Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
D ÖRT TEKERLEKTEN Bedri Zenginkuzucu "Brezilyalı çocuklar" yarış pistlerinde heyecanlı bir sezon için her şeyi ortaya dökmeye hazırlanıyorlar. Başta "en çılgın" Ayrton Senna olmak üzere Nelson Piçuet ve Roberto Moreno, 1991 sezonunda da afacanlıklarını sürdürecekler... Yarışan, afacan bir Brezilyalı ise... J aponya Biıyük Ödül (Grand Prix) yarışı yeni başlamış ve her biri 600650 beygir gücünde motoru olan Formula 1 yarış otomobilleri ilk viraja doğru fırlamışlardı. Bu gitgide hızlanan yarış otomobilleri sürüsünün başını, kıpkırmızı Ferrari'si ile Alain Prost çekiyordu. Fransız sürücü, belki de 1990 Formula 1 Şampiyonluğu'nu kazanma fırsatını elde etmişti; ancak daha birkaç saniye geçmişti ki en yakın rakibi ve sezon boyunca çekiştiği Brezilyalı Ayrton Senna, ilk viraja girişte geç frenleyerek beyaz, kırmızı renklerdeki McLarenHonda yarış otomobilini Prost'un arka lasiiğinin hizasına getirdi. Htf.ları saatte 160 kilometreye ulaşan bu iki yarışçının viraj girişinde çarpışması bir an meselesiydi. Nitekim Prost viraja doğru dönüşe başladığında, çarpışma ani oldu ve virajın dışına savrulan iki sürücünün kendileri değilse de lastikleriyle dengeleme kanatları açıkta duran yarış otomobilleri ağır hasar görmüşlerdi. Senna, Prost'u böylece pistin dışına savurmakla, bu yıl Formula 1 Şampiyonu olma hakkını garantilemişti. Bu sırada Senna, geçen yıl Suzuka pistindcki aynı yarışta, yine bir kaza ile rakibine kaptırdığı şampiyonluğun intikamını da almıştı. Bu olaylar, bir başka otomobil yarışında meydana gelmiş olsa, yarış komiseri, hepsini Heyecan, yarış sonrası da pıstlerde: Alain Prost, sakın sakın Ayrton Senna'yı dınliyor... çağırır ve yarışırken daha ciddi olmaları için ihtarda bulunurdu. Fakat Formula 1 yarışlarının Senna ve diğer Brezilyalı Fomula 1 sürüculerine ihtiyacı var. Bunlar bir tören tekdüzeliğinde geçebilecek yarışlara canlılık veren altılgan, gözüpek sürücülerdir. Otomobil yarışları arasında en yuksek ödiılleri veren Formula 1 yarışlarında ise böyle kişilere ihtiyaç duyulmakta. Üç kez Dünya Şampiyonu olan Alain Prost için maalesef, seyredilmesi çok sıkıcı bir sürucüdur denilmekte. Direksiyon başındaki tekniği kusursuz olduğundan kendisine 'profesör' lakabı takılmıştı. Ama ne yazık ki Prost, seyircilerin ilgi duyduğu atakları, sollama manevralannı ve pistlerdeki çeşitli tehlikeleri kıl payı ile atlatma becerisini Ayrton Senna gibi yapamıyor. Çoğu kez bu taktıkler, Ayrton Senna'nın başına iş açmıştır. Çarpışmalara 'Brezilyalı'nın geçmişinde çok sık ra.stlanıyor. Bir keresinde rakibi Nigel Mansell'den TV kameraları önünde bir çarpışma sonrası, yumruk yemişti. Geçen yıl ise tehlikeli sürüşü yüzünden, Otomobil Sporları Federasyonu FISA tarafından bir sezonluk ihtar almıştı. Senna ile Japonya'daki yarışta, iki Brezilyalı sürücü daha bulunmaktaydı. Bunlar Nelson Piquet ve Roberto Moreno idi ve her ikisi de Senna'nın hareketinden kârlı çıktılar. Çunku ertesi turda, çarpışmanın olduğu virajdaki döküntülere basarak pistten çıkan yarışın favorisi Gerhard Berger de elimine edi linee, yarış BenetlonFord ekibinin Frezilyalı çiftine kaldı. Tabii ki Japonya'da meydana gelen olaylar, tüm yarış camiasını tedirgin etti. Sahibi bulunduğu bu yarış pistinde kendi kurduğu şirketin motorlarından birinin zafere ulaşmasını ieyretmek için Suzuka pistine gelmiş bulunan 85 yaşındaki Soichiro Honda da bunlardan biriydi. Yaşlı Honda, şimdi başka yarışlarda motorlarının sık sık kazandığı /aferlerden birini kendi ulkesinde ancak gelecek yıl görmeyi umit edebilir. Senna'yı neden olduğu kazalardan dolayı eleştirenlerden biri de yurttaşı Nelson Piquet'dir. Yasamını Tuzla'da yaptırdığı bir gulet içinde geçirmekte olan Piquet, daha serinkanlıdır. Yarışçı kariyerine 14 yıl once başlamış, bugüne kadar çeşitli ekiplerde yarışarak 1981, 1983 ve 1987'de Dünya Şampiyonu olmuştu. Tabii ki Senna'nın Prost'un ardından gclerek çarpmasını 'kasti bir hareket' olarak niteliyor ve Senna'nın cezalandırılmasından yana. Fakat tum tecrübesine rağmen Piquet, iki Brezilyalının aynı ekipte barınamayacağı fikrinde. Bu yüzden BenettonFord ekibindeki arkadaşı lıalyan Sandro Nannini bir helikopter kazasında kolundan ağır yaralanınca Brezilyalı Roberto Moreno'nun Nannini'nin yerini alması için çağrıldığında, önce memnun göründü; sonra ise başarılı olacağını gorünce, itirazda bulundu. Moreno, yeni katıldığı ekipteki ilk yarışı olan Japonya'da, Piquet L in ardından ikinci gelerek büyuk takdir topladı, fakat 1991 sezonu için Benetton ekibiyle anlaşma yapamadı. Moreno'nun endişesi yok; zira diğer ekiplerden cazip teklifler bekliyor. "Brezilyalı çocuklar", yarış pistlerinde heyecanlı bir sezon için tum unsurları ortaya dökmeğe hazırlanıyor. Eski Formula I Dünya Şampiyonu Kmerson Fittipaldi de bunlardan biri sayılır; ancak o, bir başka yarışçı grubunda kendinden söz ettiriyor. Oenellikle Amerika'da oval pistlcrde sürdürülen Indy/Cart tipi yanşlarda Fittipaldi'yi izlemek mümkün. Formula l'in tahtına rakip olarak gösterilen Indy/Cart yarışları, dünya çapında izlenmeğe başlandığında Brezilyalı çocuklar orada da yarışları canlı tutmak için hazır bulunacaklar. L) f> Zeki Usta anlatıyor MOTORLU ARAÇLAR MINI REHBERI TOFAŞ (otomobil): 1971 de kurulan Türk Otomobil Fabrikaları Flat ile olan anlaşması gereğince 1988'e kadar Murat 131 çıkardıktan sonra, kendı arması altında yepyeni görünümde Doğan, Şahln, Kartal ve Serçe modellerını çıkarmağa başladı. Bugune kadar 600 bınden fazla otomobil ımal eden TOmak ıçın de zemin aradılar. Yeni kurulan ToyotaSA hem satış faaliyetlerini genışletmek ve hem de ileride yerlı üretıme başlamak amacını gütmektedir. TRIUMPH (otomobil, motosiklet): Ünlü ingiliz markasının tenezziıh ve spor tıplerı 195O'lı yıllardan berı getırılmıştı. Genelde pratık ve zevklı otomobıller olan Trıumphların çok çeşıdı yapıldığından parça bulmak sorun olmuştur. TR3, TR4 ve Spltflre spor modelleri ile Herald, Vltesse, 2000 bınek tipleri görülmüştür yollanmızda. UAZ (kamyonet, minibüs): Bu Rus malı ticarı araçlar 196O'lı yılların talebini karşılamak üzere yurdumuzda monte edılmış ve birkaç bın adedı satılmıştır. Kamyonetlen şehir içi naklıyatında halen kullanılmaktadır. UNIC (kamyon): Az sayıda üretılen bir Fransız ağır nakhye aracı olan Unicler tek tük sayıda Türk naklıyat fırmalarının elınde bulunmaktadır. UNIMOG (kamyon, askerl araç): Ordunun yeni 2.5 tonluk nakhye aracı olan Unimoglar çok maksatlı kullanılabilen kamyonlardır. • FEST SEYAHAT ACENTASI • Temız havada, yeşıl doğada haftanın yorgunluğunu atın "DOĞA YÜRÜYÜŞLERİ" • 1) 20 OCAK 1991 PAZAR AYDOS TEPESI VE ÇEVRESI • 2)27 OCAK 1991 PAZAR KEMERBURGAZ VE SU KEMERLERI • 3) 03 ŞUBAT 1991 PAZAR TAVŞANLI • BALLIKAYALAR • 4) 17 ŞUBAT 1991 PAZAR SAPANCA KELTEPE • 5) 03 MART 1991 PAZAR RUMELI FENERI KILYOS */6) 10 MART 1991 PAZAR YARIMBURGAZ MAĞARALARI t> Rezervasyon Trıumph Herald 13/60 Estate. Serçe FAŞ'ın yenı Tempra ve Tlpo modelleri yeniden Fiat arması altında uretılmeğe başlandı TOYOTA (otomobil, minibüs, kamyonet): Japonların en önde gelen markası ilk kez uzun yıllar önce kamyonet olarak getırilmeğe başlanmıştı. 1980lı yılların başında işçi permısiyle tek tük getırilmeğe başlandıktan sonra ithalatın açılmasıyla çok sayıda gelmeğe başladı. En çok binek tipleri tutulan Toyotalar aynı zamanda Türkıye'de üretim yap Tel.:158 25 89158 25 73 Fax: 158 87 32 26