Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İJehzat Ay, günlük notl; rını zaman zaman yayımladı dergilerde. Bu günlük notlar, onun yaşantisın;, çevresiyle olan bağlarırı, toplumun bazı güncel olaylarını önümüze seriyor. Çeşitli dergilerde yayımlanan bu günlük notlar, bu kez "Çırılçıplak Yüreğimle" adlı kitapta bir arayagetirilmiş. MUZAFFER UYGUNER B ehzat Ay, günlük notlannı zaman zaman yayımlamıştır dergilerde. Bu günlük notlar, onun yaşantısını, çevresiyle olan bağlarını, toplumun bazı güncel olaylarını önümüze serer. Çeşitli dergilerde yayımlanan bu günlük notlar, bu kez Çırılçıplak Yüreğimle adlı kitapta bir araya getirilmiştir. 1 Ekim 1981 tarihinden günümüze kadar olan bir uzunca dönemin yansımasıdır bu notlar. Behzat Ay, bu notlarında çok yalın, açık bir anlatımla çıkmaktadır karşımıza. Hiçbir durum karşısında bocalamadan, çekinmeden ve olduğu gibi, hem de içten bir anlatımla her şeyi buluyoruz notlarda. Günce ya da günlük denÜen bir türün bu yalın, içten örneklerinde çok geniş bir yer yelpazesi örülmektedır. Doğduğu yer olan ve ir evinin bulunduğu Arslanköy'den tutunuz da Bostancı, Adalar, Boğaz, Cağaloğlu, Mersin, Akşehir gibi daha pek çok yerden izlenimleri görüyoruz. Ilk not Arslanköy'dendir: "Kırİc gündür Mersin'e bağlı Arslanköy kasabasının Çatak mahallesinde evimde ve bahçemdeyim. Veyapayalnızım" diye başlar Arslanköy notu. Bu notta, yalnızlıklardan, yaptığı işlerden, bahçesinin bakımından sözeder. Gürültü ve patırtılardan uzak, yaJnızlık içinde de olsa, doğayla başbaşa olmaktan doğjın bir mutluluk duygusunu ortaya koymuştur. Toroslar'ıngüneyyamacındaki köyünde doymaz, yorulmaz bir tarımköy çalışmasına koyulmuştur. Bıyık ve Melek adlı kedüeriyle iç içe yaşar.Ay'ın günlükleri her günün izlenimlerinden uzaktır. Bir not ile öbür not arasında uzun zaman görülür çoğunlukla; ama, art arda olan günlerin notları, izlenimleri de vardır. Sanıyorum ki, notları ayıklayarak yayımlamaktadır, yayımlamıştır da. Sözgelimi, 2 Ekim'de Mersin izlenimlerinin ardından 26 Mart 1982 günün izlenimleri vardır ve bunları bu kadar geçen zaman sonra Kadıköy'de yazılmıştır. Bir de bakıyoruz ki 12 Nisan 1982 f Behzat Ay, günlük notlannı yayımladı... Çırılçıplak yürekle yazılan notlar tarıhınde Ankara'dadır, 14 tunda şunları yazmıştır: "SaBEHZAT AY Nisan'da da Arslanköy'de. bah yedide uyandım. Dinç ve ÇIRILÇIPLAK Yüre&inin çırılçıplakJığı ile, dinginim. Bugeceki kadar deYUREĞİMLe içtenlikle yazılan, kişileri ve rin, uzun, sessiz (sessiz diyodoğayı bütün yönleri ve gürum, çünkü sıkıntılı gecelerzellikleri ile belirten notlar de, gördüğüm düşler, karabadeğişik bir doğanın ve kişilesanlar genellikle bağırtıyor), rin görüntüleridir. Bir bakaraz uyumuşumdur. Benim için sınız bahçede çalışmıştır, bir bu ev, bir çeşit 'huzur evi'. bakarsınız bir parkta gazeteKendimi dinlediğim, düzehtiler okumuştur; Çehov'un Gor ' ğim bir ev. Çekenler ve dostki'ye yazdığı mektupları belleğinden larbaşına... Çayımı içtikten sonra bahgeçirir, kedileri ile yakın bir dostluk çede çalışmayabaşladım.. havasındadır. Toros dağlarının yeşilliOnun notlarında tarihsel bazı bilgiği, ağaçlarının yemyeşil güzelliği, giıleri de buluruz. Sözgelimi Mersin ve neşin aoğumunun dağlardakı görünçevresindeki Viranşehir ile ilgili satırtüsü.yıldızlarıngökyüzündeparlamalar böyledir. 2 likım 1982 tarihli günları, akşamları kurduğu içkili masacesinde şunları okuruz: "Mersin'ın lar.. Bu ortam içinde tam bir huzur adını, o yörede yetişen mersin ağacıniçindedir. 16 Nisan 1982 tarihli nodan aldığını sananlar var. Evliya Çele bi, Mersin'in23 km. kuzeybatısındaki 'Mersin' adındaki birTürkmen aşiretinin yanına geldiğini yazar. Kentin adının o aşiretten kaynaklandığı daha doğru". Sonra da Viranşehir ile ilgili şubılgileri verir: "M.Ö. 700yıllarında Rodoslularca 'Soli' adıyla kurulmuş. Bir sava göre Atinalı Solon adına bağlantılıymış. Solu, güneş anlamına geldigi için, güneşe tapan ülke insanlarının oturdukları kent demişler". Bu bılgiler daha da çoktur. Sorun, onun günlüklerindekiboyutungenişliğidir. Behzat, bu notlarında tam bir Türkçeyi önemsemektedir bütün yazılarında olduğu gibi. Bazen, kullandıgı sözciiğün herkesçe anlaşılması için eski kullanımını da belirtir ayraç içinde. Sözgelimi, 19()cak 1983 tarihli notta şunlarıgörürüz: "Yeniyılayorgungirmiştim. Yorgunluğum sürüyor.. Bir türlü kendimi düzenceye (disipline) sokamadım. Yaptığım izlenceyi (programı) uygulayamadım". Dilin kullanımı, tümcelerin düzeni bakımından da titizliğıni seziyoruz. Toplumsallık mı? 10 Haziran 1984 tarihli notu şöyle: "Yine siyasacıJarın yalanları.. Washington, 'yapamayacağım işler için kimseye söz verme' demiş. Demiş ama, bizimkiier dinlerler mi? Bıkıyorinsan". Sana.t ve sanatçılarımız üzerine de görüşlerini belirtmiştir zaman zaman. 1 Aralık 1984 tarihli güncede rahmetli Sabahattin Kudret Aksal'ın bir yapıtı ile ilgili olarak şu görüşlerini yazmıştır: "Ne Kadar az sözcük kullanıyor Aksal. Önceki şiirlerinde de böyleydi. Ama bu son şiirlerinde sözcükleri daha da azaltmış. lmgelerbile belli belirsiz. Şiirle içli dışlı olmayanlar, acaba ne demek istiyor diye düşünebilirler. Bilemem. Belki benim de en uzun şiiri 'Yolculuk Şiirleri'nı daha çok yalnız yolculuk yapan, yalnızlığın içsızısını duya duya biri için bu şürdeki dizelerin birazcık bir tanıdık gibi gelmesinden. Sözgelimi şu dizeler:'Yol boyunca kavakları gördük Kavaklara baktık hep NedenseC.) Bir geceyansı Bozkırda koşan trendeki adamın yalnızlığı • Iliçbir yaJnızlığabenzemez".. Behzat Ay, çeşitli durumlara, izlenimlere, görüntülere yer vermiş bu notlarda. Birtakım söz oyunlarına daJmamış, gereksiz dalınçlar yapmamıştır. Yaşadıgı günü, o günkü duygulanımlarını, saptamalarını, yaptıklarını olduğu gibi yazmıştır. Bunlar.yalnızca onun kişiliğini ya da kişisel yaşamını belirten notlar değildir. Buniarda yaşamsal izlenimler, bir kişinin yaşamsal öyküsü vardır. Her şeyi çınlçıplaklığıyla yazmıştır, dili de bu bakımdan yalındır, yazınsal labirentlerle ilişkisi, yakınlığıyoktur." Çırılçıplak Yüreğimle/ Günce Günlük Notlar/ Behzat Ay/ GerçekSanat Yayınlart/îstanbul 1994/158 s. S A Y F A C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 2 4 9 1 9