23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Türkçe Günlükleri 18 Eylül Perşembe işleriniz “D bugün nasıl hissediyorlar.” Bir diş macunu reklamında, güzel bir yüz, gülümseyerek bunu her sorduğunda içimden, “İyiler. Selamları var.” demek geliyor. Hatta biraz sonra dişlerimin, hatırlarını soran o gülümseyişe teşekkür etmek için birer birer hareketleneceklerini düşünmeye başlıyorum. Reklamı yazanın da oynayanın da farkında olmadığı şey; bu soruyla dişlerime insan kişiliği kazandırdıkları. O küçücük “lar” eki yapıyor bunu. Yılmaz Yunak’ın dediği gibi, yakında “Tırnaklarım kırıldılar.”, “Saçlarım çabuk uzuyorlar.”, “Ayakkabılarım çamurlandılar.” denmeye başlanırsa şaşmamak gerek. Özne çoğul ve insan olduğunda yükleme çoğul eki getirilir. Çoğul gizli özne söz konusuysa yüklem çoğul yapılabilir; ama çoğul yüklem, yukarıdaki örneklerde olduğu gibi kullanıldığında söyleyenin amacı dışında bir “kişileştirme” anlamı ortaya çıkar. Türkçenin korunması gereken, çok önemli bir özelliği bu. İngilizcede her çoğul özneyle çoğul yüklem kullanılıyor olabilir. Türkçede kullanılmaz. Çok özel birtakım durumlarla karşılaşmadıkça geçerli kuralımız şudur: Özne çoğul ve insan olduğunda yüklem çoğul; insan dışı varlıklar çoğul özne olduğunda yüklem tekil. Bu kadar basit aslında. FEYZA HEPÇİLİNGİRLER kitap Beril Devlet imzasıyla Şenocak Yayınları tarafından basıldı: “Çocuğunuz İçin Uygun Eğitim Ortamını Bulma ve Oluşturma Kılavuzu” üst başlığıyla “Okul Dediğin”. Doğan Tosun’un karikatürleriyle şenlenmiş 100 sayfalık bir kitapçık; ama ne kadar önemli… 20 Eylül Cumartesi caba?” “A dedirtiyor; ama umut da vermiyor değil. Havalar soğudukça kapı pencere kapanacak. Sigara içenler ne yapacak o zaman? Zaten kapalı yerlerde içmenin tümüyle yasaklanacağı günler de pek uzak değil. Soğuk balkonlara, kapı önlerine mi çıkılacak? Adil Maviş’in yazdığı, Karma Kitaplar arasında yayımlanan kitap video kaseti gibi karton bir kutu içinde sunulmuş; içinde de bir CD var. Kitabın adı “Son Sigaram”; ama bu, uzun bir adın bir bölümü aslında. Tam ad şu: “Şanslısın! Bir Sabah Uyandığında Son Sigaram Diyenlerden Biri Sen Olacaksın”. Kitabın yanında verilen “hipnotik telkin” CD’sini dokuz gün, günde yirmi dakika dinledikten sonra istemekle istememek arasında kalınmayacak; sigaraya ihtiyaç duyulmayacakmış. 21 Eylül Pazar 19 Eylül Cuma ütün TürkiB ye’de, özellikle İstanbul’da ışişleri Bakanlığı’ndaki D görevi nedeniyle hızla çoğalan özel okullar, çocukları için en iyi okulu seçmeye çalışan velileri giderek daha zor durumda bırakıyor. Ödenecek para yüksek de olsa kemerler sıkılarak çocuğa iyi bir eğitim kazandırmak için her türlü özveri göze alınabilir; ama bu yeterli mi? Hangi okul, niye seçilmeli? Beş yıldızlı otel kadar konforlu, çok iyi döşenmiş, her yeri pırıl pırıl bir okul, çocuğumuza orada iyi bir eğitim verileceğinin garantisi sayılabilir mi? En iyi eğitimi vereceğine inandığımız bir okula kaydettikten sonra çocuğumuzu yetiştirme sorumluluklarımızın tümünden kurtulur muyuz? Okul çağında çocuğu olan bütün anne babaları ilgilendiren bir 12 yıl Türkiye’den uzak kalan Talia Aysel Yılmaz, çoğul eklerinin yanlış kullanılmasına da değindiği mektubunda, “Şimdi konuşulan ve yazılan dilimiz bana çok yabancı geliyor. Son zamanlarda Türkçenin giderek bozulduğunu görüyorum. Bu da beni çok üzüyor. Esas sorunun eğitim ve dolayısıyla öğretmenler olduğunu düşünüyorum.” diyor ve ekliyor: “Öncelikle genç yaşlı herkes tercüme konuşuyor. Örneğin ‘LPG’, ‘el, pi, ci’ diyerek telaffuz ediliyor. Harfleri bu şekilde telaffuz etmek yanlıştır. Bu 1 Kasım 1928 Tarihli Kanuna aykırıdır. Bu kanunda harflerin nasıl telaffuz edilecekleri belirlenmiştir. Televizyon ve radyo haber spikerleri, yorumcular, sunucular, bakanlar, başbakanlar herkes bu kanuna karşı gelmekte ve suç iş lemektedir.” “Allah kahretsin.” yerine, yabancı film seslendirmelerinde öyle dendiği için “Kahretsin.” denmesine de değinmiş Aysel Yılmaz; “seninle”, “benimle” yerine “senle”, “benle” denmesinin yanlışlığını da vurgulamış. “Nedense bir süredir, ‘çelenk’ konmuyor, tencereye ‘yağ’ konmuyor, bırakılıyor. Eskiden resmi törenlerde çelenk konurdu.” demesine hak vermemek elde değil. Gerçekten epey bir süredir, “koymak” sözcüğünü kullanmaktan kaçınılıyor gibi. Bir sözcüğün temel anlamından bu kadar uzaklaştırılıp “ayıp” sayılan yan anlamıyla algılanması garip. Aynı sözcüğü kimilerinin, “Sıcaklık ilerledikçe üzerime yeni bir örtü koyuluyor.” örneğindeki gibi yanlış kullanıldığına da dikkat çekmiş Aysel Hanım. Bu tümcede “koyuluyor” yerine, “konuluyor” da değil, “konuyor” denmesi yeterli. Eski Türkçede “komak” diye bir eylemimiz var; halk ağzında hâlâ kullanılıyor. Anlam karışıklığına yol açmadığı sürece, “Ona oralarda ‘Efe’ deniliyor.” tümcesindeki “deniliyor” yerine “deniyor”; “Üstüne örtü konuluyor.” tümcesindeki “konuluyor” ( ya da “koyuluyor”) yerine “konuyor” demeyi yeğlersek gereksiz edilgenlik eki kullanmaktan kaçınmış oluruz. Sayın Yılmaz, edilgenlik eki kullanmayı gerektiren durumlardan da örnek vermiş: “Sınav sonuçları pazartesiden itibaren gönderilmeye başlayacak” Açıklamayı da ondan alıntılıyorum: “Bu cümledeki ‘başlayacak’ fiili ‘başlanacak’ olmalıdır, çünkü sonuçlar kendi kendilerini postaya veremez, birileri tarafından bu işlemler yapılır.” Talia Aysel Yılmaz, benim hiç değinmediğim konulardan birine, “içinde içerisinde” karışıklığına da değiniyor: “… pek çok yazarımız, aydınlarımız dahil, ‘içinde’ mi ‘içerisinde’ mi diyeceklerini bilmiyorlar. ‘Evin içinde’ mi demeliyiz; yoksa, ‘evin içerisinde’ mi, ‘bir hafta içinde’ mi; yoksa, ‘bir hafta içerisinde’ mi demeliyiz?” “İçinde”, iyelik (i) ve bulunma durumu (de) eklerinin kalıplaşmasıyla (içinde) ; “içerisinde” ise unutulmuş yön eki “arı, eri” ve iyelik ekinin (si) kalıplaşmasıyla (içerisi) oluşmuş sözcükler. Anlam farklarını Aysel Hanım, benim anlatacağımdan daha güzel anlatmış: “’İçinde’ sözcüğü bir zaman mefhumu kastediliyorsa kullanılmalıdır. Mekân kastediliyorsa ‘içerisi’ veya ‘içerisinde’ sözcükleri kullanılmalıdır.” Bir uyarıda da bulunuyor: “Aynı şekilde ‘süreç’ ifade edilirken de ‘süreç içerisinde’ deniliyor. Süreç zaten iki durum arasındaki belli bir zamandır, ‘süreç içerisinde’ demek yanlıştır.” ? www.feyzahepcilingirler.com feyzahep@gmail.com Yıldız Teknik Üniversitesi, Türk Dili Bölümü Çukursaray Binası Kat: 2, Barbaros Bulvarı34349 Yıldız / İst. B U L M A C A Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın. (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru Salih Mercanoğlu’nun bir şiir kitabının adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, aynı şiir kitabından bir alıntı ortaya çıkacaktır. 1 J 2 K 3 J 4 I 5 I 6 K 7 E 8 G 9 H 10 A 11 E 12 G 13 H 14 E 15 B 16 I 17 F 18 G 19 H 20 J 21 A Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU J. “Everest My ...” (Sevim Burak’ın roman–oyun kitabı). 24 1 11 16 22 I 23 H 24 G 25 K 26 B 27 F 28 B 29 I 30 A 31 F 32 J K. Deterjanlara belirli oranda katılan bir madde. 33 H 34 K 35 E 36 E 37 D 38 A 39 G 40 G 41 C 42 A 58 25 9 43 J 44 I 45 I 46 A 47 J 48 A 49 K 50 H 51 H 52 H L. “Büyük kuvvetlerin itaat halinde görünüşü ruha ne ağır bir ... veriyor.” (Ahmet Haşim). 53 F 54 H 55 G 56 G 57 J 58 B 59 I 60 B 61 G 62 D 63 H 53 69 73 64 H 65 F 66 I 67 C 68 F 69 J 70 F 71 H 72 B 73 J 74 H Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Abbas Sayar’ın bir romanı. 41 60 50 2 29 75 F 76 F 77 G 78 I 79 J 80 C 81 D 82 B 83 B 84 F M. Fas’ta sultanı devirmek isteyen kimseye verilen ad. 20 54 22 74 7 72 14 B. “o koku bütün hüzünlerin ilkidir / ne kadar şairsem / o kadar gizlidir çocukluğumda / cizlavet kokusu” dizelerinin de yer aldığı, Şahbender Korkmaz’ın şiir kitabı. 52 46 37 E. “... ... Evi” (Anna Kavan’ın bir yapıtı). ağzım / Eğil su iç diyorum geyiğim / Bir kaçak miço geliyor masmavi denizlerimden. / Bir yerlerinde sen uçarı ellerimin / Yarım şişe rakının sözü mü olur”). N. “Bir vicdan/ Bana .... ediyor işte bitip gittiğimi.” (Tevfik Fikret) 32 48 31 42 67 49 12 17 26 51 65 45 39 3 68 66 57 23 27 C. Bilginlerimiz sağolsunlar / Bir vitamin buldular / Çalışınca azıcık; / ... ... / Ulusalcılık!” (Cemal Süreya). 59 75 18 47 36 70 77 56 44 64 H. Kirli ya da donuk sarı renk. 971. sayının çözümü: A. BÜLBÜLÜ, F. “... Evi” (John Le Carre’in bir romanı). 8 61 19 63 4 55 6 33 10 21 34 30 71 43 13 D. Müzikte “makam” anlamında kullanılan bir sözcük. 15 5 76 I. 1990’lı yıllarda 2 sayı yayımlanmış olan bir şiir–sanat seçkisi. G. “Ercüment ...” (“Senin öpüşlerin benim 38 35 62 40 28 B. İRDELEME, C. RDP, D. İLA, E. NÖBET, F. CAYDIRILMIŞ, G. İŞARETLEME, H. AKINTIYA KÜREK, I. YILANLARIN, J. İZZET YASAR, K. NOVEL. Şiir: “Tozla ve rabbin telaşıyla / kaldırılırken ölüler / bir yüzün tercümesine / takılıp yaşamayı denediler” CUMHURİYET KİTAP SAYI 972 SAYFA 31
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle