Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
VİTRİNDEKİLER ¥ bında şer, şiddet ve şiirin ‘şeytan üçgeni’nde geziniyor. Şiirini, kırlardan değil de kirli yerlerden devşiriyor. Ulieta’nın Gizemi/ Martin Davies/ Çeviren: Salih Uyan/ Babıali Kültür Yayıncılığı/ 358 s. ‘ana karakterle’ alakalı olabileceği gibi, ‘yan karakterler’e bağlı olarak da ortaya çıkabilir ve ‘ana karakter’i ancak dolaylı olarak ilgilendirebilir. Fakat her ihtimalde, yan çatışmalar, doğrudan doğruya ‘dramatik metnin’ merkezini teşkil eden ‘ana çatışmaya’ bağlanır.” Yörükhan Ünal, “Dram Sanatı ve Sinema Anlatım Olanakları ve Sınırlılıkları” başlıklı yapıtında dram, anlatım ve sinema üzerine açılımlar yapıyor. Klasik Anlatı Sineması/ Ayşen Oluk/ Hayalet Kitap/ 182 s. “İnsanın ölümle savaş aracıdır anlatılar. Ölümü yenmek için her gece bir öykü anlatan Şehrazad’ın yazgısı insanlığın yazgısıdır aslında. İnsanoğlu ölümün, ölümlü olduğunun farkına vardığı andan itibaren anlatmaya başlamıştır. ‘Hikâyeci yetkisini ölümden almıştır’ der Benjamin. Anlatmak, deneyimi paylaşmak bir ihtiyaçtır. İnsan öykü anlatan ve aynı zamanda öykülere ihtiyacı olan bir varlıktır. Mitoslar, masallar rasyonel aklın kullanılmadığı, bilimin henüz gelişmediği dönemlerde insanı dünyayı açıklar (...) Bilimler, dinler, edebiyat, tiyatro vb. alanlarda üretilen anlatılar insanoğlunun anlam oluşturma araçlarıdır. Anlatılar insanlığın bilgi deposu, belleği ve aynasıdır.” Ayşen Oluk, ‘Klasik Anlatı Sineması’ adlı eserinde anlatı ve sinema arasındaki bağıntıyı ele alıyor. Miss Marple’ın Son Maceraları/ Agatha Christie/ Çev: Çiğdem Öztekin/ Altın Kitaplar/ 192 s. Birincisi, kilisedeki esrarengiz yaralı adam... Sonra ölü adamın gömdüğü hazinenin esrarı... Ceset ve mezura... Kâhya kadının at kazasındaki rolü... Hırsızlıkla suçlanan kız... Karısını hançerleyerek öldürmekle suçlanan bir adam. Bu altı vakanın tek bir ortak noktası var: Jane Marple’ın tümdengelimci şaşırtıcı gücü. Agatha Christie, “Miss Marple’ın Son Maceraları” adlı yapıtıyla korku edebiyatı severlerle buluşuyor. Mayaların Dünyası/ Sam Osmanagich/ Çev.: Umur Koçak/ Arkadaş Yay./ 188 s. “Maya, bir millet değildir. Bir uygarlık da değildir. Mayalar, Meksika ya da Guatemala’nın yoksullaştırılmış milyonlarca 1774 yılında Kaptan Cook’un Güney denizlerine yaptığı ikinci seyahatte ilginç bir kuş bulundu. Bu ender tür yakalandı, muhafaza edildi ve İngiltere’ye getirildi. Bu türe ait başka bir örnek daha hiç görülmemişti. Tabiatbilimci Joseph Banks kendisine verilen kuşu kaybolduğu güne kadar gururla sergiledi. Eğer geminin ressamı tarafından çizilen renkli resim olmasaydı, Gizemli Ulietra Kuşunun var olduğuna dair hiçbir delil kalmayacaktı... Martin Davies “Ulieta’nın Gizemi” başlıklı yapıtıyla, Ulieta adlı kuşun aranış serüvenini anlatıyor. Soluk Yüzler/ Alişan Birlik/ Avciol Basım Yayın/ 432 s. “İsrafil yoksul bir ailenin çocuğuydu. Hayat ona acımamıştı, hep ayağına çelme takmıştı. O da hayatı öyle görüp yaşadıkça kanıksamıştı. Başkalarının kendisinden farklılığını olağan karşılıyordu. İnsanlara mesafeli durmayı yeğlerdi; onların dünyalarına girmemeyi kendine ilke edinmişti. İsrafil’in durumu, bakışı, insanı alıp uzak, derin vadilere, çarelerin tükendiği mekânlara sürüklüyordu. Dahası, o mekânların savunucusuymuş gibi bir anlam yüklüydü yüzünde.” Alişan Birlik, “Soluk Yüzler” başlıklı eserinde romanın kahramanı İsrafil’in hayatından kesitleri okuyucuya sunuyor. Birlik’in yine Avicol Basın Yayın tarafından yayımlanan “Damlayan Şiirler” başlıklı şiir kitabı da kitapseverlerle buluşuyor. Dram Sanatı ve Sinema Anlatım Olanakları ve Sınırlılıkları/ Yörükhan Ünal/ Hayalet Kitap/ 278 s. “Parçalanmış bir toplumsal varoluşun ürünü olan karakterler, doğası gereği ‘çelişkin’ nitelikler üzerine kurulur... Hakiki karakterler, ancak gerçek bir olay örgüsünde varlık bulabilirler... Dramatik yapı, elbette ‘tek’ bir çatışmadan meydana gelmez; çoğu zaman ‘temel’ çatışmaya bağlı, çok sayıda yan çatışmadan oluşur. Bu yan çatışmaların tümü, doğrudan doğruya ¥ SAYFA 27 CUMHURİYET KİTAP SAYI 969