29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

VİTRİNDEKİLER ? n foat tayoln ve muş de Anılardaki Adnan Saygun/ Serhan Yedig/ Pan Yayıncılık/ 296 s. an/ Hamü rüp ustake neye eile içinuğu direÖlüa dedan ne Nilüfer Saygun, eşinin birinci ölüm yıldönümünde Evin İlyasoğlu’yla yaptığı söyleşide Adnan Saygun’un unutulmasından yakınır. Buna karşın Serhan Yedig’in 2011’in Mart Eylül ayları arasında dostları, öğrencileri, yorumcularıyla yaptığı kırk görüşmede, ölümünün yirminci yılında Adnan Saygun’un tüm canlılığıyla hafızalarda yaşadığı ortaya çıkıyor. “Anılardaki Adnan Saygun” da bunun önemli bir göstergesi. Dostluklar, hayranlıklar, kırgınlıklar kadar vefa duygularıyla da hâlâ akıllarda Saygun. Kitapta; Nevzat Atlığ’dan İdil Biret’e, Jose Serebrier’den YoYo Ma’ya kırk kişinin hayatında bıraktığı izleri takip ederken, satır aralarında Saygun’un kişilik özelliklerini tanımakla kalmayacak, zaferlerine ve yenilgilerine tanık olacak okuyucu; müziğinin artıları ve eksileri hakkında bilgi edinecek. Hümeyra’nın Anıları/ Mehmet Coral/ Doğan Kitap/ 294 s. “Bunlar benim özel anılarım. Mahremim... Müminlerin Anası olan Ayşe’nin değil... O’nun en sevdiği kadının, Hümeyra’sının hatıratı... Yaradan’ın nurunu içinde barındıran, cennetin yedinci katına yaşarken çıkmış kişinin göğsünde uyumuş, soluğuyla etrafına yaydığı gül rayihasını en yakınından içine çekmiş olan ben; İslam toplumunun kısaca Ebu Bekir olarak bildiği kutsal şahsiyetin kızı, Aişa Binti Abdullah ibni Ebu Kuhayfa’nın belleğinden divitine akan bu anıları senden sonra ilk okuyacak insanoğlundan niyazım, bana karşı dürüst olmasıdır. Resul ül Allah’ın soluğunu yüzünde, bedeninde, ruhunun derinliklerinde hissetmiş, o esintiyle bir ömür tüketmiş olan bu faninin de her şeyden önce bir kadın olduğunu unutmasın.” Mehmet Coral yeni romanıyla okuyucuların karşısında. Türkiye, Yahudiler ve Holokost/ Corry Guttstadt/ Çeviren: Atilla Dirim/ İletişim Yayınları/ 614 s. Türkiye, İkinci Dünya Savaşı sırasında gerçekleşen Yahudi soykırımıyla ilgili nasıl bir politika izledi? Bu konudaki yaygın ve popüler anlatıya göre, Avrupa’daki bazı Türk diplomatlarının girişimleri, binlerce Yahudi’nin soykırımdan kurtulmasını sağlamıştı. Bu kitap, korumacıkurtarmacı tutumun istisnai, münferit olduğunu ortaya koyuyor. Corry Guttstadt ayrıntılı incelemesinde, İkinci Dünya Savaşı döneminde Türkiye’nin izlediği resmi politikanın Yahudileri vatandaşlıktan çıkararak kaderlerine terk etmek olduğunu gösteriyor. Tarihin karanlık bir sayfasındaki, şimdiye kadar hiç göz atılmamış bir paragrafı aydınlatan bir kitap “Türkiye, Yahudiler ve Holokost”. Cebelitarık Âşıkları/ Dominique Baudis/ Çev.: F. Gönül Akgerman/ Can Yayınları/ 220 s. Deve sırtlarında yolculuklar, uzun gemi seferleri, şan şeref uğruna her şeyi göze alan erkekler, ünlü kraliçe Kâhine’nin kızı olan, vahşi bir cazibeye sahip büyücü Florinda gibi kadınlar, posta güvercinleri ve SAYFA 28 ? 29 MART 2012 Bizans’ın debdebeli hayatı! Hepsi birleşerek, büyülü bir dünyanın kapısını aralayan bu hikâyeye tarihi bir destan lezzeti katıyor. “Cebelitarık Âşıkları”, çılgın imparatorları, gözünü büyük kıtalara dikmiş komutanları, dünya haritasını yeniden çizen savaşları, entrikaları ve iki insan arasındaki, tarihe yön verecek kadar tutkulu aşkı anlatıyor… Zaman Gezginleri – Kerim ile Sibel/ Hasan Saraç/ Derin Kitap/ 226 s. Hasan Sarç’ın psikolojik gerilim tarzında, fantastik bir kurgu üstüne oturtulmuş değişik bir hikâye anlattığı ilk romanı “Çapraz Oyun” 2010 yılında okuyucuyla buluşmuştu. Şimdi de yazarın uzun süredir üzerine çalıştığı ‘Zaman Gezginleri’ dizisinin ilk kitabı “Kerim ile Sibel” raflardaki yerini aldı. Romanın başkahramanlarından Kerim, Amerika’da eğitimini tamamlayıp bir süre de çalıştıktan sonra kariyerine kendi ülkesinde devam etmek üzere İstanbul’a gelen hayat dolu bir gençtir. Başvurduğu işe kabul edildiği gece başarısını tek başına kutlamak için gittiği caz kulübünde ise iki ay için şehre gelmiş gizemli bir misafirle tanışacak ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Zamansız – Bir Chat Hikâyesi/ Füsun Saka/ Mephisto Kitaplığı/ 180 s. Füsun Saka’nın ilk romanı “Zamansız”da bir kadının çarpıcı öyküsüne tanıklık ediyor okuyucu. Hastane odasında yatarken vakit geçirmek için bir yabancıyla internet üzerinden yazışmaya başlayan kadın kahramanın iç dünyasını, chat diyalogları üzerinden aktarıyor “Zamansız”. Geçmişi sarsıntılı, bugünü sıkıntılı, geleceği belirsiz bir kadını anlatıyor Saka romanında. Taşradaki bir istasyon şefinin kızı kabuslarla dolu çocukluk günlerini, sorunlu cinsel ilişkilerini, 12 Eylül dönemi işkencelerini, mutsuz evliliğini anlatırken bir kadının öyküsünü bir dönemin öyküsüyle buluşturuyor. Cümbür Cemaat/ İlhami Yangın/ Bilgi Yayınevi/ 228 s. “İslamiyetle uzaktan yakından hiçbir alakası olmadığı halde ‘cemaat’ adını kullanan bir canavar, ülkemizin kalbine, beynine çöreklenmiş, en yetişmiş insanlarımızı bile bir değirmen gibi ezerek un haline getiriyor, bütün kadroları eline geçiriyor; önemli mevkilerde görev yapanlar, işadamları, kanaat önderleri, herkes dinleniyor, izleniyor, kasetleniyor; tüm bunları da vatandaşın vergileriyle yapıyor.” İlhami Yangın “Cümbür Cemaat”te bu sözlerle açıkladığı Türkiye ahvaline derinlikli bir bakış getiriyor. Bugünü anlamak ve geleceğe ışık tutmak isteyenler için önemli bir kaynak “Cümbür Cemaat”. Limasol/ Yishai Sarid/ Çeviren: Esra Özdoğan/ Koton Kitap/ 190 s. 2011’de Fransa’da En İyi Yabancı Polisiye Roman Ödülü alan ve yayımlandığı tüm ülkelerde önemli satış rakamlarına ulaşan “Limasol’’ Türkçede. Yishai Sarid tarafından kaleme alınan ve İsrail istihbarat örgütünde çalışan bir sorgu memurunun zorlu görevinden aşka, dost düşman kavramından hayatındaki içsel sorgusuna kadar her noktasını kendi ağzından anlattığı roman; sürükleyici, kara bir casusluk romanı olmasının ötesinde, kimliğini arayan iki sorunlu halkın bireylerini uzak gölgeler olmaktan çıkarıyor. İntihar bombacıları, örgüt üyeleri, şairler, entelektüeller, uyuşturucu bağımlıları, bağnazlar, laik aileler Sarid’in kaleminde psikolojik derinlikleriyle, ayakta kalma çabalarıyla ve atalardan kalma değerlerine tutunma içgüdüleriyle kanlı canlı figürlere dönüşüyor. Silivri’ye Mektuplar/ Cumhur Utku/ Asya Şafak Yayınları/ 188 s. Türkiye’nin geçmişine, bugününe ve geleceğine dair bir kitap Cumhur Utku’nun kaleminden okuyucularla buluşuyor. Utku, özel yetkili savcılarca tutuklanan ve özel yetkili mahkemelerce yargılanan düşünce ve silah arkadaşlarının her birine mektuplar yazmış ancak dertleşeyim derken onların dertlerini arttıracağı endişesiyle yazdıklarını göndermemiş, biriktirmiş. Bir kısmı internette ve dergilerde yayımlanan bu kitaptaki yazılar, el altında bulundurulması ve özellikle tarihe kaydedilmesi için kitaplaştırılmış. Yazar, içerde ve dışarıdaki bütün yurtseverlere, güncele kapılmadan fotoğrafın bütününü görenlere, gerçeği bilenlere ve üzülenlere sesleniyor “Silivri’ye Mektuplar”da. Şirketler İçin Yeşil Karne – Sürdürülebilir Girişimlerde Yatırım Getirisi Nasıl Ölçülür/ Patricia Pulliam P hillips, Jack J. Phillips/ Çev.: Fezal Gülfidan/ Soyak Holding Yayınları/ 328 s. Alanında uzman isimler Patti ve Jack Phillips’in kaleme aldığı “Şirketler İçin Yeşil Karne”, çevrenin korunması ve sürdürülebilir gelecek için gerçekleştirilen çalışmalara değerli bir kaynak niteliğinde. Çevreye duyarlı şirketlere yeşil yatırımlarının geri dönüşümünü doğru analiz edebilmeleri için önemli ipuçları veriyor kitap. ROI Enstitüsü CEO’su Patti Phillips ve ROI Enstitüsü Başkanı Jack Phillips’in yılların birikimiyle, patentine sahip oldukları yatırımın geri dönüşümü metodolojisini formüllere döküldüğü kitap; bilimsel bir yaklaşıma dayanan ölçüm sistemiyle şirketlerin sürdürülebilirlik anlayışının finansal katma değerini ve çevreye yaptıkları yatırımın geri dönüşünü kolayca ölçümlemelerini sağlıyor. Ağlama Smyrna, Döneceğim/ Gülseren Engin/ Remzi Kitabevi/ 246 s. Yıl 1914... Osmanlı İmparatorluğu giderek zayıflamaktadır. Başta İngilizler olmak üzere tüm Avrupalıların planı, hasta adam ilan ettikleri Osmanlı’yı parçalamak, topraklarını işgal etmektir. İngilizlerin Yunanlılarla birlikte hedefi İzmir’dir. Böylece hem Ege’nin zenginlikleri ele geçirilecek hem de İzmir, İstanbul’un işgali için üs olarak kullanılacaktır. İlk adım, İzmir Körfezi’nin girişini bir tıpa gibi tıkayan Kösten Adası’nı ele geçirmekle atılır. Adanın kendi halinde masum güzeli Rum kızı Smyrna henüz on üç yaşındadır. Ancak İngilizlerin işgali, her şeyi değiştirir. Genç kızın bir anda altüst olan yaşamındaki tek ışık, Çakır Osman’a duyduğu tutkulu aşk olur. Gülseren Engin romanında İzmir kentine ve burada kaderini arayan İzmirli genç Rum kızına ağıdını dile getiriyor. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1154 can/ da mo p şiktup barkm/ Deyalakusur. a uz 52 s. nle si ecenin rin eybir n!’ apazlarusaş bu türü scal el s. ını yle nı itip veetim nikgerene Pasdan ? FA 27
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle