Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Mustafa Sönmez'den "Bölgesel Eşitsizlik" Mustafa Sönmez kitabında tstanbul ve Marmara Bölgesi'ne önemli bir yer ayırmış. Bu durum tahmin edilebileceği giSERDAR ŞEN bi ekonominin yeni yanılanmasıyla yakından ilişkilidir. Kocaeıi veTekirdağ gibi illerde sanayinin ağırlıgı artarken ustafa Sönmez "Bölgesel I*,şit"VJSO'lı yıllarda, Türkiye sanayıindekı sizlik"i üç ana bölümc ayırmıs; oneminin görece azalmasına karşılık isBirinci bölümde "Türkiye ac lanbul'un, ınşaat, ticaret, konut ve hızbölgesel esitsizlig'in boyutları, özellikle 1980 sonrası yasanan kureselleşmenin et met sektörlerindc katkısı büyüdü " (s. 68) Yani, "tstanbul, bir üretim yerinden çok, kılerı bağlamında sunuluyor." tkinci böbir bir kontrol ve tüketim merkezi olma lümde, bölgesel eşitsizliğin sonucunda yolundadır." (s/. 5X) bir batağa dönüşmüş olan büyük kentlerin sorunları çeşitli açılardan ele alınıYazar,kitabın üçüncübölümündebölyor. Üçüncii bölüm ise, "Doğu sorunu ve gesel cşitsiziiğin dığer ucııvla ilgileniyor. iç göç ile ilgili arastırmalara yer vertliyor." Bu uçta yer alan bölgelerle ilgili açıkla Bu bölümlerin ardına eklenen ve kitabın malarda "Doğu sorunu" kavramını bu üçtc birlik kısmını kapsayan verilcr ise kavıamı tercih gerekçelerini sunarak ilk üç bölümdcki savları desteklemek bakullanıyor. M. Sönmez, bu bölgenin ekokımından önenı taşıyor. Iakat, şunu eknomik sorıınlarının çözümünde olumlu lenıek gerekir ki bu veriler ve kitabın içietkisinin görülcccğini düşündüğü ne serpiştirilmiş tablolar sadece yazarın GAP'ın bir 'sihirli değnek" olmadığının çizdiği çerçeveyi destekleyici unsurlar altını çizer. Bu projenin ülke ekonomiolarak değcrlendirilemez. Türkiye üzesinde şimdiye kadar görülen ve bundan rine düşüncnlerin, araştırma yapanların sonra ortaya çıkabilecek etkileri (pazar da çeşitli açılardan yararlanabileceği vesorunu, sınıfsal dengeler) üzerinde dururiler topluca sunulmaktadır. 1980 li yıllarda dünya pazarıyla bütünleşme Türkiye için öncelikli hedeflerden biri durumuna geldi. Bu uğurda atılaıı adımlar ekonomiden politikaya, sınıfsal dengelerden kültüre ciddi altüst otuşları da beraberindc getirdi. Ortaya çıkaıı tabloyu özetlemek için M.Sönmez, "bir değil, birkaç yüzlu iurkiye var. Bir yüzü Avrupa'ya benzerken bir başka yıizu Afrika'yı aııdırıyor" (s. 13) iladesini kııllanıyor. Toplumun çeşitli sınıfları ve kat^ manlaıı arasindaki bu derin uçurumun asli gerekçesi ekonominiıı oturtulduğu yeni rotadır. "Türkiye Ekonomisindc Bunalım"da salt o günlerdeki krizin ve sermaye tarafından sunulan çözümlerin çcrçevesini çizmedi Mustafa Sönmez. Aynı zamanda "Kırk Haramiler"in de saltanatlarının köklerinin nerelcre kadar uzandığını gösterdi. Yazar Türkiye üzerinc araştırmalarını yıllarca geniş bir perspcktifle sürdürdü ve bunları çeşitli dergi ve gazetelerde yayımlayarak okuyucuya ulaştırdı. Bu araştırmaincelemelerini bir araya getirerek "Bölgesel Eşitsizlik" adıyla kitaplaştırdı. Kureselleşmenin bedeli böloesel eşitsizlik mi? bakıldığında, M. Sönmez'in aynı ülke içinde nem Avrupa hem de Afrika'dan söz etmesinin salt ideolojik bir tercihin sonucu olmadığı açıkça görülmektedir. "Orrıeg'in, Kocacli'de 199 5 rakamlarıyla kışı başına gelir 7350 dolart, hmır'de 409 i dolart, Ulanbuİda 40 i 7 doları bulurken Mus, Ağrı, Bitlis gibi yoksul yörelerde 600700 dolar dolaylannda. Bu haliylebu illerAfrika nınSenegal'ı, Sudan'ı de aynı kategoridelcr." (s. 13 14) Fakat Türkiye'nin bu ikili yüzünü bölgelerin kendi içinde de görmek mümkün. Orneğin Istanbul'da il gelirinin % 42'lik bölümüne % 5 cl koyarken geriye kalan % 58'lik gelir ise % 95 arasında bölüşülmektedir. (s. 21) tstanbul'da en yoksul aile ilc en varlıkh aile arasındaki rark 1437 kat (s. 21) iken gelir dağılımı bakımından en adaletli il Iznıir'de ise fark 99 kat (s. 22). Diğer büyük illerde de durum çok farklı göriinmüyor. lurken, su sorununun bölge ülkeleriyle Türkiye arasında yaratabileceği krize dikkat çekmektedir. Diğer yandan GAP'ın DoguAnadolu Projesi (DAP) (s. 188) ile tamamlanmaması durıımunda çeşitli sorunlara yol açabilccegine işaret etmektedir. Doğu sorunu M Bölgesel eşitsizlik sorununun Mustafa Sönmez tarafından salt gelir bölüşümündeki adaletsizliğe indirgenerek algılanmadığını açıkça ifade edebiliriz. Adaletsiz bölüşüm dışındaki sorunların da kitapta önemli bir yer tuttuğunu görmekteyiz. Özellikle fstanbul'un bo^uştufiu problemlerin '80'li yılların başından bu yana uygulanan ekonomik politikalarla ve Türkiye kapitalizminin 1950'li yıllardaki tercihleriyle ilişkisinin ortaya konulması büyük önem taşıyor. Özellikle son döncmin hastalığı olan parçalı düşünnıe ve toplumsal unutkanıık, gündelik yaşamın sorunlarının tarihsel bağlantıları kurularak aşılmaya çalışılıyor. Bu geniş perspekti( sorunların nasıl çözülebileceği konusuna da ışık tutuyor. Ekonomide liberalleşme sloganıyla birliktc sosyal devletin çözülmeye başlaması bölgeler arasındaki eşitsizliği derin leştirirken, çeşitli sınıf ve tabakaların alcyhine gelişmeler ortaya çıktı. Istanbui'da gelirlcrin % 26.3 'ünü maaş ve ücretler oluştururken rant gelirlerinin oranı % 37.1'dir (s. 5152). Bölgeler arası eşitsiz dağılan sadece gelir değildir. Aynı zamanda tüketim maddelerinden saölık hizmctlcrine, eğitime, konuta, bebek ve çocuk doğumölüm oranlanna kadar tüm alanlarda uçurumların varlığı gözlenmektedir. Zenginlik göstergeleri arasında sayılanotomobilin % 36sıMarmara, % 22.3'ü İç Anadolu'da (s. 15) bulunurken diğer bölgeler için oranlar düşmcktedir. Bebek ölüm oranının Doöu Anadolu'da binde 86 olmasına karşılık Marmara'daki binde 59'luk oran, yaşama başlarken bile bir adaletsizliğin bulunduğunu göstermcktedir. Bu eşitsizlik diğer yaşlar Adatetsb bölüşâm ve oiğer soruniar daki ölüm oranlanna bakıldığında da açıkça ortaya çıkmaktadır. tnsanların en doğal haklarından biri olan sağlık hizmetlerinden yararlanmadaki eşitsizlik ise toplumsal sorıınlann ne kadar derin leştiğini gözler önüne sermektedir. Marmara Bölgesi'nde bir uzman hekime 2500 kişi düşerken bu sayı Güneydoğu'da 16 bin, Doğu Anadolu da 17 bin kişiyi bulmaktadır(s. 18). Bu eşitsizlik diğer sağlık lıizmetleri konusunda ve personel sayısında da gözlenmektedir. Sağlık alanındaki tablonun benzen eğitimdc de ortaya çıkarken, okuma yazma bilmeyenlerin oranının Güneydoğu'da % 4O'ı bulmasına karşın Marmara'da oran % 11.8'egerilemektedir. Oğretmen başına düşen öğrenci sayılarına bakıldığmda da aynı eşitsizlikten söz edilebilir. Mustafa Sönmez ülke düzeyinde ortaya çıkan eşitsizliği çeşitli alanlardaki verilerle gözler önüne sererken benzer so runları tstanbul özelinde de ele almakta ve ilin kendi içinde de önemli sorunların ve eşitsizliğin varlığını rakamlarla göstermektedir. Kitabın ikinci bölümüne lstan bul ve sorunları başlığını koymak da olanaklı. Kentin ekonomik göstergelerinin değişmesinin yanı sıra, altyapı, ulaşım, konut, sağlık, eğitim sorunları ele alınmakta, tüketim kültürünün gelişimi ve cğlence tarzına ilişkin bilgiler de sunulmaktadır. Sorunlar, öneriler Sorunların aşılmasına ilişkin çeşitli öneriler de sunan M. Sönmez, "belırlı kesimlerin eltnde bulunan servetın yeniden dağıltmının sağlanma'mm (s. 23) talep ederken bunun yollarını da sıralar; Herkese pazarlık hakkı, adil bir vergi ve har cama polittkası, tüketıci korunmalıantıtekelcilik gerekli, sosyal güvenlik yaygınlaştınlmalı, sermaye kısa görüslülüğü bırakmalı. Bu önerilerin yanı sıra büyük kentlerdeki bir kısım sorun için de çö zümler sunulmaktadır; Ulaşım probleminin çözülmesi, Istanbul'un kuzey or manlarının kurtarılması, plaka rantının önüne geçilmesi ve sağlıklı bir kentleşme için "üçüneü köprüye hayır, tüp geçıde evet!" (s. 110) dıyen M. Sönmez, trafik sorununun hallinde otomobillerin kent içindeki dolaşımının sınırlanması ve yayalara, bisikletlere alan açılması gerektiğini de savunmaktadır (s. 116117). Kitapta ele alınan konuların tamamına bu yazıda yer verilmesinin olanaksızlığı herkes çe kabul edilebilir. O nedenle küçük bir eleştiriyle yazıyı noktalamak ve Mustara Sönmez'den yeni beklentilerimi dile ge tirmek istiyorum. Kitapt.ıki veri bolluğuna ve ge niş perspektife rağmen politik alana ilişkin bir cksiklik göze çarpmakta dır. Elbette bir kitapta tüm beklentilerin karşılanması olanaksız. Fakat, bu so lun, bir makalenin kitabın sonuna ekleıımesiyle .lylabilir ve hundan sonı.ıki çalışmalarda eksikligın giderileceği mesajı veıılebilirdi. Umarım geleıck çalışmalarında M. Sönmez bu bcklentiyi boşa çıkartmaz ve taş üs t une bir taş daha koyar. • Türkiye'de DoğuBatı Uçurumıı Bölgesel Eşitsizlik/ Mustafa Sönmez/ Alan Yayınlan/ 296 s. SAYI 476 1980'deıı bu yana uygulanan ekonomik politikalar sonucunda ülke içinde bölgeler arası ciddi iarklılaşmalar ortaya çıkmış, gelişmiş sayılan bölgclcrin kendi içinde dahi, çoğunluğu oluşturan en alttakıler ile azınlıkta olan en üsttekiler arasındaki uçurum gittikçe derinlcsmiştir. Kişi başı na gelir dağılımı rakamlarına SAYFA 18 Mustafa Sönmez ülke düzeyinde ortaya cıkan esitslziıul çeşitli alanlardaki verilerie gözler önüne sererken benzer sorunları Istanbul özelinde de ele almakta ve Hln kendi içinde de önemli sorunlann ve eşitslzilğln varlığını rakamlarla göstermekte. CUMHURİYET KİTAP