Katalog

iir Atlası CEVATÇAPAN Günter Grass / Şiirler/ Çeviren: Sıtkı Salih Gör ' Sen. Evet sen. İçme bunca sigara, içme o kadar PEPİTA Limanda kömürler duruyor, onlar kara, kapkara ak giysini giyin kuşan Pepita. Etin taze senin, aldırma sineklere, gazetelere dokunan parmaklara, dilin anlamsızgibi. Pepita, Pepita, ne demek ki Pepita. Limanda kömürler var, yokoluyor gökyüzünde balıklar ya kılçıkları, gitarlar Pepita. Ölüm mü ne, birturist oturuyorve güneş gözlüğünü çıkarıyor. Pepita diyor, gelin buraya getirin gazeteyi bulmaca çözelim Pepita. Limanda tuz var ak ve göz kamaştırıcı. Kara giysini giyin kuşan Pepita. Yedi yıl boyu birsalyangoz bekledim durdum, şimdi unuttum bile salyangoz ne mene şey. Bir şey belirince duyarlı çıplak uygun bir ad arayıp durdum. Duygu, sabır dedim, uğur dedim, ama önümden süzülünüp geçildi sessizce. EVLİLİK (EHE) Çocuklarımız var, iki tane. Özellikle değişik filmlere gidiyoruz. Dostlar ayrı yaşamdan söz ediyorlar. Ama benim ve senin özelliklerimiz çakışıyor yine de aynı noktalarda hep. Yalnız kol düğmesi sorunu değil bu. Hizmet de söz konusu: Hele tut bir tut şu aynayı. Ampul değiştirilsin hele bir. Bir şey alıp getirmeli. Ya da her şey görüşülene dek konuşup görüşmeli. Bazen aynı anda yayımlanan iki verici izlenicisi oluyor işte. Kapatayım mı, ne dersin? Yaratıcılık uyumun yalancısı. Kendimize borcumuz ne? Bu. Sevmiyorum: Saçını yani ayakyolunda. Ama on bir yıl sonra yine de cılkı çıkmıyor işin. inip çıkan fiyatlarda et olmak da var. Meteliğe dayalı tutumlu durumumuz. Loşlukta bana inancın tam. Kavga falan ve yeni örgü işi diyelim. Özenli genişleme. Sağol falan söylemi. Kendine gei. Evimizin önündeki çimenin güzel. işte yine kuşkulu oldun. Gülümse, hadi gülüver buna. Çekip git, gidebilirsen, hadi. Kinimiz seziş kokusu dolu. Ama bazen darmadağın, bazen seveceniz biz. Çocukların karneleri imzalanacak işte. Vergi falan vız gelir bize. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI Daha öbürgüne dek zaman var. Sen. Evet sen. İçme bunca sigara, içme o kadar. DOSTUM WALTER HENN ÖLDÜ MEIN FREUND VVALTER HENN ISTTOTUyumak hiç istemezdi. Yorgundu, ama söz etmezdi bunu. Kaba sözleri bilirdi incelikle süzebilmeyi. Simetri yoktu özünde onun, Gülüp öyle geçerdi. Çevikliği kimleri işsizliğe itmezdi ki. Güvercin yürüyüşüyle şakasını donatırdı. Çoğu kez tekniğe açıktı usu. Her olağanüstülük yeni türetilişti onda. Bostan korkuluğundan söz ederdik; Devingen olsalardı ya, derdik. Sanki kilosu Bayreuth kadar ama yarım kilo kirazdan azdı. Uyumak mı, o istemezdi. Uzun süre hiçbir şeye sahip çıkmazdı. Herkes severdi onu ödünsüz. Dakikayla, parayla hem oynardı hem karşıydı onlara. Suyu bile bağımlıca içerdi. Severek yediği domuz paçasının, beşte dördünü tüketmezdi. Dişçiden mi, korkardı ki, korkardı. Sorunlarının sarmalında sağda solda hep yeşil ağaçlı sokaklar. Şişko kadınlara inandırırdı çıtkırıldım kızlar olduklarını. Sıvazlardı otuzbirlik o saçlarını. Uyumak falan da istemezdi. Çünkü konuşacaktı daha, çünkü susamışlığı dorukta daha, tiyatrosu bitimsizdi onun, her sahneden ayrılışı usuna üç sahne alınışını anımsatırdı, çünkü bitiş umurunda değildi, aramazdı ki onu. Aldatıcı özür dilemeler, kâğıttan kaplanlar, derken kulisleri ötelerdi hep. 0 dostum ama işte, hiç uyku istemeyen o dostum öldü. Hayır. Erken öldü demeyin. Onu seven ululardan söz etmeyin, kulak asmayın söylentilere. Aldatışı anlatın, aptalları ve dört köşe haksızlığı poliste geçen zamanı ki onlar der ki: Bitirin, bitirin ey egemenler! Bizden, sülüklerden, delikten söz edin, geriye kalansa işte: Kapatılmamış boşluk göz dikilenuykusuz şölendir bu. • 1243 CHE GUEVARA CıNAYETINE DAIR GERÇEKLERI VE KOŞULLARı GÖZLER ÖNÜNE SEREN, BIRÇOK BELGEYI DE * ORIJINALLERIYLE BERABER TARIHIN TANıKLıĞıNA SUNAN ÖNEMLI BIRARAŞTıRMA. "Amerikan imparatorluğu onu soğukkanlılıkla, önceden tasarlayarak ve korkakça katletmiş olabilir; fakat onu öldürmeyi başaramadı." RICARDO ALARCON DE QUESADA KÜBA ULUSAL MECLİSİ BAŞKAN1 www.ithaki.com.tr f j facebook.com/ithakiyayin ithaki S^ twitter.com/ithakiyayinlari Cenel Dağıtım P U N T » J 12 A R A L I K 2 0 73 S AY F A 23