08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

yor. Evrim tarihinin cdcbiyat tarihi açısından bir modcl oluşturabileceğini düşüncn Moretti, böyle bir yöntcmin, cdcbiyat tarihinin tatmin edici bir şekilde çözmekte yetcrsiz kaldığı pek çok soruya ccvap olabileceğini düşünüyor. Bilindiği gibi, evrim tarihi iki rotadan oluşmaktadır: Rastlantısal değişiklikler ve zorıınlu scçmelcr. Modern Epik'te de, bu ikili rota, retorik yenilikler ve toplumsal seçme olarak kendini gösteriyor. Retorik yenilikler, raslantının sonucııyken; toplumsal seçme, zorunlııhığun çocuğudur. Böyle bir kitaptan çıkacak olan edebi tarihi ikiye yarılmış bir bütün olarak görmemizi isttiyor Moretti; "nasıl"la uğraşmak için yanformalist ve "neden"le uğraşmak için yansosyolog olmanız icab etmektedir.(7) "Edebi formların materyalist tarihi, rasgele dile dökülemeyecek kadar görkemli bir meydan okumanın tarihidir," Moretti, Yüzyıllık Yalnızlık ile çoksesliliğin dünya sistemi coğrafyasında cridiğini düşünüyor, epik boyut diyakroniden çok artık eşzamanlı genişlikle belirlenir olmuştur. Konudan sapma ilginçlcşirken, konu ikincil duruma düşmüştür. Yüzyıllık Yalnızlık'ta anlatılan şimdi, gelecek tarafından ele geçirilmiştir vc hep gcçmişe gitmektedir. Çok merkezli bir sistemin göbeğinde tek kültürlü bir büyülü gerçekçilik. Ulysses, sayısız yollarla anlatılmış, olmayan bir hikâyeyle ve bütün problemleriyle birlikte, çoksesliliğin bir zaferiyken, Yüzyıllık Yalnızlık'ta belli bir üsluba bağlı kalmadan anlatılmış bitmeyen hikâyelerle, teksesliliğin bir zaferidir. edebiyat mı dediniz? Simyaci*nın yazarı PAULO COELHO ZÂHİR 'Seni kendîmden bile daha çok seviyorum.' Bunu söylcyebilirsem kcndimle barış içinde yaşamayı sürdürebilirim, çünkü bu aşk beni rehin aldı. EVRENSEL KAHRAMANLAR Bir epik nasıl modern olabilir sorusuna geri döndüğümüzdeyse bunun cevabını "modern epik"lcrin kcndisinde bulacağımızı düşünüyor Moretti. Genelde, epiğin gcçmişe ait olduğunu ve biz nc kadar şimdiyc yaklaşirsak epik o kadar çok anlamını kaybedeceğini düşünürüz, o halde niye modern diye sorarız. Bu noktada her epiğin kahramanları olduğunu unutmamalıyız ve bizim modern epiklerimizin de kahramanları vardır. Ancak Faust ve Ulysses'in epik kahramanlarının ulusal kimlikleri, klasik epiklerde olduğu gibi artık zamansal ve tarihsel değildir, aksine mekânsal bir yapıya göre şekillenir. Ve kahramanlara hâkim olan bir kontrol ve hükümranlık söz konusudur. Batı'nın evrensel hâkimiyeti üzerine temellenmiş bir figür olarak artık evrensel kahramanlar vardır karşımızda: Modern bireyler. Bu anlatıların kahramanları modern metropolün uyarıcdarıyla, Benjamin'in şok'uyla, Baudlaire'in deneyimiyle ve kapitalist kültürün artan metalaşmasıyla var olur. Böyle bir karmaşa içerisinde bu kahramanların kişisel seslcrini duymakta oldukça zorlanırız. Faust'un eşzamansızlık içerisinde gezinen bir retorik deneylcme olduğunu ve Goethe'nin çoksesliliği Faust içerisinde nasıl serpiştirdigini görürüyoruz. Nibeleungların Yüzüğü, tarihin böldüğü bilgiyi, ctiği, dini, sanatı; hikâyeyi, dramayı, lirik şiiri; edebiyatı, müziği, rcsmi yeniden birleştirme arzusuyla tutuşmaktadır.(123) Fakat Wagner'in anıtsal amatörlüğüde bir yanbaşanzsızlık olarak karşunıza çıkacaktır. Anlatı krizinin belli anlannda dramatik bir etki yaratmak için ortaya çıkan bilinç akışı, Ulysses'de hiç de seçici olmadan olduğu gibi karşımıza çıkıyor. Ulysses'in Bloom'uyla birlikte modern bireyin dili karşımızdadır. Bloom'un eylemleri tüketim tarafından ele geçirilmiştir, etrafta uçuşan birçok uyarıcı: Şeylcr, mallar, imgeler, kelimeler ve son olarak ihtimaller. Fakat bütün bu eserlerin çılgın müritleri ve eleştirmenler, Faust'un sembolik doğasını, Nibelungların Yüzüğü'nde dramla müzik arasındaki armoniyi göstermeye çalışırken, hayatlarını Ulysses'in homojenliğini göstermeye adamışlardır.(137) Gözden kaçırdıkları bir şey vardır: Bütün bu eserler, organizc ancak kusurlu bir bütün olarak karşımızdadır. Faust'la birlikte çoksesli metinselliği vc Ulysses'le birlikte bilinç akışını yeniden tanımlayan Moretti, modern global sistemin içerisindeki kapitalist gclişmenin bazı seviyeleri ve safhalarıyla kurumsal basmakalıpları eleştiriyor. Çokseslilikten teksesliliğe giden bir zafer. Ve bu zafer Avrupa'da görkemli bir törenle kııtlanır. Moretti, yeni Latin Amerika romanının Avrupa'da benimsenmcsinin onun postemperyal duyarlılıklara hitap etmesiyle açıklanabileceğini iddia eder. Moretti'ye göre, büyülü gerçekçiliğin başarısının sırrı, büyü ile imparatorluk arasındaki suç ortaklığında aranmalıdır. Yüzyıllık Yalnızlık, "yüzlercc yıilık tarihi serüvenlerlc dolu bir macera olarak nakledcrek Batı'yı sömürge şiddeti suçlamasından aklamaktadır.(283) Moretti'ye göre, böylelikle batıdaki okuyucuların kötü vicdanındaki yaralan dindirmektedir, ne de olsa suçlular aradıkça yaptıklarını meşrulaştırmak için bir yol bulabileceklerdir. Moretti'nin Yüzyıllık Yalnızlık'ın başarısını, sadece bu kitabın Avrupa'da nasıl algılandığının biçimine bakarak, bir kitabın sonuç bölumünü büyük ölçüde etkileyen bir şekilde, bir sonuca ulaşmasının pek de yerinde olmadığını; Latin Amerika edebiyatında köklencn büyülü gerçekçiliğin ycrel bağlamdaki toplumsal önemi üzerinde durulmadan böyle bir kitabın başarısızlığı vcya başarısının tam olarak anlaşılamayacağını belirtmek gerekir. Kısacası Moretti, Modern Epik'te Batı'nın formel etkileri ile yerel malzemeler arasındaki uzlaşımların büyük önem taşıdığını, bu uzlaşmada piyasalar ile formlar arasındaki üişkinin ne kadar belirleyici olduğunu anlatmak istiyor. Moretti'nin bu düşüncesi, edebiyat eleştiri dünyasında çok da yeni vc farklı bir açılım olmasa da, Moretti'nin bu bağlamda yeni form olarak "modern epik" kavramıyla yola çıkması ve anlatısı, okuyucuya farklı bakış açılarıyla nasıl yaklaşılması gerektiğini güzel bir dille anlatıyor. Eleştirmeye bile kıyamadığımız kanonları kusursuzluk tahtından indiriyor, bu eserlerin etrafındaki haleyi biraz olsun yok ederek onlara dokunmamızı sağlıyor. Uayat ile form, tarih ile retorik arasında oynanan akılalmaz bir satranç. Moretti'nin dediği gibi, "Edebi formların materyalist tarihi, rasgele dile dökülemeyecek kadar görkemli bir meydan okumanın tarihidir." Marquez'in bir zamanlar dile geldiği gibi, "Dünyaya da edebiyata açıldığımız gibi açıldık. Sanırım bu bizi tarklılaştırdı. Dünyaya bir haber bültcninden değil, bir roman, deneme ya da bir şiir üzerinden baktık. Modern Epik de dünyaya dev eserlerin kusurlu kapılarından bakmakisteyenlere... • Modern Epik/ Franco Moretti/ Çev. Nurçin llerı, Mchmet Murat Şahin/Agora Kitaplığt/304 s. 827 PAULO COELHO ZÂHİR ıvıvıi'.ccuıvayiıılmı .com SAYFA 11 CUMHURİYET KİTAP S A Yl
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle