Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
? http://www.mta.gov.tr/muze/muze.asp) TUREB (Turist Rehberleri Birliği) Müzeler eğlencelidir! Çocuk ve Müze projesi tanıtım filmini izlemek için: www.tureb.net Ulusal Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Yazarları Sempozyum Dizisi: Ayla Çınaroğlu Eskişehir Osmangazi Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü, hem Türk çocuk ve gençlik edebiyatının gündemde kalmasını sağlamak, gelişmesine katkıda bulunmak, hem de özellikle bu alana hizmet vermiş ve vermekte olan çocuk ve gençlik edebiyatı yazarlarını onurlandırmak, onları bilim adına ölümsüz kılmak amacıyla düzenlediği sempozyum dizisinin ilkini yazar Gülten Dayıoğlu (2001), ikincisini de yazar Muzaffer İzgü (2005) adına gerçekleştirmişti. 1719 Ekim 2007’de yapılacak olan sempozyum ise yazar Ayla Çınaroğlu adına düzenleniyor. (Bildiri özetleri için son başvuru tarihi: 18 Mayıs 2007) (Bilgi için: www2.ogu.edu.tr/~komparatistik/sempozyum/Site/index.htm) Nilay Yılmaz Kurtuluş Deresi Cd. No: 47 Bilgi Üniversitesi Dolapdere/İstanbul nilayy@bilgi.edu.tr Tel: 0212 236 78 42 0212 311 51 82 KONUK SİHİRLİ DEĞNEK Ayfer Gürdal Ünal (yazar) Bataklığın Kıyısındaki Ev Yeşim Armutak Günışığı Kitaplığı,2006 168 sayfa 9+ yaş) Bataklığın Kıyısındaki Ev, Yeşim Armutak’ın “Hayaletli Gölün Çocukları”, “Mızıkacı” romanlarının ardından yayımlanan üçüncü eseri. Veterinerlik tahsilinin peşine, eczacılık alanında doktora çalışmaları yapan ve halen bir ilaç şirketinde çalışan, kukla, teneke kutu ve eski oyuncak koleksiyonu yapan yazarın bu ilginç birikiminin yararını Bataklığın Kıyısındaki Ev romanında görecek çocuklar. Roman, “Sarmaşığın dalları ahtapotun kolları gibi ileri doğru açılıp uzandı ve yaprakların arasında beliren iki göz çevreyi hızla kontrol etti” tümcesi ile başlayarak, serüvenin gizemli, heyecanlı tonunu baştan belirliyor. Romanın ana karakteri Peren, hakkında, garipliği ile ilgili sayısız aile söylentisi olan Büyükhalasına eşlik etmek üzere yaz tatilinin bir bölümünde onun yanına davet ediliyor. Halanın evinin yakınındaki bataklık Peren’in annesini çok endişelendiriyorsa da Peren sonunda gitme iznine kavuşuyor. Büyükhalanın yanı sıra, halaya “Tatlım” diye seslenen Peren yaşındaki Kuzey, erkek kardeşi Ufaklık ve öksüz kız Küçük Vahşi ve halanın yaşlı kedisi Mandrake ile tanışıyoruz ikinci bölümde ve daha ilk gece, Büyükhala, “Ben gidiyorum. Beni bekleme uyu” diyerek Peren’in merak duygusunu iyice alevlendiriyor. İlerleyen bölümlerde heyecan daha yoğunlaşıyor. Peren, bir gece onu uykudan uyandıracak bir tatışmaya kulak misafiri oluyor, daha sonra Büyükhalanın otlardan ilaç yaptığına tanık oluyor, Büyükhalanın usturlap kullandığını gözlüyor, anlam veremiyor, kafasındaki soru işaretleri sürekli artıyor. Bu arada okur, Büyükhalayı izleyen ve Büyükhalanın para içinde rahatça yaşayabileceği yılları mahvettiğine inanan bir adamın varlığından haberdar oluyor. Gizem sürerken Peren ile Büyükhalanın dostluğu ilerliyor ve halanın bir trapez kazasında yitirdiği sevgilisi Uçanadam’a duyduğu ve hâlâ içinde yaşattığı aşkı öğreniyoruz. Heyecan, Peren’in buzdolabının arkasında gizli bir kapı olduğunu ve bu kapının götürdüğü yeri keşfetmeye karar vermesi ile doruğa çıkıyor. Bundan sonrasını okuyup görmeniz gerek, anlatıp gizemin büyüsünü bozamam değil mi? Okuma heyecanınızı kaçırmamak için daha oniki yılda bir açan Albatus bitkisi ile Mentor gezegeninin ve Büyükhalanın nasıl bir ilişkisi olabilir konusuna hiç değinmedim. Baykuş kim, bataklık sonunda ne yutuyor sorularının yanıtlarını da okuyarak bulmanız gerekecek. Y. Armutak betimlemelerinde kişileştirmeden yararlanırken çocuğun imge evrenine uygun seçimler yapmış. Çevresini sarmış papatyalarla torunlarına öyküler anlatan bir büyükbabayı andıran yaşlı çam ağacı (s.19), kulenin tepesine kapatılmış, yalnızlığa mahkum prenses gibi bekleyen tavan arası (s.22), şımarıkça bir ısrarla saçları çekiştiren akşam rüzgârı (s.24), yazarın duruma uygun duyguyu da oluşturmada benzetmelerden nasıl yararlandığını gösteren örnekler. Olumsuz duyumsatmalar için yazarın seçimlerinden örnekler şöyle: Yoğunlaşan hava yılan gibi kıvrılarak boyunlarına dolanmıştı sanki (s.134), ağaçlar sıklaştıkça lunaparktaki korku tünellerine benzeyen yeryüzü (s.35), tüm yayları fırlamış eski bir makineden farkı olmayan kafa (s.87). Eserdeki bir diğer özellik de, çocuk karakterlerin aile yapılarındaki farklılık. Peren, çekirdek aileden geliyor, keman çalan Kuzey’in babası aileyi terk etmiş, Küçük Vahşi ise öksüz, bir markette yaşıyor ve tüm bu karakterlere sevgi ile yaklaşıyor yazar. Benimseyip, seviyorsunuz. Dilerim, dördüncü romanda da Küçük Vahşi ana karakter olur çünkü çok yaman bir kız o. Sonuç olarak, Y. Armutak, hem sürükleyici hem de edebi haz duyurtan bir roman yazmış; dilerim çocuklar da beğeniyle okur. CUMHURİYET KİTAP SAYI 900 SAYFA 29