25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

‘Aksakallı Havabakan Antal Bey Antal Réthly’ metis bilim Türk meteorolojisinin babası Antal Bey Aksakallı Havabakan Antal Bey Antal Réthly, Osmanlı döneminde meteorolojiye dair gelişmelerle giriş yapmakla beraber, asıl olarak Türk hükümetinin davetiyle 19251927 yılları arasında meteoroloji şebekesini düzenlemek için gelen Macar meteorolog Prof. Dr. Antal Réthly’i anlatıyor. ? Canan HATİBOĞLU eleneksel olarak hava durumunu yorumlama konusunda bilimsellikten ziyade, geleneğe güvenen bir ülkeyiz. “Halk meteorolojisi” olarak da adlandırabileceğimiz bu alanın teknikleri zaman zaman anlamsız gelse de, diğer taraftan tahminlerdeki doğruluk paylarına bakarsak saygı duymamız gereken yöntemler: Romatizmalı hastaların diz ağrılarına ya da gökyüzünde görünen yıldız yoğunluğuna bakılarak yağmurlu hava tahmini yapılması, ayva ağacının bol meyve vermesinin kışın sert geçeceğine dalalet olması gibi… Nihayetinde gelenekler de bir günde oluşmuş şeyler değiller; yüzyılların alışkanlığını taşıyorlar. Elbette bunun sebeplerinden biri yakın zamana kadar tam anlamıyla bir tarım ülkesi olmamız… Lakin günümüzde bırakın bilim insanlarını, sıradan insan bile hava durumu için modern meteorolojiye muhtaç… Bunun sebeplerinden biri az önce de söylediğim gibi yakın bir zamana kadar tarım ülkesi olmamız… Artık değiliz; kaldı ki dünyanın pek çok ülkesi de değil. Tarım devam etse bile içinde bulunduğumuz yüzyıl, sözlü kültüre elverişli değil. Diğer taraftan uygulamak mümkün de değil çünkü dışarı çıkıp yıldızların varlığına göre yağmurlu hava olup olmayacağını, şehir ışıkları gökyüzünü görmemize izin vermezken kestirmemiz çok zor. Elbette meteorolojiyi sadece “Yarın hava kaç derece olacak?” düzeyinde değerlendirmemiz mümkün değil. Hava durumu sandığımızdan çok hayatımıza etki ediyor. Sadece meteoroloji tarihine bakıldığında bile bunu görmek mümkün… Mısırlıların Nil Nehri kıyısında tarım yapmak için hava durumunu gözlemlemelerine kadar giden bir süreçten bahsediyoruz. Aksakallı Havabakan Antal Bey de bu uzun hikayenin bir parçası… On dokuzuncu yüzyılda Osmanlı devletinde başlayan meteoroloji çalışmalarından beri yaklaşık 165 yıl geçti. O günlerden Türkiye Cumhuriyeti’ne miras kalanların arasında sayabildiklerimizden Kandilli Rasathanesi var. Cumhuriyetin kuruluşunun sonrasında daha Avrupai bir yapılanmaya ihtiyaç duyan hükümetin, devletin bütün kurumlarını yeniden inşa ettiği bilinen bir süreç… Aynı şey meteoroloji için de geçerli… Aksakallı Havabakan Antal Bey Antal Réthly, Osmanlı döneminde meteorolojiye dair gelişmelerle giriş yapmakla beraber, asıl olarak Türk hükümetinin davetiyle 19251927 yılları arasında meteoroloji şebekesini düzenlemek için gelen Macar meteorolog Prof. Dr. Antal Réthly’i anlatıyor. Elbette bunu sadece Antal Réthly’nin kişisel tarihi olarak görmek yanlış olur. Réthly, Ankara’da Meteoroloji Enstitüsü’nü kuran kişi olsa da notlarına döneme dair önemli bir kaynak olarak bakılabilir. Kaldığı süre boyunca Anadolu’nun her yanını dolaşan Antal Réthly aldığı notlar sadece meteorolojiye dair değil; klimatoloji, jeoloji, hatta dönemin coğrafi ve kültürel yapısına dair gözlemleriyle farklı bir kaynak oluşturuyor. Antal Réthly’nin Türkiye’de meteorolojiyi bir bilim dalı olarak kurum haline getirme çalışmalarının yanında Ankara’nın şehirleşme planı üzerine yaptığı çalışmaları da oldukça önemli… 1927’de yazdığı raporda Ankara’nın dünyanın en kirli üç şehrinden biri olduğu, hızlı gelişmenin tehlikeleri, tehlikeyi azaltma yöntemlerinde bahsetmesi, bugün bile hâlâ “kirlilik”ten söz ediyorsak oldukça anlamlı… Türkiye’de kaldığı iki yıl boyunca yaptıklarını bir yazıya sıkıştırmaya çalışmak hem kitaba hem de yazarı Melek Çolak’a haksızlık olur. Sonuçta Antal Réthly’nin saygın bir bilim adamı olmasının yanı sıra halk tarafından da sevilen biri olduğu, kitaba ismini veren “Aksakallı Havabakan” lakabından da anlaşılabilir. Böyle bir ismin bütün yaptıklarını özet olarak geçmek mümkün değil. Sadece bir meteoroloji tarihi kitabı olarak değerlendirilse bile “Aksakallı Havabakan Antal Bey” oldukça önemli bir kitap… Melek Çolak’ı bu konuda kutlamak lazım. Nihayetinde meteoroloji tarihi ülkemizde hakkıyla çalışılan bir konu değil. Az çalışılan bir konuda yapılmış titiz bir çalışma olarak değeri fazlasıyla hak ediyor.? Aksakallı Havabakan Antal Bey/ Melek Çolak/ Yapı Kredi Yay./ 148 s. Evrim Serüveni BİR KURAMIN DOĞUŞU, GELİŞİMİ VE GÜNLÜK YAŞANTIMIZDAKİ YERİ Kapak Resmi: Yapraklı Deniz Ejderi SEDAT ÖLÇER 21 G Sedat Ölçer kitabının ilk kısmında evrim kuramının doğuşuna tanıklık ettikten sonra günümüze dönüp şu soruların izini takip ediyor: Bugünkü biyoloji biliminde evrimin yeri nedir? Evrim olgusunu gerçeklikle bağı olmayan bir varsayım olmaktan çıkararak güçlü bir bilimsel kuram haline sokan gözlemler ve unsurlar nelerdir? Evrimleşme hangi mekanizmalara dayanır? Yeni bir tür tam olarak nasıl ortaya çıkar? Evrimin günlük hayatımızdaki yeri nedir, evrim yaşantımızı nasıl etkiler? Dahası, evrimi tasarım amacıyla kullanabilir miyiz, nasıl? Metis Bilim dizisinde ilk defa Türkçe yazılmış, telif bir kitap yayımlıyoruz. Türkiye'de bilim insanları kendi alanlarındaki bilgi birikimini kamuyla paylaşmayı genellikle küçümserler; bu yüzden de meydanı genellikle bilimi dogmatik veya spekülatif amaçlarla manipüle etmeye çalışanların kitapları doldurur. Türkçe bilim yazarlığının gelişmesi yönünde, Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Sedat Ölçer'in bu güzel yazılmış, rahat okunan, ama ele aldığı konunun karmaşıklığının da hakkını veren bu çalışmasına yer vermekten mutluluk duyuyoruz. Ali Yılmaz: Kara Arşiv, 12 Eylül Cezaevleri Bülent Diken ? İsyan, Devrim, Eleştiri Daniel Frampton Filmozofi ? Guy Deutscher Dilin Aynasından ? ? Daha fazla bilgi için bkz. www.metiskitap.com metis 24 Genel Dağıtım CUMHURİYET KİTAP SAYI 1197 OCAK 2013 ? SAYFA 13
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle