjiye ve boyuta taşıyor: "Hayallerini 'kendi gücü'ylegerçekleştircbileccğinc inanan insan şcvklidir, inançlıdır veyaijama yük zorluklar çcktım. Hıçbir yayınevi yayımlamayayanaşmadı," diyor gülerek. Şimdi Cüceloğlu ıletışim üzerine bir etkinliğedaha imzasını atıyor. "insan Insana" adıylaolu^turduğubırgrupla,!jirkctlcrciletişimkonusundaeğıtımsemineri verıyor. Bu semınerlerde şırketin odacısından, genel müdürüne kadar herkes seminerden geçiyor. "İnsan" faktörünü, kendi bilimscl çalışmalarındanyolaçıkarak,naMİdahaiyıbirdüzeyc gctırılebıleceğıkonusundaenaltınıçizdiği fikır!juoluyor:"lçımi7dckı BızıNasılUyandırabılınz''1" "Ben" değıl "Biz" bılincı ilc hareket etmenınba!jandakipayı.."lçimizdekı Biz"eulaşınanınyolları.. Bunları öğrencilerine aktarırkcn, i^ hayatıyla, özel hayatı bırbirinden soyutlamıyor. Insanın gcçmışıyle, yaşadıklanyla, sosyokültürcl düzeyıyle, ailesıyle, ılişkiieriyle, dostluklarıylabırbütün oluşturduğunu ve bu bütünü olu^turan her ayrıntının, dengeyi sağlayan vcya bozan öğelertaşjdığınıhatırlatırken,bızbılıncıyle hareket etmeyen bır ınsanın yaşadığıikılemleri,bunalımlan,saplantılanörneklcmeler halinde sunuyor. Dcrs vcrirken kendiya^amı, anılarıyla, sınıftaki kişilerin hayata bakışları,yanıtları,verdığibirörneğcakılyürütmelcri, düşünce ve duygularını, her şeyi derse katıyor. Istıyorki.yanıt kendi içdünyalanndan yükselsin... Farkına varsınlar... Kitaplanndadabutarzlayaklaşıyorokura. "Çünkü farkına varmış insan değişmış bır ınsandır" diyor kısaca. Kronos ve Kalros "Eski Yunanca'da zaman için iki kelime var: Kronos vc Kairos. Kronos, kronolojik olarak zamanıntanımınıyapar;yanibirbirini takipeden saniye, dakika, saat, gün ve aylardan söz eder. Kairos zamanın içeriğını, ortaya çıkan düşüncc ve duyguların kalıtesını ifade eder. Bu ayırımın insan yaşamında önemi varmı? İnsan ilişkilerinin kalilcsi kairos zaman türüylebelirlenir. Otuzyıllıkcvliliklcr kronos bakımından gerçekten otuz yıllıktır;takvımonubelırtir. Ama,otuzyıllık evlilik, kairos bakımındanboınbo^olabilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle