Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
VİTRİNDEKİLER ¥ luğun sınırlarındaki yaşamı, büyük bir canlılıkla anlatıyor. Bitmeyen Yüzyıl/ Öner Ciravoğlu/ Kavis Kitap/ 48 s. “İkinci yarısıydı yüzyılımızın/ yurtsadım her şeyi/ taşlar sıcaklığını verdi alnıma/ acılar demirin seranderin/ tarihini özetledi/ oturup bekledim/ suya dokundum/ etlerim sökülüp dikildi/ tırnaklarım saçlarım/ pul pul tepelerin inişlerinde/ oturup kendi bedenimi.” Öner Ciravoğlu, “Bitmeyen Yüzyıl”la şiirseverlerin karşısına çıkıyor. Eksik Emanet/ Ersun Çıplak/ Karahan Kitabevi/ 64 s. “Bir mısra bile yok aklımda/ tüm şarkıları unuttum/ kızlar için söylediğim/ hacimli ince oynak/ sustuğum akşamlar kaç taneydi bilemem/ anlatılmaz kaç hicran yurtlanıldı/ ellerimiz kılıç tutmayı da öğrendi/ kısraklarımız beslendi belikleriyle ömrümün/ giderdi susuzluğunu ateş ırmaklarında.” Ersun Çıplak, “Eksik Emanet”le şiirseverlerin karşısına çıkıyor. Gezgin Satıcı/ Guy de Maupassant/ Çeviren: Bertan Onaran/ Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/ 158 s. Ünlü romancı L. N. Tolstoy’un “... sayıları az olmakla birlikte, Maupassant gibi bir başka tür insan daha vardır ki, bunlar her şeyi kendi gözleriyle, içerdiği önemi ve anlamıyla, olduğu gibi görürler” sözleriyle andığı Guy de Maupassant, ardında pek çok roman, öykü, deneme ve tiyatro oyunu bıraktı. Yazarın 18821887 arasında, özellikle 1883’te gazetelerde çıkmış öyküleri ölümünden sonra, 1900 yılında “Gezgin Satıcı” başlığı altında bir kitapta toplandı. Diltozu/ Osman Erkan/ Karahan Kitabevi/ 72 s. “İşine gelirse/ yalan bunun neresinde/ hamdolsun hacetten müjdeci güyotin vardı/ hamdolsun ki/ dinozorlar milyon yıl önce/ neslini tüketti de/ dinozorlar giyotinle sünnet edilmekten kurtuldu/ hamdolsun/ bütün peygamberler sünnetsiz öldü.” Osman Erkan, “Beni Nereye Sakladın”, “Bende Hüzün Şeker Nasıl Öyle”den sonra “Diltozu” adlı şiir kitabıyla okuyucuyla buluşuyor. Manhattan’da Şiir Konuşmaları/ Mustafa Ziyalan/ Komşu Yayınları/ 110 s. “Susmaktan öte dilsizliğe, salt bir tüketiciliğe yönelen, belki de artık olmayan bir okura da sorulacak sorular var. O ne kertede hakkını veriyor yazınla şiirle bir ilişkinin? EtkileşimSAYFA 42 den uzak durup (canla başla da olsa) yalnızca izliyor mu yoksa? Yoksa gitgide yalnızca izlemeye, dahası gözlerini kapamaya, dilsizliğe mi yargılanıyor, yargılıyor kendini?” Mustafa Ziyalan “Manhattan’da Şiir Konuşmaları” kitabında, şiirçeviri ilişkisinden hipertekste kadar şiirle ilgili pek çok güncel meseleyi tartışırken, Ece Ayhan, Ahmatova, Bachmann, Ginsberg gibi pek çok şair de ele alınan meselerle bağlantılı olarak kitaba konuk oluyor. Üretimin Enerjisi/ Dursun Yıldız, Pertev Cengiz/ USİAD Yayınları/ 158 s. Türkiye’nin ulusal bir enerji politikasının olmayışı elektrik üretiminde ciddi ve kalıcı sorunlar yaşanmasına neden olmaktadır. Türkiye’de ulusal sanayinin ve iş dünyasının küresel saldırılar ve yarış karşısındaki rekabet gücünü olumsuz yönde etkilemektedir. Bu yarışta Türkiye’nin geriye düşmesine neden olan faktörlerden biri de üretimin enerjisinde, bilim ve teknoloji politikaları ve inovasyonun belirleyici rolüdür. Dursun Yıldız ve Pertev Cengiz, “Üretimin Enerjisi”nde bu ve benzeri konuları derinlemesine inceliyor. Otel Odaları/ Tayfun Pirselimoğlu/ İthaki Yayınları/ 132 s. “Bir otel takıntım olduğunun farkına varmamı açıkça ifade edeyim ki Baron Kurtz’a borçluyum. Galiba T şehrinde, bir film gösterimi sonunda elini kaldırıp, gayet müstehzi bir edayla, yazıp çizdiklerimde neden bu kadar çok otel geçtiğini, bunun ne anlama geldiğini sordu. Doğrusu şaşırdım ve o anda ciddi, doyurucu bir cevap veremedim. Bu huzursuz edici soruya, benim de inanabileceğim bir cevabı hâlâ da verebilmiş değilim.” Tayfun Pirselimoğlu, “Otel Odaları”nda okuyucuyu hikâyeleriyle buluşturuyor. Yazılar (19091973)/ Şükufe Nihal/ Kitap Yayınevi/ 814 s. Mor Kitaplık Kadın Tarihi ve Eserleri Dizisi ile Osmanlı kadınlarının (MüslümanTürk, Ermeni, Rum, Musevi...) Latin harflerine henüz aktarılmamış ya da gereği gibi değerlendirilmemiş romanları, şiirleri, hikâyeleri, mensureleri, siyaset ile kadınlığa ve kadın haklarına ilişkin makaleleri, polemikleri ve tartışmalarını güncel basım yöntemiyle günümüz okuruna ulaştırmayı amaçlıyor. Şükufe Nihal külliyatının kadınlık, içtimaiyat, edebiyat ve sanat üzerine bütün yazıları ve makaleleri ile hitabe, demeç ve söyleşilerinin toplandığı beşinci cildi “Yazılar (19091973)” başlığıyla okurlara sunuluyor. Sovay: Soyguncu Kız/ Celia Rees/ Çeviren: Füsun Önen/ Çitlembik Yayınları/ 350 s. On yedi yaşındaki Sovay, ilk soygununu yaptığında amacı sadece sevgilisini denemek. Soygunculuğa devam etmesinin sebebinin ise babasıyla ağabeyinin ortadan kaybolmasıyla ve babasının vatana ihanet suçundan aranmasıyla ilgi si var... Ancak, Sovay soygun yapmanın içinde yarattığı heyecana, ona getirdiği şöhrete de bağımlı hale gelmeye başlıyor. Zaman geçtikçe Sovay kendini yalan ve ikiyüzlülükle örülmüş bir ağın tam ortasında buluyor. “Sovay: Soyguncu Kız”la Celia Rees, macera romanı meraklılarına sesleniyor. Geda/ Nisan Serap Muratoğlu/ Artshop Yayınları/ 80 s. “Yüzümün atlasından taşan/ dere yataklarıyla/ eğriliyor başaklar/ ağlıyor başım/ kendimi soluyorum/ o koştuğum/ insanlarla/ çarpıyor gölgeleri soluğuma/ ellerimde kesik izleri/ eski bir fotoğrafta/ ikindi vakti/ annemin/ kızarmış ekmek kokulu teni/ ve içinde gürleyen dağ/ kan tadı bilmez ruh/ sarıl bana/ yüreği is kokulu/ baba.” Nisan Serap Muratoğlu, yeni şiir kitabı “Geda” okuyucuyla buluşuyor. Osmanlı’dan Günümüze Devlet ve Asker/ Seydi Çelik/ Salyangoz Yayınları/ 560 s. İstanbul Üniversitesi Kamu Hukuku kürsüsünde yürütülen uzun soluklu bir doktora çalışmasına dayanan “Osmanlı’dan Günümüze Devlet ve Asker”, askeri güvenlik bürokrasisinin anayasal sitem içerisindeki yeri hakkındaki bir çalışma olma özelliği taşıyor. Rejim ile asker arasındaki ilişkileri hukuki çerçevesiyle ele alan Seydi Çelik, tartışmanın her iki cephesinde de ezberleri bozuyor. Uzun bir arşiv çalışmasının ürünü olan “Osmanlı’dan Günümüze Devlet ve Asker”de, askerinin anayasal sistem içersindeki yerini belirleyen mevzuatın yanı sıra, şimdiye dek yapılan bütün MGK toplantılarında konuşulanların ayrıntılı bir dökümü de yer alıyor. Yüce Divan Dosyası/ Vural Savaş/ Bilgi Yayınevi/ 286 s. Vural Savaş, “Yüce Divan Dosyası” adlı kitabında Türkiye’nin bir karşı devrim sürecinden geçtiğini hatırlatarak, AKP’nin kapatılması davasından, Ergenekon soruşturmasına, laikliğe aykırı eylemlerin devlet içinde nasıl örgütlendiğine kadar pek çok noktaya değiniyor. Savaş, kitabında Tayyip Erdoğan ve bazı bakanlar hakkında ileride Yüce Divan’a açılacağına inandığı davaya dayanak oluşturabilecek bilgi, belge ve delilleri okuyuculara sunuyor. Fay Kırığı/ Mehmet Eroğlu/ Agora Kitaplığı/ 300 s. Hakkâri’deki askerliğin ardından on yıl boyunca hiçbir işte dikiş tutturamayan Mehmet Esen, 2005 Temmuz’unda İstanbul’dan cazip bir iş teklifi alır. Bu şaşırtıcı teklif, aynı bölükte birlikte savaşmış beş asteğmeni yıllar sonra bir araya getirecektir: Cenk Plevneli, İstanbul’da batmak üzere olan bir holdingin vârisi; Altan Kısa, bir sendika yöneticisi; Prof, yorgun bir öğretim görevlisi; çok zengin ve muhafazakâr bir Kayserili ailenin büyük oğlu Yakup Kadıoğulları ise İslamiyet ile kapitalizmin birbiriyle bağdaşmayacağına inanan birisidir. Mehmet ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 1000