27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

rıldı. Düşlerin izinden giden genç yazarlar öykülerinde yaşadığımız coğrafyaya fantastik bir ayna tutuyorlar. Bilim kurgudan büyülü gerçekçiliğe, korkudan fantastik kurguya türler arasında gidip gelen tamamen yerli bir alacakaranlık kuşağı çıkıyor karşımıza. Akdeniz’de Geziler / Grenville Temple / Çeviren: Simge Kaytan / Say Yayınları / 312 s. “Kırsal alanların güzelliği, büyüleyici ve eşsiz. İnsanlar dürüst, kibar ve yardıma hazır. Lord Byron şöyle demişti: ‘Gerçek bir Türk ağasından ya da özel Müslüman beyefendisinden daha namuslu, arkadaş canlısı ve yüce gönüllü bir kişi daha yoktur.’ Bu sularda bir tekne içinde, bütün kıyıları çok güzel ve her bir dağı, burnu, vadisi, şehri ve köyü eski günlerin parlak tarihi ile bağlantılı olduğundan çok ilgi çekici olan Karadeniz’i, Marmara Denizi’ni, Çanakkale Boğazı’nı ve Ege Denizi’ni gezmek, İstanbul’da kalma zevkine katkı sağlar… İstanbul’dan, hayatım boyunca gezdiğim tüm yerlerden daha fazla zevk aldım.” İngiliz soylusu Sir Grenville Temple, büyük bir değişim sürecine giren Osmanlı İmparatorluğu ve yeni kurulan Yunan Krallığı üzerine çarpıcı gözlemler yapıp tespitlerde bulunuyor. İstanbul Yalnızları / Selahattin Nehir / Editura Yayıncılık / 216 s. İkinci Abdülhamid döneminde yaşayan Alxas ile günümüzde yaşayan İsmet’in, iç içe geçen ve ardından “parçalanan” hikâyelerini, iki farklı yüzyılın etkileyici İstanbul imgeleriyle anlatıyor “İstanbul Yalnızları.” Dürüstlüğü, çözümlemeleri, dili, sürprizleri ve finaliyle öne çıkıyor roman. Yazar Selahattin Nehir, “İstanbul Yalnızları”yla okurları Türkiye’nin bilinçaltında bir keşfe çıkarıyor. Kehribar Zamanında Aşk / Bilge Güven Kızılay / Hayy Kitap / 334 s. “Münevver titreyen elini yavaşça onun eline bırakıverdi. Elini sımsıkı kavradı eli. Sıkı ama nazikçe… Öyle nazik bir tutuş ki sanki yavru bir kuşu avucuna alırcasına… İncitmemeye özen gösterir gibi… Üstelik bu ayaz kış gününde, nasıl olabiliyorsa sıcacıktı elleri. Yumuşak, güven verici… Ba >> şını kaldırdı, baktı Münevver. Göz göze geldiler. Kehribar rengi gözleri vardı!..” Aşk biraz kehribara benzer aslında... Bir ağacın özsuyu gibi insanın doğasında vardır... Reçine diye yüzüne bakmadığımız o şey, yıllar boyunca bin bir mevsimi yaşar, en sert rüzgârlarda savrulur, en vahşi yağmur taneleriyle dövülür, en sıcak güneşle ısınır, en soğuk karla kaplanır... Sonunda ise şahane bir renkte çok değerli bir taşa dönüşür. Adına o zaman kehribar derler… Bilge Güven Kızılay, “Kehribar Zamanında Aşk”la kitapseverlerle buluşuyor. Gözlerim Kum Torbası / Erdener Ildız / İkinci Adam Yayınları / 120 s. Necati Güngör, Erdener Ildız ve kitabı “Gözlerim Kum Torbası” hakkında şöyle diyor: “Ildız, edebiyat toprağında çekirdekten yetişme bir ad değil. Yaşam programında yazar olmak gibi bir hedef yoktu yetişme çağında. O daha çok fen derslerindeki başarılarıyla kendini gösterirdi. Bunu olumsuzluk anlamında söylemiyoruz; yalnızca bir saptama… Matematik, fizik ve kimya derslerindeki başarısı sayesinde, Teknik Üniversite’nin elektronik bölümünü kazanmıştı. Edebiyat, yaşamının amacı olmamasına karşın, tutkulu bir kitap okuruydu. Edebiyat kitapları da bunun içindeydi. Yazma deneyimlerinden çok okuma birikimleri vardı Ildız’ın. İşte bu birikim onu, gün gelecek, yazma serüvenine itecekti (...) Ildız, hikâyelerini, geçmişin yaşam kesitlerinden, anılarından, aile ve arkadaş çevresindeki tiplerden yararlanarak kurguluyor. Anlatımı alabildiğine yalın. Dili işlek… Kurgusu dolambaçsız. Okurunu sıkmıyor. Anlattıkları karton tipler değil, somut kişiler.” Bir Zihin Yaratmak / Ray Kurzweil / Çeviren: Dilara Gostolüpçe / İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları / 274 s. Yapay zekâ, yirminci yüzyılın ikinci yarısından beri bilim insanları, akademisyenler ve teknoloji üreticilerinin yanı sıra farklı ilgi alanlarına sahip birçok insanın alakadar olduğu bir alan. Günümüz fütüristlerinden Ray Kurzweil, bizleri bu noktaya getiren önemli kişiler ve keşiflerden yola çıkarak yapay zekâ alanının geleceğine dair tahminler yürütüyor. Bu süreçte, bilgisayarzihin modelini benimseyerek yapay zekâyı meydana getiren kriterleri, insan beyni ve zihni model alınarak sürdürülen çalışmaları aktarıyor ve yapay bir zihin oluşturarak bir anda sayısız bilgiye hızlı erişim sağlamanın yollarını arıyor. Bir zihin yaratarak beynimizin biyolojik sınırlarını aşmaya çalışan Kurzweil’ın önerileri, bugün için şaşırtıcı görünse de gelecekteki günlük yaşamımıza dair bilim kurgu filmlerini aratmayacak portreler çiziyor. n KItap 7 Ocak 2016 29
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle