Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
VİTRİNDEKİLER ¥ yerim iç içe iki oda. Küçük olan ön odada sekreterim Gülnaz oturuyor. Benim oturduğum arkadaki oda daha büyük. Gülnaz iç telefonda: Bir bey sizinle görüşmek istiyor, adı Bülent Arıcı... Yüreğim oynadı birden. Burcu’nun ağabeyi. Gelsin, dedim...” Nevzad Sudi, “Delik” isimli yeni romanıyla okuyucunun karşısına çıkıyor. Aladağlı Mıho/ Ömer Polat/ Mitos Boyut Yay./ 64 s. şim rüzgârlarının etkisiyle medreseden desteğini yavaş yavaş çeker. Bütün bunlar yaşanırken, Kıncı Baba’nın sıkı bir medrese eğitimi alan oğlu Hasan Efendi, atalarının inançlarıyla tanışır ve kendini zorlu bir fikri sorgulamanın içinde bulur. A. Yılmaz Soyyer’in “Çerağlar Uyanırken” adlı yapıtı Osmanlı Bektaşi geleneğine dair ayrıntılı bilgiler sunuyor. Bosna Şarkısı/ Nihat Kınıkoğlu/ Mitos Boyut Yay. 64 s. Nihat Kınıkoğlu’nun yakın dönemde Bosna’da yaşananlardan yola çıkarak yazdığı “Bosna Şarkısı”, insanların birbirine düşman olmaması, barış ve dostluk içinde bir arada yaşaması için sanatın ne denli önemli olduğunu vurgularken, müzik sanatı ile etnik dinsel ayrımcılığı ve yıkımı karşı karşıya getiriyor. “Bosna Şarkısı”, dünyada savaşların insanlık üzerindeki vahşi etkisini, günümüzde halen sürmekte olan savaşlara da göndermeler yaparak anlatıyor. Gılgamış Tanrı Kral/ Fermani Çetin/ Babil Yay./ 184 s. “Yerin dibindeki suyun kaynağını görenin öyküsünü dinle, yurdum! Dünyada her şeyi bilen adamın adını ünlendireyim. Onun görmediği hiçbir şey yoktur. Dünyanın bütün bilgeliklerini bilip, torunlarına Ömer Polat’ın kaleme aldığı “Aladağlı Mıho”, köy seyirlik oyunları türünde, Anadolu köylüsünün yaşamını, şakalarıyla, küfürleriyle, çaresizlik ve üzüntüleriyle, bir ağa kızının köy düğünü şenliği içinde, çok boyutlu ‘göstermeci’ bir anlatımla sahneye taşıyan bir çalışma. Sergilendiği 1970’li yıllarda seyirciden çok büyük ilgi görmüş olan bu kara güldürü, aynı zamanda 1970’lerin devrimci içeriği ile tiyatroda ulusal biçim uyuşmasının bir örneğini oluşturuyor. Çerağlar Uyanırken/ A. Yılmaz Soyyer/ Doğan Kitap/ 224 s. 1826... Bektaşi Şeyhi Kıncı Baba idam edilir, çok sayıda Bektaşi sürgüne gönderilir ve tüm Bektaşi tekkeleri kapatılır. Yıllar sonra, medreseler ile tekkeler arasındaki mücadelenin seyri değişir ve Osmanlı tahtı deği bırakan bir adamdır. Gizleri görüp, bunların perdesini yırtan bir adamdır. Tutandan önce olanın haberini getirdi. Uzun yoldan gelip, yorgun düştü; ama gücünü yitirmedi. Bütün çektiklerini bir anıt taşına kazıdı. Uruk’un dört bir yanına duvar çektirdi. Kutsal Eanna’nın ve temiz hazinesinin duvarına bak! O duvar, didilmiş yünden örülen bir urgan gibidir. “Yerin dibindeki suyun kaynağını görenin öyküsünü dinle, yurdum!..” Dillerden düşmeyen kahraman Gılgamış ve Gılgamış Destanı... İnsanlığın ilk filizlendiği Mezopotamya ve Doğu dünyasıyla sınırlı kalmayan bu yazın, yankı bulmak ve ilgi uyandırmakla sınırlı kalmayıp, insanlığa mal olmuştur. Fermani Çetin, “Gılgamış Tanrı Kral” adlı yapıtıyla söz konusu destanın çözümlemesini yapmayı hedefliyor. 21.Yüzyılda Kimlik, Vatandaşlık ve Tarih Eğitimi/ Editörler: Mustafa Safran, Dursun Dilek/ Yeni İnsan Yayınevi/ 422 s. “20. yüzyılda tarihin bizi getirip bıraktığı yer, ‘kendimizi’ ve ‘ötekileri’ tanımlamaktı. 20. yüzyıl bizim için, söylemesi zor da olsa bitti. Peki, 21. yüzyılda tarihe hangi misyonu yüklemek gerekiyor? Ya da biz istesek de istemesek de tarih, ne için uğraşacak? Bu yeni yüzyılın eğilimlerinin insanın önüne koyduğu temel problem geçen yüzyıldakilerden biraz daha farklı gibi görünüyor. Temel problem, kendini ötekilerden üstün kılmak değil, bizzat ‘kendi olmayı başarabilmek’ olarak karşımıza çıkıyor. Belki de bu yüzyılda tarihten ‘kendimiz olabilmek’ ve ‘kendimiz kalabilmek’ için yararlanacağız.” Vatandaşlık tartışmaları son yıllarda birçok kitabın konusu oldu. “Vatan¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 972 SAYFA 27