05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Harold Lamb'den "Yıldızlann Efendisi Ömer Hayyam" ADNAN YUCEL E bul feth Ömer bin tbrahim; yani Ömer Hayyam. 10441123 ydları arasında yaşamış, mantık, felsefe, matematik, fizik ve astronomi konulannda çalışarak yapıtlar vermiş ve yaşadığı döncmde geleceğine ışdc tutmuş ünlü bir bilim adamı. Başlıca yapıtları: Mahtasar fi'l Tabiiyat (l'izik Yasalarının Özeti), ElCebr (Cebir), ElKevn ve't Teldif (Oluşlar vc Görüşler), Mizanül Hikem (Bilgelikler Ölçüsü), Ravzatül Ukul (Akıfiar Bahçesi), Rubaiyat (Dördükler). Aydınlanma sürecini yaşamış Batılı toplumlarda Ömer Hayyam böyle tanınmak ta vc böyle tanıtdmaktadır, Harold Lamb da "Yıldızlann Efendisi Ömer Hayyam" 4dlı tardıi romanında bu görüşe dayalı bir Ömer Hayyam yaşamı scrgiliyor. Yurt KitapYayın tarafından Suat Kaya'nın çevirisiyle yayımlanan romanı okuduktan sonra, yüzydlardan beri bizde ve diğer Doğu toplumlarında ddden dile dolaşan Hayyam'ın, gerçek Hayyam olmadığını cok daha açık bir biçimde görüyoruz. Sabahattin Eyuboğlu yagasaydı eğer, hiç kuş kusuz, iştc gerçek Qmer Hayyam, derdı. Çünkü o da gerçek Ömer Hayyam'ı Rıza Tevfik vc Abdülbaki Gölpınarlı gibi rubaüerinde aramış ve bulamamıştı. Rubaüpri Türkçeleştirirken bile, hangilerini Ömer Hayyam'ın yazdığını, hangileriniyse îranlı mollalann onu gözden düşürmek için uydurduğunu herkes gibi o da bdememiş; ama Fransızca çevirile,rinden gerçek Hayyam'ı sezinlemişti. Ömer Hayyam'ın Doğıdu bir düşüce ve şiir adamı olmasına karşın, daha çok Batı'da gerçek değerini bulduğunu, çünkü eski Yunan fdozoflarıyla bir yakınlığının olduğunu ve dünya ötesini kabııl etmediğini yazmıştı. Hupafeden bilime meli, kendisinin yaşadığı dönemde mollalar tarafından aülmıştır. Romanda tsfizârî'nin "Inşallah mollalar bunu duymaz" diyerek dilekte bulunması boşa çdcar ve Hayyam'ın dünyayı ve evreni yorurnlayan açdclamaları mollalar tarafından duyulur. Melik Şah öldükten sonra, basta lmam Gazali olmak üzere bütün mollalar toplanıp bir mahkcmc kurarlar. Hayyam'ın lcitaplarını yasaklayıp hepsini medreselerdcn toplatırlar. Daha sonra.jıalkı kışkırtarak gözlcmevini yaktırırlar. Ömer Hayyam'ın, evreni ve evren içindeki dünyayı yorumladığı.fenerli yddız kulesi ve ünlü matematikçi Öklit'in çalışmalarına dişkin yorumları, gözlemevi de birldtte dinsel bağnazlığın kurbanı olur. Bilime adanmışTcoca bir ömrün bütün meyveleri, bir hurafe güruhu tarafından bir gecede kül eddir. tştc o zam,andan beri bütün Doğu toplumlarında Ömer Hayyam, ya îranlı mollaların anlattığı gibi dinsiz ve sarhoş bir şair olarak ya da Melik Şah tarafından bazı Türkmenlerin ağızdan ağıza aktardığı gibi ermiş bir tasavvuf şairi olarak bilinegelmiştir. Bu algılama biçiminin günümüze dek gclmcsinde, o zamanki medreselcrdc yıldızları gözleyerek gclecekteki olayları önceden görme inancına dayanan astroloji (ilmi nücum) de astronomi (gökbilim) arasında benzerlik olduğuna inandması, çok önemli bir etken olmuştur. Melik Şah bile Ömer Hayyam'ı bir astronom olarak değil, yddızlara bakarak kendi geleceğini önccdcn söyleyen bir müneccim olarak yanında gezdirmiştir. Gözlemevini de bu amaçla yaptırmıştır. Hayyam'ın bir astronom olduğunu, yalnızca Melik Şah'ın vcziri Nizamül Mıilk ve diğer bUım adamları bdmektedirler. Mollalar ise onu hükümdarın müncccimi olarak bildiklcri için önceleri karşı çdunazlar. Daha sonra gerçeği öğrenir öğrenmez gözlemevini yaktırmakta gecikmezler. Bu olay tarih boyunca tekrarlanıp durmuş ve aydınlanma sürecini yaşamamış Doğu toplumlarının aaeta lcaderi olmuştur. Bu olayın son 6enzerlerinden biri dc Osmanlı döneminde Istanbıd'da yaşanmıştır. III. Murat, 1575 ydında Tophane tepesindc lstanbul Rasathanesi'niyaptırmıştır. Başında astronom Takiyüddin Mehmet'in bulunduğu bu rasathanede on beş bilim adamı tam beş yıl boyunca çalışma yapmışlar. Ne yazık ki bu rasathane 1580 yılının sonlarında Harold Lamb'ın " Yıldızların Efendisi Ömer Hayyam" adlı bu romanı, gerçek Ömer Hayyam'ı tanıyıp sahiplenmemiz için, bir romandan çok öte bilimsel bir kaynak niteliği taşıyor. Bu nedenle Ömer Hayyam'ın romanı, köhne karanlığımıza sızmış bir ışık gibi duruyor önümüzde. Onu, ışıktan korkmadan gözlerimiz açık olarak okumak zorundayız. Aradan yüzyıllar geçmiş olsa da geç kalmış sayılmayız. çoklukta hayalet sayılaruı var olduğunu söylüyor." "Allah Allah! tnşallah mollalar bunu duymazlar." Romanın yüz altmış dördün cü sayfasındayer alan bu konu^ ma, eerçek Ömer Hayyam'ın nasıl bir bilim adamı olduğunu gözler önüne sermektedir. Çalışmalarının sonunda hazırladığı güneş takvimi, Selçuklu Hükiimaan Melik Şah döneminde kullanılmıştır. Melik Şah öldükten sonra, mollaların kışkırtmasıyla o takvim kaldırılmıs, eskiden kullanılan Ay takvimi geri getiriîmiştir. Harold Lamb. romanın kurgusunu tamamen tarihsel gerçeklere dayanarak oluşturmuş. Romanın sonsöz bölümünde kendisinin de açıkladığı gibi, kişiler ve olaylar çoğunlukla gerçektir. Batı kaynaklı anşjklopedilerin "rasathane" maddesinde, Ömer Hayyam'ın çalıştığı gözlemevinin Nişabur'da değil tıe tsfahan'da olduğu ve 1071) yılında Melik Şah tarafından kurdurulduğu belirtilmektedir. Ansiklopedilerde açıklanan bilim adamlarının ad Ian, romandaki adların aynısı. Yüzyıllar önce yaşamış olan bilim adamları, romanı okurken karşımızda canlanıp yeniden ffliıyorlar. Imam Gazali'nin, Hayyam'ın imsel deneyi karşısındaki korkulu şaş kınLğı bizi gülümsetiyor. .Pizde vc diğer Doğu toplumlarında ise "Ömer Hayyam" denilince; "Şarap iç gam yeme, bak ne demış hılge Dünya dertleri zehir, şarap panzchır" ya da; "Şarap güllere çevinin tabahımızt, Çalalım yere şan şeref külahımızı" dizelerini söylemiş olan sürekli sarhoş ve scrdengeçti bir şair canlanır gözlerde. Kimilerine göre ise Hayyam: "Hayyam, olsa olsa bir çadır senin bvdenin, Can sultanımtzın bir süre oturması için, Ecel hancısı bir ba\ka konak döseyınce, Sultan gözer gi der, viran nlur çadınn senin" Şeyhül tslam Kadızade'nin fetvasıyla yıktırılmıştır. Kadızadc Padişah'a yazdığı mektupta, "Rasathane icrasının, göklerin sırlarını öğrenmeye teşebbüs mahiyetinde bir küstahlık olduğunu ve rasathane tesis eden devletlerin zeval bulduğunu" belirtmiştir. Hurafclere yatkın olan III. Murat da Kılıç Ali Paşa ya bir ferman göndcrcrek, kendi yaptırdığı rasathaneyi yıktırmıştır. 1580 yılındaki Kadızade'nin olaylara bakışı, kendisinden dört yüz altmış yıl önceki Îranlı Molla Gazali'nin bakışıyla aynıdır. Dört yüz altmış yıl boyunca hiçbir beyin hücresi gelişme göstermemiştir. Aynı bakış açısı, günümüzde dc büyük bir çoğunluk içinde yarasa yaşamını sürdürmektedir. Hatta daha da gerileyerek gözlemevi vc kitap yakma eylemi, kitapları yazan aydınlan yakma eylemine dönüşmüştür. Sonuç olarak, kültür açısından Doğu ya da Batı diye ayrı ayrı ülkelerden söz etmek yanlış olur. Kültürlerin yayılma ve gelişme olanaklarının azalıp çoğaldığı yer ve zamanlardan söz etmek gerekir. Örneğin "Ortadoğu" bölgesinin adını Batılılar dcğil de Doğulular belirlemiş olsalardı, o DÖlgenin adı "Ortabatı" olurdu. Günümüzde dünya kültü.rünün serpilip gelişebildiği yer Batı'dır. Ömer Hayyam da aünya kültürüne mal olmuş bir bilim adamı olarak Batı'da soluk alabilmiş ve gerçek değerini bulmuştur. Doğu'da aydınlanma süreci yaşanmadığı gibi, o süreci başlatan tek tek bireyler de yok edildiği için, küJttürel gelişme boğulmuştur. Bu nedenle Ömer Hayyam, Batı'da insan düşüncesinin gclişmesine yardım ederken, Doğu'da insan düşüncesinin körleşmesine yardım çttirilmiştir. Doğal olaralc bugün gerçek Ömer Hayyam Doğu'da yaşamış olduğu halde Doğu'nun değil, Batı'nın adamıciır. tranlı mollalann uydurduğu sanal Ömer Hayyam ise kendi topraklarının adamıdır. Çünkü yüzyıllardan beri medreseler onu, kendisinin hiç sevmediği bir dille vc hiç sevmediği insanların kafalarıyla konuşturmuşlardır. Şiirlerini halkın düiyle söyleyen Hayyam, kendi topraklarında ve bizde halk düşmanlarının diliyle söyletilmiştir. Rıza Tevfik'in, şarabı öven dörtlüklerin Hayyam'a ait olduğuna inananlara "budala" demesi boşuna değil. O, yalnızca fclscfi olan dörtlüklerin Hayyam'a,,ait olduğuna inanmıştı. Gerçekten de Ömer Hayyam, bilimin şiirsiz, şiirin de bilimsiz olamayacağını, rubailerinde ortaya koymııştur. Bu yönüylc kendisinden sonraki Mevlana'yı ve Fuzulî'yi de etkilemiştir. Örneğin "Çarkı Felek" adlı ruabisindc, evreni, güneşi, kendi ekseninde dönen dünyayı ve dünya üzerindeki insanlan anlatmıştır: "Bizt şaşkına çevircn bu Çarkı Fclek Bildig'imiz bir Çinfeneri, Güneş lambası, evren ise gölge. Biz de bulamk biçimleriz umunanma yan." Bu dörtlük üzerinde Nicolas, Whinfield, Garner ve Thompson ayrı ayrı yorumlar yapmışlaıdır. l.Jarold Lamb'ın "Yıldızlann Efendisi Ömer Hayyam" adlı bu romanınd.ı .M, gözlemevinde o Çin fenerinin ynnılışi ve dünyanın kendi ekseninde dönuüğünü ispatlamak için kullanılışı canlı ojarak yaşanmaktadır. Bu roman, gerçek Ömer Hayyam'ı tanıyıp sahiplenmemiz için, bir romandan çok öte bilimşpl bir kaynak niteliği taşıyor. Bu nedenle Ömer Hayyam'ın romanı, köh ne karanlığımıza sızmış bir ışık gibi duruyor önümüzde. Onu, ışıktan korkmadan gözlerimiz açık olarak okumak zorundayız. Aradan yüzyıllar geçmiş olsa da gcç kalmış sayılmayız. • Yıldızlann Efendisi Hayyam / / larold Lamb / Çevin; Suat Kaycı / Yurt Kıtap Yayın/336s K İ T A P SAYI 494 Batfmn adam Tarihsal gerçeMer Romanda da Ömer Hayyam, kendi jözlemevinde yddızların hareketlerini ydarca inceleddcten sonra, Batlamyus'un yıldız tablosu ile kendisinin elde ettiği so nuçların çakışmadığını göriir. Günlerce çalıştıktan sonra o tablonun, Iskenderiye'deki gözlemevinde yapdmadığını anlar. Batlamyus'un o tabloyu başkasından aldığını ve kendisininmiş gibi kullandığını söyler. Yanında çalışan tsfizârî (Ebu Muzaffer tsfizârî), Meymun Hoca (Meymun bin Necile), Vasıtî (romanda adı geçmcz) gibi bilginler, onun bu açddamasını taşlunlıkla karşdarlar. Hayyam, bu kez o yddız tablosunun nerede yapdmış olabileceğini hesaplamak için çalışmaya başlar. Gece gündüz sürdürdüğü hummalı bir çalısma sonunda, Küçük Asya'nın batısında yapdmış olduğunu söyler. Daha sonra Eski Yunan astronomlarının geniş bir listesi üzerinde çalışmaya başlar. Çalışma arkadaşlan umutsuzluğa kapdarak orada yalnızca deniz olduğunu, herhangi bir gözlem yapılamayacağını söylerler. Hayyam ise nesaplarında yandmadığını söyleyerek parmağını harita üzerinde Rodos adasına basar vc "işte burası" der. YunanL astronomlann listesi üzcrindeki çalışfnasını tamamladıktan sonra da Batlamyus tablosunun Rodos adasında Hipparchos tarafından yapdmış olduğunu kesin olarak açıklar. Ellerindeki yıldız tablolarını tsa'dan yüz otuz dört yıl önceki Rodos adasına görc yeniden düzeltmeleri gerekliğini söyler. I Iep birliktc yeniden çalışmaya başlarlar. Çalışma sırasında bilginler arasında geçen bazı konuşmalar oldukça ilginçtir: Batiamyus'un yttz tabtosu AstroloH ve astronomi f "Allah onun yardımcısı olsun, dedi ve güldü Meymun'dan daha genç ve cesur olan îsfizârî. Sıradan saydarbenim beynimi dağıtmaya yctiyor." "Sılır çemberini kullanıyor." "Boşluğu mu?" "Hvet, ötesi boşluk olan çemberi, Yunanlıların sıfırını, Ama hepsi bu değd. Sıfırın yani bosjuğun arkasında sonsıız SAYFA 8 dizelerini yazan ermiş bir tasavvuf şairidır. Bu görüşü savunanlara göre onun şiirlerindeki şarap.Tannaşkiyla sarhosluğun bir sembolüçjür. Iran'da ise Ömer Hayyam dinsiz bir şair olarak biliniyor ve yok denccck kadar az okunuyor. Bu diisüncenin tc Salr, filozof, matematlkcl ömer Hayvam C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle