Katalog

OOOF OFF LİNE Tanol Türkoğlu TanolTurkoğ[email protected] CİLT KANSERİ TEDAVİSİ İÇİN IŞILDAYAN BANDAJ İskoçya’daki University of St.Andrews’tan tıp araştırmacısı Ifor Samuel ve meslektaşlarının geliştirdiği ışık saçan bir bandaj, Bandaj cilt kanseOLED rini lazer tedavisi Işığa duyarlı krem kadar etkiKanser hücreleri li tedavi ediyor ve cilt ameliyatlarının yol açtığı sıkıntılara yol açmıyor. Uygulama aşamasında doktorlar hastalıklı bölgeye bir krem sürüyorlar. Bu krem, hücreleri ışığa karşı daha duyarlı hale getiriyor . Daha sonra bölgenin üzeri özel bandaj ile kapatılıyor. Bandajın içindeki esnek, organik ışık saçan diyot veya OLED (Organic Light Emitting diyode), üç saat boyunca kremin bulunduğu bölgeyi düşükseviyeli ışık ile bombardıman ederek yavaş yavaş kanserli hücreleri öldürüyor. Tedaviden sonra OLED otomatik olarak kendini kapatıyor ve hasta bandajı ve bağlı olduğu pilleri atıyor. Bandajın boyutlarının küçük olduğu için hastalar evde veya ofiste kullanabilir. Samuel7in pille çalışan bandajı ışıktan yararlanarak kanserli hücreleri öldürüyor. Life hack kısaca hayata çok pratik ve yaratıcı bir açıdan bakmakla ilgili. Belki de "life hack" deyimini ulusal anlamda idrak etmiş bir millet varsa o da biz Türklerdir. Şu Life Hack Uzmanı Türkler! Turgut Özakman’ın "Şu Çılgın Türkler" eseri, filmi çevrildikten ve her 29 Ekim’de gösterilmekten çok sonra kitap formatında bir fenomen yarattı ve yüzlerce baskı yaparak hepimizi evine girdi. Türklerin çılgınlığı belki de ihtimal verilmeyen bir olasılığı canlandırıp bundan beklenmedik bir sonuç almaları ile ilgili: Bugünün Türkiye’sinin hemen her karışı işgal altındayken, uzaktan bakıldığında (mesela İstanbul’daki saraydan) birkaç düzine maceraperestin serüveni gibi görülen bir hareketin dört senelik ulusal bir direnişin neticesinde yepyeni bir ülkenin doğmasına neden olması. Son dönemde ülkemizde de gündeme gelen, geçmişi ise ancak 2004’e dek dayanan "life hack" deyimi bana bunları düşündürdü. Bu deyimi ilk defa İngiliz Danny O’brien kullanmış. Kendisi teknoloji konularında yazılar yazan bir gazeteci. Her ne kadar deyim, bilgisayar ile ilgili işlerini yaparken herkesin kullandığı yolları, araçları kullanmak yerine kendi kısa yollarını ya da daha pratik araçlarını icat eden teknik uzmanların bu dehasına işaret etse de, giderek daha geniş anlamda kullanılmaya başlandı. Belki de "life hack" deyimini ulusal anlamda idrak etmiş bir millet varsa o da yukarıda bahsettiğim tarihinden dolayı biz Türklerdir. Life hack, kısaca, hayata çok pratik ve yaratıcı bir açıdan bakmakla ilgili. Gündelik hayattan bazı örnekler vereyim: Mesela erkekler için bir lifehack: Çorap alırken sadece tek renk çorap alın (ör. siyah). Böylece sabahları pek de ışık olmayan ortamda çekmeceden çorap alırken hangisi hangisinin çiftiydi diye eşleştirme yapmanız gerekmez. Aslında farkında olmadan bu tür lifehackler hayatımızda o kadar çok var ki. İşte trafikten bir örnek: Kozyatağı kavşağından Atatürk Caddesi’ne girerken sol şerit yerine sağ şeritten gidin; daha hızlı ilerlersiniz. Neden? Çünkü sağ şeritte E5’e çıkan bir şerit var ve o yöne giden araçlar o şeridi hızla boşalttıklarından yol ağzına dek nispeten daha az bekleyerek ilerleyebilirsiniz. Aslında bu lifehack’i Türkiye çapında genellersek pek de yanlış yapmayız sanırım. Şöyle ki: "Türkiye’de sağ şerit, sol şeritten daha hızlı ilerler". Yıllar önce bilgisayar programlamanın en zor seviyesi sayılabilecek assembly dilinde program yazarken öğrenmiş olduğumuz bir lifehack vardı ("mov ax, 0" yerine "xor ax" komutunu kullanmak). Bu iki komut da aynı işlevi görür. AX adlı register denen şeyi sıfıra eşitlemek. Ancak bunu mov komutu yerine xor komutu ile yapmanın daha hızlı olduğunu bilmek önemli bir deneyim gerektirmekteydi. Herkesin on dakika kuyruk bekleyerek ulaştığı bir yere siz kestirme bir yoldan hiç beklemeden ulaşıyorsanız, bu da bir lifehacktir. Ya da ev hanımlarının herkesin yaptığı kimi yiyecekleri kendilerine özgü bir şekilde yaparak onlara herkesin veremediği bir tadı vermesi lifehacktir. Belki de bu örnekleri okudukça siz de "Ohooo bizim hayatımız lifehack!" diyeceksiniz. Gerçekten de örneğin Türkiye’de bir ailenin bu kadar düşük gelir seviyesinde bu kadar etik bir hayat standardında yaşamayı başarması kendi başına bir lifehack’tir. İşte örneğini Arjantin’de gördük. Arjantin, Türkiye’nin 2001’de yaşadığı krizden çok daha hafif bir kriz yaşadı ve halk anında yağmaya, talana başladı. 2001 krizinde ise vakur Türk halkının yaptığı en büyük çıkış, yazar kasasını başbakan binadan çıkarken yere atıp geçinemiyoruz diye yakınan bakkal idi. Şimdi de sırada 2007 yılını geçirmek var. Merak ediyorum; Türk Halkı yine pratik zekâsını gösterip, bu yıl önündeki bu iki imkanı kullanırken de lifehack yapıp, birilerini hackleyebilecek mi? KOKAİN VE DOPİNGİ TESPİT ETME YÖNTEMLERİ a) Illinois Üniversitesi’nde geliştirilen bir test, havuzlardaki asit düzeyini ölçer gibi insanlarda kokain düzeyini tespit ediyor. Kişinin birkaç damla tükürüğüne, idrarına veya kanına, süperduyarlı kâğıt şeritleri batırıldığı zaman o kişinin kokain kullanıp kullanmadığı ortaya çıkıyor. Kâğıt şeridin içerdiği moleküller, yalnızca kokainin içindeki moleküllere bağlanacak şekilde tasarlanmış. Testin pozitif çıkması, kâğıdın üzerinde oluşan kırmızı bir çizgiden anlaşılıyor. b) Köln’deki Alman Spor Üniversitesi, sporcularda performansı artıran "synacthen" adı verilen doping ilacının çok az yoğunlukta bulunduğu durumlarda bile tespit edecek kimyasal bir teknik geliştirdi. Kana enjekte edilen synacthen, kortikosteroid’lerin üretimini artırıyor. Kortikosteroid’lerin artması ağrıyı baskılıyor ve kan şekeri düzeyini uzun süre yükseklerde tutuyor. c) Yeni bir tarama cihazı uyuşturucu kaçakçılarını anında yakalıyor. Arama yapılırken kişi küçük bir kulübeye giriyor ve elini bir sensörün üzerine yerleştiriyor. Bu arada birkaç soruya yanıt veriyor. 5 dakika süren bu sorgulama sırasında İsrailli bilim adamlarının geliştirdiği cihaz, kalp atışını, tansiyonu ve terleme derecesini ölçüyor. Bir bilgisayar bu sonuçları bir tanıma yazılımından geçiriyor. Yazılım, uyuşturucu taşıyan yolcuları ve teröristleri, uçuş korkusu içindeki masum yolculardan ayırt edebilecek yeteneğe sahip. Şu anda deneme aşamasında olan cihaz, çok yakında havaalanlarına ve İsrail’deki kontrol noktalarına yerleştirilecek. Hazırlayan: Reyhan Oksay CBT 1042/19 9 Mart 2007