24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

0 KURL A R A Türk bilim tarihinin en önenıli adlarından biriydi Bülent Tatıör. On'u 28 Kasım 2002 tarihinde yitirdik. 1940 yılında htanhul'da doğmuş, Galatasaray Lisesini ve İstanbul Üniversitesi'ni bitirmiş, ParisX, Dijon, Cenevre ve istanbul Hukuk Fakültesi'nde öğretim üyeligi yapmıştı. Geride btraktığı "Siyasi Düşünce Hürriyeti ve 1961 Anayasasi; Anayasa Hukukunda Sosyal Haklar; TCK 142 Madde, Düşünce Özgürlüğü ve Uygulama; Iki Anayasa (19611982); Türkiye'nin İnsan Haklan Sorunu; Türkiye'de Kongre Iktidarları (19181920); Türkiye'de Demokratikleşme Perspektifleri; KurtuluşKurulus; Türkiye'de Demokratik Standartların Yükseltilmesi; Osmanlı Türk Anayasal Gelismeleri" adlannı taşıyan yapttlan hukuk ve demokrasi tarihimizin vazgeçilmez yapıtlart olarak kalacaklar. Tanör hocamızı bir kez daha sevgi ve saygıyla amyoruz. 2002 yılının kasım ayı sonu ile aralık ayı ortalarına kadar olan sürede Bülent Tanör'ün yanısıra edebiyat ve sanatımızın Önemli isimlcrini, Melih Cevdet Anday, Faik Baysal, Memet Fuat, Neşet Günal'ı da yitirdik. Bu sevgili ölülerimizle ilgili yazılar elimize ulaştıkça yayımlayacafoz. îçinae bulunduğumuz 2003 yılının tüm okunarımıza ve yazarlarımıza mutluluklar getirmesini diliyor yeni yılımzı kutluyoruz. Bol kitaplı günler... TÜRHAN GÜNAY YusufAtılgan ın "Aylak Adam"ı bizlere ilginç bir evren sunmayı hâlâ sürdürüyor Avlaklrâın durgun sularında Ilk yayimlanışıyla son basımı arasında (19592001) kırk yıl olmasına karşın, Aylak Adam ilctişimsizliğin, duygusal ve düşünsel durağanlığın ve bireyselliğin her türlü tasan yokluğuna dönüşmesinin trajikliğini anımsatarak okura yadırgatıcı bir evren sunmayı sürdürüyor. NEDRET TANYOLAÇ ÖZTOKAT aynı türden psikolojik açıklamalar ışığında C'yi, dolayısıvla Güler ve Ayşe'yle ofan ilişkilerındeki başarısızlı& değerlendiririz. Kaldı ki anlatıcı da bu yönde tanıklık eder "Bir sigara yakıp durdıı. Işte sokak ondan gizlediğini sonunda açıklamıştı. Demek döne dolaşa hep Zehra teyzesine varacakbilir. Evet, Berna Moran'ın da belirttiği gibi, C de kurtuluşu bir kadınla ilişkide arar, ancak ilişkiyi besleyecek, ayakta tııtacak yaşamsal enerjiden yoksun kahraman bunıı nasıl yapacaktır? Zaten o da birşey yapmaz. Enerjiyi bir yoğunlaşma süreci olarak değil, yayılma süreci olarak yaşamayı yeğler: Acelesiz (Güler'le ilk buluşacağı gün, bulusma yerınin karşısındaki kahvede kızın onu bekleyişini izler, neredeyse kızın sıkılıp gitmesini ister gıbidir, son anda buluşma yerine gider), coşkusuz, pırıltısız, amaçsız, tepkisiz bir duruştur C'nin yaşamdaki duruşu, zamana alışkanlık larla ve yinelemelerle (aynı lokanta, aynı meyhane, aynı tür kadın aynı cinsel fantezi) yayıl mış bu enerjinin ne C'yi, ne de ikili ilişkilerini doruklara taşımayacağı da açıktır. C'yi karşıkohraman konumuna getiren bu hedefsizlik, özlenmeyen doruklar, sırt çevrılen pırıltılardır, ateş yerine külün yeğlenmesidir. Aylak Adam'ın iki kadınla yaşadığı ılış kideki beklentisizliğe yakın tepkibizliğini, duygusal yoksunluğunu da düşunursek, geç mişin o travmalı anılanndan, bir yaşam tasarısı üremeyişini daha iyi anlarız. Yine Moran'ın belirttiği gibi, Aylak Adam Zebercet'eoranla daha kültürlü, aydın, sanat ortamlarında bulunan bir kişidir. Böyle donanımlı birisinin düşselliğine baktığımızda yine aynı cüdüklüğü Duluruz. Babasıyla tey zesinin ilişkisini öğrenince dünyası kararan C Zehra teytesinin teninden ve imgesinden bas ka bir düşsel evren kuramamıştır. Duygusallığı da aynı yoksunluktan payını almıştır. Ba basıyla paylaşamadığı kozu, onun oğlunun tutunduğu tek olumlu değer, anne imgesıni yerle bir edişini affetmeyişı Aylak Adam ın bu güdük kalmış duygusallığını da açıklar. Bir meslek sahibi olmayışı da bu bastırılamayan baba nefretinden ileri gelmektedir. Baba saplantısı Ayşe'niıı güncesinde açıklıkla dile getirilmiştir: "Anamın babamın varlığına dayanamıyor. Neden her şeyi benden bekliyor? Kendi ölü babasından bile kurtulamazken" (s. 133). Aylak Adam'ın bedenselliği de düşselliği kadar kategoriktir: Yer, içer, arzular, öpüşür, sevişir, yüzer, bir ressam arkadaşına poz verir, gece eve dönerken yol kenarında işer, berberde tıraş olur. Işte C'nin tüm yaşam tasarılarını kötürüm kı lan varlık alanının bu denli kategorik bir düşsellik, dııygusallık ve bedensel pratıklerle sınırlanmış olmasıdır. Aylaklığı bu bağlamda dejerlendirmek olabifgeçmişle Adamdoğrıı(hesabı ir. Aylak geçmişin ve ilişkisinın J Imtiyaz Sahibi. Çağ Pazarlama Cazete Dergi Kıtap Basım ve Yayın AŞ yi temsilen Cumhuriyet vakfı adına llhan Selçuk Yayın Danışmani: Turhan Günay Sorumlu Müdür Mehmet Sucu Cörsel Yönetmen: Dilek Akıskalı Baski: Sabah Yayıncılık AS Idare Merkezi: Türkocağı Cad. tanbul Tel: (212) 512 05 05 Reklam:PubliMedia CUMHURİYET KİTAP NO: 3941 CağalOğlU. 34 334İS ean Paul Sartre yirmıncı yüzyıl edebiyatında sıradan insunın lantastik duruşuna dikkat çekmiş, gerçekdışı, doğaüstü bir evrcnde varlığını sorguladığımız bireyin değil, etiyle kemiğiyle, hepımizin paylaştığı bu dünyaya ait olan, varolan, "bir cenaze geçerken tabutu selamlayan, kilisede diz çöken, bavrak töreninde uygun adım yürüyen insanın ' fantastiğin biricik nesnesi olduğunu söylcmiştir (Situations I, s. 127). Aylak Adam C de okurda bcnzer bir ızlenim uyandırır: Tümııyle bizim evrenimizde yer alan, ancak hiçbiryaşam tasarısı üret(e)meyen, yaşamın kıyılarında "tembel tembel" gezinen, o devasü bireyselliğiyle bizi tedirgin eden önemli bir roman kişisi, modern insana tutıılmuş aynalardan birisidir. Gıttiğımiz lokantaua, ayakustıı bir şeyler atıştırdığımız pastanedeher an karşımı/u çıkacak gibidir C. Yusut Atılgan'da Balzac, Flaubert gibi ustaların damannı bulmamız hcr şeyden önce bu "karakteryaratma" sanatındanılerigelir. C'yi her yerde görebileceğimizi, örneğin yanı başımızda çalışan iş arkadaşımız olabileceğini çok iyi sezınleriz. ü t e yandan, Aylak Adam bize yirminci yuzyılın ıınlü karşıkahramanlarından Meursault'yu aııımsatır. Camus'nün kahramanı, tepkisızliğı ve suskunluğuyla, karşısında dikilen bu anJamsız dünyaya katılır gibi dururken, aslında iradesi dışında içine çekıldiğı bu saçmalıklar silsilesine ayak diremektedir. Berna Moran da Aylak AJam'âa iletişimsizlige dikkat çeker: "Iki roman arasında lAnayurt Otelt ve Aylak Adam} iletişimden kaçma gibi ayrıntılarda da bir benzerlik goze çarpar. Ornegin C meyhanede içerken kendisiyle yarenlik etmek i<,in lafa ginşen bir adamı bozar ve çeker gider meyhaneden ' (B. Moran, Türk romamna clc^tırti bir bakı$, 2, s. 220x. JVloran'a gore Zebercet gibi, Aylak Adam C.'de toplumdan kopuk, kadınsız bir yaşam sürdürürken, sorıınun çözümünün "aranan ve beklenen bir kadınla ilişki"de olduğunıı bilir ancak o da başarısızlığa yazgılıdır. Gerçekten de Aylak Adam'ın üniversite öğrencisi Güler ve ressam Ayşe'yle olan ilişkisinde cınsel doyum arayışı öne çıkar. Ama son derece acıklı bir arayıştır bu: Annesi yerine koyduğu teyzesi Zehra'nın, babasının elleri, dudakları, bedeni altında ezilen bacaklarını opmek ıster bu genç kadınların bacaklarında. llişki isteğinin başarısızlıkla sonuçlanmasında çocukluğa iliskin bu silinmeyen anıların yoğunluğunu buluruz Gerçekten de Aylak Adam'da kahramanın özel yaşamına, sorunlarına sağlam bir psikolojik çerçevede yaklaşılmıştır. Orneğin, C'nin Güler'in bacaklarını her öpmek istediğinde karıncalanan kulağının, romanın ilerîeyen bölümlerinde, çocukken Zehra teyzesiyle babasını yakaladığı zaman, kulağının yırtılmasıyla sonuçlanan cezayla ilişkilı olduğunu öğreniriz. Yine romanın sonlarına doğru, genelevden kendi evine gcitürduğu yaşını almış fahiijeden yalnızca saçlarını ok^amahinı istemesinı, kadının göğüslerine teyzesınin kokusunu duymak için başını gömmesini okurken 672 tı." (s. 142) Psikolojik çrizümlemelerinin romana katkısını asla küçümseyemeyeceğimız/lv/rt^/l</tfw, bize varltk (prfcence) anlam alanı ışığında aslında çok başka şeyler de söylemektedir: (7nin yaşam tasarısı, varoluş biçimi, yaşam enerjisi... gibi. Aradan geçen zamana, değişen okur kitlesine ve beklentüenne karşın romanın bizi büyulemeyi sürdürmesi bizce bu yönden açıklanabilir. C'nin "şimdı"sıne damgasını vuran sıradanlık, başarısızlık, kopukluk aslında şimdiye ilişkin bir yaşam tasarısının oluşamamastndan ileri gelir. Yaşam tasarısı enerji ister. Varlık gösterge bilimi bize, yaşamımızı iki tür enerjinın yönettiğini söyler (Greimas ve Fontanille): Bunlardan biri geçmişe yönelik, geri yönlü (retensif) enerjidır, en bilinen biçimi nostaljidir, ötekiyse, geleceğe yönelik, ileri yönlü (protensif) enerjidir, bekleyiş gibi. "Şimdi"nin dinamizmini bu ikı kuvvetin çekişmesi sağlar. Birınden birinin ağır.çekmesi şimdiyı erteler. Varlık gerilimdedir. Oznegerilimde, iki değer arasındaki mesalede var olur. C ıçin geçmiş tum ağırlığıyla bir varlık alanı oluşturur: Şimdiki zamanda genç bir kadını arzularken çocukluğunda yırtılan kulağının acımaya başlaması geçmişin C'nin cinsel enerjisine (yaratıcılığınar'), dolayısıyla, yaşamsallığına müdahale etmesınden baska bir sey değildir. Güler'le ya da Ayşe'yle Dİrhktelığınde üretemediği enerji, ya da tek üreyen enerjinin "cinsel istelc" sınırlarını aşamayışı (o da sakatlanmi!) bir "istek"), düşünsel ve uuygusal paylaşımın yapay kalması ancak bu varlık alaııında geçmişin izlerinin yoğunluğuyla açıklana kapatamamış olmasının) dayattığı sınırlar içinde bedensel ve duygusal varlığını "bir şey yapmama"yla, meslek sahibi olmamayla, aileden gelenle yaşamayla anlamlandırabüir ancak. Aylaklık C'nin üretemediği değerler yokluğunda tek anlam, tek varoluş biçinıidir. Tıpkı yaşamını yayılım ekseninde sürdüren tek boyutlu düş selliği, duygusallığı, anıları ve travması gibi. Aylak Adam C yaşamın sivri uçlaruıa tutunmayı, azgın dalgalarında boğuşmayı ret ederek aylaklığın durgun sularında varolmayı seçişıyle modern edebiyatımızın en önemli kişileri arasında yerini almıştır.» Aylak Adam/ Yusuf Atılgan/Yapı KreJı Yaytnları/ 159 s. SAYFA 3 Yusuf Atıiganın Aylak Adamı aylaklığın durgun sulannda varolmayı seçlşlyie modern edebiyatımızın en önemli kişileri arasında yerlni almıştır. KİTAP SAYI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle