Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Italo Calvino’nun ‘Yeni Bir Sayfa’sı Bir yapıt, bir savaş alanıdır! Italo Calvino, 1950’lerden ‘80’lere kadar olan süre içerisinde entelektüel alana dahil edilecek gelişmeleri eleştirel bir tutumla kaleme aldığı Yeni Bir Sayfa’da, okuyucu için oldukça değerli malzemeler sunmuş. Zamanın ve olayların ilerleyişiyle birlikte, değişime uğrayan düşünceleri, bunlar arasında kalıcı olanları, toplumsal görünümleri, tarihsel bir sıralama ve perspektifle anlatmış Calvino. Böylelikle de, her ne kadar yayımlanmış yazılar olsa da, kapsayıcı ve olaylar arasında kopukluk yaratmayan bir eser ortaya çıkmış. Ë Aysel SAĞIR lasını İsteyen Bir Edebiyat İçin, Arzunun Yansıması Olarak Edebiyat, Gerilimli Düzenek, Tersine Dünya, Alan Tanımlamaları: Erotizm, Alan Tanımlamaları: Fantastik, Gösteri Olarak Roman, Fourier Üzerine: 2 Veda. Ütopya, Bir Toz Bulutu, Aşırılıkçılık, Arkeoloğun Bakışı, Nişanlılar: Güç İlişkileri Romanı, Bir Okur Kitlesi Projesi, Şehrin Tanrıları, Edebiyatın Doğru ve Yanlış Siyasal Kullanımları, Söz Kalemde, Groucho’nun Purosu, Küfür, Siyasal Dil Üzerine Notlar ve Edebiyatta Gerçeklik Düzeyleri gibi ana başlıklar halinde yer alan yazılar, temel teşkil edecek bilgileri de beraberinde oluşturuyor. DEVRİMCİ RUHUN KRİZİ İspanya İç Savaşı yılları, İkinci Dünya Savaşı yılları ve sonrasının belirgin olduğu koşullarda, “Şair, kendi iç dünyasına kapanmalı, onu tarihsel koşullardan korumalı mıdır, yoksa savaşa mı katılmalıdır” şeklinde beliren iki temel durumla ilgili bugün halen geçerli olan bir sorunsalı irdeliyor Calvino: “İkisi de, dünyayla ilişkiyi kavramanın iradeye bağlı, bireysel, aristokratik yollarıydı; o kadar ki, şimdi bize artık birbirlerinden o denli farklı görünmüyorlar, çünkü dış gerçekliğin açtığı yarayı bilmenin, ona katlanmanın ve onunla etken ya da edilgen bir direnme ilişkisi içine girmenin, ona katı bir dış kabukla karşı koymanın izini taşıyor her ikisi de.” Benliğin yitirilişine, nesnel duruma tamamıyla teslim olmaya; Sartre’ın çok önceleri Bulantı’yla cevap verdiğini belirtmiş Calvino, ama söz konusu durumun da “ölüler ülkesine bir iniş” olduğunun altını çizmiş. Calvino’nun, özellikle dönüm noktalarıyla ilintilendirdiği Sartre, Dylan Thomas, Beckett, Picasso, Moravia,Vittorini, Pietro Citati, Elemire Zolla, Boris Pasternak, Musil, Pasolini gibi yazar, ressam ve düşünürleri referans aldığı yazılarında, sanatçı ve düşünürün çağıyla kurduğu bağlantının niteliği temel bir zemin olarak beliriyor: “Biz nasıl öznel taşkına karşı eleştirel bir konumda yer alıyor ve onun karşısına dünyanın katılığıyla savaşan yazarları, şairleri, ressamları, ahlakçıları çıkarıyor idiysek, şimdi de nesnelliğe koşulsuz teslime karşı çıkıyoruz. Ama gene de bizim karşı çıkışımızın amacı, bu teslimin niçinini, içerdiği hakikati (her dünya kavrayışında var olan hakikati) ve onun insanın yeni bir etkin müdahalesine hâlâ açık bıraktığı yolları anlamaktır. Aslına bakılırsa, nesnel alüvyona bentleri açmakla yıpranmış olan ideal gerilim budur; aşırı yanlı ve mutlak görülebilecek bir sözle söylemek gerekirse, devrimci ruhun krizidir. Devrimci, doğal ve tarihsel veriyi kabul etmeyip, onu değiştirmek isteyen kişidir. Nesnelliğe teslim oluş İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemin tarihsel olgusu, insanın şeylerin seyrini yönlendirmeye olan inancının yittiği bir dönemde ortaya çıkıyor.” Bugün gelinen noktada ise, önceki ruhun bir hayli değiştiğinin altını çiziyor Calvino. Zira dünyayı bilmekle değiştirmek arasındaki mesafenin hiç de kısa olmadığı gerçeğinden hareket ediyor: “Yüz yıl önce, dünyayı bilmekten onu değiştirmeye geçmek için kısa bir atılımın yeterli olduğu sanılıyordu; şimdi iki öğe arasındaki her tür ilişki ortadan kalkmış gibi gözüküyor. Felsefede bilimsel metodoloji, araştırmada her tür öznel tutumu dışlamak için birbirleriyle yarışıyorlar.” Nesnellik ve öznellik arasındaki ilişkiyi belki de en iyi şu sözlerle anlatıyor Calvino: “Bütün, tekilin ölçüsü ve gerekçesi haline gelirse, evrenin aklı insanın aklı üzerinde utku kazanırsa, eylemin, tarihin sonudur bu. Evrenin aklının göz kamaştırıcı ışığı, insan eyleminin sınırlı ve ısrarlı etkinliğini aydınlatıyorsa ışıktır; ama o etkinliğin yerini alıyorsa, başlangıçtaki ayrımlaşmamış kaosa geri dönüştür.” ‘KİMİN İÇİN YAZIYORUZ?’ Gerçekliği anlamada, onu biçimlendirmede, ona müdahale etmede sanatın, edebiyatın, entelektüel düşüncenin tarihsel ayrıntılarında gezinen Yeni Bir Sayfa, içerik zenginliği yönünden bir başyapıt niteliği taşıyor adeta. Zira kitap, yazarın ele aldığı temel konulardan kaynaklı; bilgilendirme, karşılaştırma yapma, tarihsel alanlarda gezinme gibi birçok yan işlevler de içeriyor. Tüm yazılarda var olan ana noktaların dışında, her bir yazının bir düşünce ve durumu aydınlattığını gördüğümüz kitapta, karşı dilin kullanımıyla ilgili dikkate değer açılımlar yer alıyor: “Karşıdili konuşan kişi, sözünü ettiği şeylere aşinalık ve ilgi göstermekten korkar her zaman, şöyle bir imada bulunmak zorunda olduğuna inanıyor. Karşıdilin ardındaki psikolojik güdü, yaşamla gerçek bir ilişkinin olmayışı ya da sonuçta insanların kendi kendilerine karşı nefreti. Oysa, dil ancak iletişim haline gelen bir ilişkiyle, anlatım haline gelen varoluşsal bir dolulukla yaşar. Bu yüzden, karşıdilin üstün geldiği yerde ‘yaptım’ diyemeyen, ‘gerçekleştirdim’ deme zorunluluğunu duyan kişinin dil öldürülmüş olur.” Bir romanın ve şiirin kimin için yazıldığına dair sorudan yola çıktığımızda ise Calvino’nun yanıtı tartışılması güç bir durum ortaya çıkarıyor: “...bir yapıtın kendisi bir savaş alanıdır, öyle de olmalıdır.” Aslında biraz daha derinlere indiğimizde söz konusu alan daha net açığa çıkıyor. “Dünyada bir bölünme olduğuna göre (sermaye alanı ile proletarya alanı, emperyalizm alanı ile devrim alanı), yazar kimin için yazmaktadır?” Her iki alan için de yazmıyorum diyen yazar var mıdır bilinmez, ama Calvino’nun bir yapıtın nasıl her iki alana nasıl dahil olduğuna dair çarpıcı bir düşüncesi var: “Her kitap yalnızca edebiyat kitapları değil, belirli bir kesime ‘seslenen’ kitaplar da alıcılar tarafından ve düşmanlar tarafından okunur. Düşmanların bu okumadan alıcılara oranla daha çok şey öğrenmediğini kimse öne süremez. Doğruyu söylemek gerekirse bu, Kapital’den gerilla savaşı kitapçılarına kadar, devrime ilişkin temel bilgilerin içerildiği kitaplar için de olabilir. Edebiyata gelince, burjuvazinin ‘devrimci’ bir edebiyat yapıtını kısa sürede nasıl kendine mal edip etkisizleştirdiği, solcu İtalyan yazarlarının son yıllarda birçok kez tartıştığı ve çürütülmesi güç kötümser sonuçlara vardığı bir konudur.” ? Yeni Bir Sayfa/ Italo Calvino/ Çeviri: Kemal Atakay/ YKY, 2008, 371 s. CUMHURİYET KİTAP SAYI 994 talo Calvino, Yeni Bir Sayfa’da tüm eserlerinin altyapısını gözler önüne seren, her bir yapıtının düşünsel arka planının satır aralarında belirdiği, tümüyle onun yazarlık serüvenine de ışık tutan bütüncül bir değerlendirme yapmış. Calvino’nun, 19551978 dönemlerini kapsayan, söz konusu süreçte gazete ve dergilerde yayımlanan yazılarından oluşan Yeni Bir Sayfa, İtalya ve dünya edebiyatıyla ilgili önemli ayrıntılarda gezinirken, dönemin entelektüel süreci de yazarın bakışıyla daha bir aydınlanıyor. Zira Calvino, yayımlanan metinlerden oluşan çalışmasında, bir eseri meydana getiren dil, yazı teknikleri, yazarlar gibi tüm öğeleri analiz etmiş. Calvino, 1950’lerden 80’lere kadar olan süre içerisinde entelektüel alana dahil edilecek gelişmeleri eleştirel bir tutumla kaleme aldığı kitabında, okuyucu için oldukça değerli malzemeler sunmuş. Zamanın ve olayların ilerleyişiyle birlikte, değişime uğrayan düşünceleri, bunlar arasında kalıcı olanları, toplumsal görünümleri, tarihsel bir sıralama ve perspektifle anlatmış. Böylelikle de, her ne kadar yayımlanmış yazılar olsa da, kapsayıcı ve olaylar arasında kopukluk yaratmayan bir eser ortaya çıkmış. Kitapta; Aslanın İliği, Romanda Doğa va Tarih, Nesnellik Denizi, Günümüz İtalyan Romanında Üç Adım, Pavese: Olmak ve Yaşamak, Bunalımdaki İki Yazarın Konuşması, Beklenmedik Belle Epoque, Beatnik’ler ve “Sistem”, Labirente Meydan Okuma, Bu Bir Yansızlık, İşçi Karşısavı, Artık İddialı Açıklamalarda Bulunmayacağım, İtalyanca, Öteki Diller Arasında Bir Dil, KarşıDil, Vittorini: Tasarlama ve Edebiyat, Felsefe ve Edebiyat, Tanımlamaları: Komedi, Kimin İçin Yazıyoruz?, Sibernetik ve Hayaletler, Anlatı Üzeri Calvino, 1950’lerden 80’lere kadar olan süre içeentelektüel alana dahil edilecek gelişne Notlar, Ay’la İlişki, Bilim ve Ede risinde meleri eleştirel bir tutumla kaleme aldığı kitabiyat Üzerine İki Söyleşi, Daha Faz bında, okuyucuya değerli malzemeler sunmuş. I SAYFA 6