Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Hazırlayanlar: Nilay Yılmaz, Aytül Akal, Mavisel Yener, Çiğdem Gündeş, Mustafa Delioğlu. ÇOCUKGENÇLİK OKUMA Gözetlenen toplumu başarıyla anlatan bir masal Yuvarlak Masanın Lambaları Ë Mavisel YENER nsanlar ve masa lambalarının birbirlerine ne denli yakın olduğunu düşündünüz mü hiç? Neredeyse yüz yıldır insanları izliyor masa lambaları. Yalnız izlemekle kalmıyor, bilimsel gelişmelere ayak uydurmaya çalışıyorlar. Başlangıçta güvenlikleri açısından bunu yapmaları gerekse de, ilerleyen zamanlarda daha çok gelişip insanlara hükmetmek, dünyayı yönetmek gibi bir istekleri oluşmuş. Yönetim merkezini yer altına saklayan “Masa Lambaları Klanı” bu hedefe doğru ilerlemeye başlayınca neler oluyor dersiniz? Yuvarlak Masanın Lambaları, Ozan Tortop’un ilk romanı. Fantastik bir yapıtla çocuk edebiyatına “merhaba” diyen yazar düş gücünün peşinde öylesine bir yolculuğa çıkmış ki, bu yolculukta ona eşlik etmek için okurun da düşlerini özgür bırakması şart. Okuyanda izler bırakacak bu fantastik roman aynı zamanda önemli bir eleştirel metin. Kurgudaki titiz çalışma ve harcanan emek boşuna değil, okuruyla sağlam köprüler kuran bir roman bu. Masa Lambaları Klanı, insanları masalarında izleyip onların birikiminden yararlanıyor ve böylece dünyanın en değerli hazinesi bilgiyi elde ediyor. Klana üye olan her masa lambasının bir görevi var. Örneğin GÖR35 adlı masa lambasının görevi İsmail Bey’i izlemek ve onun LED teknolojisi konusundaki çalışmalarını Masa Lambaları Klanı Başbaşkanı’na rapor etmek. LED teknolojisini lambalar çözmeden önce insanlar çözerse, tüm masa lambaları yavaş yavaş masalardan atılacak. Bunu önlemenin iki yolu var: Ya LED engellenecek ya da lambalar yeni teknolojiyi öğrenerek kendilerini geliştirecek. GÖR24 adlı masa lambasının görevi ise Ebru’dan DNA örneği almak. Çünkü masa lambaları bilim masası ondan bunu istemiş. Fakat GÖR24 bu görevi yapmak istemiyor, çünkü Ebru’yu çok seviyor. Masa Lambaları Klanı’nda dokuz ayrı masa var. Başbaşkan hepsinin oylarıyla seçiliyor. Genellikle bilim, iletişim ve sanat masaları birbirini destekliyor. Seçim sistemine getirilen ince eleştiriyi yazarın tümcelerinden okuyalım: “Hangi masanın başbaşkan adayı varsa, diğer iki masa da onu desteklerdi. Ancak yalnızca üç oy, başbaşkan olmaya yetmezdi. Aslında klanda işin çoğunu yürüten, bu üç masaydı. Ama diğerlerinin sayısal çokluğu yüzünden, klana genellikle işe yaramaz başbaşkanlar seçilirdi. Pek bir iş yapmayan masalar, rahatlarının bozulmaması için oylarını en işe yaramaz adaya verirlerdi. Hepsi de biliyordu ki eğer SAN80, BİL63 gibi bir lamba başbaşkan olursa, Kumar Masası, Kehanet Masası gibi gereksiz masaların önemi azalacak, ödenekleri kısılacaktı.” (s, 49) Günlerden bir gün dört insan Masa SAYFA 30 İ Lambaları Klanı’nın yer altındaki bölgesine izinsiz girince, “Askeri Masa” harekete geçiyor. İnsanların klanın varlığını tehlikeye sokabileceğini düşünüyorlar. İnsanları uyarmanın zamanı! Bu uyarıyı nasıl yaptıklarını, başarılı olup olmadıklarını anlatacak değilim. Dünyanın yönetimi ve insanlığın geleceği ile ilgili önemli görüşmeler kimler arasında yapıldı, Başbaşkan’ın tuhaf fikri neydi, Bekir ustanın kimselere söylemediği sırrı… Hepsi kitabın satırlarında gizli. Yuvarlak Masanın Lambaları’nın türsel konumunu irdelerken “fantastik roman” demek bir yanını eksik bırakmak olur. Bu yapıt aynı zamanda, politik bir masal; gözetleyen mekanizmayı ve gözetlenen toplumu başarıyla anlatıyor. Kurgunun kimi parçası toplumbilim, siyasal bilim ve fizik bilimi verilerine yaslandırılmış olsa da bilimkurgu denemez. Masa lambalarını insana özgü niteliklerle donatarak yönetimler, yönetenler, yönetilenler, toplumsal düzen ve sorunlar konusu işlenmiş. Oligarşik düzenin eleştirisi yapılmış. Masa Lambaları Klanı’nın hayalinde bürokrasi ve militarizme hâkim olmak var. Oligarşik düzeni kurarken geçirilen evrim de satır arasında verilmiş. Bunca kavramı çocuğa göre bir dil ve kurguyla anlatma başarısını göstermiş Ozan Tortop. Romanda tasarlanan dünyaya kolayca giriyor okur. Lambalara kimlik vermek, yazara geniş bir özgürlük alanı sunmuş. Kişisel çıkarlar, Masa Lambaları Klanı’nın çıkarları ve bu doğrultularda algılanıp yorumlanan demokrasi anlayışı, yönetim kültürü yazarın bu tabloda yansıttığı sorunlardan birkaçı. Örneğin Başbaşkan’ın çevresinden hiç ayrılmayan kâhin masa lambası (KAH12) toplumdaki dalkavukların kitaptaki temsilcisi. Dalkavuk masa lambası, Başbaşkan’a duymak istediklerini söylüyor, bunun karşılığında da en iyi elektriği kullanıp, en az paslanılan ortamlarda yanıyor. Üstelik hiç de yetenekli bir lamba değil, en büyük yeteneği (!) yalancı olması. Başbaşkan’ın koltuğundan bir türlü kalkmaması, seçimlere yanaşmaması ise Masa Lambaları Klanı’nın önemli sorunlarından biri. Masa lambaları günün birinde dünyaya egemen olmaya karar verir de enerji kaynaklarının denetimini ele geçirirlerse neler olur? 1980 doğumlu yazar, yaşadığı çağın bilincinde. Kısaltmalar ve kodlamalar çağında elbette lambaların isimlerine de yansıyor bu bilinç. Dilin ve duyguların bozulmasındaki koşutluğu da ortaya koyuyor roman. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1055