22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

YUNUS NADİ KARİKATÜR ÖDÜLÜ: AHMET ÖZTÜRKLEVENT Muammer Olcay ‘Mizah, hele kara mizah ciddi bir şey’ beni. Çok güzel bir mizah dergisiydi. Kara mizahı da öyle sevdim zaten. Mizah ciddi bir şeydir aslında. Hele de kara mizah… Karikatür sizin için ne ifade ediyor peki? Karikatür bir kere muhalif bir sanattır. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim size. Toplumun fark edemediği çarpıklıklara dikkat çeker. Bir anda bilinçaltına ulaşır. Kişiyi gerçekleriyle yüz yüze bırakır. Karikatürün insanları sarsmasının nedeni de budur. Toplumsal etkisi çok büyüktür. Karikatür bir anda, aniden mesajını verir ve bu da şok edici bir etki yaratabilir. Karikatür çok tehlikeli bir şey aslında. İnsanları sarsar ve mesajını çok net verir. Karikatüre bakan bir göz için tehlikeli olduğunu söylediniz. Peki karikatürist için durum nedir? Kurbanları için tehlikeli ama karikatürist için çok heyecan verici bir şeydir karikatür. Karikatürcü inanılmaz haz duyar yaptığı işten. Olayların üzerindeki sis perdesini kaldırır, gereksiz detayları atar, bütün çıplaklığı ile olayı gösterir. Benim karikatür için söyleyebileceklerim bunlar. Ama ben gerçek anlamda karikatürden söz ediyorum. Türkiye’de karikatüre ve karikatür sanatçılarına bakışa ilişkin ne düşünüyorsunuz? Gazetelerde karikatürler göremiyoruz. Bu da karikatüre bakışın bir göstergesi aslında. Daha doğrusu kara mizah yapan karikatüristler göremiyoruz. Sizin düzenli olarak çizdiğiniz bir yer var mı? Hayır yok. Ama sergilere, yarışmalara katılıyorum. Karikatürcüler Derneği’nin üyesiyim. Onların etkinliklerine katılıyorum. Benim ilk karikatürüm Vatan gazetesinde yayımlandı. 1979 yılıydı. Daha sonra özellikle 2000 yılından sonra ulusal ve uluslararası yarışmalara katılmaya başladım. Çok sayıda ödül aldım. 50 civarında ödül sahibiyim. Bunlar arasında Uluslararası Nasrettin Hoca Karikatür Yarışması’nda aldığım birincilik ödülü var. Ayrıca Uluslararası Aydın Doğan 25. Karikatür Yarışması’nda büyük ödülü aldım. Ulusal Karikatür Yarışmaları var tabi. Nehar Tüblek yarışmasında, 4 yılda 3 kez birincilik ödülü aldım. Çok karikatür oldu. Şimdi onları kitaplaştırmayı düşünüyorum. Şimdi de Yunus Nadi Karikatür Ödülü’nü aldınız... Evet bu beni çok heyecanlandırdı. Yunus Nadi adının olduğu bir ödülü almak çok farklı bir duygu. 64. yılında aldım bu ödülü. Çok çok duygulandım. Ödül aldığınız karikatüre ilişkin ne söylemek istersiniz? Gerçek bütün çıplaklığıyla ortada aslında. Bazen anlatmaya çalışırsanız o karikatür sulanır. Bakarak daha iyi anlarsınız. Siz Alanya’da yaşıyorsunuz. Niye Alanya? Biraz hayatı sakinleştirmek istedim galiba. Karikatür yapmak istedim. Alanya’da serbest mimarlık yapıyorum. Aynı zamanda ÇEKÜL temsilcisiyim. Uzun yıllar Alanya’da Mimarlar Odası’nın temsilciliğini de yaptım. Antalya’da Yönetim Kurulu üyeliğinde bulundum. Ankara’da Genel Merkez denetçisiydim. Eşim hâkimdi benim. Ama istifa etti. Şimdi avukatlık yapıyor. 3 kızım var. İkizler var. Ece ve İdil liseye gidiyor. Bir de büyük kızım var. Biran. O da Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni bitirdi. Kızlardan İdil, resme meraklı. Umarım güzel sanatlarla ilgili bir bölümde eğitimine devam edecek. ? Ahmet Öztürklevent, 1952 yılında doğdu. 1980’de Konya Devlet Mühendislik Mimarlık Akademisi Mimarlık Bölümü’nü bitirdi. İlk karikatürü 1979 yılında Vatan gazetesinde yayımlandı. Alanya’da serbest mimarlık yapan Öztürklevent aynı zamanda ÇEKÜL Alanya temsilciliğini de yürütüyor. Öztürklevent’le karikatürü konuştuk Ë Gürsu KUNT arikatür hayatınıza nasıl girdi? Lisede tanıştım diyebilirim. Kafamın bir yerinde hep vardı aslında karikatür. Akbaba dergisi vardı o yıllarda. O çok heyecanlandırdı K YUNUS NADİ KARİKATÜR ÖDÜLÜ: MUAMMER OLCAY Muammer Olcay ‘Karikatürün sadeliğinden yanayım’ sonra kendimi bu serüvenin içinde buldum. Lise yıllarında edebiyat öğretmenim yazar Mehmet Güler, Oğuz Aral’la tanışmamı sağladı ve çizgilerimi götürdüm. Karikatürlerimin yanında desenler de çiziyordum. Çiçeği Burnumda köşesinde karakalem desenlerim de yayınladı. Marmara Güzel sanatlar Fakültesi’nin Grafik Bölümü’ne devam ederken, Gürbüz Doğan Ekşioğlu’nun derslerimize girmeye başlamasıyla, ben de karikatürün evrensel boyutuyla tanıştım. Sizi etkileyen bir çizer oldu mu? Beni etkileyen çizerler oldu: Turhan Selçuk, Semih Balcıoğlu, Oğuz Aral, Gürbüz Doğan Ekşioğlu... Bizim derslerimize giren Gürbüz Doğan Ekşioğlu, illüstrasyonlar yaptırır, hayal dünyamızı geliştirecek ödevler verirdi. Bir objeyi değişik bir figüre dönüştürürdük. Akademi döneminde illüstratif anlamında geliştim, ama karikatürle değil de, yayıncılık anlamında geliştim. Bu arada ulusal ve uluslararası karikatür yarışmalarına katılmaya başladım. Başarı ve birincilik ödülleri kazanmaya başlayınca, bu sanata biraz daha ciddi eğildim. Profesyonel anlamda bir gazetede çizmedim, daha çok yorum sayfalarına illüstratif çalışmalarım oldu. Türk ve dünya karikatüründe bir tıkanıklık var mı? Uluslararası yapılan yarışmalarda en çok İran’dan karikatürler geliyor, ama bunlar politik değil, sanatsal karikatürler. Çünkü devlet karikatürü destekliyor. İran’da yaşayan karikatürcü arkadaşlarımla, internette yazışma ve fikirlerimizi paylaşma imkânı buluyoruz. Cemal Nadir, Ramiz Gökçe, Turhan Selçuk, Semih Balcıoğlu, Ferruh Doğan, Tonguç Yaşar ustalarımızın yapıtlarını yakından biliyorlar. Evrensel anlamda bizden daha ilerideler. Türkiye’de mizah dergiciliği daha ön planda. Evrensel karikatür yeni yeni soluklanıyor. Bu konuda internet ortamında gruplar oluştu. Erdoğan Karayel’in kurduğu “DonKişotte” adlı karikatür sitesi, TürkAlman çizerleri bir araya getirdi. Evrensel mizahı canlandırmak için gençlere önayak olmaya başladı ve büyük bir yol aldı. Karikatürün evrensel bir dili olmalıdır. Bu dili Türk de, Çinli de, bir Amerikalı da anlayabilmeli diye düşünüyorum. Bunu başarırsanız, iyi bir çizersiniz. Siyasi içerikli karikatür çizen karikatürcüler de azaldı mı? Medya patronları, siyasi içerikli karikatür çizen karikatürcüleri sevmiyor. Siyasilerimiz de, siyasi karikatür çizen karikatürcüleri seven, medya patronlarını istemiyor. Eskiden olduğu gibi, unutulmaz tiplemeler yaratarak çizilecek siyasicilerimiz de yok artık. Çizince sonucunun ne olacağını biliyorsunuz. Birkaç çizer dışındaki karikatürcüler, siyasi içerikli karikatürler çizmiyorlar artık. Eskiden istenmeyen bir ülkeydik, şimdi istemeyen bir ülke olduk. Karikatür yarışmalarının, karikatüre katkısı nedir? Salt çizgiye yönelen karikatürcüler, bu yarışmalarla destekleniyor. Yarışma sonra düzenlenen sergi ve albümlerde de, yapıtlarının kitlelere ulaştırabiliyorlar. Uluslararası bir dili yerel mizah dergilerinde bulmak zor. İnternette ve televizyonlarda mizah dergisi esprilerine bol bol rastlıyorsunuz. Standup ve sitcom tarzı eğlence programları da bu mizah dergilerinden besleniyorlar. Dakikalar dolusu laf kalabalığına ve balonlar dolusu cümle yığınlarına gerek kalmadan karikatür çizmeye çalışıyorum. ? SAYFA 13 Karikatür Dalı’nda Ahmet Öztürklevent ile ödülü paylaşan Muammer Olcay, 1972 Yalova doğumlu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü’nden mezun olduktan sonra çeşitli gazete ve dergilere karikatürler ve illüstrasyonlar çizdi. Olcay’la karikatür üzerine bir yolculuğa çıktık. Ë Hakan DERMAN arikatüre nasıl yöneldiniz? Karikatüre ilkokulda başladım. İlk karikatürüm Semih Balcıoğlu yönetiminde çıkan Çarşaf mizah dergisinde yayımlandı ve yazısız bir karikatürdü. Raşit Yakalı Karikatür Okulu’na devam ettim ve K CUMHURİYET KİTAP SAYI 1055
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle