22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yalnız Adam Mustaf a Kemal Dr ALEV COŞKUN Mustafa KemaJ'ın Samsun'a ayak bas masından tam 34 gun sonra 22 Hazıran 1919'da Amasya'ya "Amasya Kararları" alındı Bu kararlarda " Vatanın butunluğu ve bağımsızlığının tehlıkede olduğıı, ulu sun bağımsızlığının ulusun kesın kararı ve dırenışinden kurtaracağı" belırtıle rek "her ddden uç temsılcının gızlıce se çılerek Sıvas Kongresı'ne katılması" ıs tenıyordu Bu kararları Ataturk le beraber Rauf Orbay, AIi Fuat Cebesoy, Refet Bele ımzaladılar Bu kararlar Erzurum'da bulunan Kâzıtn Karabekir'e de detdmıştı Karabekir Paşa da bu kararları onayla dığını bıldırıyordu Bu kararlar bır bıldırı ıle butun yurda duyuruldu Bu bır ıhtılal bıldırısıydı Anadolıı ıhtılalının bu kararlar ve bu ge nelge ıle başladığı yerlı yabancı tum ya zarlar tarahndan kabul edılır Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın zaferle so nuçlanmasından sonra, ne yazık kı bu ıh tılal bddırgcsıne ımza koyanların kader lerı ve yoliarı bır bır ayrdmaya başladı Lozan Barış goruşmelerı surerken Ra ııf Orbay lasurtuşmelergunyuzuneçık tı Daha sonra Cumhurıyet'ın ılanı, hı lafetın kaldırılışı bu eskı arkadaşları kar şı karşıya getıren en onemlı etkenlerdı Devrımler teker teker uygulamaya ko nulurken ayrılıklar da daha açık bır bı çımde ortaya çıkıyordu Lord Kınros'un Bir Milletin Yeniden Doğuşu adlı yapıtında belırttığı gıbı 'Zafer ka/anılıncaya kadar arafaıında gızlı kalan uyuşma/lık şımdı su vuzune çikmıştı (s 459) Artık aralarındakı goruş ayrılıklarının derınlığı anlaşdmıştı Ataturk, "toplum sal bır aydınlanma devrımını adım adım gerçekleştırmek ıstıyordu Rauf Bey ve arkadaşları ıse 'toplumun ağır ağır ge lışmesını daha uygun goruyorlardı Onlara gore, aceleye, sert ve koklu de ğışımlere gerek yoktu Hele, Halıfelığın kaldırdmasını hıç ama hıç ıstemıyorlar dı Mustafa Kemal Nutuk'ta bu gerçeğı şoyle dıle getırmıştır "ulusal savaşa bırlıkte başladığım, ar kadaşlarımdan kımılerı, ulusal yaşamın bugunku Cumhurıyete ve Cumhurıyet yasalarına kadar uzayan gelışmelerınde, kendı duşunme ve ruh yeteneklerının kavrama sınırı bıttıkçe buna dırenmeye ve karşı çıkmava başlamışlardır " Bu yalın anlatımla, Mustafa Kemal, yola beraber çıktığı kımı arkadaşlarının "anlama yeteneklerının sınırında kendı sını terk ettığını" bıraz da buruk bır bı çımde ortaya koymuştur Kımdır bu yakın yol arkadaşları Işte, Amasya ıhtılal bıldırgesıne ımza koyan Rauf Orbav, Kâzım Karabekir, Alı Fuat Cebesoy ve Refet Bele Bu ayrılmaların koktekı gerekçelerı ve oykusu Alı Tartanoğlu'nun belgesel ya pıtı Yalnız Adam Mustafa Kemal'de ve rılıyor Eserın alt başlığı ' Ulusal Savaşa Bırlıkte Başlayan Yolcular"dır 450 sayfalık bu eser, her sayfasında belgelerle desteklenmektedır Bu kıtaptakı bolum başhkları şoyle dır 1 Bırlıkte Yola Çıkanlar 2 Refet Bele, Alı Fuat Paşa ve Ataturk SAYFA 16 3 Rauf Orbay ve Ataturk 4 Amenkan Mandası, Halıde Edıp ve Otekder 5 Kâzım Kara bekır ve Ataturk 6 Karabekir Sa vunmada 7 Izmır Suıkas tı 8 Fethı Okyar, y, k Sb Ataturk ve Serbest Fırka Denemesı 9 Inonu ve Ataturk 10 Sonuç Kıtapta, dışkder, ayrılma yoliarı gelıs meler ve sonuçlar belgelere dayandırıl mış, Ilgdı kışılerın yazdarı, meclıs konuş maları ve kıtaplarına gonderme yapıl mış, Hıçbır ıddıa ortaaa bırakılmamış tır Kıtabın yazarı Ah rartanoğlıı genç bır gazetecı Bırçok makalesı ve ıncelemele rı var Bu kıtapta bılımsel bır metodolo (i uygulanmıştır Bır doktora tezı ciddı yet ve tıtızlığıvle olayları ve konuları ele alıp ıncelemış, her olayı, konuvu ve ko nuşmayı belgelere dayandırmıştır Boylesıne bılımsel ve rahatlıkla okuna bılen bır eserı ortaya koyduğu ıçın ken dısını ve bu kıtabı yayımlayan Oncu ya yınevını kutluvorum Kıtabı butun Ataturk devrımcılerıne, genç Kuvayı Mıllıyecılere unıversıteoğ rencılerıne, oğretım uvelerıne ve konuv la ılgılenenlere salık verıyorum • Yalnız Adam Mustafa Kemal/ Alı lartanoglu/ Ankaıa/ Oncu Kı/np/ 2002 Tanrıkadın ABDULLAH TEKİN rı 12 Mart gunle DoktorTahıroğ retmen adayı Ay şe'den hoşlanmak ta hatta bunu evlı hğe donuşturmeye çalışmaktadır Âma Ayşe daha çok orgutle partıy le dgılendığı ıçın Tahır'e yeterınce ılg ve zaman ayıramadığı gıbı evlenmeyı de duşunmedığlnı belırtır Gozaltına alınan Ayşe savcılığa sevkedılme aşamasında Tanır'ın yogun ılgısıyle karşılaşır Ayşe'den umudunu kesen Dr Fahır, Zehra ıle evlenır ve bu evlılıkten ıkı kızı olur (, ahştığı hastanede tanıştığı Sacıde ıle olan dışkderını yoğunlaştıran Fahır bu beraberlığını evını ıhmal etme paha sına ılerı boyutlara goturur Dr I ahır çeşıtlıyer ve zamanlarda oğ retmen Ayşe ıle karşılaşır goruşurler Ama bu goruşmeler Tahır ın Sacıde ıle olan dışkderınden farklıdır Ayşe partı çalışmalarını surdurmekte ve Tanır'e karşı yıne katı davranmaktadır Dr Tahır ın karısı Zehra kocasının kı mı ılışkılerınden haberlıdır Bır defasın da Sacıde ıle beraberken gormuştur Kıtabın omurgasını bu ılışkıler ve bun ların etrafındakı olayların uzerıne otur tan yazar şaşırtıcı bır fınal oluşturmuştur Uç kadını bır araya getıren Dr Tahır bır veda konuşması yapar Sular duruldu ğunda uç kadınm da kendı olçeklerınde mutlu oldukları ve gokten duşen uç el mayı paylaştıkları bır tablo ortaya çiKar Dr Tahır, uç ayrı kadına da eşıt sayı labdecek oranda sevgı sunmayı nasd ba şarmıştır acaba? Pekı sevgı nedır? Sevgı kendı kendıne yeşeren fakat ba kdmadığında, ozen gosterdmedığınde solan bır ot mudur^ Yoksa bır çıçek ko 5 kusu mudur Bır an duyulup nemen sonra kaybolan bır guzel koku Sevgı de butun kokular gıbı gelıp geçıcı mıdır^ Yoksa yoksa, sevgı yalnız yurekle değd kafayla ınsandakı kapasıte oranında ge nışletılebılecek bır duygu mudur nedır? Aslında "sevgı" ortak paydasında ıkı kavramın etrafında donup dolaştığımı zı kabul etmelıyız Mutluluk ve Ozgur luk Mutluluk kışıden kısıye farkldık gosterır kuşkusuz Sacıde nın Dr Ta nır'le geçırdığı sıcak geceler, bedenınde mutluluğu duyduğu ıçın bır bakıma ın san olduğunu anımsadığından gorkem verıcıdır Insan, ınsan olduğunu genel lıkle mutlu olduğu zaman daha ıyı anlar Nıtekım Ayşe de partı çalışmalarının verdığı mutlulukla doyumlu bır ınsan konumundadır Bu tablo mutluluğun aynı zamanda ozgurluk olduğu sonucunu ortaya çıkarır Baskdara, engellere karşı dırenme ve ozgurluğe kavuşma, mutluluğu ozumleme ve ınsan olduğu nu anımsama Gerek Dr Fahır gerekse "darbe" gun lerının etkısındekı Ayşe bıraz daha ben cddırler Amaelbettegunumuzdekıeğı tımın doğal bır sonucudur bencdlık ve bır eksıklık bır olıımsuzluk boyutunda yorumlanmamaktadıı 'Bencd' adlı kı tabın yazarı Jer/y Stephan Stawınskı'nın roman kahramanlarından Maya'nın sev gdısıneyonelık olarak, "Sen yaşamın ıçı ne daldığın zaman ben ortaaa kalıyo rum Uyuyamıvorum, yıyemıyorum Hep senı duşunuvorum Ellerım tıtrı vor gozyaşlarına boğuluvorum Kendı mı kurtarmalı bu buvuk bağlılığı dene tım altına almalıvım' der ve dedıklerını de vapar Mava'nın yaptığı sevgıye kul kole olmaktan ote ozgurluğunu koru maktır aslında Mava'nın bencdlık ola rak yorumlanabdecek davranışina kar şın şunu duşunmek gerekır Maya'da bulunan çekıcılık aşK albenı bıterse acaba bızzat Mava nın kendısı de bıt 1 mevecek mı Içımızde buvuven sevgde rın varatacağı mutsuzlukları da gormek durumundayız Buna bencdldt dendse bıle Yazar Feyza Hepçdıngırler'ın kıtabı na adını verdığı Tanrıkadın'a gelınce "Evet butun kadınlar bıraz tanrıdırlar aslında, ama senın soyledığın nedenler le değıl Iertemız kalarak hıç sevışme den kendını el uzatdınca dokunulama vacak kadar yuksekJerde tutarak ulaşd maz tanrıkadınlığa, tam tersıne yeryuzu ne ınerek sevışerek dokunarak kırlene rek temızlenıp venıden kırlenerek tanrı kadın olunur Sevılmekten çok sevmeyı onemseverek severek ve sevmeyı oğre terek Sevgının butun pısldderden arın dıracağını, kırletmeyeceğını aşındırma vacağını eskıtmeyeceğını bılerek Hıç doğurmasalar bıle o guce yaşam verme gucune sahıp oldukları ıçın tanrdaşır ka dınlar Kendılerını katarak, kanlarıyla canlarıvla besleverek dunyaya venı can lar getırdıklert ıçın Anlıyor musun soy ledıklerımı bırtakım tortularla ağırla şan kafan bu en basıt gerçeklerı bde al gdamaktan acız mı yoksa Hor gordu ğun kendını ıçlermde bır verlere yerleş tıremedığın ev kadınlarına bır bak Ço cuklarının kocalarının karınlarını onlar doyurmuyor mu> Beslemek doyurmak bır tanrı nıtelığı değd mı* Kılımlerı ha lıları dantellerı oyaİarı uretenler yara tanlar adları sanları belırsız kadınlardan başkası mı>> Nınnderı ağıtları turkulerı yakanlar duzenler de onlar Sen ne ya rattığını şımdıye dek ne urettığını duşu nedur, onlar gozlerden ırak bır koşede tanrıkadınlık gıbı bır yaldızlamaya ge rek duymadan kendı sessızlıklerı ıçıne gızlençrek uretmeyı ve yaratmayı surdu recekler" (s 205) Bu soylemlere toprak adam da karışır "Toprağın altı ana rahmı gıbıdır, nemlı ve sıcak Doğurgandır toprak, kadıngı bı ya da kadın doğurgandır toprak gıbı Belkı topraktan almıştır doğurganlığını kadın, belkı toprağa vermıştır, ama\d dının tanrısallığından hıçkuşku duyma mıştır toprak Yalnız toprak değd, de nızler de gokler de ınanmıştır kadına ve tanrısallığına " (s 205) • Tanrıkadın/ Feyza Hepçıltngırler/ Remzı Kıtabevı/ htanbul, 2002/ 295 r "Uyam"ya yanıt MEHMETERGÜN "Marko Paşa Uzerıne Soz Alırken" başldtlı yazıma Sayın Aydın Aybay'dan gelen "Sevgılı" Turhan Gunay'ın nıte lemesı de "uyarı" uzerınde durmayı ge reklı goruyorum Çunku "Bay"lanan ve açık açık uyardan olmama karşın, aklı mın ermedığı başka bır şey de soz konu su değdse eğer, ortada bır yanlışlık oldu ğunu ve "uyan"nın doğru adrese gonde rdmedığını duşunuyorum Uzerınde adım bulunan zarftan çıkan mektupta soylenenlerle aramda herhangı bır bâ^, yok ya da ben kuramadım 1) Sayın Aybay'ın dk " uyarı "sı şovle "'Okuz Mehmet Paşa' başlığıvla yapıl mış bır yayın vardır ' Doğrusu bu ııva n"nın hangı gerekçeye yaslandarak ya pddığını anlayabılmış değılım Çunku ben de aynı şeyı, yanı "'Okuz Mehmet Paşa başlığıyla yapdmış bır yayın" oldu ğunu soyfuyorum "Uyarı"nın kaleme alınmasına vol açan yazımda dedığım şu "Azız Nesın ( ) kısa omurlu Bızım Pa şa de Okuz Mehmet Paşa gırışımlerının ardından Medet e kadar susııyoı Bu so/ler "'Okuz Mehmet Paşa başlığıvla yapdmış bır vayın"ın varlığını dıle getır mıyorsa, neyı ddegetırıyoracaba^ Mar ko Paşa Uzerıne Soz Alırken 'ın ' dar /a manlar"da ve bıra/ acele okunduğu an laşdıyor 2) Savın Avbav Yazıda 'Işte O adlı ardddan soz eddmıvor " dıyor Eddmelı mıydi'1 Yazımda uzerınde durduğıım ko nu "MarkoPaşa nın turevlerı" devıl çıın ku, "Marko Paşa'nın ne olduğu ' 1 u revlerınden ya da turevı olduğu ılerı su rulerek çdcarılan dergderden de, ' Mar ko Paşa nın ne olduğu"nun gorulmesı açısınuan sundukları olanaklar olçusun de, gerektıkçe ve gerektığı denlı soz et tım Azız Nesın'ın nıtelemesı de soyleye yım, "bazı açıkgoz leş kargalan"nca u kardan ve bıçımce ya da ıçerıkçe Marko Paşa'nın taklıdı olan ve yıne Azız Ne sın ın "Marko Paşa Meselesı" başlıklı ya zısında belırttığı gıbı "Alay Lala Paşa Mazete, Bekrı Mustafa " (Medet s 8) (18 Mayıs 1950), s 4) gıbı başka dergı ler de var yoksa Onlardan da so/ etmı yorum Uzerınde durduğum konu Marko Paşa nın turevlerı" değd çunku 'Marko Paşa nın ne olduğu ' Belırtmış tım, ama bır ke/ daha vınelemevı gerek sınıyorum "Marko Paşa Uzerıne Soz Alırken"ın 'dar zamanlar"da ve bıraz acele okunduğu anlaşdıyor Ama o den lı de onemlı değd bu Asıl onemlı ve uze rınde durulması gereken, Sayın Ay bay ın, adı geçen dergıyj anmjmamın "Marko Paşa'nın ne olduğu"na dışkın yargılarımda ne gıbı yanlışlara yol açtı ğını gostermemesı Oysa sozkonusu "uyarı"yı, Oner Yağcı'nın yazısındakı yanlışları Nedense onlardan hıç soz et mıyor Sayın Aybay1 duzeltırken yol aç tığımı savladığı yenı yanlışlara dıkkat çekmek amacıyla yaptığını belırtıyordu Bu yuzden adı geen dergının " Marko Pa ' CUMHURIYET KİTAP SAYI 654
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle