22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

nitelikte yazdığı yazıları Cumhuriyet gazetesinde ve dergilerde ilgiyle ve beğeniyle okunuyor. Bu yazılar saklanması, tekrar dönülüp okunması gereldi incelemeler olduğundan.birarayagetirilmeleri, kiraplaştırdmaları çok yerinde olmuştur. Küreselleşme üzerine kitapları okurken, kimi zaman Ismet Inönü'nün bir düşüncesini anımsanm. tki kutuplu soğuk savaş koşullarından yakınıldığında; tek egemen güç, tek kutup olması durumunda sonucun daha da kötü olabileceğini belirtir anlamda bir sözle, o dönem de hiç akla gelmeyen bir yorumda bulunur. Bu sezgideki doğruluğu, geçen zaman içinde yaşananlar fazlasıyla gösterdi. Ne ki, küreselleşme ve Yeni Dünya Düzeni adı altında yutturulmak istenen ABD hegemonyasına karşı koyabilecek belki de tek anlamlı güç olması gereken sol, bu ideolojik bombardımandan etkilenen kesimlerin başında geliyor. Böylece en önemli mevzi daha baştan yitiriliyor. Sol, çoğulculuk, çokkimliklilik.. gibi kavramların etkisiyle, ilerlemeci özünden koparıldı. Dinsel, etnik, özelleştirme yanhsı, liberal; diğer dcyimle sol kavramıyla ve solun tarihsel misyonuyla bir araya gelemeyecek, sanayileşme öncesi toplumsal ilişki biçimlerini destekleyen ne kadar olgu vasa, neredeyse tümünü barındıran bir "sol" yapılanma yaratıldı. Hem de küreselleşme ile etnisitenin, küreselleşme ile teokrasinin, hatta tarikat egemenliğinin ne kadar uyumlu olduğu, çok vurgulanan "bilgi/teknoloji toplumu" savının gerçekliği hiç sorgulanmadan. Oysa insanlık, tam da sol değerlerin geçersizleştiği savını çürüten, büyük ölçüde sol argümanlarla açıklanabilen koşullarda yaşıyor. Yıldızoğlu, söz konusu koşulları az rastlanır yetkinlikte inceleyerek, okuyucu aydınlatıyor. Kosova'ya NATO müdahalesinin görünmeyen yüzündeki gerçekler, biyoteknolojinin zararları ve uluslararası tekellerin yıkıcı etkileri, enerji (petrol) bölgeleri ve ABD hegemonyası, IMF ve Dünya Bankası'nın, MAI ve benzeri anlaşmaların az gelişmiş ülkelerin toplumsalsınıfsal yapüarnıda yarattığı çözülme, küreşelleşmenin küresel ve yerel sonuçlan, "Üçüncü Yol" diye bilinen Blaire tipi solun sınıfsal dayanaklan ve tıkanışı, nükleer santrallar, YDD ve nükleer silahlanma yazarın gezintiler sırasında uğradığı duraldardan bazıları. "Işte New York Times Sunday Magazine den, Thomas Friedman'ın Küreselleşme ve serbest piyasa üzerine yazdıklari: 'Küresel ekonomik bütünleşmeden en çok faydalanan ülke olarak, bu sistemin sürdürülmesini sağlamak bizim sorumluluğumuzdur',.. 'Küreselleşmenin sürdürülmesi bizim en önemli ulusal çıkarımızdır... Küreselleşme biziz, ABD'dir... ve biraz daha açık ifadeler: 'Piyasanın gizli eli, gizli yumruk olmadan asla çalışmazMac Donald, Mc Donnel Douglas (F15'lerin yapımcısı) olmadan gelişemez. Silikon Vadisi teknolojileri için dünyada gereldi güvenlikli ortamını sağlayan gizli yumniğun adı ABD silahlı kuvvetleridir". (s.68) Önemli araştırmalar yapmış bir gazeteci olan John Pilger'in The New Statesman dergisinde yazdıklarını şöyle özetliyor Yıldızoğlu: "Ramboullet anlaşma metninde, çokuluslu askeri uygulama gücünün statüsü başlıklı 7. kısım NATO'nun salt Kosova'ya değil tüm Yugoslavya'ya bir işgal gücü olarak girmeCUMHURİYET KİTAP SAYI 610 yi planladığını açıkça ortaya koyuyor: NATO güçleri 'sivil, idari, cezai, yasal süreçlerden tüm koşullarda, tüm zamanlar için mııaf tutulacaklardır'... 'NATO personeli hava ve kara araçlan, tekneleri ve gereçleriyle Federal Yugoslavya Cumhuriyeti sınırları içinden, ilişkili topraklardan, kara sulanndan ve hava sahasından, sınırsız, engelsiz, koşulsuz geçme hakkına sahip olacaktır'... Yugoslavhükümeti 'NATO tarafından gerekli görülen tüm telekomünikasyon servislerini hiçbir ücret talep etmeden, basit bir istek üzerine NATO'ya devredecektir'... 'NATO havaalanlarını, kara ve demir yollarını, limanları, hiçbir ücrete, vergiye vb. tabi olmadan kuilanma hakkına sahip olacaktır. Ekonomi serbest piyasa kurallarına göre işleyecektir". (s.73) Yazar küreselleşmenin toplumlardaki sınıfsal dengeleri değiştirerek, totaliter toplumsal eğilimlere ve iktidarlara nasıl yol açtığını şöyle açıklıyor: "Özetle, küreselleşme (az gelişmiş ulus devlettekiCG) yönetici blok içinde bir değişikliği gündeme getirirken, toplumda istikrar kaynağı olan bölüşüm ilişkilerini dağıtıyor, böylece orta sınıflar içinde yoksullaştırıcı bir etki yaratıyor." Bu durumda "...orta sınıfların yönetici blok karşısında bir bağımsızlaşma eğilimine gireceklerini görebiliriz" (s.167) Izleyen aşamada ise artık orta sınıfın desteğini sürdürmek istediği için onun eğilimlerine göre biçimlenen bir yönetici blok, "etnik, dini, ulusalcı duyarlıkJarı keskinleşmiş, otoriter eğilimleri artmış", dolayısıyla demokrasi ve uzlaşma istemi çok zayıflamış bir orta sınıf vardır. Yani, yönetimin uyum sağladığı kesim de budur. Ve Yıldızoğlu'nun da pek yerinde belirttiği gi bi, "Bu dinamik esas olarak küreselleşmenin var olan çelişkilerin üzerinde yarattığı basınçtan kaynaklanır ama faturasını halk sınıfları kan ve gözyaşıyla öderler". (s.168) Yazarın önemle dikkat çekmek istediği diğer bir durum ise solun da tanımının ve değerlerinin uzağına düşmesinde rolü olan, toplumsal bilincin kitle iletişim araçlarını denetimleri altında tutan belirli merkezlerce ikili tercihlere zorlanmasıdır. ABD'ye saldırı sonrasında Bush yönetiminin tavrında da bunu gözlemek olanaldı: Ya bizden yansınız (ki bu durumda belki ödüllendirilirsiniz) ya da terörist güçlerden yanasınız, yani düşmanımızsınız, mutlaka ezileceksiniz. Bu baskı kısa bir süre önce Kosova için tezgâhlanmıştı: "Bugün karşımıza çıkarılan ya Miloseviç ya NATO, ya milliyetçilik, ya küreselleşme seçenekleri, aslında küreselleşme ve Yeni Dünya Düzeni gerçeğini gizleyen ideolojik kurgularıdır. Bu seçenekleri reddetmek, Yugoslavya'nın parçalanmasını hazırlayan, Miloseviç'i, NATO müdahalesini yaratan, milliyetçiliğin yükselmesine yol açan, Yeni Dünya Düzeni kurma girişimlerine; ABD'nin ekonomik hegemonyasını güçlendirirken demokrasiyi erozyona uğratan küreselleşmeye karşı çıkmak, günümüzün gerçeklerine ve insanlığın yüzyıllardır süren demokrasi, özgürlük mücadelesine ve uluslararası barış hedefine daha uygun tepkiler olacaktır" (s.86). ABD'ye yapılan saldırıyı doğru anlamlandırmak için de okuyucu bu kitaptan çok yararlanacaktır. Şöyle ki, saldırının ardında; ABD'nin ulus devletleri güçsüz kılmak için dinsel ve etnik bölünmeleri, 'Insan hakları' makyajı altında beslemesinin, tüm az gelişmiş dünyayı gericileştirme planının etkisi hiç mi yok? Ekonomide ve politikada sürekli şekilde, dünyanın en büyük ulus devleti olan ABD'nin yararına işleyen küreselleşme sürecinin yol açtığı yoksulluğun, baskı koşullarının, diktatörlüklerin, savaşların, sivillerin yerlerinden yurtlarından edilmelerinin, bir bilgisayar oyunu oynar gibi öldürülmelerinin payı hiç mi yok? ABD bu insanlık trajecüsinin daha ne zamana kadar süreceğini sanıyor? Yıldızoğlu'nun gezintileri kötülüğün bilgisini, ve de bilincini oluşturuyor. Kötü Sonsuzda Gezintiler / Ergin Yıldızoğlu/ Cumhuriyet Kitaplart/ 368 s. ZULFU LİVANELİ • • •• Düşler Yakın . Takipte MURAT OZMEN "Düşler Yakın Takipte", Ozan Celal Oymak'ın ilk şiir kitabı, 62 şiirden oluşuyor. Kitabın "Şiirce yaşamak" bölümünde, şiir ve ozanlara ilişkin görüsler belirtilmiş. Ozan, "Şiir, bir ressamın elinden, fırçasından çıkmış bir sanat eseri gibi renklerle bezenmelidir. Sözcükler, birbirleriyle dans eder gibi uyumlu olmalıdır. uyak uğruna dizelerde, dörtlüklerde sözcüklerüı uyumu ve ruhu öldürülmemelidir. Şiir, geceyi, karanlıkları aydınlatan bir ışık, insana yasama sevinci veren birg üneş, dertleri, kederleri paylaşan bir dost gibi olmalıdır" diyor. Bu dşünceler, onun şiiri anladığını, şiir sanatını ciddiye aldığını gösteriyor. Mutluluk, düşler, nayauer, gönül, sevgili, aşk, özlem, umut, özgürlük, yalnızlık, evler, işçiler, çingeneler gibi kavram ve varlıklar, şiirlerinin konusu olmuş. Bazı şiirlerüıde ise, yerel konulara eğilmiş (Amele Hasan, Çingeneler), bazı şiirlerinde de yaşamından izler var (Toprak Damlı Evler). Şiirlerin bir bölümünde hece ölçüsü kullanılmış. Örnekleri: Yalnızlığıma, Sevdaya Şarkı, Ümit, Bir Şarkı Söyle... vb. şiirlerin büyük bir bölümünde ise, serbest ölçü kullanıldığı görülüyor: Final Düdüğü, Luna Park, Kırk Kapı Kırk Durak, Özlem... vb. Ozan, aşağıdaki dizelerde güzeli, şiiri yakalamış: "Gecenin kollan uzun, Sarmış bedenimi. Nefes alamıyor düşlerim." Gecenin Kolları, S.8 "Yalnızlığa ağıt yakar, Bu şehirde sokaklar." Şehir ve Sokaklar, S. 9 "Ne olur kapını arala biraz, Sevgimin güneşi, odana girsin." Sevdaya Şarkı, S. 13 "Elimi Uzattım, Gökkuşağına; Gülümsedi güneş." Baharla Gelen, S. 47 Verilen dizelerden anlaşılacağı gibi, ozan en güzelin peşinde. Anlaşılması güç duyguları anlatmaya çalışıyor. Hep bir arayış içinde olduğu seziliyor. Ozan, Tkitabının "Şiirce yaşamak, bölümünde, şiir yazmanın güçlüğünden söz ediyor. Bana göre de şiir, sanat dallarının en zor olanıdır. Ince duyguları, uçucu güzellikleri anlatmak gerçekten çok zordur. Yaratılıştan ozan doğmayı, zengin bir kültür birikimine sahip olmayı gerektirir. Ozanın dediği gibi, "şiircesine sevmek, sevilmek, şiir dolu bir dünyada yaşamak çok güzel." Ozandan diîeğimiz, bizleri şiir dolu mutlu dünyalara götürmesi. Her gün biraz daha yozlaşan dünyamızda, şiire, sanata gereksinimiz var. Şiirli dünyalarda buıuşmak dileğiyle ozana başarılar dilerim. B Düşler Yakın Takipte / Celal Oymak /Kendi yaytnı / ENGEREGIN GÖZÜNDEKİ KAMAŞMA 1997Balkan Edebiyat Ödülü 77. yüzyıl Osmanlı sarayı... Bir idam mahkumu olarak yıllarca ölümü bekleyen şehzâde, birdenbire mutlak iktidarın sahibi olur. Siyahi haremağası ise, cinsel gücü elinden alınmış bir hadım olarak tam bir iktidarsızlık simgesidir. Bir gün bu iktidar alışverişi yön değiştirecek ve padişah mutlak iktidarsızlığm, haremağası ise padişah üzerindeki iktidarın temsilcisi olacaktır. Buna benzer, aynı değerde, beklenmedik sürprizlerle dolu bir başka kitap okumamıştım. Okura demek isterdim ki; evet, oku ve şaşır! ELIA KAZAN Yalnız ülkcmizdc değil, dünyada da hayranlıkla karşılanacak. YAŞAR KEMAL REMZI KITABEVI SAYFA 19
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle