Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KİT AP KO KUSU Sözcükler dünyayı karartabilir Bir dostluğu, bir devleti, bir aşkı yıkabilir, savaşlar başlatabilir Oysa sözcükler güzellikler de yaratabilir mazlardı. Bu yüzden Globe Tiyatrosu’nun seyircileri kokarlardı. Daha pahalı yerlerde oturan hanımamlet, “Ne okuyorsunuz, Prensim? diye lar ve beyler parfümlerini ya da hoş kokulu bitkilersoran Polinus’a, “Sözcükler, sözcükler, le doldurdukları torbacıkları koklarlar, böylece yer sözcükler” diye boşuna dememiş. Dünbalıklarından gelen keskin kokuları duymazlardı.” yayı bir sahne, bizi de bu sahnenin oyuncuları ola“Kitaplarım, bana yetecek kadar büyük bir kralrak adlandıran Shakespeare, hayatı daha iyi anla lıktır” diyen Shakespeare, insanın okuma gereksiyabilmemiz ve oynanan oyunları daha iyi görebilnimini “yaşamı kolaylaştırmak ve güzelleştirmek memiz için ardında pek çok sözcük bırakanlardan; amacında, okul eğitimi zavallı denecek kadar gütiyatro öldü diyenlere inat, onu hâlâ yaşayan ve lünç kaldığı için” diye açıklıyor. Shakespeare’in bu yaşatanlardan; hayatı, insanı, insanca olanı bize düşüncelerinde yanılmadığını dört yüz yıldır bu anımsatanlardan... Çağların en büyük yazarı kabul krallığın izlerini süren pek çok insanın yaşamını deedilen Shakespeare’den yoksun kalmak, o yüzden ğiştirip dönüştürmesinden biliyoruz. Onunla buluşbir bakıma eksik olmakla, insanca olandan uzaktuktan sonra yaşamı değişenlerden biri de Sihirli laşmakla eşdeğerdir. Kim bilir belki ShakespeaDeğnek sayfalarımızda daha önce yer verdiğimiz re’in 23 Nisan 1564’te dünyaya gelmesi de çocuk ressamlardan biri. 2008 Şubat ayında Renk Sihirlara bir göz kırpmadır. Zaten hangi çocuk Shakes bazı köşemizde gerçekleştirdiğimiz bir röportajda, peare’in oyunbazlığına eşlik edip de onunla oyun ressam Murat Sayın, Shakespeare’den bakın nasıl arkadaşı olmak istemez ki? bahsetmişti: “Eskişehir’de 1964 yılında doğdum. İşte bazı yayınevleri bu arkadaşlığı göz ardı etÇocukluğumun bir kısmı Çifteler’de, bir kısmı memiş, çocukları ve gençleri Shakespeare ile bu Ereğli’de ve sonrası da Ankara’da geçti. Çizerek luşturma sevdasına düşmüş, hatta bu sevda uğru kimyacı olamayacağımı fark edince ODTÜ Kimna şövalyeliğe soyunmuş. Bilgisayar oyunlarından, ya’dan DTCF İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne cep telefonu uygulamalarından, televizyon dizilegeçtim ve ne kadar isabetli bir seçim yaptığımı rinden ya da test kitaplarından başını kaldıramaShakespeare’in “A Midsummer Night’s Dream” yan çocuklara kitap okutmak, hele ki Shakespeare adlı eserini okuduğumda anladım. Ama belki Shaokutmayı amaçlamak, şövalyelik değil de nedir, kespeare’i çok sevdiğimden, belki de çizgiyi, sosiz söyleyin! Ama birazcık duyarlılığı kalmış yetişnunda çizgide karar kıldım. Üniversitedeyken karikinler biliyor ki çocukların en çok içinde bulundukatür, çizgiroman, illüstrasyon yapmaya başlağumuz bu dönemde Shakespeare’in arkadaşlığına dım. Sonra da duramadım işte, halen devam edigereksinimleri var. yorum.” Çizmeli Kedi Yayınları da iste şövalyelik yapan Shakespeare’in de aslında onu seven okurlarına bu yayınevlerinden biri. 8 yaş üstü çocuklara yöbenzediğini, onun da yerinde duramayan ve düşnelik hazırladıkları Shakespeare Kitaplığı Dizisi şimdilik altı kitaptan oluşuyor: Hamlet, Romeo ve Juliet, Bir Yaz Gecesi Rüyası, Antonius ve Kleopatra, Venedik Taciri ve III. Richard. 17 kitabı içeren orijinal dizinin diğer 11 kitabını da önümüzdeki yıllarda yayımlayacağını söyleyen yayınevi şövalyeliğe devam edeceğini duyurdu. Diziyi İngilizce aslından Sibel Hüseyinca Onmuş çevirmiş. Tony Ross’un eğlenceli siyahbeyaz çizimleriyle renklenen öyküler çocukların anlayabileceği bir dilde kaleme alınmış. Metinlerde Shakespeare şiirselliği pek hissedilmese de kitapların arka kapak yazısından yükselen harfler Shakespeare’e gönderme yaparak, çocukları onun sesleriyle merhabalıyor: “Çok değil, bundan yaklaşık dört yüz yıl önce... Çok yetenekli bir insan yaşadı İngiltere’de. Shakespeare olarak anılırdı bu kişi, ki Şekspir diye okunurdu adı. Yüzyıllar boyunca etkiledi dünya sanatını... Onun oyunları dilden dile çevrildi, sahnelendi dört bir yanda. Yüzlerce, binlerce kitap yazıldı her bir oyunu hakkında. Ne mutlu ki artık çocuklar da okuyacak ölümsüz eserleri. Küçük yaşta öğrenecekler nasıl olurmuş bir edebiyat şaheseri...” Kitapların ilk sayfaları yapıtta yer alan kahramanların çocuklara resimlerle tanıtılmasına ayrılmış. Kitabın sonunda ise yapıtın konusuyla ilgili temadan kısaca bahsediliyor. Örneğin; “Romeo ve lerinin peşinde koşan bir çocukyetişkin olduğunu, Juliet’te Aşk ve Nefret”, “Antonius ve Kleopatra’da Altın Kitaplar’ın Benim Adım dizisi kitaplarından biAşk ve Ölüm”, “Bir Yaz Gecesi Rüyası’nda Aşk ve ri olan Benim Adım Shakespeare’den öğreniyoruz. Sihir”, “III. Richard’taki Kötülük”, “Hamlet’te İntiKuşekâğıdı baskısıyla ve canlı resimleriyle okurlarıkam”, “Venedik Taciri’nde Aşk, Nefret ve Merhana yaşamöyküsünü kendi ağzından aktaran Shamet” konuları açıklanıyor. Her kitabın sonunda kespeare’i merak eden çocuklar onun yaşamında“Shakespeare ve Globe Tiyatrosu” başlıklı bir yazı ki önemli anları yine başka bir renkli kitaptan, İş da yer alıyor. Bu bölümde o dönemde ShakesBankası Yayınları’ndan çıkan Unutulmaz Başarı peare oyunlarının sergilendiği Globe Tiyatrosu’nun Öyküleri dizisinden öğrenilebilirler. Oyunlarında yer ve oyun izlemeye gelen insanların özelliklerinden alan ünlü deyişleri okumak isteyen 14 yaş üstü söz ediliyor. 8 yaş üstü çocukların anlayabileceği gençler ise Carpe Diem Yayınları’nın Ne Demiş bir dille betimlenen Globe Tiyatrosu ve izleyicileri Shakespeare: Shakespeare’den Ruha Dokunan günümüz tiyatrosu ve izleyicileriyle de karşılaştırı Düşünceler isimli kitabı okuyup bu sözler üzerine larak anlatılıyor: “Globe’a gitmek, günümüzdeki düşünebilirler. Daha derin düşünme sürecini seven anlamda tiyatroya gitmekten farklıydı..... Bir açık çocuklar ve gençler de ODTÜ Yayınları’nın çocukhava tiyatrosuydu. Oyunlar sadece yaz ve bahar lar için hazırladığı Shakespeare ile Felsefe Atinalı aylarında ve gündüz saatlerinde oynanırdı. İnsan Timon isimli kitabıyla düşünce yolculuğuna çıkalar orta yerde dikilip oyunu izlemek için bir peni rak, “doğru yaşam nedir; herkese güvenmeli miyiz; öderlerdi. Buradaki seyircilere yer balıkları (groun düşüncelerimiz neden önemlidir; düşüncelerimizin dlings) denirdi; çünkü yerde dikilirlerdi. Saman ça doğru olduğunu nasıl bilebiliriz; Arkadaş kime detının altındaki oturma sıralarındaki yerler için ekstra nir; niçin severiz; değerli olanı değersiz olandan para ödemek gerekirdi. Oraların manzarası biraz nasıl ayırt ederiz” vb. soruları Shakespeare yardıdaha iyiydi ve orada yağmurda ıslanma riski yokmıyla yanıtlayabilirler... tu. Elizabeth döneminde insanlar çok sık yıkanÇizgilerin dünyasında gezinen ve çizgilerle dü ? Nilay YILMAZ H şünmeyi seven çocukları/gençleri önemseyen yayınevlerinden Epsilon Yayınları da Shakespeare’i unutmayan, yayımladığı manga dizileri içine onun yapıtlarını da katan yayınevlerinden biri. Bu sayede Japon çizgilerinin Shakespeare sözcükleriyle buluşmasını sağlayan yayınevinin Shakespeare manga dizisinde yer alan yapıtlar (Romeo ve Juliet, Hamlet, Macbeth, Kral Lear, Fırtına, Beğendiğiniz Gibi, On İkinci Gece, Kuru Gürültü, Othello, Julies Caesar, III. Richard ve Bir Yaz Gecesi Rüyası), Shakespeare metinlerini manga için yorumlayan Richard Appignanesi’nin kaleminin ve usta fırçaların (Richard Appignanesi, Robert Deas. Patrick Warren, Paul Duffield) ürünleri... Shakespeare üzerine bugüne kadar kim bilir daha neler yazılmıştır. Yerimiz kısıtlı olduğundan burada ancak birkaç yapıta yer verebildim. Bu yazıyla hem Shakespeare’in çocuklarla ve gençlerle tanışmasının önemli olduğunu bilen, bunu kendine dert edinen ve bu amaçtan yola çıkarak farklı ilgileri olan çocukların farklı edebi türlerde Shakespeare ile buluşmasına gönül veren yayınevlerine göz kırpmayı, hem de genç okurlara tatil kitapları seçkisi içine Shakespeare’i katmaları gerektiğini anımsatmak istedim. Çünkü bence çocukluk döneminde hareketlenip ilk gençlik döneminde filizlenmeye başlayan birtakım değerlerin olgunlaşmasına yardımcı olacak konuları işleyen Shakespeare, çocukların ve gençlerin karşılaştığı birçok probleme de çözüm önerilerinde bulunarak 7’den 70’e herkese kadim dostluğunu sunan bir yazar. Madem ki insani olan hiçbir şey bize yabancı değil, o zaman bütün meselemiz, insana yabancı olmayanı bize daha yakın kılacak yapıtlarla buluşma çabamız değil midir? Bu çaba içinde olan bir başka yayınevi ise YGS Yayıncılık. O da kendimize ve insana yabancılaşmayla savaşmak için yollara düşen ve yol arkadaşı olarak kendine Shakespeare’i seçenlerden. Yayınevinin Neşeli Kitaplar dizisi fiziksel ve ruhsal yaşça biraz daha büyük çocuklara ve gençlere sesleniyor. Shakespeare’in öyküleştirilen oyunları dizinin beş kitabında toplanmış. Bu kitaplarda da yok yok: Veronalı İki Centilmen, Bir Yaz Gecesi Rüyası, Hırçın Kız, Yanlışlıklar Komedyası, Venedik Taciri, Kuru Gürültü, On İkinci Gece, Beğendiğiniz Gibi, Hamlet, Othello, Kral Lear, Macbeth, Romeo ve Juliet, Atinalı Timon, Cymbeline, Yeter ki Sonu İyi Bitsin, Kısasa Kısas. Pericles. Kış Masalı ve Fırtına. Çocukların ve gençlerin, sözü edilen bu yapıtların ilk yazımlarındaki ağır diyaloglara bağlı olan yapıyı kaldıramayacakları düşünülmüş. Ancak Shakespeare’den ve onun tarzından çok da uzaklaşmamak için, zaman zaman basitleştirilen dil yapılarına, gençlerin kulakları alışık olmadığı için bunu sıkıcı bulacakları bilinse de ara sıra diyalogların gerçek hali eklenmiş. Komedyalardaki entrika dolu aşk öyküleri, rastlantısal olayların komikliği ve basit çözümlerin karmaşıklığı gençlerin ilgisini çekebilecek nitelikte. Kısacası, bu kitaplarda anlatılanlar günümüz televizyon dizilerinde yer alan toplumsal bağlamından kopartılmış entrikalı öykülerden farklı, yani bu öyküler çocukları ve gençleri var olanı kabullenmeye ve meşrulaştırmaya yöneltmeyecek, aksine onları rahatsız edecek, düşündürecek, insani olana yabancılaşmalarını engelleyerek içinde bulundukları durumu onlara sorgulatacak öyküler... Kim bilir belki de yetişkinlerin çocuklara/gençlere dayattığı krallığın kurallarının kimin yararına olduğunu onlara fark ettirecek, çocukların “Hey baylar, hayat kısa... Ve bizler eğer yaşıyorsak, kralları çiğnemek için yaşıyoruz...” diyen IV. Henry gibi karakterlerle yol arkadaşlığı kurmasını sağlayacak ölümsüz öyküler... 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü 2012 Ulusal Bildirisi’ni kaleme alan sanatçı Kenan Işık’ın da vurguladığı gibi, eğer tiyatro gerçekten de iddia edildiği gibi öldüyse, o zaman oyunları izlemeyi ve okumayı bırakıp, bu işe gönül veren herkesi gömme, tiyatro salonlarını yıkma, yıkamadıklarımızı da çürümeye terk etme zamanı... Sizce de bir zamanlar sahnelerinde çocuklar için de Shakespeare oyunlarının oynandığı tiyatroların artık özelleştirildiği bir dönemde çocukların ve gençlerin, “olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu” diye düşünürlerken rehberlere gereksinimleri yok mu? Günümüzde bir yanda sahnelere ve gözlere inen perdelerden söz ederken, öte yanda Londra Globe Tiyatrosu’nda geçen günlerde 30. Yaz Olimpiyatları şerefine Shakespeare’in 37 yapıtını 37 farklı dilde sahneleyen gruplar içinde yer alarak Türkiye’yi ve Türkçeyi temsil eden oyuncuların (Haluk Bilginer, Zerrin Tekindor) varlığından ve şövalyeliklerinden de bahsedebiliyoruz... Yaşam, barındırdığı zıtlıklarla, hoş sürprizlerle ve ironilerle gözümüzün önünde her gün yeniden sahne alıyor. Ve biz de yüreklerimizi, “yüreğiniz ferah olsun olabildiği kadar, en uzun gecelerin bile sabahı var” diyen Shakespeare’e olan inançla ve sanatın dönüştüren, sağaltan gücüyle dolduruyoruz. Bu güç, geçmişi bugüne bağlayan öyle bir güç ki, yaşanılan onca olumsuzluğa rağmen yine de umutsuzluğa düşmeyi imkânsız kılıyor. Hele söz konusu Shakespeare ise bilirsiniz ki neyin/kimin nereden çıkacağı hiç belli olmaz. Umuda dair son bir örnek vererek yazımı bitirmek istiyorum. Bilindiği üzere Shakespeare tiyatrosunun kalıntıları bulunduktan sonra aslına sadık kalınarak 1999’da yeniden inşa edilen yeni Globe Tiyatrosu’nun inşaatı dokuz yıl sürmüştü. 600 kişinin ayakta, 1000 kişinin ise oturarak Shakespeare oyunlarını izleyebildiği tiyatro sahnesinin bugüne kadar sağlam kalmasının sırrı kimi araştırmacılara göre oyun sırasında fındık yiyen seyircinin fındık kabuklarını yere atmasına bağlıydı, kimilerine göreyse fındık yemeyi çok seven Shakespeare’in sahnenin zeminini fındıkla döşetmesine. Tiyatronun yeniden inşa edildiği süreçte bu fındık kabuklarının 17. yüzyılda Karadeniz’den ithal edildiğinin anlaşılması üzerine, kül, Thames Nehri suyu ve fındık kabuğundan oluşan sahne döşeme harcının ana maddesi olan 7.5 ton fındık kabuğu 1997’de TOBAV (Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Vakfı) aracılığıyla ve Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Tamer Levent’in desteği ile, hiçbir maddi karşılık beklemeden, Giresun’dan Londra’ya gönderilmişti. Bu olay, sanatın parayla ölçüldüğü, sanatçıların küçümsendiği, yapıtların değersizleştirildiği, sahnelerin alışveriş merkezlerine dönüştürüldüğü ve özelleştirildiği günlerde yaşansaydı, kültürel mirasın korunmasına yönelik benzer çaba, emek ve ilgi bugün de aynı şekilde gösterilirdi diyenlerden misiniz siz de? O zaman Shakespeare’in 66. Sonet’ini okuyarak bir kez daha düşünelim: “Çiğnensin inancın en seçkini/ Mutluluktan nasibini almasın geniş halk kitleleri/ Ayaklar altına alınsın insan onuru/ O kız oğlan kız erdem dağlara kaldırılsın/ Ezilsin hor görülsün el emeği göz nuru/ Ödlekler geçsin başa mertlik bozulsun/ Ve korkup dilini bağlasın da sanat/ Çılgınlık sahip çıksın düzene/ Doğruya doğru diyenin eğriye çıksın adı/ Kötüler kadı olsun Yemen’e…” Unutalım çocukları biz de, Shakespeare bile yer almasın 100 Temel Eser’de/ Bırakalım yaşasın kıyametini dünya/ Ve kıyametten sonra da dönmeye devam etsin bu mavi gezegen uzayın sonsuz karanlığında/ İçinde, bu kıyamet oyununu anlatacak hiçbir çocuğun, gencin, insanın olmadığı hüzünlü bir tiyatro dekoru gibi... Çocukların ve gençlerin yanlışlıklar komedyalarını dönüştürme sağduyusuna, bilgisine ve gücüne, sanatla erişebilmeleri umuduyla...? www.nilayyilmaz.com * Shakespeare Kitaplığı Dizisi (Hamlet, Romeo ve Juliet, Bir Yaz Gecesi Rüyası, Antonius ve Kleopatra, Venedik Taciri, III. Richard), Resimleyen Tony Ross. Türkçeleştiren Sibel Hüseyinca Onmuş, Çizmeli Kedi Yayınları (8 yaş üstü) * Benim adım Shakespeare, Ferran Alexandri, Violeta Monreal, Türkçeleştiren Farah Yudözü, Altın Yayınları, 63 sayfa (1014 yaş) * Unutulmaz Başarı Öyküleri Dizisi Shakespeare, Haydn Middleton, İş Bankası Yayınları, 31 sayfa (10 yaş üstü) * Ne Demiş Shakespeare: Shakespeare’den Ruha Dokunan Düşünceler, Derleyen Aslı Eker, Carpe Diem Yayınları, 148 sayfa (14+ yaş) * Çocuklar İçin, Shakespeare ile Felsefe Atinalı Timon, Levent Gönül, ODTÜ Yayıncılık, 88 sayfa (8 yaş üstü) * Shakespeare Manga (Romeo ve Juliet, Hamlet, Macbeth, Kral Lear, Fırtına, Beğendiğiniz Gibi, On İkinci Gece, Kuru Gürültü, Othello, Julies Caesar, III. Richard, Bir Yaz Gecesi Rüyası), Everest Yayınları, 200 sayfa (12 yaş üstü)152 s. 2012, 10+ Mavisel Yener Ata Cad. Defne Sok. No: 1 D: 1 Balçovaİzmir www.maviselyener.com sihirlidegnekcumhuriyet@gmail.com SAYFA 24 ? 28 HAZİRAN 2012 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1167 SAYF