Katalog

GÜNDEM Yılda 200 Bin Bilişimci Eğitme Projesi "Manevi Mirasım Akıl ve Bilimdir!" "Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve ilmin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar." Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeoloji, İÜ. Yayınları Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Sayı: 1057 22 Haziran 2007 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Güray Öz GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No:2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212.343 72 74 Faks: 0212. 343 72 64 CUMHURİYET REKLAM Tel: (0212) 251 98 74/ 343 72 74 Yerel Süreli Yayın BASKI İhlas Gazetecilik A.Ş. 29 Ekim Caddesi No: 23 Yenibosna İstanbul Bilişim Sanayicileri Derneği TÜBİSAD siyasi parti ve milletvekillerine tam sayfa çağrı yayımladı ve ülkemizde bilişimin önünün açılması için yapılması gerekenleri 11 maddede topladı. Şüphesiz herkesin kalbinde yatan bir aslan vardır, bilişimcilerin kalbindeki 11 aslandan pek çoğunun gerçekten “özgür bırakılması” gerekir! Bunlardan örneğin “beş yılda 1 milyon bilişimci eğitin, hepsine iş bulalım” ve bu bağlamda “genç insan kaynaklarımızı değerlendirelim”, “Türkiye'yi Avrupa’nın bilişim üssü yapalım”, “Bilgi Toplumu Stratejisi ve Eylem Planına sahip çıkın”; “ARGE'ye önem verin, yenilikçi ekonomi yaratın” gibi istekleri göze çarpıyor. Tabii, telekom piyasasına tam serbestlik, eözgürlükleri kısıtlamamak, bilişim sektörüne özel yasa ve düzenleme, fikri haklar yasasını uygulama gibi başka haklı talepleri de var, sektörün... Bütün bu ve benzerleri, katmadeğeri yüksek yeni ekonomi ve bilgi toplumunun inşası için gerekli... Türkiye, ekonomisini yenilikçilik temelinde yeniden yapılandırmadığı sürece, eşik atlayamaz. Bu aynı zamanda şu demek: Bilgi toplumu üyesi; iyi okullarda yetişmiş, kaliteli, yüksek enerjiye ve üretme potansiyeline sahip, ortam bulduğunda gerçekten yaratıcı olabilecek yüzbinlerce gence, bu ülkede çalışabilme olanağı yaratmak. *** TÜBİSAD, anlaşılan “kökten piyasacı” değil!!! Devleti ve siyasi partileri özel politikalarla piyasaya müdahaleye çağırıyor! Haklıdır, “düzenleme” isteğinde! AKP'deki gibi neredeyse safın safı, köktencinin köktencisi bir piyasa ekonomi anlayışında kimse yok dünyada. Hele Türkiye gibi ekonomisi yapısal, üretici sektörü ve gücü olarak geri bir ülkenin, pek çok alanda güçlü ve büyük düzenleyici rolü, anlayışı, politikaları olmadığı sürece, ileri ekonomileri yakalaması mümkün değildir! Bu “kapitalizmin ruhuna” aykırıdır! Kapitalizmin geçmiş ruhuna bakıldığında da, öndekilere yetişen, parlayan yıldız ülkeler ve ekonomilerin hemen hepsinde, siyasal gücün, büyük düzenleyici programlarını görürüz! TÜBİSAD'ın isteklerinden, örneğin, daha önce bu köşede de dile getirilen, yılda 200 bin bilişimci yetiştirme projesini düşünelim! Bu ciddi bir proje! Ama siyasetin tepeden katkısı ve düzenleyiciliği olmadan gerçekleşmesi imkânsız. Bu proje hazırlansa ve ciddiyetle uygulansa, gerçekten yılda 200 bin gence sınıf atlatırsınız, hem de bir kaç sınıf! Onların yaratıcılığını teşvik edecek “girişimcidestek” ortam da yaratabilirsiniz, bir kısmını üstelik “beyingücü fazlası” olarak Avrupa'ya “ihraç” edersiniz! TÜBİSAD, neden böyle somut bir projeyi ayrıntılarıyla “paketleyip” toplumun, siyasetin önüne koymaz? *** Geçen gün gazetelerdeki bir habere gözüm takıldı: Dünya sağlıklı meyve sebze yetiştirecek yer arıyor, bizde altın gibi GAP bölgesi uyuyor... Ben siyasi partilerin GAP bölgesini, dünyanın altın yumurtlayan ovası yapmaya yönelik bir girişimini, plan ve projesini anımsamıyorum. Oysa meseleye böyle bir vizyonla yaklaşırsanız, en azından gümüş yumurtalar elde etmeye başlarsınız! Oysa herşey kendiliğindenciliğe bırakılmış... Birileri gelecek, para bulacak, proje üretecek ve yatırım yapacak! Türkiye'nin ölecek eşeği mi kaldı! AKP ekonomide başarılı diyenlere ne demeli? Adamlar 5 yıl boyunca, bu yazının özü açısından konuya yaklaştığınızda, kulaklarının üzerine yan gelip yattılar! Mal satıp, yarattıkları açığı kapamaya çalışan bir “ekonomi politika” izledik! Acaba, yeni girilen seçim ortamında, siyasal partilerde kökten bir düşünce dönüşümü var mı? www.cumhuriyet.com.tr obursali@cumhuriyet.com.tr CBT 1057/3 22 Haziran 2007 DAHA ÇOK, RAHAT OKUNUR YAZILAR Bir okurumuz, sohbette, dergimizde yayımlanan yazıların mümkün olduğunca rahat okunur, özellikle gençler tarafından da anlaşılır, popüler dil düzeyi yüksek olması gerektiğini söyledi! Okurumuz tıb dünyasından! Teşekkür, bu uyarıyı yaptığı ve bize başından beri uymamız gereken, kararlaştırılmış bir ilkemizi anımsattığı için. Bu konuda bir çaba içerisindeyiz ama yetersiziz. Öncelikle bize yazı yazan, yazı gönderen okurlarımızı, anlaşılır dil, kavram, terim kullanmaya davet ediyoruz bundan böyle... Bir de, liseli (hatta üniversiteli!) gençlerin dergimizi daha büyük oranda izlemelerini sağlamak için, neler yapmak gerekir? Öğretmen ve okurlardan öneri, görüş istiyoruz! Gelecek cuma yeniden birlikte olmak dileğiyle...