Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 ö E K I M 2 0 0 1 ü Fethi Naci, EleştiriGünlüğü'nde, bu haftaOrhan Kemal'i hatırlamanın öneminivurguluyor .î.sayfada • S. Karaküçük, R Celal'in "Üç Yırmi Dört Saaf'ini değerlendirdi s sayfada • Hasan Akarsu, Z. LJvaneli'nin ödüllü romanını değerlendirdi w sayfada • Levent Cinemre, YKY'nin Kültür Dizisi 'ni değerlendiriyor 14. sayfada MIT/UP Cumhuriyet P A R A 8 I Z E K Niçin Marx, Hangi Marksizm? Server Tanilli, yeni kitabı "Değişimin Diyalektiği ve Devrim "de Marx 1 tekrar ve yeni gözlüklerle okumamız gerektiğini, ama bunun yetmeyeceğini ve liberal çıkmazdan siyrılmaya çalışirken, ileriye dönük bir toplum tasarısı da ortaya koymamız gerektiğini belirtiyor. Tanilli, insanlığın temel sorunlarını masaya yatırırken yeni tartışmaların da kapısını açıyor. VECİHİTİMUROĞLU "Değişitnin Diyalektiği ve Devrim", Türk düşünce tarihinc, büyük katkılan süren Server Tanilli'nin yeni yapıtının adı. Aziz dostumuz, profesör sanını kulan madığı için, ben de kıdlanmıyorum. Ben, bu değerli düşünıirümüzü, yurtdışında yaşamaya zorunlıı kıltndığından bu yana, saygın nocam Pertev Naili Boratav'a benzetiyorum. Türkiye Cumhuriyeti devletinin içine sindiremediği bu bilim adamları ve düşünürleri, yurtdış,ında yasadıkları sürece, salt yurtlarını düşünmüşlerdir. îkisi tie, Türkiye toplumunun, Atatürk aydınlığında, ancak, Marksçı bir ekonomi siyasası ie bağunsızlığını koruyabileceğine inanmış, bu yolda bilim ve düşiınce üretmişlerdir. Pertev Naili Boratav, beni yetiştiren insan olarak, yaşamımda, büyük bir yer tutar. Ancak, Server Tanilli'ye de, onun değin saygı duyuyorum. "Değişimin Diyalektiği ve Devrim", dünyanın ezilen halklarının, "küreselleşme" sürecinde, kendi varlıklarını nasıl koruyacaklarını gösteren bir yapıt. Server Tanilli, bu yapıtında, sergilenen küreselleşme siyasasının gizlenen içeriğini sergilerken, ezilen haiklarla dünya işçi sınıfının yeni örgütlenme biçiminin nasıl olması gerektiğini de gösteriyor. Yapıtın en önemli yanı bu. Küresel piyasa ve üretim, dolaşımı, yeni bir "vönetim mantığı" oluşturdu. Bu mantık, bütün azgelişmiş ülkelerle gelişmemiş ülkelerin devrimci aydınlarını sardı. Ülkemizin birçok eski Marksçılarını, üretimin ve meta değişiminin küreselleşmesinin, ekonomi ilişkilerinin, siyasal denetimden kurtuiup özerk duruma gelCUMHURİYET K İ T A P SA YI 6 1 0 Server yuie tartıştıracak: Değişffnin Diyalektiği ve Devrim mesi biçiminde yorumlara yöneltiyor. Oysa, küreselleşme, ulusal devleti (ulus devlet terimini sevmiyorum) çökertmiştir. Kavnağında, XVIII. yüzyılda kurulmaya başlayan ulusal devletlcrin, sınırlarını genişletme siyasası, küreselleşme sürecinde, tek bir gücün, tüm ulusal devletlerin sınırlarını, siyasal anlamda, haritada bırakıp doğrudan kendi sınırları içine alması biçimine dönüşmüştür. Küresel yönetim gücünü elinde tutan ABD, yeni dıınya düzeninı, "yeni yönetim" biçımınde öneriyor. Yeni yönetim, tüm geri bıraktırılmiij ülkelere, yeni bir "yaşam siyasası", bu siyasaya temel oluşturan yeni bir "üretim ilişkisi" dayatıyor. Yeni bir "toplumsal yaşam üretimi ilişkisi" diyebileceğimiz "yeni dünya düzeni", ekonomik, siyasal, ekinsel ve toplumsal alanların örtüştüğii bir bütünü olıışturuyor. Bıına karşın, bizim, Atatürk ii ve Cumhuriyet'i kütülemeyi, aydın olmanın göstergesi sayan Ikinci Cıımhuriyetçi Marksçılarımız, kürcscllcşmcnin en tehlikeli yanımn, halkların tarihsel süreçte yarattıkları ekinsel alanlan yok etmeyi temel si yasa olarak benimsediklerinın farkında değiller. Server Tanilli, geri bıraktırılmi!) ülkelerin eğitim ve öğretim izlencelerini inceleyerek, bu tehlikeyi sayılarla gösteriyor. Yeni güç, bütün ülkelerde (ulusal devletlerde), doğ rudan toplumsal yaşamın üretimini gerçekleştirmeye çalışıyor. Sanırım, bizim Marksçılar, Habermas Jürgen'i izliyorlar. Habermas, "tşçi sınıfının temel rolü bitmiştir." diyor.(l) Üretim var oldııkça, yaratan emegin roliinün bitmesine olanak yoktur. Ne ki, Sanayi Devrimi, son aşamada, yüksek ücretli "teknpkrat"ı yarattı. Bu da, yeni bir durum çıkardı ortaya: "Ücretsiz emek dolaşımı." Gelişmiş ve gerişmemiş tüm ülkelerde, büyük bir işsizler ordusu oluştu. lşsizlik, kapilalizm adına, daha büyük bir tehlike yaratıvor: "Toplumsal dışlama." Bu mantık, yeni bir "yabancılaşma" kavramına yol açıyor. Gerçi, "Toyatizm", emeğin sermayeye varsayımsal ortaklığı ile, yabancilaşmayı maskeliyor, ama sonunda, ücretsiz emekçiler yığınını engelleyemiyor. Bu, serma yenin katı baskısının sürdüğünü gösteriyor. Entel Marksçılar, tekniğin, her seyi altüst ettiğini savlıyorlar. Teknik, toplumsal etkinliğin yapay örgenleri nin dizgesidir (sistem). Doğa yasalarının öğretilmesi, bunların kılgılı (pratik) yaşama geçirilmesi sayesinde, doğa gereçlerinin içinde nesnelleşen çalışma etkinlik Devcımı 4. sayfuckı.