25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

İNSAN VE TOPLUM PSİKOLOJİSİ KÖK HÜCRE ARAŞTIRMALARI mek zorunda kaldı, çünkü gardiyan rolündekiler, mahkumlara psikolojik işkence uygulamaya başlamışlardı. Daha sonra yapılan araştırmalarda da benzer düşünce yapısında olan insanların, birbirlerini etkileyerek daha tehlikeli seçeneklere yöneldikleri görüldü. Oysa tek başına yaşayan insanlar genellikle tehlikelerden uzak durur. Dini tarikatlardaki insanlar ve çete üyeleri bunlara en güzel örnektir. Bir insan sosyal baskıların zararlı etkisine karşı kendisini nasıl korur? Öncelikle bir seçimi üssünüzün baskısıyla yaptığınızı düşünüyorsanız, bir kez daha düşünün. Bir grubun veya bir topluluğun üyesi iseniz, grubun her şeyin en doğrusunu düşündüğünü sanmaktan vazgeçin. Herkesin grubun kurallarına uyduğu durumlarda, siz muhalefette kalın. Bireysel sorumluluğunuzun yok edil min etmez. Hepimiz, seçenek paradoksu denilen bu durum ile karşı karşıya kalabiliriz. Ancak bazılarımız bu durumdan daha fazla rahatsız olur. Bunlar karar vermeden önce tüm olasılıkları değerlendirdiğinden emin olmak isteyenlerdir. Bu strateji, seçenekler sınırlı iken işe yarar, ancak seçenekler karmaşık hale geldikçe yarardan çok zarar verir. Öte yandan beklentilerini karşılayan ilk seçeneği tercih eden insanlar, seçenek bolluğundan etkilenmezler. Psikologlara göre insanlar milyonlarca insanın arasından eşini bu şekilde seçiyor. Dolly’nin babası Prof. Dr. Keith Campbell ülkemize geldi. D 10) TERCİHİ SİZİN YERİNİZE BAŞKASI YAPSIN! Tercih yapmak söz konusu olduğunda insanlar kontrolün kendilerinde olmasını isterler. Ancak bazı durumlarda kararın sonucu ne olursa olsun karar verme eylemi insanlarda tatminsizlik duygusu yaratır. Bu gibi durumlarda kontrolü başkasına devretmek daha doğrudur. Cornell Üniversitesi’nden Simona Botti, önemsiz ve tatsız kararlarda başkalarının 9) SEÇENEKLERİNİZİ kontrolü elinde tutmasından insanların SINIRLAYIN! rahatsız olmadığını söylüyor. Örneğin bir lokantada şarap seçimini rahatlıkla başkasına İnsanlar daha fazla seçeneğin, az seçenekbırakabilirsiniz. Ayrıca bazı önemli kararları ten daha iyi olduğunu düşünse de yapılan uzmanına bırakmak da rahatlatıcı olabilir. araştırmalar bunun tam tersini gösteriyor. ÖrBotti son yaptığı araştırmada, hastaların hanneğin beş farklı çikolata cinsinin içinden gi tedaviyi uygulayacaklarına veya prematür seçim yapmak, 30 tanesinin bir bebeğin yaşam içinden yapmaktan daha desteklerinin çekilkolaydır. Burada sorun mesine doktorlarının Bir insan sosyal baskıların daha fazla miktarda karar vermesini terzararlı etkisine karşı seçeneğin de bir bedelinin cih ettiğini ortaya kendisini nasıl korur? olmasıdır. Seçenekler artçıkartmış. Botti bu tıkça inceleme, araştırma, konuda şöyle Öncelikle bir seçimi üssünütarama süreci uzar; zihin konuşuyor: “Seçim zün baskısıyla yaptığınızı dükarışır; en kötüsü beyin konusunda insanlarşünüyorsanız, bir kez daha seçenekleri değerlendirirda tercihi kendileri ken bloke olur; çalışamaz yaptıklarında mutlu düşünün. Bir grubun veya bir hale gelir. Ayrıca daha fazla olacaklarına ilişkin topluluğun üyesi iseniz, seçenek hata yapma şansını bir takıntı var. Oysa grubun her şeyin en artırır ve sonuçta daha iyi her zaman böyle olbir fırsatı kaçırmış olma muyor.” doğrusunu düşündüğünü olasılığı beyninizi rahatsız Reyhan Oksay sanmaktan vazgeçin. ettiği için tercihiniz sizi tatNew Scientist, 5 Mayıs 2007 diğini gördüğünüz ortamlardan uzaklaşın, çünkü bu gibi koşullarda sizden sorumsuzca davranmanız istenecektir. Bazı durumlarda sosyal baskılar doğru amaçlar için de kullanılabilir. Bunlar genellikle çevreye duyarlılık, bağışta bulunma gibi konulardır. CBT 1052 / 14 18 Mayıs 2007 ünya’da kopyalanan ilk memeli Dolly’i klonlayan Prof. Dr. Campbell, Animalia İstanbul 2007 fuarında klonlama hakkında bir seminer verdi. Fuar açılış konuşmasını yapan HKF Fuarcılık Genel Müdürü Mehmet Bekir Çakıcı Prof. Dr. Keith Campbell’e ve onu davet eden Ege Vet’e teşekkür etti. Prof. Campbell 10 Mayıs 2007 günü klonlama ve kök hücre teknolojisiyle ilgili olarak verdiği seminerde, klonlamanın tarihçesinden, tekniğinden ve gelecekteki tahminlerden söz etti. Seminer öncesi Ege Vet Genel Müdürü Tahir Yavuz, Prof. Campbell’e ziyaretinin anısına bir plaket verdi. Prof. Campbell kopyalama işleminin tarihçesinden, yaşanılan problemlerden, hayvanlar üzerindeki deneylerden ve bu yöntemin insanlığa sağlayabileceği yararlardan söz ederken, katılımcıların sorularını da yanıtladı. Prof. Campbell döllenmiş yumurtanın genetik olarak ilerideki canlı yönünden belirleyici olduğunun ilk defa 1898 yılında ortaya konulduğunu, 1910 ve 1925 yıllarında kurbağa ve sürüngenler üzerinde yapılan çalışmaların kopyalama fikrine temel oluşturduğunu, 19521962 yıllarındaki çalışmalarda kurbağa klonlandığını, 19821986 yılarında ilk defa memeli hayvan üzerinde çalışma yapıldığını, 1996 yılında ise ilk ergin kopyalanmış koyun olan Dolly’nin dünya’ya geldiğini anlattı. Dolly’den sonra Polly Holly MollyOlly adı verilen birbirinin aynısı dört koyun daha elde ettiklerini anlatan Prof. Campbell klonlama ile ilgili öğrenilmesi gereken çok şeyin olduğunu vurguladı. Prof. Campbell’in verdiği bilgilere göre, Dolly’den sonra 1998’de ilk sığır ve fare, 1999’da ilk defa keçi, 2000’de domuz ve yaban ineği, 2001’de yaban koyunu, 2002’de kedi ve tavşan, 2003’de nesli tükenmekte olan bir yaban ineği ile, sıçan, katır, geyik, at, 2005’te köpek ve dağ gelinciği klonlanmış. Gen ilavesiyle Staphylococcus aureus’a karşı dirençli inek, Annie’nin elde edilmesi bu konudaki çalışmaları hızlandırmış. Prof. Campbell’den alınan bilgiye göre nadir ırkların, çok kıymetli hayvanların, iş köpeklerinin, kısır, yaşlı, hasta hayvanların, nesli tükenmekte olan hayvanların, hastalıklara dayanıklı hayvanların klonlanması mümkün. İnsanlara bu teknolojinin büyük yararı olacağını ifade eden Prof. Campbell, ileriki yıllarda bazı körlüklere ve omurilik hasarlarına bağlı felçlere, daha ileriki yıllarda ise yaşlılıkla, bağışıklık sistemiyle, genetik bozukluklarla, alerjilerle, şeker hastalığıyla ilgili problemlere çözüm bulunabileceğini söyledi Medya mensuplarının insan klonlanmasıyla ilgili ısrarlı soruları üzerine Prof. Campbell “İnsanı insan yapan sosyoekonomik, kültürel çevresi, ailesi, düşünceleri ve bilgileridir. Şekil olarak insan klonlamak mümkündür. Ancak; bu insan diğerinin aynısı olmaz. Diğer yandan bu yönde etik kurallar ve yasaklar var” dedi. İnsan klonlamanın kolay olmayacağını, çok para, sabır ve zaman gerektireceğini söyleyen Prof. Campbell insanlığa yararlı olabilecek en önemli ilerlemenin “ Zenotransplantasyon” olacağını belirtti. Hayvanlarda oluşturulan organların ileride insanlara yedek organ olarak kullanılabileceğini, organ naklinde ise organın reddedilmesinin önlenebileceğini, bu teknolojinin bu yönde kullanılabileceği günlerin geleceğini bildirdi. Prof. Campbell “ üzerinde çalışması ve öğrenilmesi gereken çok konu var, laboratuvar çalışmalarının klinik çalışmalara dönüşebilmesi için çok sağlam verilere ihtiyaç var ve bu konudaki izin prosedürleri çok uzun, o yüzden bunlar çok sonraki yıllarda gerçekleşebilecek olan yararlardır.” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle