17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sayda yeraltı nekropolünden lahitler kazılan tünel vasıtasiyle çıkarılırken (1877) turulmuştur. Üçüncü katta, Anadolu ve Troia Kültürleri, salonun sağ tarafında Troia eserleri, sol tarafında ise Anadolu ve Trakya’nın Paleolitik Çağ’dan başlayarak, Erken Demir Çağı sonuna kadar olan arkeolojik malzemelerinin yanı sıra salonun bir ucunda Frig eserleri özel bir bölüm halinde düzenlenmiştir. Bu sergileme yöntemi, izleyiciye karşılaştırma yapma olanağı vermektedir. Dördüncü katta, salonun sol yanında çoğunluğu kazı buluntusu olan SuriyeFilistin Koleksiyonu’na ait olan eserler; sağ yanında ise KıbrısCesnola Koleksiyonu’na ait, buluntu yerleri belli olmayan eserler sergilenmektedir. Salonun sonunda Suriye Çölü’nün ortasındaki görkemli Palmyra (Tedmür) kenti nekropolünden gelmiş bir yeraltı mezar odası gerçek ölçülerinde yeniden kurulmuştur. “Kültür Belgeleriyle stanbul” sergisinde ise, kentin tarihöncesi çağlardan başlayarak Osmanlı Dönemi’ne kadar geçirdiği siyasal ve kültürel gelişim anlatılmaktadır. stanbul, başlangıcından günümüze değin aralıksız sikke basan bir kent olduğundan, sikke örnekleri de bu bölümde sergilenmektedir. Ölümünün 100. Yıldönümünde Osman Hamdi Bey: Yaptığı Kazılar, Bulduğu Eserler Bugün üç müzede (Klasik Müze, Çinili Köşk, Eski Şark Eserleri Müzesi) 82.000 arkeolojik eser, 2 bine yakın el yazması, nümünde Osman Hamdi Bey: Yaptığı Kazılar, Bulduğu 600.000 sikke, 75.000 çiviyazılı tablet vardır. Müzede Bal Eserler, stanbul. Başgelen, N. 2010, “Osman Hamdi Bey ve kanlar’dan Afrika’ya, Anadolu ve Mezopotamya’dan Arap Ya Kazıları: Nemrud Dağı Sayda (Sidon ) Lagina”, Arkeoloji rımadası’na kadar, Osmanlı mparatorluğu sınırları içinde yer ve Sanat Dergisi, 133, VIIXXVIII. Cezar, M. 1995, Sanatalan bölgelerde yaşamış değişik uygarlıklara ait zengin ve ta Batıya Açılış ve Osman Hamdi III, stanbul. Dolunay, N. 1973, stanbul Arkeoloji Müzeleri, Akbank, stanbul. sönemli eserler bulunmaktadır. tanbul Asarı Atika Müzeleri. 1934, Resimli Rehber, stanbul. stanbul Arkeoloji Müzeleri. 1966, Resimli Rehber, SEÇ LM Ş KAYNAKÇA Başgelen, N. 1996, “Osman Hamdi Bey Yokuşunda 105. stanbul. Mansel, A. M. 1948, “Halil Edhem ve stanbul MüYıl. Yeni Bölümleri ile stanbul Arkeoloji Müzeleri”, Arkeoloji zeleri”, Halil Edbem Hatıra Kitabı II, Ankara, 1326. Meve Sanat Dergisi, 70, 810. Başgelen, N. 2006, “Müzei Hü riçboyu, Y. 1987, Arkeoloji Müzesi, stanbul. O. Hamdy Beymayun’dan Günümüze stanbul Arkeoloji Müzeleri ”, Sera Th. Reinach 1892, Une Necropole royale a Sidon. Fouilles mik Türkiye Dergisi 14, 114121. Başgelen, N. 2010, Müze de Hamdy Bey. Paris (Tıpkıbasımı: yay. N. Başgelen, Arkeoloji i Hümayun’dan Günümüze stanbul Arkeoloji Müzesi / Is ve Sanat Yayınları, stanbul, 1986). Pasinli, A . 2003, stanbul tanbul Archaeology Museum from Imperial Times to the Pre Arkeoloji Müzesi, stanbul. Yücel, E. 1999, Türkiye’de Müsent, stanbul. Başgelen, N. 2010, Ölümünün 100. Yıldö zecilik, Arkeoloji ve Sanat, stanbul. 3. Nörodejenerasyon Konferansı Suna ve İnan Kıraç Vakfı tarafından iki yılda bir düzenlenen, uluslararası 150 nörobilimciyi bir araya getirecek, “Suna Kıraç Nörodejenerasyon Konferansları”nın üçüncüsü bugün başlıyor. İki yılda bir düzenlenen ve ilki Nisan 2007’de yapılan Suna Kıraç Nörodejenerasyon Konferansları’nın “Motor Nöron Biyolojisi ve Nörodejenerasyonda Güncel Konular” başlıklı bu üçüncüsünde dünyaca ünlü uluslararası bilim insanları ve uzmanları 24 25 Haziran tarihleri arasında Pera Müzesi Oditoryumu’nda bir araya gelecek. ALS genetiği ile motor nöron biyolojisi ve ALS tedavisinde yeni yaklaşımlar üzerine odaklanacak konferans, beyindeki dejeneratif bozukluklar ve nöral onarımın altında yatan hücresel ve moleküler süreçler konusunda uzmanlaşmış uluslararası 150 nörobilimciyi bir araya getiriyor. Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Nörodejenerasyon Araştırma Laboratuvarı (NDAL) ve Suna ve İnan Kıraç Vakfı işbirliğiyle gerçekleşen konferans, Prof. Dr. A. Nazlı Başak (NDAL Direktörü), Prof. Dr. Jeffery Macklis (Harvard Üniversitesi Kök Hücre ve Rejeneratif Biyoloji profesörü) ve Dr. Robert Brown (Massachusetts Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Bölüm Başkanı) başkanlığında düzenleniyor. w w w . s k con. or g www.peramuzesi.org.tr Ankara Üniversitesi’nde “Deontoloji 65 Yaşında” etkinliği Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı’nın 65. kuruluş yılı 26 Mayıs 2011 günü “Deontoloji 65 Yaşında” adlı bir akademik etkinlik ile kutlandı. Önceki Anabilim Dalı başkanlarından Em. Prof. Dr. Osman Akata’nın, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. lker Ökten’in ve Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal Taluğ’un açılış konuşmalarının ardından Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Berna Arda 65. yılın kısa öyküsünü dile getirdi. Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı, 1945’te açılan ve Cumhuriyet’ in ilk tıp fakültesi olan Ankara Tıp Fakültesi’nin ilk kurulan bölümlerinden (ya da o zamanki adı ile “kürsü”lerinden) birisi. Resmi açılış tarihi 1 Ocak 1946’dır. Kurucu Başkanlık görevini Prof. Dr. Feridun Nafiz Uzluk (1946 1972) yaptı. Uzluk Hoca’nın emekliliğinden sonra dokuz yıl kadar Genel Cerrahi’ye bağlandı ve bu dönemdeki başkanlar (19721981) Tıp Tarihi ve Şirürji adıyla her iki kürsünün de başkanlığını yaptı. Daha sonra başkanlığa Prof. Dr. Fuat Aziz Göksel (1981 1993), Prof. Dr. Yaman Örs (1993 2003) getirildi; başkanlık halen Prof. Dr. Berna Arda (2003 ) tarafından yürütülüyor. Anabilim Dalı’nın başlıca etkinlikleri: eğitim, yayınlar, akademisyen yetiştirme, uluslararası ilişkiler, etik oluşumlara katkı ve moral değerler atmosferine katkı. Prof. Dr. Berna Arda “65 yılda nereden nereye geldik? sorusunu şöyle özetliyor: • Klasik deontolojiden etiğe • Tıp tarihinde giderek daha işlevsel ve karşılaştırmalı bir yaklaşıma • Tıp mevzuatına ilişkin sayılı örnekten oldukça ayrıntılı çok sayıda yasal düzenlemeye • Solo hekimlikten tıpta ekip anlayışına •“Aristokrat hekim” kimliğinden iş güvencesi sarsılmış nitelikçi emekçi bir kimliğe •Yetki temelinden hakların giderek daha çok tartışıldığı bir tıp uygulamasına • 80’li yılların başından itibaren YÖK yasası ile “idare edilen” bir üniversite ortamına • Yoğun bir yabancılaşma ve yitirilmeye yüz tutmuş bir dayanışma duygusuna “….neoliberal politikalar ve postmodernizmle uyuşan bir sağlık sistemine..” ve bu sisteme uygun çalışanlara; diğer bir deyişle, toplum yararı yerine kendi çıkarı peşinde koşan, bencil bireylere; bu şekilde davranmayan hekim, var olan performans uygulaması çerçevesinde, “işe yaramaz”, “düşük performanslı” olarak değerlendirilmeye geçiş yapıldı. CBT 1266/13 24 Haziran 2011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle