Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Batılı kaynaklardan ilk matbaamızm yaymları Müteferrika Matbaası ve Yaymları Yazar, Osmanlı'nın Batılılaşma sürecine yönelik çalışmalarda Batılı kaynaklara başvurmanın ne kadar gerekli olduğunu ve bu alanda henüz yolun başında bulunulduğunu ortaya koyuyor... O Yrd. Doç. Dr. AN Budak(') Başka bir demokrasi mümkün! MARION GRET O smanlı devlet inın Batılılaşma süreci, genel bir uzlaşmayla XVIII. yüzyıldan başlatılmaktadıt. Çünkü, yüzyıllardır devam eden karşılıklı etkileşim, bu yüzyılın başmdan itıbarcn, açık bir şekilde farklı bir boyut kazanmıştır. Rıınun nedeni, btp zaferler kazanmasına alışılmış orduıiun artık savaş kaybetmeye başlamış olmasıdır. Dikkatler bir anda ordunuıı üzerinde yoğunlaşmıştır. Ve askerin ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için Batı bilim ve tekniğine başvurmanın kaçmılmaz olduğu sonııcuna varılmıştır. Osmanlı toplumunun Batı'ya açılması ve modern bilimlerı tanunası, başlıca üç kanaldan gerçekleşmiştir. Birinci kanal; Batı dillerinden doğrudan doğrııya veya bir başka dil aracılığıyla yapılan tercümelerdir. tkınci kanal; Avrııpa'ya gönderilen üsmanlı elçilerinın kişisfl gözlcmlerini aktardıkları raporlar ve bunların uygulamalarıdır. Uçüncü kanal; açılan yenı askerî eğıtim kuriimlandır. Bu iletişim kanallarından ilk ikisi; kiiltür tarihimizde örgütlü ilk çevirı hareketinin başlatılması ve Avrupa'ya Osmanlı elçileri gönderilmesiyle Lale Devri'nde Damat îbrahim Paşa tarafından açılmıştır. Gerçi yapüan tercümeler, edebiyat değil; tarih ve bilim alanlarına aittir, ancak çeviri hareketine devletin el attığının belgeleridir. Bilinçli bir dışa yönelişi, bir kültür politikasını simgelemekte, daha çok bu açıdan önem taşımaktadırlar. Kaldı ki Arapça tercümelerinden de olsa Aristo'nun Türkçe'ye aktanlmış olması, ilginin sadece bilim eserleriylc sınırlı kalmadığını da göstermektedir. tbrahim Paşa'nın uzun süren savaşlann sonunda barış sağlanır sağlanmaz 1719'da Viyana'ya bir elçilik heyeti, 1721'de de Yirmisekiz Said Mehmed Efendi'yi Vesâiti umran ve maârifine dahî lâyıkıyle kesbi ıttıla ederek kâbili tatbîk olanlannın takrîri talimatıyla Paris'e elçi olarak yollamiş olması, Batı'ya açılımın planlanmış organize bir eylcm olduğunu şüpheye yer bırakmayacak bir şekilde ortaya koymaktadır. împaratorluğun Paris elçisi Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi de görevinin gereğini yapmış, Avrupa'da görüp işittiklerini bir bir kaydetmiş, ardından Sefâretname adı altında toplamıştır. Devlet işlerinde pişmiş, zeki, bakmasını, görmesini ve göstermesini bilen bir devlet adamı olan Yirmisekiz Çelebi Mehmet, küçük sefâretnamesine, adeta XVIII. yüzyılın başlarındaki bütün Fransa'yı sığdırmıştır. Çelebi Mehmed her ne kadar Sefâretnamesi'nde söz etmese de Paris'te imparatorluk için aradığı umran ve maarif aracını da bulmuştur. Bu; Osmanlı'nın askerlik alanı dışında Âvrupa'dan aldığı en önemli teknik yenilik olan matbaadır. Paris'e, yanında götürdüğü oğlu Said Mehmed Efendi, basımevlerini gezmiş, aynntılı bilgiler toplamış, lstanbul'a döndükten sonra da tbranim Müteferrika ile ortak ilk matbaayı kurmuştur. Matbaada basılan; Vankulu Lügati'nden Kâtip Çelebi'nin Tuhfetü'l Kibar n Esfaril Bihar ve Kitabı Cihannümâ'sına, Nazmizâde Hüseyin Murtaza'nın Gülşeni Hulefa'sından PJeanBaptiste Holdermann tarafından ticaret için gelen Fransızlara yönelik olarak yazılmış dübilgisi ve konuşma kitabı Grammaire Turque'e kadar ilk eserler; hcm o günün hedeflerine yönelik bir projeksiyon yapabilmek hem de daha sonraki bilimin gelişimine yönelik harcketleri bir zemıne otıırtabilnıek açısmdan büyük değer taşımaktadırlar. Ancak tbrahim Müteferrika'nın Usulü'lHikem fi Nizâmü'lÜmem'i, ıslahat öncrileri içeren bir eser olarak, Batılılaşma yolunda ilk kilometrc taşıdır ve aynca kayda değerdir. tbrahim Müteferrika, okuduğu Latincekitaplarda dikkatinı çeken askerlik, savaşlar ve devlet yönetimiyle ilgili parçalan toplayarak yazdığı bu eseri, Sultan I. Mahmud'a bir tür ıslahat projesi gibi sunmuştur. Kısaca özetlenmeye ealışılan bu sürecin Batılılaşma maceramız açısından büyük önem taşıdığı açıktır. Yeditepe Üniversitesi FenEdebiyat Fakültcsi Oğretim Üyesi Prof. Dr. Nedret Kuran Burçoğlu'nun yayımladığı, bu alandaki batı kaynaklarını değerlcndiren Müteferrika ve Osmanlı Matbaası adlı kitap, hem bu önemi ortaya koymakta hem de Müteferrika Matbaasf nın ilk eserleriyle ilgili yeni ve ayrıntılı bilgiler içermektedir. Kitap iki bölümden oluşmuştur. Birinci bölüm Franz Babinger'in 1919 yılında Leipzig'de yayımlanmış olan Stambuler Buchwesen im 18. Jahrhundert adlı Almanca metninin Türkçe çevirisidir. tkinci bölüm, Hollanda Devlet Arşivi'nde bıılunan tbrahim Müteferrika'ya ait Latince bir elyazmasının çevirisidir. Once Hollandalı tarihçi Prof. Dr. Machiel Kiel tarafından tngilizceye çcvrilen, daha sonra Prof. Burçoğlu tarahndan Türkçeye aktanlıp kitaba konulan bu elyazması hiç şüphesiz heyecan verici bir kaynaktır. Her şeyden önce birinci elden çıkmıştır ve Osmanlı kültürel dönüşümünün ilk ipuçlannı ilk ağızdan vermcktedir. Söz konusu elyazmasının orijinalinin fotokopisi de kitabının sonuna eklenmistir. Alman Türkolog Babinger'in;" 18. Yüzyılda tstanbul'da Kitabiyat" seklinde çevrilen metninde ise 18.yüzyıl Matbaacılığına Avrupalılann katkılan, Diğer Ülkelerdeki Matbaacılık Faaliyetleri ve Avrupa'da Yapılan Türklerle îlgili Araştırmalar bölümleri, aynca uzerlerinde dunimaya değer unsurlar taşunaktadır. Çünkü Babinger, geniş bir kültür yelpazesinden yansıttığı renklerle bize yepyeni bakış açıları sunmaktadır. Özelükle Müteferrika Matbaasında basılan kitaplann Avrupa'da uyandırdığı yankılar ve oralarda yapılan baskılarıyla ugili bilgiler, bu alanda yapılacak çalışmalar için paîıa biçilmez birer veri tabanı oluşturacaktır. Tarih Vakfı Yurt Yayınlan'ndan çıkan Prof. Dr. Burçoğlu'nun önemli çalışması, Osmanlı'nın Batılılaşma sürecine yönelik çalışmalarda Batılı kaynaklara başvurmanın ne kadar gerekli olduğunu ve bu alanda henüz yolun başında bulunulduğunu ortaya koyması bakımından da dikkate değer ve çarpıcıdır. * Müteferrika ve Osmanlı Matbaası/ Çeviren ve Yayıma Haztrlayan: Nedret KuranBurçollul Tarth Vakfı Yurt Yaymları/ 114 s. (*) Yeditepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. Öğ retün Uyesi. Porto Alegre Farklı Bir Demokrasi Umudu İIM1Kİ IARİH I0PLUM KURAM "Yerel demokrasinin" önemli bir gündem olduğu günümüzde Porto Alegre deneyimi, başka türlü bir demokrasi tahayyül etmeyi mümkün kılarken, bu demokrasinin başarıya ulaşması yolundaki pratik koşullara dair bilgiler veriyor bizlere. İTHAKİ TARİH TOPLUM KURAM Psikanaiitik Edebiyat Kuramı Oğuz Cebeci Latin Amerikanın Kaynayan Damarları Masis Kürkçügil John Lewis'e Cevap Louis Althusser Güncel Müdahaleler Louis Althusser YAKINDA... Tekelistan Yalçın Küçük www.lthaki.com.tr İthaki CUMHURİYET KİTAP SAYI 746 SAYFA 13