Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Esen Yel’in öyküleri Zıkkımın Peki Zıkkımın Peki, on beş öyküye ev sahipliği yapıyor. Öykü kahramanlarının sahiciliği elinizdekinin kitap olduğunu unutturuyor size. Kahramanların her biri sabahları “günaydın” dediğimiz, kolay yoldan para kazanmanın yollarını arayan, kendisine dokunmayan yılanları besleyen “bizim insanımızın” açmazını tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Ë Bedriye KORKANKORKMAZ ir insanın her gün masa başına geçip günlüğünü yazmasına benziyor kendisiyle yüksek sesle konuşması da. Yazarak duygularımı kayıt altına almaktansa kendimle konuşarak yıllardır hasretini çektiğim sohbet edecek bir dostun boşluğunu doldurmaya çalışıyorum yüreğimde. Bu duygularla üzerinde düşünce ürettiğim sanatçının yaşadığı ve yazdıklarıyla sergilediği duruşa yakın olmak, değerlerine yabancılaşmayan yanlarını derinlemesine algılamak istiyorum. Görsel mizahın babası Charles Spencer Chaplin’i anımsıyorum. 1977’de yaşam serüvenini noktalamış Charles Spencer Chaplin’in yaptığı mizah sanagelen Türkçe Edebiyat öğretmeni ve mizah ustası Esen Yel, 1973’te Ankara Yıldırım Bölge Askeri Ceza ve Tutukevi’nde bir yıla yakın kalıyor. Sekiz buçuk yıl cezalandırılması istenilen yazar Anayasa Mahkemesi’nin verdiği adil karar sonucu özgürlüğüne kavuşuyor. Özgürlüğüne kavuşan yazar üretmeye devam ediyor. Ürettiği kitaplardan biri de Zıkkımın Peki. Eseri okurken farkında olmadan şunu soruyorum kendime: “Bir yapıt her geçen gün değişen değer yargılarına karşı kendi güncelliğini nasıl koruyabilir ve nasıl bu sanal ortamda kendi değerleri üzerinde insanların düşünce üretmesini sağlayabilir?” Hiç kuşkusuz ki, bir yapıtın zamanla kuracağı ilişkiyi başta yazarı olmak üzere hiç kimse tahmin edemez. Bir yapıtın zamanla kurduğu gerçek ilişkiyi geçen yılların arkasından bakarak algılayabiliriz. Bir eserin güncelliğini korumasındaki başat etken yazarın sağlam dünya görüşünün yanı sıra sağlam kişiliğinin kahramanlarına kazandırdığı kimlik ve kişilik. İnsanlık gibi sanat da evrensel. Nitelikli yazınsal üretkenliği ile o dönemde dikkatleri üzerine çeken Yel’in bana kalırsa en büyük başarısı yazdıklarında özgün olmayı başarması. Şiir çıkartılarak yazılır. Zıkkımın Peki’de yazar adeta şiirin karakalem mizahını yazmış. Kısa ve öz. Ne bir fazla ne de bir eksik sözcük. Yazınsal işçiliğe verdiği önemi okuduğunuz her satırda algılamak mümkün. Yaşadığımız çağa yayımlandığı tarih bakımından tanıklık ediyor Zıkkımın Peki. Acı acı ağlatırken bizi güldüren Esen Yel, yazdıklarıyla şöyle sesleniyor: “İçinde yaşadığımız toplumun yükselen değerleri dün de aynıydı bugün de. Bu demek ki, yarın da aynı sistemle yönetilecek toplumumuz. Bu gidişatın alt edilmesi; düşünen, soran, sorgulayan, bilinçli insanların el ele vermesiyle mümkündür. İnsan değerlerinin baştacı edildiği yarınlar bugünkü sistemin yanlış ve dogmalarından arınmasıyla başlayan bir süreçtir ve bugününe sahip çıkmayan toplumların geleceklerini yönlendiremeyecekleri, bağımsızlıklarına kavuşamayacakları ortadadır. Acınası gerçeğimize acı acı gülmekten daha çok yapacaklarımızı anımsayalım. Sonsuz güzelliklerle dolu yarınların yaratıcısı olarak insanın, insanlığın zaferini kutlayalım. Gelin bu çirkin dünyayı bulduğumuzdan daha iyi bırakarak bu dünyada kendimizi yaptıklarımızla gerçekleştirmiş aydınlardan birisi de biz olalım.” Evet, Zıkkımın Peki, yaşadıklarının karşısındaki duruşuyla kendisini çoğaltmak isteyenlerin mutlaka okuması gereken, içeriğinden dolayı zamana meydan okuyacak olan bir yapıt. 20 EKİM 2011 SAYFA 13 B tı günümüzde hangi nedenden dolayı güncelliğini koruyorsa Esen Yel’in yıllar önce yayımlanan eserleri de aynı nedenden dolayı güncelliğini koruyor. Sosyalist mizahın Aziz Nesin’den sonraki temsilcilerinden birisi de Esen Yel. O da kapitalist sistemdeki adaletsizlikleri, toplumsal bilinçsizliği, hantal işleyen kurum ve kuruluşları, yok sayılan insanlık değerlerini kendine özgü naif kara mizah dili ve yaşadığı çağa karşı sorumluluk duyan gerçek bir aydın olarak eserleriyle gündeme taşımıştı, taşıyor. 13 Ocak 1942’de Gördes’te dünyaya CUMHURİYET KİTAP SAYI 1131