Katalog

Vitrindekile r Türkçe Dilbilgisi/ Feyza Hepçilingiıier/ Remzi Kitabevi/ 375 s. Öğretenlere ve Öflrenonlere bağlı kaldılar. Hiçbir ihanetleri olmadı. Antakya, Malatya, Mardin'i belli dönemlerde patriklik merkezi ola rak kullandılar. Hâlâ yaşayan bir dili okunan ve yazılan Süryaniceyi kullanmaktadırlar. Elimizdeki kitapta Muzaffer Iris, tüm yönleriyle Süryanileri ele alıyor. Toplumsalın Sınırında Beden/ Yaşar Çabuklu/ Kanat Kitap/177 s. Ay Duldasında Işık Aramak/ Prof. Dr. Ali Nihat Bozcukl Palme Yayıncılıkl 353 s. Bu bir anı kitabı değilılir. 1973'ten başlayarak, çeşitli dergilerde yayımladığım ve daha çok halk için, ortaokullise öğrencileri için yazdığım popüler makalelerden, bazı açış konuşmalarından ve yazışmalarından oluşmaktadır. Ancak geçmişte yazılmış, geçmişi ilgilendiren ve çoğu geçmişte lalmış makaleler ister istemez anıları canlandırmaktadır. Özel anı niteliğinde olan olay ve yaşantı parçacıklarını kitaba dahil etmedim. Anı yazmak 'geçmişin muhasebesidir' dcrler. Belki bir gün o da gerçekleşir" diyor Prof. Dr. Ali Nihat Bozcuk. Bu Şehirde Herkes Akrabam Olur/ Şakir Kırkağaç/ Epsilon Yayınları/ 214 s. "Dünyanın en kaotik yerinde, en sıkıcı insanlarla, en vasat beklentiler hayal adını almışken, en uçuk maceralara yelken açmak için yazıldı bu günlük. Once yazıldı sonra yaşandı her şey. Şakir ve arkadaşları sizi bir tutam kiistahlık serpilmiş gerçeklerin saçma soslu kaosunda pişmiş sayıklamalara çağırırken, yanınıza alabildiğinizce mantık alıp orada satmanızı öneriyorlar. Bol bol özgürlük kazanmak için fena bir yol da değil hani..." diyor Şakir Kırkağaç. IIASAN l\\ Akdenizlilik Batı ve Biz/ Hasan Tinl Senfoni Yayınları/ 285 s. "Bu kitap bir öğretme kitabı. Öğrenmek isteyenlere ve öğretmeye çalışanlara rehber olsun Jiyc hazırlandı. Türkçe öğretimini ezberden çıkarmayı, Türkçenin temelden kavranmasını, sevilmesini ve bu sayede savunulmasını amaçlayan bir çalışma. Rcnuri Kitsbcvi Belki sizin de öğrenmek istediğiniz birkaç şeyı ıçerıyor; belki mcrak edip şimdiye dek kime soracağımzı bilemediğiniz soruların yanıtlarını. Küreselleşmenin tehdidi altındaki Türkçeyi eriyip gitmekten, bilmek ve sevmek kurtarabilir. Bu kitap, Türkçeyi bilerek sevmenizi ve bilerek savunmanızı sağlamak iizere çıktı" diyor Feyza Hepçilingirler. Türkçe Dilbilgisi Yurttaşlık, cemaat, gelenek ve modernlik, yoksulluk vc işsizlik, postmodern etik, nostalji, yaşlılık, acı, hastalık, muda, fetişizm, spor, yemek... Yaşar Çabuklu'nun büyük çoğunluğu Virgül dergisinde yayımlanmış 10, bu kitapta ilk kez yayımlanan 8 dcncmcsi, gündelik vaşamın farklı alanları üzerinde gezinerck, kolektil birlikteliklerin sarsılışı sırasında 'beden'in halleri ve mitleri üzerinde yoğunlaşıyor. Mazhar Osman ve Türkiye'de Nörojirürjinin Dojuşu Rüya Âlemi ve Felaket/ Susan BuckMorss/ Çeviren: Tuncay Birkanl Metis Yayınları/ 379 s. BuckMorss, Walter Benjamin'den aldığı 'rüya âlemi' kavramını hem kolektif bir zihin durumunıın şiirsel bir tasviri hcm de analitik bir kavram olarak kullanarak, çöküş de denebileeek bu dönüşümün izlerini sürüyor. Yerleşik totalitarizm/demokrasi karşıtlığını reddedip Doğu ve Batı bloklarının (SSCB ilc ABD'nin) rüya âlemleri arasındaki tekinsiz benzerliklerin alıını çiziyor, sosyalist tahayyülün kapitalizminkine lazla sadık kaldığı için başarısız olduğunu gösteriyor. Bunu da gelcneksel akadcmik metinlerin yaptığı gibi baştan sona kesintisiz akıp giden bir argüman geliştirerek değil, son derece deneysel bir tavır benimseyerck yapıyor: Yine Bcnjamin'in icadı olan 'diyalektik imgeler' kavramını uygulamaya koyarak, 20. yüzyılın kitlc ütopyasını, ilk bakışta önemsizmiş gibi görünen küçük görsel ayrıntılardan, tarihin büyük anlatısı içinde pek dc bir yere oturtulamayan anekdot parçalarından hareketle, kitle kültürünün görsel enkazını eşeleyerek sorguluyor. Özgürlüğün Geleceği Yoktur/ Cemal Bali Akall Dost Yayınları/ 135 s. "Hayatı herhangi bir şeye inanarak anlamlandıran lar, onunla akıp giderken, özgür olduklarını düşünürler. Onda bir anlam bulamayanlarsa zorunluluğun pençesine düştüklerine inanırlar. Burılar için iki yol vardır: Ümitsizce isyan etmek ya da bilgenin ozerklıgını seçmek. Spinoza düşüncesi Zorunlııluk içinde özgürlük arayışıyla sanata ve özellikle edebiyata geniş kapılar açar: Borges, Büchner, Calvino, Canetti, Cortazar, Flaııberı, (ioeth, Hölderlin, Huxley, Joycc, Malamud, McCullers, Melville, Miller, Murdoch, Tolstoy, Tournier, Unamuno ve diğerleri... Sisler ardındaki bir Spinoza düşüncesini farklı yollardan izlerler. Ama onun özgürleştirici bir düşünce olduğunda birleşirler. Çünkiı Spinoza onlara hep şu can alıcı sorııyu sorar: Neden insanlar sanki özgürlüklerinin ardındaymışçasına, hırsla köleliğe doğru koşarlari' İçinde bulunduğu topluluga, onun kurallarına, değerlerine körü körüne boyun eğnıektense eleştirel gözle bakabilen, aklı ve bedeni hareketsizleştircn bağları koparabilen her insan Spinoza'da, Spinoza'yı olmasa bile, kendini bulacaktır. Zenginlik, güç, Un isteğinden ve tüm tııtkularından uzaklaşarak..." diyor Cemal Bali Akbal. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 774 Mahzar Osman ve Türkiye'de Nöroşirürjinin Doğuşu/ Sait Naderil Dokuz Eylül Yayınları/ 198 s. Sinirbilimi birçok ülkede olduğu gibi, ülkemizde de geçtiğimiz yüzyılın ba^ında dallara ayrılmış ve böylece yeni disiplinler doğmustur. Bu disiplinlerden biri nöroşirürjidir. Mazhar Osman'ın 'Cerrahii asabı' adını vcrdiği nöroşirürjinin gelişimi her ülkede farklı olmuştur. Bu gclişim bazı ülkclerde genel cerrahi zemininde olmuşken, bazı ülkelerde de nöroloji zemininde olmuştur. Ülkemizde ise her iki gelişim şekli yaşanmıştır. llginç olan her iki tip gelişimin ardında Mazhar Osman'ın bulunm.ısi(.lır. Sinirbilimi alanındaki öncü rolüne karşın Mazhar Osman, ne yazık ki yeni kıışaklar taratından yeterince tanınmamaktadır. Eliıni/deki kitap bir yandan Mazhar Osman'ı tanıtmayı amaçlarken, bir yandan da ülkemizde sinirbilimin dallanması sürecinde nöroşirürjinin doğuşunu irdelemektedir. AVTÜNÇ ALIINDAL Akdenizlilik Batı ve Biz "Vatikan ve Tapınak Şö\ alyeleri iç içe kuruluşlardır. Yeni Papa'nın kim olacağından Hıristiyan âlenıinin 3. bin yıldaki stratejisindeki yerinin ve rolünün nasıl olacağına kadar uzanan geniş bir yelpazede ayrıntılı bilgi edinmek isteyenler olabileceğini düşünerek bu yazıların yeniden yayunlanmasını istedim. Umarım eğitici ve yararlı olurlar" diyor Aytunç Altındal. Süryaniler/ Muzaffer Iris/ Ekol Yayımcılık/ 285 s. Vatikan ve Tapınak Şövaİy Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri/ Aytunç Altındal/Alfa Yayınları/ 205 s. "Cumhuriyetin ilk yıllarında olduğu gibi aradan bir asra yakın bir zaman geçmiş olmasına karşın Batı'daki tüm sosyal ekonomik, kültürel, felsefi ve siyasi; hatta teknolojik konumdaki kavramİarı tam manası ile doğru olarak anlayarak yorumladığımıza olan kuşkularım ve endişelerim beni böyle kapsamlı ve yorucu bir incelemearaştırmayı yapmaya yöneltti. Kitapta işlenen konular iyice okunup anlaşılınca, kalamızda öteden beri var olan ve kendi hallerini de vam ettircn bu 'Batı ve Batılı hakkındaki' belirsiz düşüncelerin silinip, daha yenilenerek gerçek ve modern tarzda anlamlandıracağımıza inancım tamdır" diyor Hasan Tin. Hitler'in Sekreteri/ Traudl Jungel Çeviren: Vedat Çorlul Alkım Yayınları/ 317 s. Traudl Junge, 22 yaşında dansçı olmayı hayal ederken, hızlı ve düzgün yazma yeteneğiyle hayatınm akışını değiştirecek bir fırsat yakaladı: Adolf Hitler'in sekreterliği... Münihli sıradan bir kız, kısa zamanda kahverengi ikıidann merkezine geliveımişti. Arahk 1942'den 30 Nisan 1945'e, Hitler'in Führer sığınağındaki intiharına kadar 2.5 yıl onun özel sckrcterliğini yaptı. Haziran 1944'teki suikast girişiminde de Hitler'in yanında olan Traudl Junge; Führer'in yazıSAYFA 27 bütün yönleriylc SÜRYANİLER Süryaniler, Nuh Peygamber'in oğlıı Sam'in soyundan gelmektedirler. 5000 yıllık bir tarihe sahiptirler. Ders kitaplarında Aramiler olarak geçmektedirler. Mezopotamya merkezi olmakla berabcr Suriye'den geldikleri için Suriyeli ya da Süryoyu, Süryani olarak bilinmcktcdirler. İlk I lıristiyanlar olarak kabul edilirler. ilk üniversiteyi Urfa'da kurdular. Hiçbir zaman devlet kurmadılar. Bulundukları ülkenin kanunlarına son derece