Katalog

Vitrindekiler Çok Üzgünüm/ Hakan Arslanbenzer/ Fayrap Kitaplığı/ 174 s. “Saçlarını topuz yap kollarını kavuştur geç karşıma/ Otur, bilmiyorum ne diyeceğimi ama böyle iyi/ Dinle beni, uzun uzun söyleşelim/ Söyleyecek sözü olan insanlar gibi/ Eski insanlar, en eskileri/ Birinin suyu temiz/ Diğerinin iyi ekmeği/ Senin saf yüzün, benim bilgece seçilmiş kelimelerim ve/ Adı bu olmasa da açıkça ortada bir şey olan yoksulluğumuz”. Bu kitap, Hakan Arslanbenzer’in 19952005 yılları arasında yazdığı şiirlerden oluşuyor. Med Kartalı Ferwertiş/ Edip Bedirhan/ Siyah Beyaz Basım Yayın/ 350 s. “Ferwertiş sonunda gözlerini ateşgâhtan ayırıp atını aşağı doğru sürmeye başladı. İlerlerken gözlerini bu sefer de Masawa’nın dağlarına dikti. Bakışlarını heybetli ve tepeleri halen karla kaplı dağlarda dolaştırırken, var gücüyle baharın mis gibi kokusunu ciğerlerine kadar çekti. Gözleri Masawa’daydı. Gözleri aşağıda akan derede, gözleri dağlardaydı. Ama şimdi, baharın sevgisinden uzak, uçsuz bucaksız çöller, ayaklarının önüne serilmişti. Ölümden korkmuyordu ama dağlardan uzak ölmek bir Medya’lı için en kötü yazgı olmalıydı. Acının tarifi, eteklerinde doğdukları dağların çok ama çok uzağında ve yabancısı oldukları topraklarda ölen, Medlerin hüzünlü anılarında gizliydi...” Bu romanda, Med isyancısı Ferwetiş’in öyküsü anlatılıyor. Sessizliğin S’si/ Sue Grafton/ Çeviren: Canan Sakarya/ Artemis Yayınları/ 430 s. Sue Grafton’ın kadın dedektifi Kinsey Millhone’un maceraları ile sürüyor. Millhone’un kendinden emin, birinci ağızdan aktarımı zaman zaman, otuz dört yıl önce bir 4 Temmuz günü kaybolan, genç Violet Sullivan’ın süslü defter yapraklarıyla bölünüyor. O dönemde yedi yaşında olan Violet’in kızı Daisy, annesinin gerçek akıbetini ortaya çıkarması için Millhone’dan yardım istiyor. Violet, kısa hayatı boyunca kasabadaki bütün erkeklerle flört etmiş olduğu için, sırlar ve şüpheliler de artıyor... Eros ve Eşler/ Roberto Gervaso, Vincenzo Mirone/ Çeviren: Murat Diren/ Sel Yayıncılık/ 162 s. Cinsellik nedir? Eşlerin yaşamındaki yeri nedir? Aşkla ilgili normal dışı durumlar patolojiler hangileridir? Modern tıp bu probSAYFA 30 lemleri çözmek için ne yapabilir? İtalya’nın Napoli II. Federico Üniversitesi, Üroloji Kliniği Direktörü Prof. Dr. Vincenzo Mirone, bu söyleşi formatındaki kitapta Roberto Gervaso ile beraber bu konuları açıklıyor. Bu küçük el kitabında, çekingenlik veya önyargılar nedeniyle sormaya cesaret edilemeyen soruların yanıtları bulunuyor. Diğer Yarım/ Kim Edwards/ Çeviren: Sarp Kanşay/ Doğan Kitap/ 330 s. Bir kar fırtınasının tam ortasında doğan ikizlerin hayatı babalarının kararıyla sonsuza dek değişecekti. İki kardeş, başka evlerde birbirlerinden uzakta büyüyecekti. Zengin içeriği ve sürükleyici diliyle “Diğer Yarım”, uğruna büyük bedel ödenen bir sevginin heyecan verici öyküsünü anlatıyor. Hayatta karşılaşılan beklenmedik olaylar ve geçmişin karanlık sırları açığa çıktığında yaşanan hayal kırıklıkları ve hüzün... Sevgi için inanç, inat ve kararlılıkla verilen bir savaş... Küreselleşme ve Eğitim/ Yayına Hazırlayanlar: Ebru Oğuz, Ayfer Yakar/ Dipnot Yayınları/ 374 s. 2728 Şubat 2006 tarihlerinde Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü tarafından “Küreselleşme ve Eğitim” konulu bir sempozyum düzenlenmiş ve sempozyumda küreselleşme sürecine yön veren yeni liberal ekonomik ve sosyal politikaların çeşitli açılardan eğitim alanına etkileri üzerinde durulmuştu. “Küreselleşme ve Eğitim”de, söz konusu sempozyumda sunulan metinler yer alıyor. Bakma Sevdalısı/ Alberto Moravia/ Çev.: Demet Elkâtip/ Alkım Yayınları/ 196 s. Her insanın içinde var olan gözetleme arzusunun zaman zaman bir ‘röntgenciliğe’ vardığı ve bu ‘röntgenciliğin’ arada bir teşhircilikle kaynaştığı bir kitap “Bakma Sevdalısı”. İtalyan edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Alberto Moravia, lanetli bir yöntemle yapılan bazı gizli gözlemlerin bir hayatı nasıl da yaralayabileceğini gösteriyor bu romanda. Durito’yla Söyleşiler/ Subcomandante Marcos/ Çeviren: Şule Erdal/ Otonom Yay./ 416 s. Bu kitap, 1 Ocak 1994’te kapitalist küreselleşmeye karşı, Meksika’nın en ezilmiş ve yoksul kesimi olan yerlilerin hakları için Chi apas’ta ayaklanarak tüm dünyada merak ve umut uyandıran Zapatistaların onur mücadelesi tarihinde bir gezinti sunuyor. İtaat ederek yönetme ilkesine bağlı Zapatist harekette asıl komutan yerli halkın kendisi olduğu için “Subcomandante” (Altkomutan) unvanını alan Marcos’un, hayali kahraman “Don Kişotvari böcek, gezgin şövalye Lacandona’lı Don Durito” ile sohbetlerine dayalı öyküler, Zapatistaların neoliberalizm eleştirileri ile politika yapma biçimlerindeki radikal kopuşa dair bir dizi ipucu veriyor. İnsan Üstüne SorularYanıtlar/ Turgay Fişekçi/ 2006 Yayınevi/ 316 s. “Turgay’ın şiirleriyle 1970’lerde dergilerde tanışmış, onu 1981’de yayımladığı ilk kitabıyla, Karda Işıltılar’la şair olarak kabullenmiştim. Gürültülü, karmaşık bir şiir dilinin egemenliğinde sürüp giden bir ortamda duru sesiyle dikkatimi çekmişti. Genç şairlerin büyük çoğunluğu ‘aynı şiir’i yazarken, Turgay kendi özgün kişiliğiyle belirlemeye başlayan birkaç sanatçıdan biriydi. O duru sesini hep korudu, yalınlık uğruna yavanlaşmadı, şiirine yeni incelikler kazandırdı” diyor Ülkü Tamer. Bu kitap, Turgay Fişekçi’nin 19762006 yılları arasında yazdığı şiirleri bir araya topluyor. 2006 Yayınevi, Fişekçi’nin gezi yazılarından bir seçme olan “Unutulmaz Bir Andı Görüp Geçtiğim” adlı kitabı da okuyucuya sundu. Ben 50 Yaşındayım, Oğlum 59/ Stella M. Trevez/ Remzi Kitabevi/ 214 s. 11 yıl boyunca Trevez ailesinin hayatını kâbusa çeviren doğaüstü olaylar ve daha sonra bu olayların nedeni olduğu anlaşılan reenkarnasyon... Eski hayatıyla yüzleşmesi gerektiğini düşünen Stella, sonunda, ailesine sadece bir not bırakarak kafasındaki iki sorunun cevabını bulmak için eski hayatındaki oğlu Jackie’yi aramaya Fransa’ya gider. Acaba Stella, Jackie’yi bulabilecek midir; bulsa bile Jackie onu kabul edecek midir? Stella M.Trevez’in kaleme aldığı “Ben 44 Yaşındayım Oğlum 53”ün devamı olan bu kitapta, bir annenin iki hayat arasında sıkışıp kalması ve bir gerçeği bilmek ile o gerçeği yaşamak arasında ince çizgi işleniyor. Sermaye Birikirken/ Oya Köymen/ Yordam Kitap/ 264 s. Bu kitap, kapitalist sistemin can damarı olan sermayenin birikim süreçlerine yoğunlaşıyor. Sermaye birikirken “ötekilere”, sermaye sınıfına dahil olmayan çoğunluğa neler olduğunu tarihsel ve güncel öykülerle sergiliyor. Britanya İmparatorluğu’ndan, ABD hegemonyasına geçişin toplumsal etkilerini ele alıyor. Sanayi Devrimi ve Adam Smith’den başlayarak bugüne kadar uzanan iktisadi olaylar ile iktisat teorisinin bağı ve bağlantısızlığı inceleniyor. Kitabın yarısından fazlasını oluşturan iki ana bölümde, Batı sanayileşirken Osmanlı’nın neden sanayileşemediği, Türkiye’de ekonomi ve siyasetin birbirini nasıl etkilediği, bunların ancak “uzmanların” anlayabileceği iki ayrı alan olduğu iddiasının geçersizliği vurgulanıyor. “Serbest piyasa ekonomisi”ni kişisel özgürlüklerin artmasının ön koşulu kabul eden libeCUMHURİYET KİTAP SAYI ? 900