27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

gösteren hastahk köyde yaşayan bir avuç kadının hepsının yaşamı nın aynı şekilde sonlanmasına neden olur. Bu olaylar köyün alt tarafında bulunan kasaba sakinlerinin köy haklıdan şüphe duymasına yol açar ve bu şüphe köydeki akıl sağlığı pek yerinde olmayan bir çocuğun sergilediği sapkın davranışlarla iyice perçinlenir. Dedikodu ve iftiraların neden olduğu yıkım köyde yaşayan iyi insanların üzerine gölge düşürür. Köydeki cemaatin tek rahibi Peder McGreevy, canını dişine takıp Tann'yla yaptıgı an laşmayı bozmamaya çalışarak ardı ardina gelen fela ketlcrc çare aramaya başlar. Yazar kitabında Süruklcyici ve şiirsel bir anlatım ve tüyler ürperten güçlü bir hikâyeyle bu lrlanda köyünü ve çaresizlik içinde geçen mevsimleri anlatıyor. Ö l ü m B e y a z G ö l g e / A V.rtan Mtstrlı / A n Yayıncılık / 6 U Şair kitabında yer verdıği şiirlerinde gençliğine dönerek tanıklık yaptıgı toplumsal olayları ve iz bı rakan yaşamları şiirleriyle okurun sevgi ve imgelcm dünyasına katıyor. Sağlam bir kurgıı ile işlenen şiirler, kendini gizlemeyen, kapalılığın arkasına sığınmayan bir dille kurulmuş. Hüzün, yitip gidene özlem, anılara ve geçmişe karşı sorumluluk duygusuyla sıkça kar şılaştığınuz dizelere felsefesi güçlü bir bakış sindirılmiş. Kimler yok ki, bu törenscl geçitte.'! Behçet Necatigil, Van Gogh, Picasso, Che Guevera, Deniz Gezmiş, Victor Serge, Franz Kafka, Jean Cîenet, Nâzım Hikmet. Cemal Süreya ve daha başka değerli ya şamlar toplumcu ama sanatsal çıtası yüksek bir du yarlılıkta şiirleştiriliyor. Sadettin Paşa'nın Anıları ErmeniKürt Olayları (Van,1896) / Samı Öııal / Rcmzı Kıtabvvt /166 .s. "Bir ınülâzını kumandaMnda 50 asker, bir yüzbaşı kumandasında 80 asker şuraya buraya dağılmiş lardır. Zaten mıılâzım, maaşını alamadığı gibi, göz öniınden ırak olup istedi£i gibi hareket etnıekte de serbest kaldığı için askerin ek ıneğini bile verınez. Askeri bir ye re göreve gönderecek olsa yevmı yesini vcrmez. Asker de aç kalmamak ıçın köylünün yıyeceğinden çalar. Köylerdeki evler, in gibi yerin altında, karanlık, pis yerlerdir." Van'da Tehiş Heyeti Başkanı olarak görev yapan Sadettin Paşa'nın 1896 yılında kale me aldığı anılar, araştırmacı yazar Sami ünal tara lından giin ışığına çıkarıldı. Sadettin Paşa, bölgede yaşanan Ermeni olaylarını, Kürt aşıretleri ile Ermenı çetecilerının çatışmalarını günü gününe kendı tanıklığıyla anlatıyor. Resmi belgelerin ötesindc, bolgenin özel koşullarını da yarısıtması açısından Sadettin Paşa'nın Anıları, daha bir öncm kazanıyor. Kültür ve Modernite / Dc'rleyenler (löniil Putlar hnıtnı' C) hıcırnğlu Rahattın Akştt / Tetragon lletıştm Hni'ictlert / 452 v Türk(iye) modernleşmesi kültür araştımıaları için zengin bir za man zemin bağlamı oluşturmaktadır. Türk(iye) modernleşmesi dediğimiz zaman, birinri olarak, Türkiye coğrafyasındaki kültürlerin dönüşümü kasfediliyor. Ikinci olarak Osmanlı ve Cunıhuriyet dönemlerinin tarihsel bağlamdaki bir değişmeler zinciri kastedili yor. Uçüncü olarak, Türklerin değişik zemin / coğrafya ve zamanlardaki / tarihsel bağlamlardaki kültürel dönüşümleri kastediliyor. Kitap, bu noktalara işaret ederek Türk(iye) Kültür Araştırınaları ekolü geliştirmck gibi bir çabanın ürünü ola rak ortaya çıkımş. Çeşitli üniversite ve Ugi alanların dan bir grup bilim insanı 'Ekinı 1^99'da Ankara'da bir araya gelerek Türkiye Kültür Araştırmaları (ırııbıınu kurdular. Grubun şimdiye kadar düzenlcdigi di'ği^ik ctkinlikler arasında en kapsamlısı Ekim 200l'iln K.eıncr'de toplanmış olan "Kültür ve Mo d konulu scmpozyum olmuştur. Kitaptaki ma kaJeler, bu sempozyumda sunulanlar arasından seçilmiş bildirilerin genişletilmiş biçimleridir. Türk(iye) modernleşmesinin eleştirel ve sorgıılayıcı bir tavırla inceleyerek yepyeni bir panoramasını çizen bu metinler ilgi çekecektir. Paslı Ayna / Mustafa h'trat / Htıkus Yayınlan / 64 .f Sanatçılığın, yaratıcıhğın ön koşulu, olmazsa olmazıdır özgünlük. Az bulundugundan mı değerlidir voksa pek rastlanmadı^ından mı bilinnıez, arada bir çıkıverir karşı mıza. Bu yüzden de okur hep öz giin olanı arar durur. Genç yaşına karşın özgünluğiınü yakalamış yenı kuşak şairlcrimızdcn biri Mustafa F;ıral. Oluşturma çabası her dizede görülen kendine özgü di liyle; içeriğiylc, göndermelerıyle, en önemlisi de im geleriyle, dünle bugünü aynı porada eritme başarısıyla... Paslı Ayna'yla okurunu da ycnı yenı limanlara demir atmaya çağmrken "merhaba" diyor... 3000 Yılın Ayaklanmaları / Yves Fremion / Türkçcsi. Alı Çakıroğltı / Avkırı Yaytnalık / İ27 s Devrimler ve devrimci atılımlar insanlığın bir tür orgazmı olarak 2000 nitclendirilebilirler. KendilcrinVILIAJ den geçertesine sokaklara dökülen, meydanları doldurarı ve kendi kaderine sahip çıkan büyük kit lelerin coşkusunun, heyecanının doruğa çıktıgı anlar... Insanlığın, özgıir ve eşitlikçi bir gelecek için inatla göstcrdiği bu orgazm hali binlerle yıldır tarihte iz bırakarak tekrarlanmaktadır. Işte insanlığın bilinen tarihi için de Batı'da, Avrııpa ve Amerika kıtasında, meydana gelen bu orgazmların, devrimlerin, ayaklanmaların, kitlesel mücadelelerin anarşist bir bakış açısıyla ele alındığı bu kitapta Spartaküs'ten Paris Komünü'ne, tngiliz Devrinıi'nden Portekiz'in Karanfil Devrimi'ne kadar pek çok devrimi ve devrimci hareketi bulacak sınız. Betula / Akın Bınlal / Aykırı Yayıncılık / 126 v. însan hakları savunucusu olarak tanınan Akın Birdal, daha önce yayımlanan iki kitabıyla bir yazar olarak da kendini kanıtlamıştı. Bu kitabıyla Akın Birdal, ilk kez bir öykücü olarak okurlarının karşısına çıkıyor. Dıırıı, temiz, sade bir dillc kaleme alınan öykülerin her biri gerçek vaşanı kesitlerini içeriyor. Öykülerin kinıisindc 70'li yıl ların o sıcak, içten ve naif havasını soluyorsunuz, kimisinde 9O'lı yılların ve günümüziin zaman zaman hayli sert ve trajik hale gelen ortamında nefcs alıp vcriyorsıınıız. Vali Bcv'den F.rcan'a, Rojin ve Fidan'dan Kenan ve Selim'e kadar hepsi de vaşamın ve toplumsal siyasal müeadelelerin birer ger çeği olarak karşıınıza çıkıyorlar. Oyküler, Akın Bir dal'ın çok yönlü kişiliğinı ortaya koymakla kalmıyor, ne tür duyarlılıklarla mücadele ettiğinı de gözler önüne seriyor. Yaşam Cesurları Sever / Nıl Cîıın / Kuraldı^ı Yayıncılık / 208 s. Korkaklar cesurları sevmez. Çünkü cesurlar onlara kendi korkaklıklarını hatirlatır. Sevgiden korkarız, sevgi sandığımız duygularımızın karşılığını alamadığımız için. Başarıdan korkarız, kendimi zi başurîlı sandığımız bir anda karşımıza çıkan engellere direnemediğımiz için. Benliğimizi ifade ctmektcn korkarız, çocukJu^umıızda kendimiz olduğumuzda cezaJandırıldıgımız, arıne babanıızın istediği doğrultuda maskeli davrandığıınızda ödüllendirildiğimiz için. (Jesaıet korkunun olmaması değil, korkuya rağ men adım atabilme becerisidır Cesaret, bize karşı gibi görünen koştıllara rağmen güvcnlc ve güçle risk alabilmek ve yapmak istcdi^imiz şeyi yapmaktır. Engeller sizi kamçılayan, azminizi arttıran yardımcıları nızdır. İstediğiniz şey, önünüze altın tepside sıınul saydı şüphesiz ondan zevk alamazdınız. Engeller, içinizdeki gücün ortaya çıkmasını sağlayan anahtarlar dır. Engelleri aşmanın hazzı çok büyüktür, yeter ki içinizdeki cesareti özgür bırakın, ötesini yaşama bırakın. Çöp tçeri Çöp DişarıGestalt Terapisinin Kurucusu Perls'in Neşe, Acı ve Bilgelik Dolu Yaşamöyküsü / Frederıc Perlt / Türkçest. Yasenıin Akdernır / Kııraldışı Yayıncılık / 251 s. "Bu işi insanlara bırakın: Olmadıgı bir şey olmaya çalışmak, ulaşaÇ0P9C0P mayacağı ideallere sahip olınak, lCERlBulSARI mükemmeliyetçilikten korunnıak için mükenımeliyetçilikle lanet lenmiş olmak ve sonsuz zıhinsel eziycte giden yolu açtnak. Kışının potansiyeli ve bunıın gerçekleşimi ile bu özgünlüğün çarpılılması arasındaki uçuıum gittikçe daha bariz bir hale gelmektedır, "melı macılık" çirkin başını kaldırır. Gerçekliğin bırçok kaynagını ve özelliklerini eleyip bastırarak gücunü ortadan kaldır'mah'yız ve hayat şevkimi/.e ııvnıayan derecelerde sahte davranışlarla soııuçlaııan rollere bürün'nıeli'yiz. Cîerçek bir insanın bütünlüğü yerine hayali insanların bilinmeyen umutsuzluğu, çatışması ve parçalanışı." Freud'dan sonra psikıyatrinin en et kin yenilikçisi, Geştalt Terapisi'nin kıımcıısıı Perls'in yaşamöyküsünü okurken psikolojive ilişkin oldııkça öğretici biJgilerle de karşdaşacaksınız. Bitmeyen Göç Konuk Işçilikten UlusÖtesi Yurttaşlığa / Nernnn AdabadanUnat / Bilgı Ünıocrsttaı Yayınlan / İX1 ? Göç olgusu üzerine kırk yıldan beri kuramsal ve tıygulanıalı araştırmalannı sürdüıen Prol. Dr. Nermin Abadan Unat bu çalışmasında, demografik hareketlerin tarihçesini, bunıın Türk toplum yapısında yarattığı değişimleri ve uluslararası aiantla oynadıgı rolıı irdelemektedir. Yapıtmda bu de ğişimlerin sonueu oıtaya çıkan kıışaklar arası farklılıkları ve ıılus devletin yeni ışlevlerini ınceleyen AbadanUnat, kiı reselleşme çarkına giren yeni Türk göçmenlerin, goçmen veren ve alan birçok ülke vatandaşı gibi larklı bir yurttaşlık bilincine ulaştığını saptarken; "ikili", "üçlü" ve "çoklu" kimliklerin çiite vatandaşlık statü sünü de aşarak yenı bir kimliğe sahıp, yenı tıp msanı yarattığını belirtmektedir. Hortumun Ucundakiler Türkiye'de Batan Bankaların Hikâycsi / Hakan l'artan / Toplııtmal Donıt)ibn Yayınlan / 544 s 1 üıkiye'de batan bankalaı hep HOmJMUNUCUNOAKtL» sorıın olmasına karşın nedense üzerine gidilmemiştır. Yarattıkları zarar dııdak ııçuklatıyor anrak tepkiler yetersiz. Kolay yoldan köşe dönnıek isteyenler, devleti dolandıııııayı alışkanlık haline ge tirenler, hem toplumsal duyarsız lıktan, hem de yasalardakı açıklar dan iyi yararlandı. F.skıden de bankalarda sorunlar yaşandı ama son 45 yılda halkın sırtına biııen yük inanılmaz. iyimser bir bakışla en az 30 ıııilyar dolar... Biıaz daha gerçekçi olursanız 50 nıilyar dolardan söz etmek ge rekir. Bu yağma son bıılmazsa toplumıımıızıın geleceği resmen kararacak. Türkiye'de banka horrumlamaları ile ilgili kapsamlı bir belgesel araştırma yapan yazar kitabında batan bankaların trajik hikâyesini, kişi portrelerini ve dönen dolapları anlatıyor. Satılık Vatan / Yılnıaz Dıkbaş / Toplunıuıl Döniijüm Yayınlan / 552 <; Türk halkının, özelleştirmeler konusunda doğru bilgilendirilmedi^ini, onu bilgilenditınekle görevli olan üniversitelerin, sıvil toplum örgiitlerinin ve siyasal paı tıleı in büyük bir çoğunluğunıın olanlara sessiz kaldi^ını, hatta bazılarının daha da ileri giderek Türkiye'yi sömürgeleştirme amacı taşıyan özelleştirmelerden yana olduğunıı savlayan yazar, iki bölümden olıı şan kıtabının ilk bölümündc, 19791997 yılları arasında Türkiye ve 55 ülkede özelleştirme uygulamalaC U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 72 SAYFA 20
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle