Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ş E iir Atlası CEVAT ÇAPAN ´ Ervin JAHIC/ Şiirler/ Çeviren: Nihan IŞIKER ‘Sana ihanet edemeyecek olan hayattan hiç kimse korkmaz Çünkü sen ona ihanet etmedin’ rvin Jahi´ (Ervin Yahiç): Şair, eleştirmen, c editör... 1970’te Rijeka’da (Riyeka) dünyaya gelen Ervin, aynı şehirde felsefe fakültesinde okumuştur. Kult ve Rival dergilerinin editörlüğünü yapmıştır. Dergi ve gazetelerde edebiyat eleştirmenliği yapan Ervin Jahic, deneme ve şiir yazmak´ tadır. Şiirleri İngilizce, İtalyanca, Fransızca, Rusça, Bulgarca, Slovenceye çevrilmiştir. Birliği ve Dünya Yazarlar Birliği üyesi olan Ervin Jahic Zagreb’de ´ yaşamaktadır. Şairin yayımlanmış beş kitabı vardır; ‘Hırvatistan’da dört büyük yayınevinden ikisinin ve Poezija şiir dergisinin editörü olarak şiir için yapılması gereken her ne varsa yapıyor; onu bu hayatta en çok şiirin yükselişi mutlu ediyor. Sonra onun için birbirleriyle kavga ettiler Gayri ihtiyari Hiç utanmadan Kabaca İçimden geldiği gibi söyleyebilirim Burada donsuz kalacağım Volkmenimde Miles Davis Bu beni ne aşağı ne de yukarı dünyadan alıp götürüyor Bir an önce eve gitmeliyim RÜYA Tunuslu Ahmet Seher vakti çıplak buldu kendini Kefene sarılı geçirdi geceyi Farkında olmadan Bir önceki hayatında bir sivilmiş gibi Köpeklerden ve onların azgınlıklarından başka hiçbir şeyi hatırlamıyor Yaralarına bakarken onun her tarafının acıdığını hissediyorum Ama o aldırmıyor Köpeklerin azgın sahipleri çıldırtmış onları diyor ve rüyasında annesini gördüğünü Gerçekte ona uyanmasını söyleyen Uyanmazsa eğer kuşların onu tamamen canlı, gözleri açık alıp öteki dünyaya götüreceğini de söylüyor ve bu hiç de iyiye işaret değil GECE MÜZİĞİ Denizin bizimle işbirliği yapıp yapmadığını Yeryüzünün nallarımız altında aşktan titreyip titremediğini Güneşin günahlarımız için oruç tutup tutmadığını Arpının içinde müzik hakkında bilmemiz gereken her şeyin olduğu bir nefeste mutsuz, yurtsuz ve bölünmüş ölürken biz Bizi sonsuz seven bir varlığın olup olmadığını merak ediyorum. MEDİTASYON Her şeyi yapabilirdim Üç metre kütüğü sırtıma yükleyip Bir elimle oğlumu Öbürüyle kızımı kucaklayabilirdim Salıyı cumayla değiştirir Nem, körlük, ölü, deniz, inciler… Benzeri kelimeleri çözümler Bir ara zamandan şüpheye düşer Gece beni ürküten her şeyi uzaklaştırır Beşinci kadını sever Kenya’da aslanları terbiye eder Borçlu değil alacaklı olur Ne olursa yapabilirdim Hat öğrenir Hakkâklarla ticaret yapar Ucuzluktan bir yelkenli alır İklime göre bir ülkeden diğerine göçer Aşkta ısrar etmez Hastalanır ve iyileşir Ateş püskürür Benim olmayan her şeyi satar İhtiyacım olmayan ne varsa satın alır Vatanımı, dilimi, ulusumu gizleyebilirdim Her neyse… Işığı kapatır Filistin için ölebilirdim Mesela. 27 EKİM 2011 SAYFA 23 Afganistan’ın Kristalleri Zaman üzerine kurulan düşü yıprattığında Yas tuttuğumuz her ütopya gibi Czeslaw’ın ‘‘Güneş nereden doğar ve nereden batar?’’ sorusu ciddi görünüyor Ama tamamen anlaşılmaz ve gerçek manadan yoksun Dili şüpheli bir coğrafyanın yüksek bir yerinde En az Batı’nın batışı kadar önemlidir Doğu’nun uyanışı Bağlantılıdır bu ilişki İddia doğru Kendiliğinden anlaşılabilir ve bir derece de gereksiz İdeoloji ötesi Doğu veya Batı ruhunu besleyen ışık hakkında o ne söyleyebilir! Eğer bir cani tarafından sakat bırakılmamış bir vakti düşlüyorsa Ulaşmak istiyorsa gönlün beyaz minarelerine Bir çocuk sorularını kristallerle yıkıyorsa Kozmik çölün soğuk kumlarının hışırtısında Bazı gizli manalar örümceklerin gizem ördüğü şeffaf mağaralarda saklı Sana ihanet edemeyecek olan hayattan hiç kimse korkmaz Çünkü sen ona ihanet etmedin Fakat orada daimidir gece Atalarımdan daha yaşlı Onun ak kanı saf kristaldir Anlam farklıdır Kaliforniya avuntu olmamalı Güneşin yükselmeye devam etmesi ve ruhlarının derinliklerine kar gibi yağan kristalleri güneşlendirsin diye bizim için gitgide seyrelen bu yorgun zamanda üç aşağı beş yukarı şöyle böyle insanlar KÂBİL Seymenlerle dolu yaşayanlardan çok ölülerin olduğu altüst edilmiş dayanıklı bir şehir Kâbil. Biçilmiş binalar, uğultu içinde insanlar Size diyorum dünya kovansız bir arı yığını Herhangi bir düzen görmüyorum Bütün değersizliğiyle Mutlaka bir fiyatı olmalı Bu canların bir sebebi olmalı Yoksa burada o da mı değersiz Bir an önce evime gitmeliyim Pasaklı çocuklar soymadan beni Donsuz da kalabilirim Tenlerimiz aynı derimiz aynı Ruhlarımız oldukça yabancı Kaptılar elimden simitimi CUMHURİYET KİTAP SAYI 1132