Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ENERJİ 8 Almanya’da otomobillerin çevreye verdiği zararı azaltmak için 2007 yılında yeni bir yasa çıkarıldı Çevreye zararlı araçlara geçit yok Neriman ÖZCAN STANBUL Alman Hükümeti 2007 yılında çıkardığı “çevreci” yasa ile tüm yurttaşlarının çevreye duyarlı olmasını sağladı. Yasayla, Almanya’daki şehirler ekolojik özelliklerine göre kendi il sınırları içerisinde birkaç bölgeye ayrıldı. Ekolojik durum tespiti için yetkililer, araçlar için bazı bandrollerin taşınmasını zorunlu hale getirdi. Giriş izni olmayan araçlar söz konusu bölgelere alınmıyor. Almanya karbondioksit oranlarını düşürmek için ciddi çabalar sarf ediyor. Alman yetkililerin 2007 yılı itibariyle yürürlüğe koydukları yasayla, Alman şehirleri kendi il sınırlarına göre ekolojik İ İ bölgelere bölünerek 2’den 5’e kadar kategorileştirildi. Ekolojik durum tespiti için yetkililer, her bir araç için çeşitli bandrolleri taşınması zorunlu hale getirdi. Bu bandroller araçların egzozlarından çıkan toksin emisyonlarına göre “sarı”, “kırmızı” ve “yeşil” olarak üçe ayrıldı. Bu uygulamayla sınırları belirlenmiş ekolojik bölgelere sadece standartlara uygun araçlar giriş yapabiliyor. Yıllık muayenelerdeki kontrollerde verilen bandrollere göre, herhangi bir bölgeye, söz konusu bölgeyle eşleşlemeyen bir bandrole sahip araç girerse, 40 avro cezaya ve ehliyette belirli bir sayıda puan kaybına maruz kalıyor. Birkaç şehirde uygulanmaya başlanan bu yasanın geçerli olduğu en büyük şehir bügün itibariyle Stuttgart. Münih ve Nürnberg’de ise 1 Ocak’tan itibaren yeni ekolojik bölgelerin oluşturulması için çalışmalar yapılıyor. Söz konusu yasaya, Almanya’nın içinde ve dışında destek verenler olduğu kadar karşı çıkanlar da oldu. Özellikle yasa yürürlüğe girdiğinden beri özel araçlarıyla işe gidemeyen Alman yurttaşlar hükümete çok sert eleştirilerde bulundular. Eleştirilerin ardından “Yasa içerisinde çeşitli iyileştirmelerin ve düzenlemelerin yapılması gerekiyor mu?” sorusu gündeme geldi. Bunun üzerine kısa zamanda bu konuda bir çalışmaya gidilmesi planlanıyor. Almanya’daki yerel yönetimler, 2007’den beri söz konusu yasayı uyguluyorlar. Bu bölgelerin girişine “unwelt” (izne bağlı) tabelası ve bunun altına içeri giriş yapabilecek ve yapamayacakların belirtildiği üç renkli araç bandrollerini gösteren panonun asılması şartı getirildi. Söz konusu bölgeler hava kirliliğinin artmasıyla değişikliği de uğrayabiliyor. Daha önce Avrupa Birliği’nin emisyon standartları olan “EURO3”, “EURO4” ve “EURO5” normları yalnızca otomobil üreticilerini düşündürürken, çevreci yasayla Alman yurttaşları da bu normlara göre hareket etmek zorunda kaldı. EURO 345 normları nedir? EURO normları, egzozdan çıkan zararlı gaz ve partikülleri, kademeli olarak ve belirli bir takvim içerisinde azaltma programıdır. AB bünyesinde geçerli olan emisyon standartları mevcut yasal düzenleme çerçevesinde 1990 (Euro 0’ın yürürlüğe giriş tarihi) ile 2009 (Euro 5’in yürürlüğe giriş tarihi) yılları arasında Avrupa’da araç emisyonlarının çok büyük ölçüde azaltılmasını öngörmektedir. EURO 345 normları, azot oksit, karbon monoksit, hidrokarbonlar ve partikül emisyonları azaltmaktadır. Bugün itibarıykla Avrupa’da geçerli olan norm EURO4; Türkiye’de geçerli olan norm ise EURO1’dir. ? Dilek TAŞÇI Makina Mühendisleri Odası Başkanı Emin Koramaz: STANBUL TMMOB Makina Mühendisler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, yeni ithal kömür yakıtlı santrallara EPDK’nin lisans vermemesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarını tam olarak değerlendirmediğini belirten Koramaz, son aylarda EPDK’ye yapılan ithal kömür yakıtlı santral başvurularının arttığını ifade etti. Yerli enerji potansiyelin değerlendirmesi için hiçbir kamu yatırımı planlanmadığını, linyit ve rüzgarda sınırlı bir miktarın, hidrolikte ise kayda değer bir bölümün değerlendirmesi amacıyla EPDK’ye başvurular yapıldığını dile getiren Koramaz, şunları kaydetti: “Ülkemizde ithal edilen doğalgazın yüzde 45’i elektrik üretiminde kullanılırken, elektrik üretiminde doğalgazın payını artıracak yeni projelerde ENKA ve GOLDAŞ gündemdedir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın enerji talep ve yatırım planlamasında referans aldığı TEİAŞ Elektrik Üretim Planlama Çalışması EPDK için bağlayıcıdır. Bu çalışmada ele alınan bir alternatifte 2020’ye kadar hiçbir ithal kömür santralı öngörülmezken, diğer bir alternatif ise 20172020 dönemi için 4 bin 500 ENERJİ ENERJİ ENERJİ ‘İthal kömürle çalışan santrallara izin verilmemeli’ megavat kapasite öngörülmektedir. 2004 ile 2006 arası enerji ithalatımızın iki kat artarak 28.6 milyar dolara ulaştı. Enerji ihtiyacımız karşılanması için ithal doğalgaz ve kömür yakıtlı enerji santrallarına ihtiyaç artacaktır.” Bugüne kadar Türkiye’de enerji ihtiyacını karşılamak için çok pahalı yatırımlar yapıldığına dikkat çeken Koramaz, dağıtımda yüzde 20’nin üzerine ulaşmış kayıplar bulunduğuna ve yüzde 50’nin üzerine çıkabilen enerji tasarrufu imkanlarının göz ardı edildiğini altını çizdi. Yeni enerji politikası oluşturulması gerektiğini söyleyen Koramaz, öncelikle enerji tasarrufu sağlayacak yeni yatırımlar yapılmasını gerektiğini kaydetti. Koramaz, önümüzdeki yıllarda yaşanması beklenen enerji sıkıntısının aşılması için yapılması gereken en önemli uygulama enerji tasarrufu yatırımları olduğunu sözlerine ekledi. Enerjide ağırlığın yerli, yeni ve yenilenebilir kaynaklara verilmesini isteyen Koramaz, enerji planlamalarında da hedefin ulusal ve kamusal çıkarların korunması ve toplumsal yararın artırılması gerektiğini vurguladı. ? ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ