30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kapak konusunun devamı. Yaşananlar damıtılıyor; okunarak edinilen birikimse damıtılmış malzemeyi kullanabilmen için kılavuzluk ediyor yalnızca. Sonuçta sorunun çözülmesi ya da bir türlü hanflemesi gerekir sanılıyor, oysa her şey biraz daha kanşıyor. Tek mutlu an, öykünün yakalandığı an. Soruşturmafara verdiğimiz cevaplarda genetlıkle sevdiğimiz öykücülertn adlarınt veriyor, en beğendiğimiz on öykücünün adlarım sıraltyomz. Ben bunun biraz dısına çıkarak on öykücünün değil ama, beğendiğin yerliyabanct öykücülerin en çok beğendiğin öykülerinın adlarını sıralamant isttyorum. Çok sayıda beğendiğim, beni etkileyen öykü var. Hepsini burada anamayacağım. Önce yabancı öykülerin birkaçını sıralayım: "Muz Balığı Için Mükemmel Bir Gün" ve "Titrek Bacanak Connecticut'ta" (Salinger), "Morg Şokağı Cinayeti" (Edgar Allan Poe), "Ölüler" (James îoyce), "Amok Koşucusu", "Yakıcı Sır'\ *Satranç" (Stefan Zweig), "Boğulanların En Yakışıklısı" (Marquez), "Âura" (Fuantes), "Mırıldandığım Öyküler" (Cortazar), "Hafifletici Nedenler" (Joyce Carol Oates), "Fall River Balta Cinayetleri" (Angela Carter), "îyi Taşra Insanlan" (Flannery O'Connor). Yerli yazarların öykülerinden birkaçını da şöyle sıralayabilirim: Sait Faik'in özellikle "Havuz Başı, Son Kuşlar ve Alemdağda Var Bir Yılan" kitabındaki öyküleri, "Nehir" (Füruzan), "Bir Deli Ağaç" (Pınar Kür), "Aykın Öyküler" (Tahsin Yücel), "Hawa' r (Vüs'at O. Bener),."Ishak" (Onat Kutlar), "Kurt" (Erdal Öz), "Dostlukların Son Günü" (Selim 1leri), "Korkuyu Beklerken" (Oğuz Atay), "Uzun Sürmüş Bir Yaz" (Nedım Gürsel), "Boyacıköy'de Bir Aşk Cinayeti" (Murathan Mungan), "Tahta Kuşlar" (Aslı Erdoğan), "Aşktan Başkası" (Özcan Karabulut), "Hırça Mapası" (Mehmet Günsür), "Ev" (Asuman Ercan). Cemil Kavukcu Yüzlerce kitap arasından seçim yapmak oldukca güç. Yine de bir sıralama 'apmaya çalışayım. Önce yabancı yazarardan bir seçme yapayım: Suç ve Ceza (Dostoyevski), Çanlar Kimin Için Çalıyor (Hemingway), Şato (Kafka), Körleşme (Canetti), Zeno'nun Bilinci (Italo Svevo), Yanardağın Altında (Malcolm Lowry), îskenderiye Dörtlüsü (Durrell), Fransız Teğmenin Kadını (Fowles), Kapanda Üç Kaplan (Infante), Deri Değiştirmek (Fuantes), Beyaz Otel (D.M. Thomas) Amok Koşucusu (Zweig), Dublinliler (Joyce). Türk Edebiyatından başucu kitaplanm ise şöyle: Huzur (Tanpınar), Bereketli Topraklar Üzerinde (O. Kemal), Sait Faik'in bütün öyküleri, Oğuz Atav'ın bütün yapıtlan, Attilâ Ilhan'dan Bıçağın Ucu/Sırtlan Payı/Yaraya Tuz Basmak/O Karanlıkta Biz, Anayurt Oteli (Yusuf Atılgan), Sabahattin Ali'den Kuyucaklı Yusuf ve Kürt Mantolu Madonna, Dost (Vüs'at O. Bener), Bir Düğün Gecesi (Adalet Ağaoğlu), Bir Gün Tek Başına (Vedat Türkaii). Elestirmenler öykülerin için çok şey yazdı, çok şey söyledıler. Eleştirmenlerin, okurların, yazdtklarına bir de hangi açılardan yaklaşmalarınt isterdtn. Kajandan böyle şeyleri geçırdığın oldu mu? Yazdıklarım yayımlandıktan sonra benden çıkıyor artık ve bu aşamadan sonraki bütün yaklaşımları "olabilir" kabul ediyorum. Vazarken düşünmediğim, aklımdan bile geçirmediğim bir durum öykümü değerlendiren eleştirmen tarafından ortaya konunca şaşırıyorum ve bunu isteyerek yapmaya kalksaydım beceremezdim diye düşünüyorum. Ama Öykücülüğümüzün kendine özgü ırmağı Î okurun tepkisini, öykümle hangi noktada bütünleştiğini ya da bütünleşemediğini, anlattığım durumun onun dünyasında nasıl bir karşılığı olduğunu müthiş merak ediyorum. Daha önce sentnle yapılan söyleşilerde sana sorulan sorulara verdiğin cevaplardan anladığım kadartyla, bir yüzden, bir cümleden, daha doğrusu kendini duyuran bir temadan yola çıkarak yazdığın anlaşıltyor. Senin öykülerinde, şiirin ortaya çtkıştna benzer bir durum söz konusu. Öteyandan öyküde ayrıntılartn vediyalogların önemine de inantyor ve senin deyışinle "bu iki güçlü silaht" ateşliyorsun. Kendini duyuran tema, diyaloglar ve ayrıntılar. Metne, oradan okura taşınan tema ve dtyaloglartn, aynntılann metne yedtrilışt. Buradan hareketle ktsa öyküdeki, fenin öykülerindeki şiirsellik boyutuyla tlgıli düşüncelerini merak ediyorum. Öykü, AB kan grubu gibi; bütün yazınsal türlerden besleniyor, ama yalnızca kendi türünü besliyor. Şiirle roman arasındaki duruşuna baktığımda, öyküyü şiire daha yalun buluyorum. Bunu, imge ağırlıklı bir dil olarak da düşünmüyorum. Öykünün yazılış biçimi (ya da benim öykü yazma biçimim) önceden tasarlanmış bir kurguya dayanmayıp anlık etkilenimlerle olduğundan ilk hareket noktasında şiire yaklaşıyor. Bu yaklaşım öykü dilinin dinamiğinde de gizli. Sözcük ekonomisi ve işlevsel olanın seÇİmindeki titizlenme romandan çok şiire yakın tutuyor öyküyü. Şiirle öykü arasındaki en keskin çizgi ise, öykünün bir biçimde özetlenebiliyor olmasından geçiyor. Öykülerimdeki arayış şiirsel bir anlatımdan çok, öykünün yaşamla ör tüşmesi, içtenliği ve okurun gözünde canlandırılabiliyor olması kayguarını taşıyor. Burada da diyaloglar ve ayrıntılar önem kazanıyor. işlevsel ayrıntılann seçimi, süse ve abartıya kaçmadan bunların metin içinde kullanılması, sanırım bir şiir işçiliği gerektiriyor. Öykücülüğümüzün genellikle Sait Faik ve Sabahattin Alı damarlarından geldiğikabulediltyor. Tabii Vüs'at O. Bener gibı yazarların edebiyattmtzda ayrı biryeri var. Sence bu tki damar sürüyor mu? Sürüyorsa sen kımi, hangi damara dahiledebilirsin. Sen kendini hangi damarda görüyorsun? Sevgili Özcan, bu iki damarın daha 6O'lı yıflarda birbiri içinde eridiğini düşünüyorum. Öykü yazarlarının iki gruba aynldığını; bir grubun Sait Faik'ten etkılendiğini, onun gibi yazmak istediğini ya da bireyi ön plana çıkarmaya çalıştığını, öbür grubun ise Sabahattin Ali'yi öncü kabul edip yazdığını düşünmek hiç inandıncı gelmiyor bana. Bugün öykü edebiyatımızın kılometre taşları, kendi kültürel birikimimizden yararlandığı kadar Batı Edebiyatı'nın da etkisinde kalmıştır. Bu, bugün için de böyledir. Önemli olan, yazarın aldığını özümseyip bir senteze ulaşması ve söyleyeceklerini kendinden önce söyleyenlerden farklı bir biçimde söyleyebilmesidir. Sait Faik öykücülüğümüze yeni ve farklı bir açı getirmiştir. Kendi kuşağını etkilediği gibi kendinden sonraki kuşakları da etkılemiştir. Ama kimse Sait Faik gibi yazmaya kalkışmamıştır. Çünkü Sait Faik gibi yazılamaz. Her şeyin öykü olabileceğini göstererek geniş bir pencere açmıştır zaten. Kendimi bir yere koymam gerekirse bu yine de sınırları belirlenmiş bir yer olmayacak. Genç ve zengin bir öykücülüğümüz var. Aşılmış, yıpranmış yollarda, yazılmış öyküleri bir kez daha yazarak da ömür tüketilebilir, kendine özgü bir yolu arayarak da. Ben ikinci yolu seçtim. Bu yola Sait Faik'in ışığının çokça duştüğünü de söylemeliyim. Her öykünün kendi öykü kişileriyle kendi öykü atmos/erini yaratttğınt biliyoruz. Ama yine de senin öykülerinde erkek öykü kişiîerı egemen gioigörünüyor. Öykülerin buyantyla da dikkatı cektyor. Kadın öykü ktşilerinı başka öykücülere bırakmtş gibi görünüyorsun... Bunu neyle açtklıyorsun; çocukluğunun, mesleğinin erkek dünyastyla mı? Kadınlara uzak bir yazarla karşı karsıya olduğumuz söylenebilir mi? Böyle bir soru bekliyordum. Kadınlara uzak bir yazar değilim ama "aşk" teması öykülerimin oldukça uzağında duruyor. Her öykümde kadın olmadığı doğru, hatta öykülerimin çoğunda yok. Bu, biraz da ele alacağım kadın karakteri yeterince anlatamayacağım kaygısından kavnaklanıyor. Aşkın kıyısından geçen öyKÜİerim de var: Piknik, Çamurda, Eylül Yarın da Gelmeyecek, Patika, Bir Masanın Eksik Tarihi, En Eski Güvercin, Nolya vs. Burada da çoğunlukla erkeöin kafasında abarttığı düşsel kadınlarla yaşanan aşklar anîatılıyor. Benim öykülerimde, aşkın önüne geçen, yaşamın ya da "seçilen" bir yaşamın dayattığı başka alanlar ortaya çıkıyor; yalnızlık, düş kırıklığı, alkole sığınma gibi. Kadın ve aşk edebivatın, sanatın ve yaşamın vazgeçilmez bir parçası. Ama bunların çok uzağına düşmüş vaşamlar da var. Peki, ]eofizih mühendisisin; mesleğinin yazarlığına, öykülerine katktları neler oldu? Şöyle de sorabtlirim: Mesleğın sana ve edebiyatına neler getirdi, senden, edebiyatından neler götürdü? Jeofizik Mühendisliği önceden seçtiğim, istediğim bir meslek değildi. Seçenekler içinde bana en uvgunu olduğu için onu seçtim. En azından bir büroyla sınırlı, masa başı işi değildi. Çalışma yaşamım boyunca bu seçimimden ötürü C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 5 1 7 Zengin öykücülüğümüz Herkes tarfından sevHmek Cemıl, sana sormadan yapamayacağım: Marquez'ın Cortazar'la ilgili bir saptaması var; "O, belki de hiç istemeden herkes tarafından sevilmeyi başarabilen tek Arjantin'liydi." Bizim öykücülerden Sait Faik için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Son yirmiyıla gelince, isteyip istemediğini bilmiyorum ama, herkes tarafından sevilmeyi başarabilen tek öykücüsün. Fethi Naci'den Semih Gümüş'e, Feridun Andaç'tan M. Sadık Aslankara'ya, Tahsin Yücel'den Füsun Akatlı'ya... Buna katıItr mısın, neler söyîemekistersin... Böyle soruları nerden buluyorsun. Ne söylemeliyim, bilemiyorum. Herkes tarafından sevildiğim genellemesi oldukça iddialı. 1995'te, Uzak Noktalara Doğru yayımlandıktan sonra daha genis bir okur Kİtlesi ile buluşabildim. Başta Fethi Naci olmak üzere, adını andığın eleştirmen ve yazarlar öykülerim için hep olumlu şeyler yazdılar. Kendimi dışarıdan değerlendirmem güç. Üçüncü bir kişi üzerinde konuşsaydık daha rahat bir şeyler söylerdim. Eleştirmen ve yazarlar anlatımda yetkinleştiğim, Türkçe'yi iyi kullandığım, diyaloglarda başarılı olduğum, sokağı iyi yansıttığım, küçük insanIarın dünyalarını iyi anlattığım konusunda birleşiyorlar. Yapmak istediğimi yapabilmiş olmanın mutluluğunu duyuyorum. Benim için büyük onur, yüreklendirci bir durum. Aynı zamanda büyük bir sorumluluk da yüklüyor. Başlangıçta daha çok roman okuyordun, sonra öykünün çekım alanına girdin; roman okuyup yazsan da kendı yazınsal türünü buldun... Okuma eyleminin yazma eylemi ile atbaşı gümesi gerektiğinı biliyoruz. Senin kitap kurdu olduğunu da biliyoruz. Basııat kitapların hangilert oldu? SAYFA 4 Cemll Kavukcu, 'Ylrmi yılda dünyada ve ülkemizde çok $ey degişti. Ben de degi$tlm. Bu değlşimln bir blçlmde öykülerlme yansıması da doğaldır" dlyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle