Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
esere rastladığımı hatırlamıyorum" demiştir. Bu eserinde Yücel demokrasinin, insan sevgisinin, hukuk devletinin, basın özgürlüğünün, evrensel ve ulusal kültür değerlerinin gerçekten yetkin bir savunucusu olduğunu kanıtlamıştır ve elinizde tuttuğunuz bu kitap asıl, Davam'a dayanılarak hazırlanmıştır. Köy EnstitüleriSistemi ve Düşiindürdükleri 1 / Feyzullah Ertuğrul/ Güldikeni Yayınları/ 18V s. Bu kitap, Hasan Ali Yücel'in, "Onların kurulmasına emek ve hatta hayat vermiş memleket evlatlan arasında bulunmak benim hayatımın en büyük şerefidir" dediği; Ismail Hakkı Tonguç'un, "köyü kendi öğeleriyle içinden canlandırma(nın)", "ikircikli, korkak, yorgun, zorluklara dayanıklı olmayan" aydınlardan onu böylelikle kurtarmanın kurumları olarak düşündüğü Köy Enstitülerini bütün yönleriyle tanıma olanağını veriyor. Dünya Edebiyatından Oykiiler 12 / tshak Reyna / Inkılap Kitabevı / 368 s.+360 s. /ster işaretleyerek, ister yazı.çiziyle ya da konuşarak, insan, dünya üzerinde var olduğundan beri durmadan birbirine bir şeyler anlatıp duruyor. Kimi zaman kendi başına gelen bir şeyi heyecanla betimleyerek kimi zamansa tanık olduğunu çevresine öyküleyerek. lşte elinizdeki dünya öyküleri de tam bu noktada, insanlığın bu en temel etkinliklerinden birine elden geldiğince tanıklık etmek için yola koyuluyor. Başlangıç çizgisiyse Giovanni Boccaccio'nun 13491353 yılları arasında kaleme aldığı Decameron. Antoloji, 14. yüzyılın ortalarına dek uzansa da, ağırlığı 20. yüzyıl yazarlarındadır. Türler konusunda ise antoloji, biraz da etiketlemeci bir mantığın yersizliğiyle "ana akımın"ın dışında tanımlanan "polisiye" , "bilimkurgu" ve "mizah"tan azımsanmayacak sayıda örnek içermektedir. Öykülerin uzunluklarıysa sayfa sınırı kadar romanla öykünün arasında bir üçüncü tür oluşturan "uzun öykü" ya da "novella"larla sınırlandırılmıştır. Elimizdeki antolojide en fazla temsil edilen edebiyat Ingiliz edebiyatıdır. Onu izleyen Alman, Rus, Fransız, Italyan, Ispanyol vb. edebiyatlarıyla 100 üyeli bir Dünya Öyküleri Meclisi oluşturulmaya çalışılmıştır. Her biri ayrı bir dünyaya açılan bu 100 öykülük kitaplar kütüphanenizin vazgeçilmez bir parçası olacak. Babil'in Asmabahçeleri / Genevieve Brisac / Çeviren Hülya Yılmaz / Can Yayınlart / 142 s. 1996 Femina Odülü'nün sahibi Genevieve Brisac'ın romanlarında hem çağdaş hem de çok içgüdüsel bir tını var. Okurun damağında ilk anda bıraktıkları şekerli tat, sonradan giderek acılaşıyor. Yazarın anlattığı sıradan olaylar; ev işleriyle, çoluk çocukla uğraşan kadtnlar, feminist toplantılar, vb.. okurun yüzünde önce bir gülümseme yaratıyor; ancak sonradan boyalar dökülüyor ve Brisac'ın ince sızısı ortaya çıkıveriyor: Her şey modern olabilir, duygular hariç. Brisac'ın "Deniz Kıyısında Bir Hatta Sonu"nda ki kahramanı Nouk, "Babil'in Asmabahçeleri"nde yeniden karşımıza çıkıyor. Nouk 68 kuşağındandır. O günler geçip gitmiş, o zamanları yaşayanlardan bazıları da günlük yaşamın sıkıntılanyla eski, büyük idealler arasında sıkışıp kalmışlardır. Feminist toplantılar, ev işleri, çocuk doktoru, özgür arkadaşlar ve bencil bir "hayat arkadaşı" arasında koşturup duran Nouk, bir gün ilginç bir teklif alır. Bir arkadaşı ona, Fransız kadınının cinsel yaşamı hakkında bir araştırmada yer alnıasını, araştırmacılara kendini anlatmasını önerir. Nouk, kendinden umulmadık bir biçimde, projeye katılmaya karar verir. Bir "68'li prototipi" olarak, yaşadığı ilk aşktan başlayarak bütün başından geçenleri anlatır. Bir film şeridi gibi gözlerinin önünden akıp giden yaşamına uzaktan bakmış, kendine ayna tutmuştur. Ne var ki, mııtlu olmak için bazen bu kadarı yetmemektedir. Nouk bunu acı bir deneyimle öğrenecektir. Ekonominin Küreselleşmesi I }acques Adda / Çeviren Sevgı Ineci / tletişim Yayınlart / 256 s. Küresel ekonomi belki son yıllarda ortaya çıkmış bir CUMHURİYET KİTAP SAYI 649 kavram, ama ekonominin küreselleşmesi hiç de yeni değil. Dünyanın toprakaltı ve topraküstü kaynakları, hem farklı farklı oldukları hem de her yerde bulunmadıkları için eski tarihlerden itibaren ticaret yoluyla gezegen etrafında dolaşmaya başladılar. Bu dolaşım döngüsü kimi ulusların lehine olurken birçoğununda aleyhine gerçekleşti. Dünya ekonomisini yönettiklerini söyleyebileceğimiz uluslar daha fakir ulusların hem doğal kaynaklarından hem de ucuz işgücünden faydalandılar ve buralara sahip oldukları yaşam ve tüketim alışkanlıklarını yerleştirerek kendilerine yeni pazarlar yarattılar. Elinizdeki kitap ekonominin küreselleşmesinin yanı sıra dünyanın her köşesinin, özellikle üçüncü dünyanın, dışa açılmaya başlayarak merkez uluslar yönetimindeki küresel ekonomiye entegre olma süreçlerini ve bundan hem ekonomik hem de toplumsal açıdan ne şekilde etkiiendiklerini terihsel boyutuyla inceliyor. Sanatta Anlatnın Görüntüsü / Rıchard Leppert / Çeviren tsmaıl lürkmen /Ayrıntt Yayınları / 384 s Richard Leppert elinizdeki kitapta Batı Avrupa ve Amerika resim sanatını ele alıyor. Imgelerin "görüntü"sü ile bunlann toplumsal ve kültürel olarak nasıl kullanıldıkları arasındaki karmaşık ilişkiyi inceliyor. Her imgenin anlamının, büyük ölçüde, zamanla değişen işlevince belirlendiğini göstererek, özellikle toplumsal cinsiyet, sınıf ve ırkla tanımlanan toplumsal farklılıkların yansıtılmasında görsel kültürün bir aracı olarak kullanılma biçimlerine dikkat çekiyor. Sanatta Anlamın Görüntüsü farklı bir sanat okuması öneriyor: Iktidarın av hayvanı resim tutkusuna, avlanan hayvanlarla kafeslenen kadınların imgesel çakışmalarına, kültürü biçimlendiren başlıca araçlardan biri olarak portrelere, resimlere yansıyan ciddiyete ve yansıtılmayan kahkahaya, yerleşik iktidara başkaldırmayı tetikleyebileceği endişesiyle asla toplu halde resimlendirilmeyen emekçilere yeniden bakıyor. Lizbon'un Son Kabalacısı / Richard Zımler / Çeviren Aylin Ülçer ; .artW j f t S » ' * / lletişim Yayınları / 408 s. Yıl 1507, kana susamış Hıristiyanlar gruplar halinde Lizbon sokaklarını arşınlamakta ya da götürüp yakalatmaktadırlar. 1497'de din değiştirmeye zorlanSor maları ve "Yeni Hıristiyan" diye adlandırılmalan Yahudileri kurtarmaya yetmemiş yerli halkın marrano (domuz) diye çağırdığı bu insanlardan iki bini isyanda hayatlarını kaybetmiş, birçoğuda kentin merkezindeki Rossio Meydanı'na yığılan kütüklerin alevlerinde can vermiştir. Gizli bir kabalacı ve tezhip ustası olan Abraham Zarco, bu kargaşada evinin kilerinde ölü bulunur; yeğeni Berekiah bir şohet bıçağı ile öldürülen dayısının katilinin, gizli batıni meclisinin üyelerinden biri olduğuna inanmaktadır.Yayımlandığı yıl büyük ilgi gören elinizdeki kitap, gizemli kitaplar, elyazması metinler, dini resimler arasında iz süren, polisiye tadında bir Ortaçağ serüveni. Posta Güvercini IKerime Nadir / Doğan Kitapçılık / 278 s Doğan Kitapçılık tarafindan "Aşka Davet" adı altında sürdürülen dizinin 13. kitabı olan Posta Güvercini Kerime Nadir'in usta kaleminden çıkmış en önemli ro Aşk Yolunda tstanbul'da Neler Olmuş / Reşad Ekrem Koçu / Doğan Kitap /l 50 s Bu macerada oğlan, Kasımpaşalı Yemenici Mustafa, on sekiz on dokuz yaşında, gençiğinin en ateşli çağında, güzelliğinin en revnaklı durağındaydı. Istanbul'un bütün esnar şehbazları gibi, şahinbaşı keçe külahı ve yalın ayakları Cezayir firarlı bir pırpın cilasun afet olduğu halde akran ve emsaline uymamış, bıçkınlık yoluna sapmayarak okumaya, maarife, tahsüe heves etmişti. Bir taraftan sanatında hüner ve marifet öğrenmiş, bir taraftan da beline gayret kuşağı kuşanarak hoca, usta önünde diz çökmüş, mürekkep yalamaya başlamıştı. Oğlanda bu aşkı gören ustada haftada iki gün onun camii derslerine devamına izin vermişti. Eyüp Sultan'da Camii Kebir'de perşembe ve pazartesi günleri, Şeyh Hüsammeddini Karamani'nin âşıkane, sadıkane ve şairane bir edayla verdiği derslere devam ediyordu. Doğan Kitap tarafindan yayımlanan eser kendine özgü üslubuyla, dört eski meddah hikâyesini günümüze taşıyor. Bir okuyun, ne kadar aşklar yaşanmış ve de nasıl yankılanmış bir zamanlar görün. Her Koşulda Yaratıcı Olmak /Neil Coade / Çeviren Aydın Ekim Savran / Epsilon YayınevıJ 154 s. "AkıUı Stratejiler" serisinin altı kitabı biri olan ve Neil Coade tarafindan kaleme alınan kitap okuyuculara stratejik yaratıcılıkta başarılı olmanm temel kurallarını gerçek örnekler eşliğinde aktarıyor. Yaratıcılık ve yenilik farklı bir yaklaşım getiren "Her Konuda Başanlı Olmak" ; okuyucuların yaratıcılık konusundai yaşayabileceği sorunların üstesinden gelmelerini hedefliyor Vaka incelemelerine ve interaktif örneklere de yer veren kitap, yaratıcılık ve yeniliğin temel unsurlarını anlatıyor. Işletmelerinde işbirlikçi bir strateji oluşturmak, yeniliğe açık, dinamik bir ortam yaratılmasını sağlamak gibi yönetim problemlerine de değinen kitap çalışanlar için gerçek bir kılavuz olacak. Patrikane ve Ekümeniklik /Niyazi Berkes /Kaynak Yayınları / 48 s. Prof. Niyazi Berkes , bu kitapta patrikanelerin Bizans'tan günümüze kadarki serüvenini ele aldıktan sonra, dikkatleri özellikle onun Osmanh'nın sömürgeleştirilmesi sürecindeki olumsuz rolüne çekiyor. Patrikliğin Kemalist Devrim'le ortadan kaldırılan olumsuz roUerinin, Cumhuriyet Devrimi'nin 1940'lardan başlayarak karşıdevrime dönüştürülmesi sürecinde Batı destekli îslami irtica ile birlikte nasıl canlandığını ortaya koyuyor. Konstantinopl'da Savaşın İki Yılı IDr. tiarry Stuermer / Çeviren Yurdakul Fincanaoğlu / Büke Yayınları 1206 s. Elinizdeki eserde , Avrupalının Türkiye'ye bakışının yaldaş/k bir Konstantinopl'da yüzyıl önce yazıya dökülmüş ipuçSavaşın iki Yılı |l*19 19 larını taşıyor. Kitap Birinci Dünya Savaşı yıllarında Alman gazetelerinden birinde muhabirlik yapmış bir gazetecinin Türkiye izlenimlerini ve düşüncelerini içeriyor. Bundan 85 yıl önce yazılmış olan bu kitabın Türkçeye çevrilmesi ve yayımianması Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği sorununun hem ülke içinde, hem AB çevresinde sicak bir tartışma konusu haline döneme denk gelir. Tam bir kör döğüşüne dönen AB üyeliği tartışmalarını, bu kitap ve benzerleri esas tartışılması gereken yöne çekmeye yardım edebilir. Elliott Dalga Prensipleri / Tuncer Şengöz / Scala Yayıncılık / 204 s. Tuncer Şengöz, yaklaşık beş yılı bulan bir kaynak taraması, araştırması ve analitik incelemelere dayanan bu kapsamh çalışma ile yanlızca analist ve yorumcuların değil, finansal piyasadaki fiyat hareketlerini tüm yatırımcıların on yıllar boyunca yararlanbilecek bir kaySAYFA 21 Selim llerinin görüşüyle: "Posta Güvercini gerçek bir romans. Aşkı değişik evreleri içinde büyük bir incelikle dile getiriyor. Aşk, duygu ve cinsellik sarsılışlarıyla başlıyor, zaman içinde özleme, erişilmezliğe, kavuşulamamaya evriliyor; ama çok daha ilginç, çok daha önemli bir aşamaya ulaşılıyor: Aşk.artık, birbirini çok seven, birbiri olmadan iki insanın dayanışması, ruh ikizliği oluyor. Neredeyse fizikötesi bir anlam ediniyor. manlarından biri. Dizinin editörü