Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8. Çerçeve Programı’nda köklü değişim sinyalleri Avrupa Birliği (AB) Çerçeve Programları’nın (ÇP) sekizincisi için hazırlık çalışmaları başladı. 20142020 yılları arasında sürecek olan program için 70 milyar Avro’luk bir bütçe tahsis edilecek. Daha önceki çerçeve programlarında tespit edilen aksaklıkların tekrarlanmaması için bu yeni programda ciddi reformların yapılması öngörülüyor. Öncelik siyasi önyargıların proje seçiminde etkili olmamasına ve bürokratik işlemlerin azaltılmasına verilecek. H alen devam etmekte olan 7.ÇP yerini, 20142020 yılları arasında sürecek olan AB 8.Çerçeve Programına (8.ÇP) bırakacak. Avrupa Komisyonu 8.ÇP için hazırlıklara şimdiden başladı. 20 Mayıs tarihine kadar süren ön hazırlık toplantısında bir araya gelen üniversite ve sanayi temsilcileri, Avrupa Komisyonu, Avrupa Parlamentosu ve üye ülke temsilcileri önceki programların aksayan yönlerini ve çözüm önerilerini masaya yatırdı. Bugüne dek karşılaşılan sorunların uzlaşma ve pazarlıklara bağlı olarak çözümlendiğini, sistemi ayakta tutmak için yalnızca marjinal değişikliklerin yapıldığını dile getiren konuşmacılar, artık köklü bir iyileştirmeye ihtiyaç duyulduğuna dikkat çektiler. Saygın bilim dergisi Nature’ın editörlerinden Colin Macilwain, “Avrupa Başarılı bir Çerçeve nşa Edebilecek mi” başlıklı makalesinde, çerçeve programlarını ikinci sınıf projelere destek vermekle suçluyor. Ancak bugün destek verilen projelerin pek çoğunda kriterler çok yüksek tutulduğunu ve kalitesiz projelerin reddedildiğini belirtiyor. 2011 yılında ARGE’ye dünyadaki tüm araştırma programlarından daha fazla NASA ve ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü hariç para tahsis edildiğini açıklıyor. önemli şikayetleri bazı projelere ihtiyacı olduğundan fazla fon tahsis edilmesi. Bunun, projelerin mükemmelliğinden değil, siyasi rüzgârların o yöne doğru esmesinden kaynaklandığı ileri sürülüyor. 8.ÇP’den beklentiler ise şu başlıklar altında özetleniyor: • Proje kalitesine daha fazla özen gösterilmesiBurada ERC’lerin (European Research CouncilAvrupa Araştırma Konseyi Bu bağımsız bilimsel konsey bilimsel mükemmeliyet, otonomi, verimlilik, şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkelerine göre çalışır) işleyişine dikkat çekiliyor. Siyasi lobilerin etkinliğinin azaltılması bu bağlamda öncelikli. • Bürokratik işlemlerin basitleştirilmesi Basitleştirme ve kolaylaştırmadan yana olan bilim insanları sistemin biraz daha güvene dayalı olması çağırısında bulunuyorlar. Ancak Brüksel’deki yetkililer araştırmacılara her zaman güvenilmemesi gerektiğini belirtiyor. Bunun en önemli nedeni mali destek için birden fazla ortağa ihtiyaç duyulması ve her ortağın aynı güvenilirliğe sahip olmaması. • Altyapının iyileştirilmesiHalihazırda Avrupa tesislerinin kurulması ve işletilmesinden sorumlu yerleşik bir mekanizma mevcut değil. Sonuç olarak teknolojik ilerleme açısından farklı koşullara sahip 27 ülke arasında bu sorun yaratabiliyor. Bunlar bilim insanlarının 8.ÇP’den bekledikleri. Ancak Komisyon başka şeylerin peşinde. Komisyonun istekleri şu cümle ile özetlenebilir: Avrupa, tüm bilim dallarında, en iyi fikirlere sahip, en iyi bilim insanlarını desteklemeye odaklanmalıdır. Komisyonun öncelikli isteği “inovasyon”. Yeni Araştırma ve novasyon Direktörü Maire GeogheganQuinn, diğer siyasiler gibi araştırma ve inovasyon arasındaki fark konusunda net bir fikre sahip değil. Ve inovasyona devletlerin daha fazla yatırım yapmasına sıcak bakıyor. Komisyonun bir diğer talebi de araştırma programlarını daha büyük bir uyum içinde hizaya sokmak. Başka bir deyişle Avrupa Birliği’nin “periferinde” yer alan yoksul ülkeleri bilimde Almanya’nın çekirdek düzeyine çıkartmak. Böyle bir girişim, fonları mükemmeliyet projelerinden uzaklaştırıp, ERC’nin genişlemesine kaydıracak. Bu mücadele en çok 8.ÇP’ye yansıyacak. Zengin ülkelerin bu yarışta kazanma şansı çok yüksek. Dolayısıyla fonlar uyum hedeflerine aktarılmayacak. Sonuçta bu yaklaşım, ngiltere ve Almanya gibi kaynak sıkıntısı çekmeyen ülkeleri memnun ederken, güney ve doğudaki meslek Maire GeogheganQuinn taşlarını kızdıracak. Avrupa’nın, geçmişteki politikalarını devam ettirmesi, bugüne dek fonlardan cömertçe yararlanan bilim insanlarını memnun edecek, ancak GeogheganQuinn’in de aralarında bulunduğu bazı yetkilileri hoşnut etmeyecek. Çünkü bu kişiler Avrupa’nın çok ciddi bir rekabet ile karşı karşıya olduğunu, ancak büyük bir reform hareketi ile inovasyona öncelik tanınmasıyla bu krizin atlatılabileceğini düşünüyor. Macilwain, GeogheganQuinn’in köklü bir değişim isteğini onaylamakla birlikte değişimin yönünü tehlikeli buluyor. Olanaksız gibi görünen “ novasyon Birliği” hedefi yerine Avrupa’nın ABD Ulusal Bilim Vakfı’nın temsil ettiği modeli taklit etmesi gerektiğini, böylece Çerçeve Programları’nın kapsama alanlarının genişlemesinin daha yararlı olacağını düşünüyor. K NC SINIF PROJELERE SON AVRUPA’NIN GELECEK STRATEJ LER B L M NSANLARININ BEKLENT LER Bilim insanlarının çerçeve programlarıyla ilgili en KOM SYONUN BEKLENT LER D Ü N Y A G Ö S T E RG E L E Rİ Tavşanlar ve Kaplumbağalar Türkçesi: Reyhan Oksay Kaynak: 23 Mayıs 2011 tarihinde internette yayımlanan Nature, 473, 421 (2011) doi: 10.1038/473421a Kişi başına düşen milli gelir hangi ülkelerde yüksek, hangilerinde düşük? Tüm kusurlarına karşın, gayri safi milli hasıla (GSMH) ekonomik ilerleme veya durgunluğun hâlâ en iyi göstergesi. 2001 ile 2010 yılları arasında kişi başına düşen GSMH’nin en hızlı büyüdüğü ülkelerin –Ekvator Ginesi, Azerbaycan ve Türkmenistan tümü zengin doğal kaynaklara sahip. Çin bunların arasında bir istisna oluşturmakla birlikte, ekonomik büyüme konusunda hiç de aşağı kalmıyor. Bu arada kötü bir başlangıç her zaman başarılı sonuçlar vermeyebiliyor; örneğin Haiti ve Zimbabve’nin son 10 yıldır önemli bir ilerleme kaydettiği söylenemez. Bu iki ülke negatif büyüme gösteren 15 ülkenin arasında yer alıyor. Çerçeve Programları Nedir? AB Çerçeve Programları, Avrupa Birliği’nde çok uluslu araştırma ve teknoloji geliştirme projelerinin desteklendiği başlıca Topluluk Programı’dır. İlki 1984 yılında başlayan Çerçeve Programları (ÇP) çok yıllı programlar olup, kapsamı ve programa ayrılan bütçe miktarı her bir programda artış gösterir. Çerçeve Programları’nın başlıca amaçları arasında, Avrupa’nın bilimsel ve teknolojik temelinin güçlendirilmesi, endüstriyel rekabetin desteklenmesi ve ülkeler arası işbirliğinin teşvik edilmesi sayılabilir. AB’nin Mart 2000’de yapılan Zirve Toplantısı’nda belirtilen ve Lizbon Stratejisi olarak adlandırılan strateji kapsamındaysa, AB’nin “dünyanın en dinamik rekabetçi bilgi temelli ekonomisi” olması hedeflendi. Bütünleştirilmiş bir Avrupa Araştırma Alanı oluşturmayı hedefleyen ve 20022006 döneminde yürürlükte olan 6. Çerçeve Programı (6. ÇP) ve 20072013 yıllarında yürürlükte olan 7. Çerçeve Programı (7. ÇP) AB’nin bu hedefe ulaşmasını amaçlıyor. İlerleme için bir diğer olumlu etmen de nüfus artış hızındaki yavaşlama. ABD ekonomisi Japonya’dan daha hızlı bir ilerleme kaydetmesine karşın, Japon nüfusu küçülürken, ABD’ninki büyüdü. Bu da Japonya’da kişi başına düşen GSMH’nin büyüme hızının ABD’dekine yaklaşmış olduğu anlamına geliyor. CBT 1266/9 24 Haziran 2011