22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sağlık Anadolu ve Türkiye’de nöroşirürji tarihi2 Doç. Dr. İhsan Solaroğlu, VKV Amerikan Hastanesi, Nöroşirürji Bölümü Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroşirürji AD., Türk Nöroşirürji Derneği Sekreteri Doç. Dr. İhsan Solaroğlu Osmanlı döneminde öne çıkan hekimlerden bir diğeri ise Cerrah brahim bin Abdullah’tır. Cerrah brahim tarafından hazırlanan “Alâ’imi Cerrahîn nöroşirürji tarihi açısından önemli bir belgedir. Bu eserin bir sefer sırasında bulunan bir tıp kitabının çevirisi olduğu yönünde görüşler vardır. Ancak yapılan çalışmalar; eserin tam bir çeviri olmayıp, cerrah brahim’in 14 ve 15. yüzyılın ünlü Türk hekimlerinden alıntılar yaptığı ve kendi tecrübelerini de ekelediğini ortaya koymuştur. Bu eserde nöroanatomi ile ilgili olarak beyin, kraniyal sinirler ve spinal sinirlerin anatomisi ile ilgili bölümler mevcuttur. Nöroşirürjiyi ilgilendiren hastalıklardan kafatası kırıkları, omurga kırık ve çıkıkları ve savaş yaralanmaları bölümleri dikkat çekmektedir. Bu eserde yer alan konulardan bir örnek vermek gerekirse; Cerrah brahim, kafatasında oluşan bir çökme kırığının tedavisini şöyle tarif eder: “Eğer o kırık ve yarığın çok büyük olduğunu ve kafanın kırık olduğunu görürsen, şöyle ki parçası ayıklandığında o yer çok kemiksiz kalırsa, şu yolla işlemen gerekir: Bir oğlak boğazla ve kafasını temizle. …Ölç ve kes. Sonra da o yaraya aşıla! Yine Hipokrat ve Galen buyururlar: Eğer üç günden sonra o kişiye bir ateş geldiğini görürsen, iyi belirti olmadığını bilmelisin.” Tanımlanan bu teknik, günümüzde kafatasının kranioplasti adı verilen tamiridir ve tavsiye edilen bir başka vericiden alınan kemik parçasının kullanılması Batı tıbbına ancak yıllar sonra girebilmiştir. Sânîzâde Atâullah Mehmed Efendi (17711826) 14. yüzyıl Osmanlı mparatorluğu’nun önemli bir hekimi, çevirmen ve yazarıdır. Sânizâde’nin Mi’yârü’lEtibbâ’sı çeviri bir eser olmakla birlikte, Batı tıbbına ait bilgileri Anadolu’ya aktarması açısından önemlidir. Bu eser, Sultan II. Mahmut’un emriyle basılmıştır ve bu şekliyle ülkemizde basılı ilk tıp kitabı olarak kabul edilmektedir. Mi’yârü’lEtibbâ’da günümüzdeki tıp diliyle ensefalosel adı verilen ense kökündeki doğumsal anomaliler ve makrosefali ve hidrosefali adı verilen hastalıklardan bahseder. Dr. Cemil Topuzlu (18681958), Türkiye’de modern cerrahinin kurucusu olarak kabul edilir. Cemil Paşa, Pott hastalığı, omurilik yaralanmaları, beyin apseleri gibi birçok beyin cerrahisi olgusunu ameliyat ederek bir ilki gerçekleştirmiştir. Cemil Paşa, beyin apsesi olgusunu Fransız Cerrahi Cemiyeti’nde sunmuştur. Bu sunum büyük olasılıkla ülkemizden yapılan ilk uluslararası nörolojik bilimler tebliğidir. Bu dönemde, Dr. Ale OSMANLI DÖNEM N N CERRAHLARI TÜRK YE’DE MODERN NÖROŞ RÜRJ Acıduman A ve ark. Cerrah brahim ve Alâ’imi Cerrâhi’in Nöroloji ile lgili Bölümleri. Türk Nöroşirürji Dergisi, 2007, Cilt: 17, Sayı: 3, 170182. Naderi S. Mazhar Osman’in “Zaruri Cevaba Cevap” başlıklı mektubunda Türk Nöroşirürji tarihine ışık tutan noktalar. Türk Nöroşirürji Dergisi 2004;14(1):6466. Acıduman A. Sanizâde Mehmed Atâullah Efendi ve Miyâru’l Etibbâlı eserinde Çocuk Hastalıkları ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2009; 52: 4252. Toplamaoğlu H. Bakırköy de Nöroşirürji ve Düşünen Adam. 25. Yıl Özel Sayısı, 4547. Altınok A. Dr. Ertuğrul Saltuk 19141980. Türk Nöroşirürji Dergisi 1998; 8: 131132. Özlen F ve ark. Prof. Dr. Feyyaz Berkay (19131991) Türk Nöroşirürji Dergisi 2002;12: 153155. Edirne’de müze haline getirilen Sultan II.Bayezid Külliyesi içindeki Darrüşşifa’da Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun omurga kırık ve çıkıklarının mankenlerle anlatılTürk Nöroşirürji Derneği web sitesi. dığı birim. http://www.turknorosirurji.org.tr/ xander Kamburoğlu (? 1913), Dr. Garabe Yahoub (18651936) ve Prof. Dr. Weiting Paşa (18681922) gibi dönemin ünlü cerrahları beyin cerrahisi ameliyatlarını yapmışlardır. Savaş sonunda Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde Prof. Dr. Weiting’in yerine cerrahi hocası olan Prof. Dr. Mim Kemal Öke (18841955), dönemin en ünlü cerrahlarından olup birçok nörotravmatoloji operasyonu yapmıştır. Mim Kemal Bey, 1924 yılında ilk Türkçe beyin cerrahisi kitabı olan “Dimağ ve Cümcüme Afetleri ve Tedavileri“ adlı eseri yazmıştır. Bu eser beyin cerrahisi alanında yazılmış olan ilk kapsamlı Türkçe eserdir. Türkiye’de çağdaş nöropsikiyatrinin kurucusu olan Prof. Dr. Mazhar Osman Uzman, ülkemizde ilk nöroşişüşrji uzmanlarının yetişmesinde ve nöroşirürjinin ayrı bir tıp dalı olarak yerleşmesinde rol alan en etkili isimdir. Dr. Mazhar Osman’ın yönlendirmesi ve teşvikiyle Dr. Abdulkadir Cahit Tuner 1922 yılında Almanya’ya, Dr. Hami Dilek ise 1934 yılında Paris’e nöroşirürji eğitimi almak üzere gönderilmişlerdir. Abdülkadir Cahit Bey, 1923 yılında yurtdışından aldığı diploma ve Dr. Mazhar Osman’nın 08.06.1933 tarihli sertifikası ile, Türkiye’deki ilk diplomalı beyin cerrahı olma unvanına kavuşmuştur. 1935 yılı sonlarında Paris’e nöroşişürji eğitimi almak üzere giden bir diğer isim ise Dr. Cemil Şerif Baydur’dur. 1937 yılında yurda dönen Dr. Baydur, Bakırköy Akıl ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde çalışmaya başlamıştır ancak geçirdiği rahatsızlık nedeniyle mesleğine devam edememiştir. 1940’lı yılların sonlarına kadar Bakırköy Hastanesi’nde çalışan Dr. Hami Dilek, buradan ayrılarak Türkiye’de Nöroşirürji ihtisası veren ilk kliniği 1949 yılında Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde kurmuştur. Dr. Dilek’in yerine ise Dr. Ertuğrul Saltuk göreve devam etmiştir. Bu dönemde Fransa’ya giderek nöroşirürji eğitimi alan diğer bir cerrah ise Dr. Cafer Tayyar Kankat’tır. Dr. Kankat, kurduğu özel hastanede meslek hayatına devam etmiş ve 19361948 yılları arasında “Modern Cerrahi ve Nöroşirürji Mecmuası“ adlı dergiyi yayımlamıştır. 1940’lı yılların ortalarında ise, Dr. Bülent Tarcan (19141991) ngiltere’ye, Dr. Feyyaz Berkay (19151993) ise ABD’ye nöroşirürji eğitimi almak için gönderilmişlerdir. Dr. Feyyaz Berkay, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde, Dr. Bülent Tarcan ise Çapa Tıp Fakültesi’nde beyin cerrahisi kliniklerini kurmuşlardır. Dr. Berkay, ilk Türk Nöroşirürji Cemiyeti’nin 1968 yılında kurulmasına öncülük etmiş ve ilk Nöroşirürji Kongresi 1971 yılında gerçekleştirilmiştir. 1960’lı yıllarda Ankara’da Hacettepe ve Ankara Üniversitesi’nde, 1967’de ise zmir’de Ege Üniversitesi’nde nöroşirürji klinikleri kurulmuş ve ülkemizde bu alanda gelişim hız kazanmıştır. Bu yıllarda Türkiye’den pek çok hekime nöroşirürji eğitimi veren ve yüzyılın cerrahı seçilen Prof. Dr. M. Gazi Yaşargil’den şükranla bahsetmek gerekir. Halen ülkemizde yaklaşık 1200 nöroşirürji uzmanı vardır ve üniversite ve Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde bulunan 75 eğitim kliniği’nde nöroşirürji eğitimi verilmektedir. Türk Nöroşirürji Derneği (TNDer) çatısı altında toplanan ülkemiz beyin ve sinir cerrahları, dünya genelinde bilimsel çalışma ve yayın sayılarında son 10 yıldır ilk 5 ülke arasındadır ve uluslararası gerçek bir güçtür. Bu noktada BUGÜN… Darrüşşifa’da Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun deneysel araştırmasının mankenlerle anlatıldığı birim. TNDer’in sadece beyin ve sinir cerrahisi bilim alanında faliyet gösteren bir kurum olmadığını, beraberinde gerçekleştirdiği birçok sosyal sorumluluk projeleri ile tüm toplumun sağlığı ve sosyal gelişmesi için de çaba harcadığını belirtmekte fayda vardır. Pek tabii ki, Anadolu’da ve Türkiye’de nörolojik bilimler ve özellikle nöroşirürji alanında gelişmelere katkıda bulunanlar bu makalede belirtilen kişilerden ibaret değildir. smini bilmediğimiz, hatırlayamadığımız ya da bu satırlara sığdıramadığımız nice hekimlerimizi bu vesileyle bir kez daha anıyor ve katkıları nedeniyle şükranlarımızı sunuyoruz. CBT 1266/17 24 Haziran 2011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle