02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Acı Direkleri Henri Michaux, yan aforistik yaşamsal öngörülerini, özlü açımlamalar ve yazınsal önermeler, ozansı deyişler biçiminde okurlara sunuyor. ULUS FATİH Henri Michaux"nun aforizmalan V lademir Ilyiç Ulyanov'un, 'Ne Yapmalı' diye bir yapıtı vardır, bu yapıun adını nedense çok severim, çünkü yıflar önce öğrencilik dönemlerinde, kimin kime ne dediği anlaşılmayan kakafoniye dönüşen tartışmalann arasında bir arkadaşımız çoğu zaman gülerek 'Ne Yapmalı' diye bağınr, herkes bir an ona bakınca da, sessizce 'Ne Yapmalıyız?' diyerek boyun büküp susardı. Bu durum geçici de olsa işe yarar, başıboş gürültüye son verir. lşte Henri Michaux'nun' Açı Direkleri' adlı kitabını elime alınca birden o günleri anımsadım, okuyacak olduöum bu kitap bir tarafa; l lenri Michaux ile ilk kez karşılaşıyordum. Ne yapmalıydım? Önceleri olduğu gibi hemen kitabı okumaya mı başlamalıydım, yoksa yıllar geçtikçe daha önemle ele aldığım kitap okuma işinin bana kazandırdığı deneyimle önce yazar hakkında bilgi sahibi mi olmalıydım, hatta döneminin düşünle ilgili oluşumlarını inceleyip, bunlardan ortaya çıkan akslara bakarak yönümü belirleyerek Michaux'nun gideceği yerleri tanıyıp, onu gerçekten anlayıp kavramaya mı çalışmalıydım, Yeterince olduğumu bilemesem de önce şair hakkında Dİİgi edindim diyebilirim... Bir ahşkankğımız vardır, elimize aldığımız kitabın yazarını tanımıyorsak, onun günümüz dünyasında yaşamakta olduğunu düşünürüz, aslında bu yanılsama bizim bügisizliğimizden kaynaklanmaz, bir kitap elimize geçtiğinde, gerçekte tanımadığımız biri, ama yaşayan bir homofaber tarafından bize gönderildigini düşünürüz, bunun aksini, işin başkalannca yapılabileceğini pek düşünıneyiz, düşünsek de nedense bize zayıf bir olasılık, olmayacak bir şey gibi geiir. Neyse, benim için yabancı, imgelemimde bilisizce postmodern bir yazann eri olarak algıladığım Michaux daha başlar başlamaz şaşırttı bu ölümlü okurunu. Çünkü kendisi bu dünyadan aynlalı 17 yıl oluyormuş, dahası zamanın göreceliliğine yalınkat bir örnek olarak geçen yüzyıhn oaşlarında (1899) doğmuş ve yine geçen yüzyıl sonlanna dogru (1984), gezegenin rüzgârlarına kanşmış. Geçen yüzyıl ki birkaç ay öncesiydi... Michaux'yu tanımaya çalışalım; onun şiir dünyasını, varlığından emin olunabilecek tek gerçeği, yani dünyanın olumsuzluğunu kavrayışından ayn düşünmek olanaksızmış. Kimlik bunalımı, bir klinikçi gibi ele aldığı çözümleme tutkusu, gerçek ya da düşsel yolculuk merakı ilk şiir kitaplarındaki yaklaşımlarmış. Ona göre yolculuklara çikmanın iki türü daha varmış, insanı özgürlüğe kavuşturan ve sözcüklerden kurtaran resim ve insanı kendi iç uzamına götüren kendinden geçme... Bu şair ve ressamın tutkulannın bir uzantısıymış. Şair, 1930 yılında ülkemize de gelmiş, "Plume Adında Biri' adlı yapıtını oluşturmaya ülkemizde başlamış, yani kitabın kahramanı Plume'nin doğum yeri bu topraklar, belki onu okumak bizim için pelc daha ilginç olabilirdi. Michaux'un hepimize vasiyet gibi bir serzenişi var, üzünç dolu mu, ironik mi bilinmez ama yeraltı dünyasından gelen bir inleyişe dö Şimdrye kadar hiç öldürmemıs olanfenalaşır, basdönmesine yaktn, beklenmedik, bağlayta bir heyecana kaptlır, terlemeye baslar. öldürmeye ilişkin hiç bozulmamts bekâret, bir çekim duymustur, şoka uğramifttr Bakırelıkler ne de çok sorunludur. Kendi türündekiler gibi meraklt ve utanmaz, insana karst saygtsız, kücük hayvam olusturan kücük kaburgalardan zayıfsünüşmüş artık; 'Gazetun. Ah!''... hir bâkireük asılmalı mı yokteler artık yasamadısa saklanmalı mıdır?' ğıtn: duyurduklarınMichaux'nun yazın dostlanndan biri da, beni bir kenarda Cioran'mış, oysa Aragon, Sartre, S. de unutmaym. Yasarken oldugumdan daha al Bouevar'de olabilirdi, çağdaş sayılırlar. çakgönüllü olurum öl Ama unutmayalım ki öncü bir edebiyat ile karşı karşıya isek onun çok parçab oldüğümde. Belki buna zorunluda sayabilirsı ması kaçınılmaz, bizim şair ve yazarlanniz, bana azıcık da ol mızın Fransız edebiyatından oldukça etkilendiğini hepimiz biliriz, burada demek sa zaman aymp okuyacak olan sizlere güvenıyorum. Cephede gerekir ki bizim de onlan bir gün etkileyebilmemiz için, artık onlarda bile buherseyden uzak kalan bir asker gibi, beni lunmayan edebi bir floranın okyanusunölüler arastnda yalnız btrakmayacapnm da yüzüyor olabilmemiz gerekir ve büyük umartm. Çok tasalandığım ve çok istediğtm için seçin beni onlartn arastndan. Iş bir ırmaktan söz edebilmek için, yüzlerce küçük ırmak kolunun onu besliyor olle o zaman konuşun benimle, sizden buması koşulu vardır. Ne var ki biz hâlâ sannu dtltyor ve size giiveniyorum...' sürleme ve yaşammda bir kalp bile kırmaGelelim alegorik yaşamlarımız adına mış insanlan süründürme peşindeyiz. sav sözlerin doluştuğu, 'verimli' yapıtı, Son bir alıntı daha yaparak, şairin vaAçı Direkleri'ne, şair yan aforistik, yasiyetine uymaya çalışalım ama ne o, ne biz şamsal öngörülerini, özlü açımlamalar ve uymuş olup olamadığımızı ölüm dedigiyazınsal önermeler, ozansı deyişler biçimiz bir çüt hece yüzünden hiçbir zaman minde okurlara sunuyor. 'Aya hayranlık öğrenemeyeceğiz!.. duyulduğu için gidilmedi. Öyle olsaydı 'Bir kurbag'a kalbi. Görmek gerekir kalbinlerceyıl önce orada olunurdu.'... 'Bibi, bedenden kopanlmıs, camdan bir türinın gelip senin içinde yüzmesine, senin pün içinde uygun birsıvı ile birlikte duruiçine yerlesmesine, senin içine alçt dökyor, çarpmaya devam ediyor, günler bomesine ızin veriyorsun ve sen hâlâ kendın yunca hatta daha da/azla. Kopanldığı göolmak istiyorsun!' Bakın oldukça dikkat g~ustekinden daha etkileyicı, kalbi görmek çekici bir açımı daha; 'Herdüsünce, biraz gerekir, her seyden kopmus, ama hâlâ zaman geçtikten sonra, insant durdurur Kaçmak için düşün... önce onların ışe ya ayakta, körlemesine ve boşu bosuna kendi istnde, dtkkatt daplmamıs, tek bir defa ramaz düşüncelerinden, daha sonra tse tekmeden, tek bir defa tereddüt etmeden kendi tse yaramaz düjüncelerinden kaçyerine getiriyoratma eserini; atıyor, atıyor mak için.' bundan böyle hiç kimse için, düzenli bir lşte yine 'Açı Direkleri'nden uskırıcı bir deyi; 'Filozof Djalt 'tn yazılannda şun gelgitin yarattcısı, doğada alçakgönüllü bir lar kayıtltdtr. hem sahip olduğumuz bilgi kurbağagilin ıçindeyhen ve organizmanın ler hem düşüncemız Siyahlartn gerçekte atardamarlan ve damarlartyla btrlestiğindekı gıbı (yaklasık herjaniye kandan, alvarolmadıpnı kesın olarak ortaya koymaktadır. Zaten olamaz da. Dünyada siyah yuvar ve akyuvarlarından, vs. birselpombirırkın varoldug'unu, gerçekten de Siyah palarken) lartn olduğunu saflara ınandtrmts olan Yaşamı kutsayan bu metin, 'canlılann!' şey; temiz olmamalart, kötü kokmalart ya her adımında, her soluğunda başka canda bağtmstz olmaları (herhalde parauz ol lılan yok ettiğini, bu güdünün de kendimalart sonucunda) nedenıyle bazı ınsansine bile yönelerek benliğini kemirip durlara yaptlan ve ayrım gözetmeksizin yavaş duğunu duyumsatıyor. Oysa ki; 'Açıldt yavaş yayılmı^ olan bir hakaretttr Bu hıç demır kapılar ardında laaverdi bahçem/ rastlanılmamış olunan ırkı yaratan olgu, Aslolan hayatttr beni unutma Hatçem. baska insanlan hor görme ve aşağtlama (N. Hikmet) arzusudur. Bu durumun dıstnda bu iözde Açı Direkleri'nin kanak resmi de ilginç, siyah insanlan sizden ayıran hiçbir şey bana Tarkovski'nin, Ivan'ın Çocukluğu yoktur. Neyse ki simdi kaybolmakta olan adlı filmini anımsattı. Savaş nedeniyle yabu mitosun ortaya çıktşına neden olan, payalnız kalan îvan, benekli, akça kavaknefret etmek için bir düşmana ıhtıyaç duIann arasında dolaşırken, değil dünyada yan kötülerın ve kustahlann kalbindeki evrende bile yapayalnız kaldığını, esen kin olmuştur yalntzca.' rüzgârda kavakiann ürpertici, tinsel bir Bir başka yaklaşım da su; 'Ktrda, oda hayalete dönüşmesiyle, masumiyetinin nın kösesinae bir stçanın hareket etttğtnı en acımasız çağında anlayacaktır. Kapaktaki resim aslında bir fotofiraf, yapıtın sagörüyorsun. Yokta rüzgânn kımudatiıg'ı bırpaçavra olmasın bu?Ara sıra daha çok hibi ise okuyucu için kitabı edindiğinde stçan gibi, ara sıra daha çok paçavra gibi. elde edebileceği gerçek bir sürpriz. Michaux, en iyi gezinin düşlerde yapılabileceğini savlayan sanatçılardan, onun aforistik, sorgulayan dünyasına elveda demeden önce bizde bir bakışla selamlayalım ama 'Gelecekte boru çiçeklerinde ınsan yavrulan yetiştirilecek' ya da 'Tanrt etten bılgisayar yaptı ama insanda eti bilgtsayarabagıadt' türünden olmasın, daha dokunaklı, daha içten bir sey olsun; 'Kaybolan umutlartmızı hoklasırdtk biz orda/bütün yenilmtsler, yentlenler birarailai Manastır keşışleri gibi yalvanr, yakarırdık günese/ 'oturduğumuz yerde / Ktpırdamazdıkl O' da doğmazdı...' îsterdim ki, iki balya saman üç eşek arasında paylaştınlır mı diye sorulacağına, 'Zümrüdüanka burada mı oturuvor' dive sorulsun!.. Michaux'nun, küçük risalesini okuyanlara ovgüler olsun. • Açı Direkleri/ Henri Michaux/Sel Yayınalık/ X5 s ALAIN PARIS SÜLEYMAN'IN SON RÜYASI Kanuni Sultan Süleyman döneminden bir aşk, dostluk ve ihanet öyküsü... Romanın kahramanı Avrupalı şövalye Ogier, okuyucuyu, Sultan Süleyman'ın 1521'deki ilk fetihlerinden 1529 Viyana Kuşatması'na, saray entrikalarından Yeniçeri ayaklanmalarına, Osmanlı'nın görkemli başkenti istanbul'un kalbine götürüyor. REMZI KITABEVI CUMHURİYET KİTAP SAYI 607
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle