Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
me açmazının anlamsızüğı, savaş, savaşm ardından yaşananlar, insanların anlam arayışı anlatılıyor. Yazar, kahramanlarını gerçek yaşamın tam ortasına bırakıyor ve yok olma tehlikesiyle yüz yüze kalan bu insanların yaşamlarından kesitler sunuyor. Böll, insanların nasıl savaştığını değil, savaşın insanlara ne yaptığını anlatıyor. Yazann ölümünden sonra yayına hazırlanan bu kitaptaki öyküleri Türkçe'ye ilk kez çevrildi. 7 Mühiir/ Murathan Mungan/ Metfi Yaytnlan Yazarın Şahmeran'ın Bacakları, Ulak ile Sadrazam, Makas, Kâğıttan Kaplanlar Masalı, Aynalı Pastane, Kapan Metin, ve Dumrul Ue Azrail adlı eserlerini ayn birer kitap halinde bir araya getiren bir set 7 Mühür. Murathan Mımgan meraklılarının ilgisine... mın, toplumsal gerçekleri kavramak için günümüzde de nasıl vazgeçilmez bir duşunce aracı olduğunu gözler önüne seriyor. Siddhartha/ llerman Hesse/ Çeviren: Kamuratt $tpal/ Can yayınlart/ 152 s Soylıı bir Brahman ailesinin oğlu Siddharrha'nın öyküsüdür bu. içinde büyüdüğü manevi dünyayla artık yetinemediği için memleketinden ayrıhp çileciler tarikatına katılır Siddhatha ve Samana olıır Ne var ki, aradığı bilgiye dünyayı kuçumseyip çile çekerek de ulaşamaz, gautama Buda'la karşılaşması da bu bilgiyi sağlayamaz. Dostu ve yol arkadaşı Govinda yiice Buda'nın peşinden gider. Ama Buda'nın öğretisi Siddhartha'ya ele geçirmeye çalıştığı izin kapısını aralayamaz. Govında'yı bırakıp yoluna devam eder Siddhartha. Sonra da dünyanın sunduğu hazların tadını çıkarmaya koyulur. Güzeller güzeli fahişe Kamala ile tanımaya başlar dünyayı, ardından ticaretle uğraşır, ama içinde taşıdığı Samana ruhu hiç ölmez ve sonunda yanıltıcı güzellikierle dolu bu dünyayı tiksintiyle terk eder. Kayıkçı Vasudeva'nın yanında çalışmaya başlar. Vasudeva'dan ırmağın gizini, değişimde saklı sürekliliğin, sonu gelmeyen dönüşümdeki birlik ve beraberliğin gizini öğrenir. Yazarın, "Hint ve Çin düşünceleriyle 20 yıllık bir aşinalığın ürünü" olarak nitelediği bu kitap, Hesse'nin Doğu dünyası ve Doğu bilgeliğini ne kadar iyi özümsediğinin kanıtı olarak görülmektedir. Bir Avrupahnın Hint düşüncesinin özüne kadar ulaşabilmesi Hint bilginlerini bile hayrete düşürmüştür. Siddharta'nın yaşamöyküsü, egzotik giysi içinde de olsa, özellikle Hesse'nin yaşamöyküsünü yansıtıyor. Doğu Yolculuğu/ Hermann Hesse/ Çevıren: Zehra Aksu Ytlmazer/ Can Yaytnlan/ 84 s Boncuk Oyunu'ndaki motiflerin I kun^nrı MIilk kez ortaya çıktığı, Boncuk Oyunu'na üvertür niteliği taşıyan "Doğu Yolculuğu"nda Hesse için yolculuk, kendi yaşam yolunun simgesine dönüşur, geçmişe, çocukluk döneminin suçsuzluğuna çekip götürür onu, insan olma sürecinin aşamalarını tek tek sergileyerek yanlışlara, kuşkulara ve umutsuzluklara sürükler. Üyesi olduğu ve ona katılma şansını veren Cemiyet inandıncılığını yitirmeye başlar ve yolunu şaşınr, başına gelenlerden dolayı başkalannı suçlar, kendine yabancı, ıssız ve kasvetli bir gerçeklik içinde kendini kaybeder. Ancak yolculan geçmiş ve geleceğtn, değişik zaman ve mekânların içine çckip göturen yolculuk değildir sarsıntıya uğrayan, aksine güçsuzlüğunden ve kuşkulanndan dolayı H, Cemiyete ihanete sürüklenmiş, dahası yolculuğun öyküsünü yazmaya kalkışmıştır ve bu nedenle Yüce Makam'ın karşısına çıkması gerekmektedir. Yüce makam, sanık H. hakkında beraat karan verir. H. H. kendisiyle yüzleşme sınavını başarmış ve insan olma sürecinde yeni bir aşamaya ulaşmıştır. Solgun Köpek/ Hetnrich Böll/ Çev Yadigar E&it/ Can yayınlan/ 168 s Elimizdeki bu kitapta, yazarın savaş sonrası kaleme aldığı öykü ve MlPlk kısa öykülerin yanı sıra, genç Heinrich Böll'ün savaştan önce yazdığı metinler de yer alıyor. Yumuşak, şiirsel bir dille anlatılan bu öyküler, aslında yaşamın acımasız gerçeklerine, savaşın ve savaş sonrası dönemin bireysel ve toplumsal gerçeklerine ayna tutuyorlar. Umutsuzluğun egemen olduğu öykülerde öldürGülUnesi Aşklar/ Mtlan Kundera/ Çev: Serdar Ri/al Ktrkoğlu/ Can Yayınlart/ 246 s Milan Kundera, bütün yapıtları ntıl.l arasında en çok bu kitabı, buyük .1 11 Nlsl keyifle, zevkle yazmış olduğunu \>KI söyler. Yedi öyküden oluşan bu kitapta, yazarın daha sonraki romanlarında geliştireceği aşk, yalan, yanüsama gibi temaların özünü, özgün ve yenilikçi anlatım tekniklerini bulmak mümkün. Hayatı yanılsamalar üzerine kurulu bir parodi olarak sunduğu Gülünesi Aşklar'da öyküler, 1958 ile 68 arasında yazümış. Kundera, o eşsiz kara mizahı ve ironisiyle kahramanlannın kımlik sorunlarını oyun gibi başlayan cinsel yanılsamalarını, trajik bir tutsaklıktan başka bir şey olmayan erotik güç tutkularını işliyor, cinseliik ve erotizmi benzersiz gözlem gücü ve duyarklığıyla, kusursuz bir estetik düzeye oturtarak işliyor. Bu öykülerin her birinde gülünesi aşklar yer alıyor, ya da ger çek aşk oyunları. Gülünesi Aşklar, bagkalarına dokunan bireyin ağır ağır, incelikle kendine yaklaşmasının kitabı. 4*KM4KM * MIHiUI DtUfttUHâUH t Sağ ve Solun Ötesinde/ Anthony Giddens/ Çevıren: • Sözen, Sabır Yücesoy/ Metıs Yaytnlan/ 253 s. Bugun politik olarak radikal olmak ne anlama gelebilir? Politik açıdan radikal biri, normalde klasık siyasi yelpazenin solunda duran ve muhafazakârlığa karşı çıkan biridir. Oysa günümüzde Sol savunmacı bir kimliğe bürünmüş, Sağ ise gelenek veya göreneğin önlerine çıkardığı engeller ne olursa olsun piyasa güçlerinin serbestçe işlemesini savunarak radikalleşmıştir. Bu tuhaf perspektif kayması nasıl açıklanabilir? Giddens bu soruyu yanıtlarken "felsefi muhafazakârlık" olarak adlandırdığı dünya görüşüne dayanan, ama bu bakış açısını, normalde solla bağdaştırılagelmiş değerlerfe bütünleştiren yeni bir radikal politika çerçevesi sunuyor. Ekolojik kriz incelemenin merkezinde yer alıyor ama Giddens bu olguyu genel geçer yaklaşımın dışında, toplumsal ve ahlakî bir düzen ola rak modernliğin sınırlarına gelmiş bir dünyaya verilen bir tepki olarak yorumluyor. Geleneğin, ve insan mudahalesinden bağımsız bir varlık olarak doğanın sona ermesi, küreselleşmeyle birlikte, bugun üzerine gidilmesi, değerlendirilmesi ve başedilmesi gereken temel meseleyi oluşturuyor. Sağ ve solun ötesinde, fundamentalizmin yükşelişi, demokrasi, süregiden cinsiyet ayrımları ve normatif bir politik şiddet kuramı konularına güçlü bir yorum getiriyor. Karşı karşıya olduğumuz politik sorunlara yeni bir yaklaşım arayışı içinde olanlar için temel bir okuma. TKP'nin Avrupa Ydlan/ Metın Gür/ Günizi Yaytnctlık/240s. Elimizdeki bu kitap, TKP'nin Avrupa yıllarına projektör tutmaktadır. (SO'lı yılların başından itibaren Almanya'ya giden Türk işçilerinin 70'li yıllarda TKP ile nasıl buluştuklarını... duygulu ve etkileyici yayınlanyla "Bizim Radyo", "Budapeşte Radyosu" ve "Sofya Radyosu"nun bu buluşmaya ne tür katkılar sağladığını... üye olmak için TKP'yi kimlerin aradığını, kimlerin kapısı çalınarak üye olma davetinin gelmesini beklediğini... TKP sempatizanlarının ATTF çatısı altında buluşma nedenlerini ve bu çalışmalar esnasında TKP ve TLP'in yayınlarından ne ölçüde etkilenerek şekillendiklerini bulacaksınız. Devlet Nedir? / Cem Eroğul/ lmge kitabevt/ 204 s. Toplumsal yaşamın her alanında, sürekli olarak karşımıza çıkan bir olgudur devlet. Ama gerçekte devlet nedir? Toplumun tümüne hizt met eden bir aygıt mı, egemen sınıfın baskı aracı mı yoksa toplumu haraca kesen, asalak bir örgüt mü? Cem Eroğul, bu kitabında işte bu temel sorulara yanıt bulmaya çalışıyor. Bunun için, Marksist kuramın temel araçlarını, kendine göre yorumlayarak kullanıyor. Çözümlemeleri ister soyut ister somut düzeyde olsun, devleti, içinde yer aldığı toplumsal gerçeklikle birlikte incelemeye özen gösteriyor. Böylece, geçmişte kaldığı öne sürülen Marksist kuraSAYFA 20 1 Baykuşun Günii/ Leonardo Sctascıa/ Çevıren Serntn Sayıt/ Can Yayınlart/ 110 v Elimizdeki bu kitap, yazarın 1%1 yılında yazdığı, en tanınmış romanıdır. îkinci Dünya Savaşı'ndan sonra kendini toparlamakta olan îtalya'nın özellikle de yoksul Sicilya'nın durumunun anlatildığı ilginç bir yapıt. Yazar romanını bir cinayet romanı biçiminde kurguluyor, bu da kitabı bir solukta okunur kılıyor. Öykü Batı Sicilya'da îkinci Dünya savaşı sonrasında mafyanın varlığının henüz kabul edilmeyen, gizemli bir mit olarak hissedildiği dönemlerde geçiyor, Işlenen bir cinayetin örtbas edilme çabalan sırasında işin peşine düşen bir jandarma yüzbaşısının serüvenini anlatan kitap, mafya sorunun sadece romantik bir mit değil, sistemin bir sorunu olduğun anlatmaya çalışıyor. Mafya'nın polisin, hukukun, politikanın hatta Katolik Kilisesi'nin içinde yuvalandığını ve bu kurumlann önemli bölümünde çok etkili olduğunu ortaya koyan, yöresel bir gerçek olmaktan çıkarak bütün ülkeye yayıldığının altını çizen roman, Mafya sözcüğünü ilk kez açıkça kullanması açısından da altmışlı yılların Italya'sı için oldukça yürekli bir girişimdi. Yazar, anlattığı öykünün örgüsünde gerçek olayları kullanmış olsa da, birtakım güçlerin saldınsına uğramamak için, gerçek kişi ve olaylarla olan bağı olabildiğince kırmıştır. Kırk yıl sonra bile bir solukta okunan, ayrıntıları ustaca vurgulayan Baykuşun Günü, yalınlığı ve yoğunluğu nedeniyle yazarın en sevilen romanı haline gelmiş. Sinek Kadar Kocam Olsun Başımda Bulunsun/ llatice Meryem/ llettşim Yayınlan/ 94 s Nasıldır mesela... Bir ayyaşın karısı olmak... bir apartman kapıcısının karısı... bir tornacının... bir cücenin... bir imamın... bir kuryenin... bir marangozun karısı... gardiyanın karısı... kasabın karısı... çok genç bir adamın karısı... ince ruhlu bir adamın karısı... bir işçınin karısı... avare bir adamın... bir adamın ikinci karısı... bir demiryolcunun karısı... bir tüccarın... bir sünepe adamın... bir emeklinin... bir oburun... bir lüzumsuz adamın... bir şoparın... ilkaşkının karısı... bir saz aşığının...bir kader kurbanının... yakışıklı bir adamın karısı... bir şairin karısı... yaşlı bir adamın karısı... bir garibanın... babasının karısı... ya bir de oğlunun... Nasıl bir yaşantıdır, neler hissettirir, nasıl katlanıiır, safası nasıl sürülür, hayalleri nicedir... Kuvvetli bir gerçekçilikle, ama mizahla, ama sevgiyle kurul ^ . CUMHURİYET KİTAP SAYI 672