Katalog

sı ve sıca Thomas, herkeste bakalım. ? büt dirm RENKLER SESLER HARFLER AYTÜL AKAL, NİLAY YILMAZ, ÇİĞDEM GÜNDEŞ, MAVİSEL YENER KİTAPÇI ? M. YENER, A. AKAL, N. YILMAZ, Ç. GÜNDEŞ Red Kit (Toplu Albümleri 3/ 19521956)/ Morris&Goscinny/ Çeviren: Eray Canberk/ Yapı Kredi Yayınları/ 2012/ 144 s./ 7+ 7’den 70’e her yaşta okuru olan Red Kit’in sert cilt kapaklı bu albümünde, Morris ve Goscinny tarafından hazırlanan tarih sırasıyla, orijinal 7, 8 ve 9. albümleri yer alıyor: Doktor Doxey’in İksiri, Örümcek Ayak ve Demiryolu Haydutları… Elbette, Vahşi Batı’nın gölgesinden hızlı silah çeken kovboyu ile ne Doktor Doxey boy ölçüşebilir ne de usta silahşor Örümcek Ayak. O, kötülerin en büyük kâbusudur! Bu kitapta, Goscinny’nin ünlü kovboya yazdığı ilk öykü de yer alıyor. Bir Gök Dolusu Güvercin/ Yalvaç Ural/ / Resimleyen: Şahin Erkoçak/ Marsık Kitap/ 95 s./ 9. Baskı, Ekim 2011/ 9+ Yalvaç Ural’ın çok içten, sıcak ve dostluk dolu beş öyküyü bir araya getirdiği kitabı Bir Gök Dolusu Güvercin, Mayıs 2011’de 9. baskıya ulaşmış. Nicelerine diyor ve kısacık göz atıyoruz öykülere. “Korkulu Bir Gün” isimli öyküde, babasının görevi nedeniyle atandığı kasabada yalnızlık çeken 910 yaşlarında bir oğlan çocuğunun arkadaşlarıyla ilk tanışma anı anlatılıyor. Küçük kasaba, insanına özgü, biraz acımasız bir şakayla başlayan ilk tanışma ilerleyen günlerde sağlam dostluğun temeli olacaktır. “Lunapark Arkadaşı”, dostluk ve yalan kavramını ele alıyor. “Dostluk,” ne için, ne zaman, nereye kadar? Sorularını irdeleyen öykünün sonunda, “yalan”ın er ya da geç ortaya çıkacağı ve ne denli incitici bir kavram olduğu ortaya konuyor. “Gölcüğün Küçük Avcıları” isimli öyküde, insani zevklerimiz için bir canlıyı öldürmenin ne denli ağır bir vicdan azabı yaşatacağı dile getirilmiş. Kitaba adını veren “Bir Gök Dolusu Güvercin” isimli öyküde, güvercin edinmek isteyen iki kardeş var. Komşularında görüp özendikleri güvercinleri anlatan öykü, hayvanlara bakabileceğimiz sağlıklı ortamlar hazırlamanın ne denli önemli olduğunun altını çiziyor. Biz kısacık değindik öykülere, devamını okumak size kalmış. İyi okumalar… İgi ve Ben/ Jenny Valentine/ Resimleyen: Joe Berger/ Çeviren: Tuna Alemdar/ Tudem Yayınları/ 2011/ 143s./ 7+ Kardeşlerin şu tuhaflıkları yok mu! Durduk yerde “Ben Sam değilim!” diyebilirler. Kim oldukları konusunda da emindirler: “Benim adım İgi!” Eğer onu İgi diye çağırmazsanız, artık dönüp bakmayacaktır bile. Böylece, Sam’in adı İgi oluverir. “Benim adım Flo ve benim küçük bir kız kardeşim var.” Abla Flo’nun anlattıkları evlerinde beş yaşında kardeşleri olan ablalar için hiç de yabancı olmasa gerek. Acaba her çocuk mu küçükken saçını kendisi kesmeye heveslenir? Anlaşılan anneler küçüklüklerini unutmasalar, çocuklarında görüp yakındıkları yaramazlıkların aynısını kendilerinin de o yaşlarda yapmış olduğunu hatırlayacaklar… Belki de bu yaramazlıkları belgelemek için fotoğraf çekip saklamak en iyisi! Kitapta Flo, kardeşi İgi ve ailesiyle başından geçen komik ve eğlenceli olayları küçük küçük öykülerle aktarıyor okura. İki kardeşin oyunlarını, çekişmelerini, şaşkınlıklarını büyük bir keyifle okuyoruz. Öykülerde, oyun oynamanın KİTAP GÖLGESİ çocuklar için ne kadar önemli olduğu izlenimini almak ve kendi ailemizle oynayacağımız yeni oyunlar keşfetmenin tadına varmak da mümkün. Anne ile babanın gezmeye gittikleri bir akşam Flo ve Igi’ye bakmaya gelen bakıcı kızın onlara oynattıkları yaratıcı oyunlar, belki kitabı okuyan birçok evde de tekrarlanacak. Çocuklar büyümeden ve hemen… Okuyalım, gülelim ve oynayalım. Rengârenk Prenses Dünyası/ Kolektif/ Doğan Egmont/ 48 s./ 012/Okul Öncesi Bu eğlenceli boyama kitabında çocuklarımız, Bella, Denizkızı Ariel, Uyuyan Güzel, Sindirella ve Pamuk Prenses ile harika vakit geçirecekler. En sevdikleri kalemlerle hemen rengârenk boyamaya başlayacak, çıkartmalarıyla eğlenceli zaman geçirecekler. Kolay Bilim Nerede/ Jo Connor/ Resimleyen: Ray Bryant/ Çeviren: Sevgi Atlıhan/ T. İş Bankası Kültür Yayınları/ 2011/ 64 s./ 5+ Kapakta “Bilimin renkli ve eğlenceli dünyasını keşfedin” diyor. Hem de kolayca… Her sayfada ayrı bir soru ve yanıtı bekliyor okurları. “Ayılar kışın nereye gider?” “Gökkuşağının ucu nerededir?”, “Koşan bir bitkiyi nerede bulabilirsiniz?”, “Erkekler nerede etek giyer?”, “Yediklerimiz nereye gidiyor?”, “Mucitler ilginç fikirleri nereden buluyor?”, “Geceleri güneş nereye gider?” gibi, belli bir bölgeyi ya da mekânı işaret eden soruların yanıtları bu kitapta. Belki çocukların aklına “Fillerin Karanlıkta Parladığı Yer Neresidir?” ya da “Dinozor fosilleri nerede bulunur?” diye sormak gelmeyebilir. Ama siz bir kez onları bu sorularla tanıştırırsanız, hepsinin yanıtını öğrenmek isteyeceklerdir. Örneğin, “Hiçbir ülkeye ait olmayan toprakların nerede” olduğunu kim merak etmez? Okuyup kitaptan öğrenin! Benim Adım Boo./J.H.Lee/ Yakamoz Yayınları/ 2011/ 80s./5+ Dünyanın en tatlı köpeği ile tanışmaya hazır mısınız? Etrafta dolaşmayı, komik kıyafetler giymeyi ve masum bakışlar atmayı severim. Umarım kocaman dünyadaki küçük bir köpek olarak benim bu kitaptaki öykümü seversiniz. Konuşan Kedi/ Claude Roy/ Resimleyen: Ferit Avcı/ Çeviren: Tan Oral/ Can Çocuk/ 2011/ 90 s./ 8+ Evinizdeki Fıstık, İğde, Sarman, Duman, Prenses, Mırnav, Boncuk ya da Pamuk birden konuşmaya başlarsa, ne yapardınız? Aslında sizin ne yapacağınızdan çok, kedinizin ne düşüneceği ve ne yapacağı daha da önemli. Çünkü insanların onun konuştuğunu anlamaları halinde olacaklar, hiçbir kedinin isteyebileceği türden şeyler olmazdı. Konuşan bir kedi, herkesin ilgisini çekecekti, hele ki bilim adamlarının… Konuşan bir kedi olarak ka? zanacağı servet ve ün, Gaspard’ı hiç ilgilen Lahana kafalar, kutu cüceleri ve diğerleri... Yaratıklar Arasında Pantolonlar Fora, doğal kaynakların tüketildiği, aşırı sanayileşmiş bir toplumun fantastik kurgu aracılığıyla satırarası eleştirisini yapan bir çocuk kitabı. ? Mavisel YENER lan Snow’un yazıp resimlediği fantastik yapıt, İngiltere’de 2005’de yayımlanmış. Pantolonlar Fora, üçlemenin ilk kitabı. Serüven, kurgusal bir kasaba olan Sıçanköprü’de geçiyor. Kitabın ilk sayfasındaki siyah beyaz haritada kasabanın yerleşim planının ayrıntısı verilmiş. Her fantastik yapıt gibi bunda da zaman ve mekân olarak alternatif bir gerçeklik sunulmuş. Arthur adındaki çocuk, dedesiyle birlikte yeraltındaki evinde yaşar. Dede William, haksız yere suçlanması sonucunda yeraltına çekilmiştir. Böyle bir yaşamın elbette kendine göre sorunları vardır. Beslenme sorunu bunlardan biridir. Dedesi Arthur’a, yeraltından dışarı tırmanabilmesi için mekanik kanatlar yapmıştır; o kanatlar yardımıyla yiyecek aramaya çıkar. Bu teknolojik aygıtın yanı sıra, bir başka teknolojik aygıtı daha vardır Arthur’un. O da, dedesi ile iletişim kurabilmesi için gereken bir oyuncak bebektir. Arthur dışarı tırmandığı günlerden birinde, yasadışı bir peynir avına tanık olur. Adam kaçırma, kenti ele geçirme gibi amacı olan Peynir Loncası üyeleriyle karşılaşmak onun için hiç de iyi olmaz. Mekanik kanatlarının çalınmasından sonra artık Arthur yeraltına geri dönemeyecektir. Eski bir evcil hayvan dükkânında yaşayan Willbury ona yardım eder. Arthur, bu adamın evinde yaşayan yeni arkadaşlar edinir. Onlar da Arthur’un yeraltına dönmesi için yardım edeceklerdir. Hep birlikte yeraltına açılan tünelleri araştırırlar, ne var ki, tüm girişler mühürlenmiştir; hepsi kapalıdır. Willbury’nin dükkânında tuhaf şeyler olmaya başlar. Soluk soluğa devam eden bu serüvenin sonunda bakalım Arthur kanatlarına kavuşabilecek mi, yeraltına yeniden gidebilmenin yolunu bulabilecek mi? Kitapta, pek çok farklı karakterde fantastik yaratıkla karşılaşıyoruz. Örneğin Lahanakafalar bunlardan biri. Lahanakafaların yeraltının derinliklerinde yaşadıkları ve yeraltı dünyasının arıları olduklarına inanılıyor. Kutu Cüceleri ise öylesine utangaçlar ki hep kutuların içinde yaşıyorlar. Bu kutuları dükkânların arkalarından topluyorlar. Baş belası bir yanları da yok değil! Onların ulaşabileceği yerlerde alet edevat bırakmak büyük hata! Çünkü onları çalıyorlar. Mülkiyet denilen şeyden haberleri pek yok. Demir Çoraplı Adam, Tavşan Kadınlar, Aceleci Porsuklar ve nice ilginç yaratıklarıyla, mizahi anlatımı, sanatsal çizimleriyle zevkle okunabilir bir kitap. Her bölümün başında, anlatılacak öykünün ayrıntılı, titiz bir çizimi yer alıyor. Roald Dahl’ın yapıtlarını anımsatan keyifli bir yeni seri. Kitabın seslendiği yaş grubu için biraz uzun doğrusu. Ancak, büyüleyici karakterleri, sevimli öyküsü, merak uyandıran kurgusu ile çocuklardan çok belki de yetişkinlerin ilgisini çekecek. Fantastik kurgunun gönderme yaptığı, acımasızlık, sürgün yaşamı, terör gibi toplumsal yaralar da satırlara sinmiş. Yanıtlanmamış soruların yanıtlarını serinin ikinci kitabında bulacağız anlaşılan. İyi okumalar. ? www.maviselyener.com Yaratıklar AramızdaPantolonlar Fora/ Yazan ve Resimleyen: Alan Snow/ Çeviren: İmra Gündoğdu/ İthaki Yayınları/ 201s ./ 2011/ 10+ yapıt haz yan olmu renler he ortaya ko meyi am sında. “S çalışman tirmenin ri artar.” aranmalı de, müzi labilecek menlere gençlere tap… Kit cuk, Kelo ğünü, An Kızlar Ok A e kentlerde hatta giy getirilmiş yaşadığım Yaşam benzer ş cuklar ok daki Dış Ancak an den çıkılm ması anc ca kritik d dan sakın ın ü nde . p z: hirun “Uçurtma vanlar, b kaleme a zer/ konu mekle ba mak kon şey söyle pus olma gerek.” (s Ronald R nedeniyle koyar. Ta “Cristian do dos S Aveiro” o çocuk gü tüm düny tanıdığı, s SAYFA 22 ? 9 ŞUBAT 2012 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1147 CUM