Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sontag’dan ‘Metafor Olarak HastalıkAIDS ve Metaforları’ Hastalıklar ve metaforları Susan Sontag’ı kaybedeli iki yıl oldu, Onu ‘Metafor Olarak HastalıkAIDS ve Metaforları’ adlı kitabını tanıtarak anmak istedik. ? Ali BULUNMAZ (*) nsanlık tarihindeki iki önemli olgu, savaş ve hastalık; bu tarihi biçimlendiren iki fenomendir aynı zamanda. Bir diğer deyişle, ortaya çıkan hastalıklar ve onların yarattığı salgınlara düşman gözüyle bakılmış ve bu var olanlarla savaşmak adına çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Susan Sontag’ın Metafor Olarak HastalıkAIDS ve Metaforları adlı kitabında, beliren hastalıkların kimliklerine ilişkin açımlamaların yanında; özellikle düşman ve savaş metaforlarıyla nasıl bir arada düşünüldüğünü / algılandığını imleyen örnekler de karşımıza çıkmaktadır. bir öteki”ne dönüştürülerek (şeytanileştirilerek), kurbana benzetilmiştir. Ancak Sontag’a göre, verem “esrarengiz” biçimde tanımlanmaktadır. Bu tanımlama, veremin romantikleştirilmesine vardırılmakta ve hasta için (kendi röntgen filmlerini görme, hastalığını bilme, veremin cinsel gücü arttırdığına ilişkin kanı oluşturma, bu hastalığının tedavisi için dağlara ve daha başka ülkelere gitme türünden) saydam bir ortam hazırlanmaktadır. Oysa kanser için bunların hiçbiri geçerli değildir; kanser tanısı konan kişiden hastalığı titizlikle gizlenmektedir (s. 15). Metaforik anlatımla verem “zarif, görkemli, cazibeli ve görünüşe asalet katan” bir hastalık şeklinde ifade edilir (s. 3233). Fakat kanser, “utanç duyulan / duyulması gereken ve beklenen” bir hastalığa karşılık gelir (s. 20). Fakat yine de her ikisinin metaforlar aracılığı ile anlatımını yaygınlaştıran şey, “ölümün kendisiyle özdeşleşmiş olmalarından” kaynaklanmaktadır (s. 21). Kanser ve veremin metaforik anlatımlarında dikkati çeken önemli bir nokta da, 19. ve 20. yüzyıl homo economicus’larının karşılaştırılmasıdır. Verem, 19. yüzyıl homo economicus’unun “tüketme, israf ve yaşama gücünün bastırılması gibi” olumsuz davranışlarını özetleyen imgelerle “tanımlanırken”; “normal dışı büyüme, enerjinin bastırılması ve tüketilmesine imkân tanınmaması” da kanser ile 20. yüzyıl homo economicus’unun özellikleri arasında kurulan bağıntıya işaret etmektedir (s. 70). Kanserde, vücudu istila eden tümör (düşman) ve onun tedavisinde kullanılan yöntemlerden radyoterapi (ışın bombardımanı hava saldırısı) ile kemoterapi (kimyasal saldırı) de askeri metaforlarla hastalığın resmedilmesine örnektir (s. 72). Ancak bu yöntemler (Sontag’ın, ABD tarafından Vietmam Savaşı’nda Viet? İ HASTALIKLARIN METAFORİK ANLATIMI Metafor (metophoria), Aristoteles’e göre “bir sözcüğe kendi anlamının dışında, başka bir anlam verilmesidir” (1). Bir diğer ifadeyle metafor, bir kelimeyi veya kavramı kabul edilenin dışında ve ondan ayrık şekilde / başkaca anlamlara gelecek biçimde kullanmak olarak betimlenebilir. Sontag da “hasta olma durumuyla ilintili olarak kafamızda kurduğumuz cezalandırıcı ya da duygusal fanteziler üzerinde” durmak istediğini vurgulamaktadır (s. 3). Bu bağlamda kitabının “Metafor Olarak Hastalık” adlı bölümünde, modern dönemden iki ana örnek (verem ve kanser) ve metafor olarak kullanılan (frengi, veba, cüzam gibi) modern öncesi diğer hastalık ve salgınlar üzerinde yoğunlaşır. Hastalıklar kadar, onların algılanış ve yorumlanış tarzları da insanlık tarihinde önemli yer kaplamaktadır. Bir “kale” olarak kabul edilen beden; hastalık ya da mikrop (virüs, tümör) tarafından “kuşatılır” ve “yabancı organizmaların istilasına uğrar” (s. 103). Hastalık, her ne kadar bu tür bir düşman (askeri bir metafor) olarak görülüp, hasta “yabancı SAYFA 10 CUMHURİYET KİTAP SAYI 872