Katalog

SİHİRLİ DEĞNEK Nilay YILMAZ yen şiir dede, Kadıköy’de Fazıl Hüsnü Dağlarca Sokak’taki dairesini de Kadıköy Belediyesi’ne bıraktı. Şiir dedenin bundan sonra “Dağlarca’nın Gökyüzü” ismiyle anılacak olan evi hem müze olacak hem de gençlerin gelip kitap okuyabileceği bir mekân. Rıfat Ilgaz Çocuk Edebiyatı Öykü Yarışması SİHİRLİ ÖDÜLLER Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) “Yılın Kitabı” Ödülleri ÇGYD’nin 2004 yılından beri düzenlediği Yılın Çocuk Kitabı seçimleri “2007 ödülleri” sahiplerini buldu. 2007 Yılının “En İyi Çocuk Romanı” dalında, Aslı Der’in yazdığı ve Günışığı Kitaplığı’nın yayımladığı BÜYÜK TUZAK ödüle değer görülürken, Yeşim Armutak’ın yazdığı ve Günışığı Kitaplığı’nın yayımladığı BATAKLIĞIN KIYISINDAKİ EV’e Jüri Özel Ödülü verildi. 2007 Yılının “En İyi Resimli Öykü” Kitabı, Betül Sayın’ın yazıp resimlediği ve Günışığı Kitaplığı’nın yayımladığı KÖSTEBEK KUKİ oldu. 2007 Yılının “En İyi Çocuk Kitabı Tasarımı” dalında Uçanbalık Yayınları’nın yayımladığı, Aysel Gürmen’in yazdığı, Mustafa Delioğlu’nun resimleyip grafik tasarımını yaptığı NİNEMİN LALELERİ ödüle değer görüldü. Bu dalda iki kitaba da Özendirme Ödülü verildi: Enkidu Yayıncılık’ın yayımladığı, Zümrüt Alp’in yazdığı, Engin Öztekin’in resimleyip grafik tasarımını yaptığı SEN HİÇ YENİÇERİ GÖRDÜN MÜ? ve Uçanbalık Yayınları’nın yayımladığı, Aytül Akal ve Mavisel Yener’in yazdığı, Ayda Kantar ve Saadet Ceylan’ın resimleyip grafik tasarımını yaptığı KIRMIZI ŞEMSİYE. Ödül töreni, 27. İstanbul Kitap Fuarı kapsamında, 8 Kasım 2008’de gerçekleşti. SİHİRLİ SEMPOZYUM Gerici ve Piyasacı Eğitime Karşı Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz? (2223 Kasım, 2008, Ankara) Sempozyumun Ana Başlıkları: Modernleşme ve Eğitim (Eğitim ve İdeoloji; Türkiye’de Eğitim: Dönemler ve Makas Değişiklikleri); Neoliberalizm Kuşatmasında Dünya ve Türkiye’de Eğitim (Eğitimin Ticarileşmesi; Bilimselliğin Reddi ve Eğitimde Gericileşme; Toplumsal Çürüme ve Kültürel Yozlaşma); Neoliberal Saldırılara Karşı Koymak Mümkün mü? (Deneyimler ve Ülke Örnekleri; Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz?) (İletişim: 0505 7875557 / 0506 6616822// [email protected]) ? Rıfat Ilgaz ınar Yayınları’nın, 25. kuruluş yıldönümü nedeniyle, “Kim ne derse desin/ Çocuklar için yazdım hep” diyen edebiyatın her dalında yapıt veren şairyazar Rıfat Ilgaz adına düzenlediği Rıfat Ilgaz Çocuk Edebiyatı ‘Öykü’ Yarışması sonuçlandı. Hüsnan Şeker’in ÖYKÜLERE GİZLENEN ÇOCUK ve Dursun Ege Göçmen’in ALACAĞINIZ OLSUN adlı yapıtlarına ‘başarı’ ödülü verildi. Ödül töreni, 6 Kasım 2008’de İstanbul TÜYAP Kitap Fuarı’nda gerçekleşti. Ç Konuk Sihirli Değnek Ahmet Günbaş (yazar/şair) 2008 TUDEM Edebiyat Ödülleri: Çocukları Güldürün! Ahmet Önel “DİKKAT MAYMUN ÇIKABİLİR!” ve Pelin Güneş de “HAYAL KURMA DERSLERİ” isimli dosyalarıyla ödüllendirildiler. Yayınevi Özel Ödülü ise ORTANCA BALIK isimli öyküsü ile Hanzade Servi’ye verildi. Ödül töreni, 1 Kasım 2008’de İstanbul TÜYAP Kitap Fuarı’nda gerçekleşti. Mut Yöresi Masalları “Mezardan Dönen Masallar” (Mut Yöresi Masalları), Nihat Mustul, Mut Belediyesi Yayınları, 1. Basım, Ağustos 2008 Mutlu öğretmen Nihat Mustul’un derlediği bir masal kitabı var elimde. Toplam yirmi altı masalın yer aldığı kitabın basımını Mut Belediyesi üstlenmiş. Mustul’un, kırk elli yıl öncesinde Mut yöresinde dillendirilen masalları yakın çevresinden derlediği gözlemleniyor. Kaynakları her metin bitiminde açıkça belirtilmiş. İşin ilginç yanı, Mareşal Fevzi Cakmak Yatılı İlköğretim Bölge Okulu öğrencilerinden Aslı Yağdı, Ayşe Ünal, Bedia Yaman, Halil İbrahim Kayhan, Rüveyda Ünal ve Yasin Akgül’ün resim çalışmalarıyla bu güzel girişime omuz vermeleri. Böylece tam masallara yaraşır imece yöntemiyle oluşturulan bir yapıt çıkmış ortaya. Mustul, kaleme aldığı masalların farklı şekillerde başka yörelerde anlatıldığını kabul ediyor. Yani Keloğlan’la, padişahla, şehzadeyle, padişahın güzel kızıyla karşılaşırsanız hiç şaşırmayın! Ancak anonim kökenli kimi masalların yapısına Mut ağzıyla varsıllaşan bir çeşitlilik katıyor. Örneğin Ölümsüz Masalı’nın girişindeki “Köpek ölür tasması kalır, Cıngıllı Cemile ölür yazması kalır, Kel İbiş ölür baltası kalır...” (s.17) tümceleri gibi. Masal içindeki tekerlemeler, yöresel sözcükler da cabası... Hatta Congalaz Garısı, Geçicik, Mınımıncık, Bıt Bıt adlı masal başlıkları sizi bölgesel bir yolculuğa çıkarabilir. İyikötü ekseninde erAhmet Günbaş demler yüklenen her bir F.H. Dağlarca SİHİRLİ HABER F. H. Dağlarca’nın vasiyeti 15 Ekim’de aramızdan ayrılan şiir dedenin vasiyeti açıklandı. Bilfen Çamlıca İlköğretim Okulu’ndaki Dağlarca’yı anma toplantısında avukatı tarafından okunan vasiyete göre, Dağlarca, kitaplarının tüm gelirini Bilfen Çamlıca İlköğretim Okulu’na bıraktı. Bu gelirle maddi durumu iyi olmayan başarılı öğrencilerin okutulmasını isteSAYFA 32 masalı takılmadan okuduğumu belirtmeliyim. Ne var ki kimi masallardaki gerçeklik boyutunun çocuk aklına ürkünç geldiğinden söz edebilirim. Helvacı Güzel’indeki celladın oğlanı lime lime doğraması gibi!.. Size, yapıtın asıl adının Mezardan Dönen Masallar olduğunu söylersem sanırım bana hak verirsiniz. Bu yüzden alt başlığı kullanmakla yetindim. Yirmi altı masal içinde öne çıkan iki masal var ki, onları doğrudan klasik masalların arasına sokabiliriz. Bunlardan ölümsüzlükle ölümü irdeleyen Ölümsüzlük Masalı ile Mustul’un bizzat imzasını attığı Morsu, ötekiler arasında ışıl ışıl ışıldıyor. Özellikle ilk masalda ölümün doğal denge için gerekliliğinin bilge bir dille anlatılması bayağı ilgimi çekti. Morsu’da ise adını bilmediği bir fidanı bahçesine götürüp diken bir öğrencinin ağaç sevgisi anlatılıyor. Öğretmen, on öğrencisine dikmeleri için on meyve fidanı hazırlar. Bunlardan dokuzu bilinen meyvelerin fidanlarıdır. Dokuz öğrenci bilinen fidanları alıp giderler. Ortada kalan adsız ağacın fidanı da Morsu’ya kalır. Morsu, adını öğretmeninin bile bilmediği ve kimsenin sevmediği fidanı alır, bahçesine diker. Üç kış boyunca ona tüm sevgisini verir; korur, gözetir. Sonunda adsız fidan, aralık ayında Mut’un tek çiçekli ağacı olarak Morsu’ya gülümser. Kış ortası şöyle bir konuşma geçer Morsu’yla çiçekli ağacın arasında: “Üşümüyor musunuz siz?” “Birazcık.” “Keşke ilkbaharda açsaydınız!” “Olsun. Senin o hiç tanımadığın yabancıları da seven büyük sevginle açıyoruz biz. İlkbaharda yazda herkes açar. Senin sevgine kışta açmak yakışır ancak bize.” (s. 88) İşte bu satırları okuduktan sonra, sevgiyle açılan çiçeklere her zamankinden fazla gereksinimimiz olduğunu düşündüm. Nihat Mustul’u, masallarla bezeli içtenliğinden dolayı kutluyorum. ? Nilay Yılmaz İstanbul Bilgi Üniversitesi İnönü Cad. No: 28 Kuştepe / İstanbul Tel: 0216 381 17 50 www.nilayyilmaz.com // [email protected] CUMHURİYET KİTAP SAYI 978