04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Zülal Kalkandelen'le Utanmış Sesslzliki konuştuk ZULAL KALKANDELEN Hem bir ilişki içindeki iki taraf ın farklılığının altını çiziyor hemde Amerikan toplumundaki aşırı bireyciliğe ve onun getirdiği sonuçlara, özellikle "yabancılaşmaya" dikkat çekiyor zülal Kalkandelen... Katmanlı bir okumaya olanak tanıyan bir roman utanmış Sessizlik'. şüphe, sorgu sual, aşk, yalnızlık, korkular, tavizler, bedeller, toplum, düşlerimiz, meydan savaşı, ayrışma iç içe. Les heures bleues... Mavi saatler... Mekân mucizeler, dramlar ve illüzyonlar kenti New York.. Bir cinayetle başlıyor roman. Kalkandelen'le romanını konuştuk. • Camze AKDEMİR ew York fonunda, ölii striptizci AnitaMiloPenda hattında gelişen bir roman Zülal Kalkandelen imzalı 'Utanmış Sessizlik' (Remzi Kitabevi). Fakat daha çok iki kişi, MiloPenda arasındaki gerilimli ilişki mercek altında. Hızla tüketişin, yüzeyselliğin, ve sevgiden kaçışın sembolü, etrafındaki her şeyi son hızla tüketirken aslında kendi tükenen bir adama (Milo) olan aşkıyla debelenen 40 yaşındaki kadınlık (Penda)... Öte yandan giderek yalnızlaşan bireylerin içinde esen firtınalann duyurulduğu sözcüklerin ve derinliklerin ortaya çıktığı bir arenada 'insan'. Hem bir ilişki içindeki iki tarafın farklılığının altını çiziyor hem de Amerikan toplumundaki aşırı bireyciliğe ve onun getirdiği sonuçlara, özellikle "yabancılaşmaya" dikkat çekiyor Zülal Kalkandelen... Katmanlı bir okumaya olanak tanıyan bir roman 'Utanmış Sessizlik'. Şüphe, sorgu sual, aşk, yalnızlık, korkular, tavizler, bedeller, toplum, düşlerimiz, meydan savaşı, ayrışma iç içe. Les heures bleues... Mavi saatler... Mekân mucizeler, dramlar ve illüzyonlar kenti New York.. Bir cinayetle başlıyor roman, bir kadın öldürülüyor New York'ta ve utanıyor tüketen sessizlik. Sayisız kez yazıldı New York kuşkusuz ama böylesi değil. Kalkandelen, kalemini New York vizöründen gözlemlerine ve düş gücüne daha bir değdiriyor bu kez. Rutinlerinin izleğinde sıradan görünen yaşamlara derinlikli serüvenler biçerek... Yaşamı sorgulayarak/sorgulatarak... Zülal Kalkandelen ilc 'Utanmış Sessizlik'i konuştuk. UTANMIS SESS1ZLIK 'Sıradan insanların sıra dışı öyküleri' tzını sürüyor. Ikisi iç içe geçmiş denebilir. Fakat cinayetin izini sürmesine neden olanın salt adaleti yerine getirme amacı olmadığı açık. Katil olması muhtemel birini sevmeyi kendinc kabul ettiremeyeceği ve o şüpheyle yaşamaya devam edemeyeceği için cinayetin izini sürüyor. Çünkü sevdiği erkeğin suçlu olmadığını kendine kanıdamak istiyor. Bunu kanıtlayamadığı noktada ise, tam anlamıyla geri çekilip erkek karakter Milo'ya olan tutkusunun nedenini sorgulamaya başlıyor. Ve bağımlılığından vazgeçebilmcsmin yolu son darbeyı yemek. Roman boyunca o son darbenin peşinde.. Evet, bağımlılığı mantıksız olsa bile öylesine güçlü ki, ancak öldürücü bir vuruşla noktalanabilecek türden. Bağımlılığın o derece güçlü olması, karşılık olarak tam bir zayıflık yaratıyor. Öyle ki, "onsuz olmaz" noktasından geri adım atabilmek için, o ana kadar çiğnediği tüm ilkelerine ek olarak en ağır darbeyi yemesi de gerekiyor. Bu anlamda roman, bir insanın "yaşamsal olarak gördüğü bir tutkudan" kurtulmasına neden olacak o son darbeyi istemsiz arayışı ve kendi duygulanyla yüzleşmesi olarak yorumlanabilir. "YABANCILAŞMA" "Bu bir oyun değil yaşama sanatı. Bu sanattn da birincil koşulu, diyalektık düşünme. Yoksa meydan savaştna dö'ner hayat".. Romandakisavaşım bunu ne kadar karşılıyor? Buradaki diyalcktik düşünme, yaşamda olup biten her şeyi, olguları yalnızca kendi içlerinde değil, bütün dışsal bağlantıları ile ele alma ve bu şekilde etkileri bir bütün olarak dcğerlendirme bağlamında. Bu yapdmazsa, toplumsal yaşamın ne hale gelebileceğini kestirmek zor değildir. Sürekli "Ben, sonra yine ben" diyen, "Bana ne onlardan", "Onlar da kim?" diye soran, kendine odaklanmış ve toplumsal duyarlılığını yitirmiş bireylerden oluşan bir toplumda bunun olması kaçınılmaz. Bu da bir tür meydan savaşıdır bana göre. Ayrıca, erkek karakter Milo'nun (Milo, Latince asker demek) kendine odaklı kişiliğine de bir anlamda çağrışım yapıyor. Böylece hem bir ilişki içindeki iki tarafın farklılığının altını çizmeyi hem de Amerikan toplumundaki aşırı bireyciliğe ve onun getirdiği sonuçlara, özellikle "yabancılaşmaya" dikkat çekmeyi amaçladım. Acınası Milo neyin metaforu romanronları var. Güç ve paranın kenti. Yani da? hiç romantik değil. Bunun yanı sıra New Milo, hızla tüketişin, yüzeyselliğin ve York'ta zaman, Einstein'ın görecelik kusevgiden kaçışın sembolü. Etrafındaki ramını kanıtlarcasına çok hızlı akar, yani her şeyi son hızla tüketirken aslında kengeçen zaman başka bir yerde harcananla di tükeniyor. Fakat ne bunun farkında aynı olsa da, elinizi sıcak bir firına soktune de kendisinin değil, sonuçta sevginin ğunuzu değil, hoş bir kadının (ya da erondan kaçtığının. keğin) yanında oturduğunuzu düşündü Bar sahibi Brezilyalı Miguel, komşu rür size. Tabii o hoş kadın, bir süre sonra Polonyalı kadtn, kolej reklamındaki Rus kişilik de değiştirebilir. Işte o baş döndükızı, partideki kadtn elbiseli genç adam... ren hız içinde zaman, sahip olunan en Utanmış Sessizlik, Amerikan rüyasının dcğerli şeydir. Çalışanlara saat başına ücpeşinde savrulmus, para kazanıp özgürleret ödenir. Bu nedenle orada yaşayanlarşeyim derken tutsak olanların, bayal kıda zamanı kullanma ve onu başkaları rıklığtnt kanıksayamayan, örselenerek için harcama konusunda adeta bir cimrigün sayan insanların yıtmeme çabalarının lik gelişmiş durumdadır; başkaları için öyküsü de aynı zamanda. Karakterlerin harcanacak zaman hemen hiç yoktur. en ortak özellıkleri mutsuzya da eninde "Bu kadar zamanı orada geçireceğime 40 sonunda mutsuz olmaları. îllüzyonlara dolar kazanırdım" türünden konuşmalan kanmalart. Neden ? sıklıkla duyarsınız. Diğer yandan bu kent, tam bir göçmen kenti; para kazanıp Evet, bunları arka arkaya sayınca olayakta kalma ve hatta daha iyi bir hayata dukça olumsuz bir tablo çıkıyor ortaya; kavuşma amacında birleşen, farklı ırk, New York'ta uzun zaman geçirince sanıdin ve etnik kökenlere mensup milyonrım bir süre sonra ister istemez insanın larca insanın ailesini ve memleketini bıyüzüne çarpan gerçekler bunlar. Bazı barakıp geldiği bir kentreki sosyal ilişkikr kımlardan sevdiğim; bazı açılardan da ve aşk ilişkileri benim özellikle ilgimi çebana rahatsızlık hissettiren bir kcnt New ken bir konuydu. York. Evrenselliğini, çok kültürlülüğü Kadın karakter Penda, sevdiği erkeğe nü, her anının, her yerinin müzikle dolu güya serbest aşk çerçevesınde düpedüz ru oluşunu, sanatın merkezi oluşunu ve dehuyla, prensipleri tuz buz tutsak... Duygu vinimini çok seviyorum ama sizin de söylediğiniz gibi, orada yaşayan insanların sallığı frenli, kapitalist aşktan mustarip âşık kadın Gerçcği deşerken salt adalet büyük kısmının, koşulların sonucu olarak yalnızca kendileriyle meşgul olmalaamaa gütmüyor, kişısel aşktna da bir heyecan, hareket getirmek istiyor. Mantık ve rı, materyalist bakış açıları, birçoğunun duygu gelgüinde aslında bir cınayetin de içinde bulunduğu derin yalnızlık, birkaç sokak arayla yaşanan hayatlar arasında ğil, sevdiği adama bağımlılık nedeninin C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 808 N "KAPİTALİST AŞKLAR" Ölii striptizci AnitaMtloPenda hattında, tüketici bir kapıtalist aşk üçgenı dıyebilır miyız Utanmış Sessizlik ıçın? Vc New York'un bu üçgen içın çok uygun bir metafor olageldiğini? Bir bakıma öyle diyebiliriz ama aslında tam bir aşk üçgeni yok ortada. Anita, kitabın hemen ilk bölümünde öldüğü için onun duygularına ilişkin herhangi bir ipucu yok. Daha çok iki kişi arasındaki gerilimli ilişki mercek altında. Fakat "kapitalist aşklar" ifadesini, her şeyin çok çabuk tüketildiği toplumlarda, pragmatist, fırsatçı mantığın duygular ve sevgi alanındaki etkisini öne çıkarmak için kullandım. Kapitalizmin ekonomik alanda nelere yol açtığını yaşayarak göriiyoruz zaten. Özellikle New York gibi bir kentte insanlar arasındaki derin uçurumlar çok çarpıcı; sayılar ve istatistikler de bunu belgelemek için yeterli. Fakat giderek yalnızlaşan bireylerin içinde esen fırtınaları duyurmak için "sözcükleri" devreye sokmamız gerekli. Kitaptaki hikâye, büyük ölçüde bu amaca hizmet ediyor. Bana göre New York, böyle bir konuyu ışlemek için en uygun kcnt evet. Dünyanın sermaye başkenti ve dünya üzerinde olup bitenlere Washington'da karar veriliyor olsa da, o kararların arka planında New York'taki devasa holdinglerin pat SAYFA 10
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle