Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HUKUK POL T KASI Hayrettin Ökçesiz TEMMUZ’DA GÖK OLAYLARI GÜNLÜĞÜ gün saat 1 12 YEN AY ve parçalı Güneş tutulması 3 05 Merkür Ay’ın 5 derece kuzeyinde 4 18 Yer Güneş’e en uzak 6 10 Mars Aldebaran’ın 5 derece kuzeyinde 7 17 Ay Yer’e en yakın 8 07 Satürn Ay’ın 8 derece kuzeyinde 8 09 LK DÖRDÜN 10 11 Uranüs sabit görünümde 15 10 DOLUNAY 18 13 Neptün Ay’ın 6 derece güneyinde 20 08 Merkür–Güneş açıklığı en büyük (27 derece doğu) 21 10 Uranüs Ay’ın 6 derece güneyinde 22 02 Ay Yer’e en uzak 23 08 SON DÖRDÜN 24 04 Jüpiter Ay’ın 5 derece güneyinde 27 20 Mars Ay’ın 0.5 derece kuzeyinde ve örtülüyor 29 17 Pallas–Yer–Güneş dizilişi 31 22 YEN AY 1– stanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü, stanbul ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitelerinin Gözlemevleri Araştırma ve Uygulama Merkezlerinin ortaklaşa kullanacakları 60 cm çaplı modern teleskop Çanakkale’de konuşlandırıldı ve “ilk ışık” alındı. Resimde yeni bir süpernova patlamasının meydana geldiği M51 Galaksi (uzaklığı 23 milyon ışık yılı) görüntüsü “ilk ışık” olarak kayıtlandırıldı. Parlak süpernova iki çizgi ile resim üzerinde belirtildi, diğer resim ise Avrupa Uzay Ajansı’nın uzayın sayısal görüntüsü (http://archive.eso.org/dss/dss) karşılaştırma amaçlı verildi. Ayrıca, “ilk ışık” video kaydı http://www.youtube.com/watch?v=ZDvhJfjCFBo adresinden izlenebilir. okcesizhayrettin@gmail.com http://okcesizhayrettin.blogspot.com Bir profesör son iki yazımın başlığına yollama yaparak iletisinin konu hanesine “hayatı olmak ne demek?” diye yazmış ve ardından şu serzenişte bulunmuş: Ne Dersiniz? “Sayın Ökçesiz, Uzun yıllardır CBT okuyucusuyum. Genelde de CBT nin her köşesini okumaya çalışırım. itiraf etmeliyim ki sizin köşenize gelince bu işi yapamıyorum. köşenizi tamamını okumak bana zor geliyor,okuduktan sonra ne demek istediğiniz de tam anlaşılmıyor. dolayısıyla köşenizin okunmadığını düşünüyorum ve gözlemliyorum. köşenizin okunabilirlik oranlarını CBT editörlüğünden sorgulayabilirainiz (bi zamanlar bi anket yapıldığını hatırlıyorum)Yazılarınız yoğun ağdalı hukuk felsefesi yazıları belki bu yazıları salt hukuk dergilerinde ya da hukuk felsefesi dergilerinde yazsanız neyse. Unutmamak gerekir ki CBT bir popüler bilim dergisi ve bir günlük gazetenin eki, her yaş ve her kültür düzeyinden insanlara hitap eden bir dergidir. dolayısıyla böyle bir dergide yazılacak yazıların hitap ettiği kesim bellidir. ve bu nedenle de sizin de bu seviyeyeye uygun yazılar yazmanız gerektiğini yazılarınızın okunabilirliği açısından da böyle olması gerektiğini düşünüyorum. Eğer konu bulamıyorsanız ben size yardım edeyim. (…)” Bu durumda olanlarla karşılaşmam eksik olmuyor. Bu okuyucuyu dikkate almalıyım. O, kitledir. Kitleye yazmak hatırımdan hiç geçmedi. Bu yazışmadan bir kaç hafta önce çıkan bir kitabıma aşağıdaki “Önsöz”ü yazmıştım: “Cumhuriyet Bilim Teknoloji’deki ‘Hukuk Politikası’ adlı köşemde yazdıklarımın ilk kısmını 2008 yılında Yeni İnsan Yayınevi’nde ‘Hukuk Politikası’ndan’ başlığıyla, ikinci kısmını da ‘Yıldız Işığı Hakkı’ başlığıyla burada (Legal Yayınları’nda) yayımlamış bulunuyorum. Haziran’da yedinci yılına dönecek olan bu yazarlığı hem çok önemsiyor ve sürdürmek istiyorum, hem de bu öneminden dolayı yazarların yerlerini belirli bir süreden sonra yeni düşünüşlere bırakmaları gerektiğine inanıyorum. Öte yandan, insan öğretirken öğrendiği gibi ( ‘docendo discimus’ Seneca,) yazarken de okumakta… İyi bir okur olarak kalmak için sanki burada ya da başka yerlerde hep bir şeyler yazıyor olmalıdır, diyesi geliyor insanın. Bu yüzden, lise çağlarımızın münazara konusu olan ‘çok gezen mi, çok okuyan mı bilir’e belki bir de ‘çok yazan mı bilir’i eklemek gerekiyor. Ancak bu nedenle de olsa bir köşe yazarı bu haliyle kendini düşündüğü gibi, okuyanı da düşünmeli değil midir? Ancak okurun, her sabah güneşi görmek istemesi gibi, sevdiği yazarını da köşesinde bulmak istemesini bu söylediklerimden ayrı tutmalıdır. Bu yazarlar, sayıları çok az da olsa, vardır. CBT Okurlarımla bir üç yıl daha geçirdik. Bu kitapta yer alan yazılar zaman içinde birbirini izlerken ‘Hukuk Politikası’nın ilgi, düşünce ve duygu akışını da gösteriyor. Güncele uzmanlık ve deneyim penceremden bakarak getirdiğim çözümlemeleri ve çözümleri ülkemizin siyasetçilerine, hukukçularına, bilimcilerine, düşünürlerine, öğrencilerime ve tüm yurttaşlarıma sunmaya çalıştım. İşe yaramak arzusu çok önemli bir güdülenme. Bu kitap biraz da bu arzuyla Hukuk Politikası yazılarını bir kez daha, derli toplu biçimde okurun masasına koymak istiyor. Montaigne Denemeler’inde der ki, ‘Hiç kimse aptalca şeyler söylemekten ari değildir. Bahtsızlık, bunları coşkuyla ileri sürmektir.’ Ardından Terenz’in, ‘Şimdi büyük bir gayretle büyük bir saçmalık söyleyecek’ anlamına gelen ‘Nae iste magno conatu magnas nuges dixerit’ sözünü ekler (Michel De Montaigne, Essais, Auswahl und Übertragung von Herbert Lüthy, Zürih 1953, s. 605). Bu nedenle (her) yazar bağışlanmak da ister.” GÜNCEL GÖKB L M HABERLER 2– Ü Çocuk Üniversite’sinin genç bilim insanı adayları 27 Haziran – 15 Temmuz 2011 tarihleri arasındaki Astronomi programı derslerine başladılar. Resimde “ilk der” heyecanları yüzlerinden resimde yüzlerinden okunabiliyor. Kaynakça: “The Astronomical Almanac 2011”. Dünyanın en saygın beyin cerrahları stanbulda Baştarafı 9. sayfadan devam ma süresini uzatma konusunda iddialı değiliz. Ancak hedefimiz her hastaya özel tedavi uygulamak. Örneğin hastanın genetiğine, tümör dokusunun özelliklerine ilişkin analizlerden sonra tedavi aşamasına geçmeliyiz. Bu konuda hem çok ileriyiz hem de çok geri.” Anil Nanda, Murad Bavbek ve Yücel Kanpolat Oregon Sağlık ve Bilim Üniversitesi Nöroşirurji Bölümü’nden Aclan Doğan’a göre kendilerini en fazla yoran sorun anevrizmalar: “Anevrizmalar da karşılaştığımız zor problemlerden biri. Bu konuda yapılması gereken ilk şey, anevrizmayı patlamadan önce tespit etmek. Bunun için de aile hikâyesi çok önemli. Ailesinde bu tür vakaların yaşanmış olduğu kişilerin bir ön taramadan geçmesi gerekiyor. Yırtılmayı yakalarsak cerrahi tedavi uyguluyoruz. ‘Coiling’ dediğimiz yöntem yaygın olarak kullanılıyor.” Doğan’a anevrizma yırtılmasının neden ol duğu baş ağrılarının belirgin bir özelliği olup olmadığını soruyoruz: “Bunlar dayanılması güç, bıçak gibi saplanan ağrılardır. Normal baş ağrısına benzemez.” New Jersey’deki Capital Health System’in Sinirbilim Enstitüsü’nden nörojirurjiyen Erol Veznedaroğlu ise en çok inmelerin hem hastayı hem de doktorları zorladığını söylüyor: “ nmelerde en önemli faktör zaman. lk üç saat içinde hastaneye başvurduğunuz zaman kalıcı hasarlar olmadan şifa bulmak olası. Ancak kalp krizinin ilk belirtileri konusunda oldukça eğitimli olan kamuoyu, inmenin habercisi olabilecek işaretleri bilmiyor. Niçin? Çünkü bu konuda yeterli eğitim verilmiyor. Nedir bunlar? Öncelikle kolda uyuşma, sonra denge bozukluğu ve konuşma zorluğu. nsanlar sabah yataktan kalktıklarında kolunda uyuşukluk hissettiği zaman, bunun üzerine yatmaktan kaynaklandığını sanır. Bu belirti katiyen göz ardı edilmemeli. nme, zamanında müdahale edilmediği zaman hasta için ölümden beterdir.” CBT 1267/16 1 Temmuz 2011 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirurji Anabilim Dalı’ndan Doç.Dr. Melike Mut, “High Grade Gliomas” başlıklı sunumunda yetişkinlerde kesin teşhis için cerrahi müdahalenin gerekli olduğunu, maksimal rezeksiyonun da halatta kalma ve yaşam kalitesini arttırmak için yapıldığını açıkladı. Beyindeki kanser tümörlerinin tedavisinde ne gibi gelişmelerin yaşandığı sorumsuzu ise Dr.Mut şöyle yanıtladı: “Bu konuda gelişmeler yok değil. Ancak bebek adımlarıyla ilerliyoruz.” TÜMÖR TEDAV S NDE GEL ŞMELER