Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MURAT KOCADAĞLI B atıyla Doğııyu ya da, daha doğrusu, Baüyla dünyamn geri kalanını ayıran ncdir? Bu soruya, sıkı korunan smırlar vc seçilmişlerin girmesine izin vcrilen bir tüketim, bilim vc tcknoloji, demokrasi düııyası yaıııtı verilebilir ve bu doörudur da. Daha başka şeyler, diyclim kültiir, hayat tarzı, örl vc adctlcr dc sayılabiiir. lilbette, böylesine kaba bir ayrım hcp eksik kalacak vc hangi yöndcn olursa olsun sınırı geçip iç bölgelere doğru ilerledikçe Doğunun kendi natısının Batıntn da kendi Doğusunun olduğu görülecektir. I ler neyse, bcnim amacım bir kilap dolayısıyla bir başka ayruıı çizgisi üzc rinde durmak. Kirabın adı Fdcpsizlik, Anarşi vc (jerçekJik. Yazarı Crispin Sartwcll. Çeviren Abdullah Yılmaz, Aynntı Yayinlan basmış. Kitapta başka şeyler yanında akıl, bcdcn ve duyguiar ayrımı işleniyor. Burada kabaca, aklı vc kavramlarını Batının, bedeni vc duygulanımlarını ise Doğunun hanesıne kaydcdcrck, kitapla birlikte bunun sonuçlan üzcrindc dur mak istiyorum. Bııgiin gclincn noktada Batı uyj; Anarsist bir edepsizlik caarısı Sartwell, "Edepsizlik, Anarşi ve Gerçcklik"te, felsefenin soyut, niru pak dünyasından hayata açıldığımızda; acıları ve kötülükleriyle, tuhaf, korkunç vc keyfi oradalığıyla gerçeği kabul ettiğimizde nelerin olacağını göstermeye çalışıyor. Âhşık olmadığımız kişisel bir dille Batının yerleşik akıl ve ahlak kurallarını sorgulayarak, gerçekliği, tedeni olduğu gibi kabullenmeye, şenliğc ve aşka, ve elbette nefret ve ölüme, kısaca hayata çağırıyor hepimizi, hem de üniversite kürsüsünden, felseıenin koca eiltlerinin sayfalarını karıştırarak. nularını Nietsche, 1 Favel, Hcidegger vc Bataillc'ın görüijleriyle harrnanlayaıak işliyor, Ameri kan yerlileri ve Taoculara kulak vcriyor. Batıya Batının kendi Doğusundan bakıyor yani. sSartwcll'c göre, tüm ahlaki değerler olması gerckeni anlatır; olanın eksik var olduğıınu söyler, gerçekligi inkar etler. thlal ise evet demektir. Baştan çıkmaya/çıkarılmaya, günaha, kısaca yaşanıaya evet. Ya şadığımızı günahlanmızla, sııçlarımızla, korkularımızla, çektigimiz aeuarla anlarız. Biz onlara muhtacız. Kabul etmeliyiz ki, diinya crdcm ve güzellik kadar sidik ve bokla birliktc vardır. Ve biz nefretlerimize muhtacız. Ahlakilcştirilmis nefrctlcryolundan saptırılnuş. Aşk kadar nefret de hayatın gerçeğidir, olduğu gibi olumlanmaya ve sonuna kadar ya^anmaya layıktır. Batdı ahlak anlayışt Karşısıncfa Sartwell açık açık edepsizliği savunuyor. Ona gö re, hcr edcpsiz söz ya da fiil bedeni çağrıştınr. Bu yüzdcn beden men edilmiş, bastınlmıstır. Beden sarıp sarmalanmış, bedenin cloftal kokııları parıümlcrc boğulmuij, bedenin sesleri sıısturulmuş, fa aliyetleri kapalı odalara hapscdilmiştir; birey eevreden kaçıp klinıalı cvlere ve oto mobilleresıgınmıştır Bunun adı ııygarlıktır. Uygar insan sınırlılıginı inkar ederek, ölümünden, duygularından, kısacası kendinden utanır. Aklı kutsayan Batı, bedcndcn utanır. ra Bataille, sonra Amerikan yerlileri, sonra Uzakdoöunun Taocuları, Zcn ustaları lconuşuyor. 1 lepsi de "tabulan yıkın, dünva duvarların ardında, dışarda," diyor. Kavramlan unu tun, olumsalı ve tikeli yaşayın! (îünah/tabu, ihlali de beraberindegetirir. Baştan çıkarıcı her şey ctrannda taoular örülmüştür; ve bu edep duvarlarında baştan çıkmaya, günaha çağrılar asdıdır. Kitap içindc yapılan bu kısa gezinin ardından, başlangıçtaki akıl, beden ve duygu ayrımına dönlim. Batı bedeni ve duyguyu ihmal etmiştir ama şimdi karşılığında ağır bir bedcl ödemektcdir. Yücelttiği akıl ağır hasta, psikiyatri servisinde yatıyor. Artık herkesin bir akıl doktoru var ama hastalar kadar doktoılar da çaresiz. Dokıınmakran korkan insanlar şimdi sert porno scktörünün cn yağlı müşterileri ha tine ^eliyorlar. Okşamayı unutmuş eller her nrsatta silahları kavrayıp ötekinin hesabını görmeye koşuyor. Sevişmenin yerini sanal alemlerin aç gözlerlc dikizlcnmesi alıyor. Birliktc oynanan oyunlarda in sanların birbirine verdiği haz kalkmış, yerine seyircinin tek başınalığı ya da kalabalığın kör öfkesi geçmiştir. Benliöini aklıy la sınırlayan birey büyük bir çölcüntü yaşamaktadır. Çözüm asıl olarak Doğtılu gelcneklcrlc binlerce yıldır varlığını korumaya çalışan zihüv beden bütünlesmesi, fizik dünyayla tinsel dünyanın birbütünde harmanlanarak aşılması gibi görünüyor. Akıl, bc den, duygu ve dünyayla barışmadıkça huzur bulamayacaktır. Akıl; bedene tutunmadıkça ayakta duramaz. Bedenin etrafına örüfcn yasak, günah, tabu ve ahlak du varları parç/alanmalıdır. Bedenin dili danstır, şiirdir, aşktır. Bedenin dilini bilnıcyen aklın saf an, soylu cenneti artık herkesin kaçamak gözlerle kendilerini hcyccanlandıracak bir şeyler aradığı sıkıeı, ruhsuz bir mekân haline gelmiştir. Olacaksa şayet, cennet, içindc edepsizliğin, oyunun, baştan çıkma ve çıkardmanın, ihlalin ve günahın hazlannın ve aeılarının birlikte yaşandığı; aşk, nefret, tutku ateşiyle tutuşmuş cehennemi tanımadan, kimscnin ( ben de yaşadım' diyemeyeceği bir dünya olacaktır. Kısaca, geleceği Doğunun cchenneminde yanmış Batı cennctinin kül lerinden var ettiğimizde, dünya gerçek anlamda 'yaşanan bir şcnlik yerine dönüşccektir. • Edepsizlik, Anarşi ve Gerçeklik/C'mpirt Sartıvcl/ Çcv.. Abdullah Yılmaz/ Ayrıntı Yaytnlan / l'Jl s. Crispin SartıveVin kişisel bakışıyla Anarşizm ya da... nın kaynakJaıına ilişkin her gönderme dö nüp dolaşıp cski Yunan'a çıkar. Felscfenin,bilimlerin, dcıııokrasinin beşiği, Batılı kültürün tcmellerinin atıldığı ycrdir eski Yunanistan. Aklın kurallan orada konmuş ve bugiinc kadar geçerliliğini korumustur. Pıaton'dan beri felsefe, akıl yolııyla, fiziki dünyayla onıın kavramlarını ayırmış ve üstünlügü kavramlar dünyasına vermiştir. Fiziki dünya idcal asılların bulunduöu kavranılar dünyasının bozulınuş suretlerindcn ibarcttir. ()rada hcr şcy gelip gcçicidir, bedendir. Olümsüz olan kavramlar veyasalardır. Onlara ulaşma aracı isc akıldır. Bilim iiziki dünyanın, yani bedcnin kcndisi dcğil kavramlarını veyasalarını, yani aslolanı bulmaktır. Buııun bir devamı olarak Aydınianma da insan vc içindc yaşadığı tnphımun, tıpkı fiziki dün yada oklugu gibi, kavramları vc yasalarıy la uğraşmıştır. Kavramlar dünyasının o saf güzelliği karşısında, dünycvi vc insani olan hep eksikli, hcp muhtaç, hep aşağı görülmüştür. Sonuç, kendi ortamından, bedeninden, duygularından kaçmaya, arınmaya calışan ve durmaksızın kavramların saf, renksiz, kokusuz, ideal güzelliğine erişmek için didincn hijyen takıntılı modcrn insandır. Belli bir ahlak yardı mıyla, bedenin çağrıştırdığı şcyleri aşafiılayıp hapscden Batı dünyada aklın, t>u Aydınianma aklının hükümranlıg'ını remsil etmcktedir. Anarşi ve Gerçeklik Ya dcvlet! SartwcH'e göre, devlet, en büyük aldatmacadır, yalanclır. Devlet insanları insan olarak sorumluluklarından azat eder, vicdanlan susturur, hukukun ruhsuz diliylekonuşur. Dcvlet aklın düzenidir vc bunun i<,in kavramlara ve yasalara ihtiyaç duyar. Ve dcvlet aklın ve ahlakın silahlı bekeisidir. Ama en büyük yalan da kendisidir çünkü devlet uyruklarına men ettiği yollardan ge(,'erek serpilip gelisir. Çalmayı yasaklar, nırsızları çaldıklanyla yaptıöı hapishanelere tıkar. (Mdürmc yasağınınayatageçirmekiçinöldürür. Buna karşın, SamvelPin savunduğu anarşizm örgütlenmeye karşı değildir ancak küçük ölçekli, gelip geçici örgütleri şart kosar. Politik dönüşüm, otoriteyi hissetirmeden ele geçirerek onu geçersiz kılacak biçimde aşağıdan gelebilir ancak. SartAvell'a göre, en feci şcy boğazına kadar ciddiyete batmak, oyun oynamayı unutmaktır. Uygarlık ciddiyetttir, bedeni, oyunu ve dokunmayı yasaklamıştır. Sartwell'in çağrısı kısaca şudur: Oyuna vc geceyc karışın çocuklar, edepsiz olun! Dünyanın çamuruna, terine, bokuna, sidiğine bulaşın! ülduğu gibi kabul edin dünyayı! Kendinize, Dİrbirinize, diinyaya dokunun, hissedin! Bedcninizi dinleyin, sevişin! Fdepsizolun! Bir yanda Nietzsche haykırıyor, "lîbediyen tekrar tekrar bu dünyaya geleceğiz, başka dünva yok vc olmayacaktır!" Sonra I lavel, "Çare ycni bir progfam dcğil, yeni bir hayattır" diyor. Ardmdan i lcidcgHcr, "Bırakın insanlar ne nlacaklarsa olsunlar" diyc yazıyor. Son Uyuştupucu batağından üniverstte kürsüsüne Sartwell, söz konusu kiıapta, felsefcnin soyut, piru pak dünyasından hayata açıldığımızda; acıları vc kötülükleriyle, tuhaf, korkunç ve keyfi oradalığıyla gerçeği kabul ettiğimizde nclcrin olacağını gristermeyc calışıyor. Ahijik olmadığımız kişisel bir dille Batının yerleşik akıl vc ahlak kurallarını sorgulayarak, gcr^ckliği, bedeni olduğu gibi kabullenmeyc, şenliğe ve aşka, vc clbettc nerret ve ölüme, kısaca hayata çağırıyor hepimizi, hem de üniversitekiirsiisiinden, felsefcnin koca eiltlerinin saylalarını kanştırarak. Sartwell bir yanda günah, ihlal, politik anarşizm, öliim, etik temalarını işlerken, öte yandan da kendini hiç çekinmeden ortaya kt»ymuş. Kendisinin ve bütün aile fertlerinin düştüğü uyuşturucu ve alkol girdabından, bir kardcşinin karanhkölümündeıı, diğerinin uyuşturucu bağlantıL silahlı soygundan beş yıl hapis yatmasmdan, babasının alkol vc uyuşturucu yüzündcn 49 yaijinda ölümündeıı bahset mi^. Arabasımn birkaç kc/ raklaattıgını, alkol dcryasında dibe vurdugunu, su yü züne çıknıak icjn verdigi mıicadclcyi anlatmış. Bildik lelscie melinlcrine göre son de rece kiijisel bir üslııpla yazarı Saıiwell koC U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 4 7 6 "Yedı dervış bir postta oturur, ıkı hükümdar bir dünyaya sığamazmış." /sma/7tarihe ve insana bakışımızı gözden geçirmeye davet eden dramatik bir belgesel, felsefi bir roman. Reha Çamuroğlu'nun kitabı son zamanların en düşündürücü yapıtlarından biri. Aşk, Şiir.Bilgelik "Hem aniden bizi ele geçıren, hem de bizim elimizde olan şey arzudur. llk aidiyet budur." ünlü Fransız düşünür Edgar Morin, üc büyülü sözcüğü büyülerini bozmadan"yeryüzü"ne indiriyor. Kelimenin tam manasıyla bir "başucu" kitabı. Mr. Peters'm Bağlantılan Arthur "Her müşteriye tek ömür verilir, memnun olmayan müşterılenn lade hakkı yoktur " Miller'ın yeni "oyun"u. Sadece keyıflı bir 20. yüzyıl gezintısı değil, insanın varoluşuyla ılgili temel boyutların işlendiği bir şaheser. PERİHAN SOKAK AEA İŞHANI 126/1 80260 ŞİŞLİ / İSTANBUL TEL|0212| 2 % 82 41 FAKS[0212] 2 % 62 44