Katalog

GERİ DÖNÜŞÜMLÜ MALZEMELERDEN YAPILAN TREN Siemens Ulaşım Sistemleri'ndeki mühendisler, trenlerde kullanacakları malzemeleri seçerken, işin çevresel boyutlarına odaklandılar. Çevre kirliliğine neden olabilecek malzemelerin kullanımından kaçındılar, malzemelerin bileşenlerinin ağırlığını mümkün olan en düşük seviyeye indirgemeye çaba harcadılar. Trenin modüler tasarımı da, bakım maliyetlerini düşürmek açısından kolaylıkla değiştirilebilir ve tamir edilebilir parçalar kullanılması anlamına da geliyor. Metro trenlerinde çöpe atılabilirlik kavramı, kullanılan malzemelerin % 85'inin fiziksel anlamda tekrar kullanılması ve ilave bir %10'luk kısmın da ısı formunda yeniden kazanılmasına imkân sağlıyor. Bugünün fiyatlarıyla bir trenin içerdiği malzemelerin satışından 60 bin Euro civarında bir para kazanılabiliyor. 54.34 metre uzunluğunda olan trenlerle seyahat eden yolcular herhangi bir engelle karşılaşmaksızın boydan boya hareket edebiliyor. Üst hız limitleri saatte 70 kilometre ve boşken yaklaşık 94 ton ağırlığında olan yeni trenler başlangıçta 4 ve 6 numaralı metro hatlarında kullanılacak. Tüm trenlerin tesliminin ise 2009 yazında tamamlanması planlanıyor. Siemens bu trenleri Viyana'daki tesislerinde üretiyor. Trenlerin dış görünümü ise Avusturya, Zell am See'deki Porsche Tasarım Stüdyoları tarafından tasarlanıyor. Siemens biyometrik sistemlerdeki teknoloji len verilerle karşılaştırıyor. Siemens'in biyometrik ID kartlarının son versiyonu bu pazardaki tüm önemli parmak izi okuyucularını, Fujitsu tarafından geliştirilen güvenli el okuyucularını ve Smart Kartları destekliyor. Frost& Sullivan tarafından yapılan bir araştırmaya göre, güvenlik koruma sistemi pazarının önümüzdeki dört yıl içerisinde yalnızca Avrupa'da yaklaşık olarak 800 milyon'dan 1 milyar dolara çıkması bekleniyor. Bu büyümenin büyük bir kısmını ise biyometrik üreticiler oluşturacak. Siemens IT Çözümleri ve Hizmetleri tarafından geliştirilen el okuyucunun, şimdiye kadar yaygın bir şekilde kullanılan parmak izi okuyucu tekniklerinin tamamlayıcısı olduğu belirtiliyor. Sistemin kişiyi tanımak için gerçek bir el teması gerektirmemesinin özellikle hastane gibi steril ortamlar için oldukça faydalı olduğu belirtiliyor. KÂĞITSIZ FAKS Çevreci etkinlikleriyle dikkat çeken telekomünikasyon şirketi Bircom tarafından Türkiye'ye getirilen Vidicode Faks Sunucusu kullanıcıların, kâğıt adı verilen prototip, gayet aydınlık bir odada bile, yaklaşık 35 cm eninde bir alanda oldukça net ve parlak görüntü oluşturabiliyor. Bu cihazla düz ya da düze yakın herhangi bir yüzeyde her zaman film oynatmak mümkün. Yani önünüzdeki boş bir duvar parçası, koltuğun ya da arkadaşınızın sırtı, beyaz bir kâğıt hatta avucunuz bile sinema ekranı olabilecek. TI firmasının ilk kez geçen yılki CES (Consumer Electronics Show) fuarında prototipini sergilediği cihaz, ufacık dijital mikro aynaların üzerine düşürülen kırmızı, yeşil ve mavi lazerlerin ışımasıyla görüntü yaratıyor. Bu teknoloji, aslında yine firmanın patentine sahip olduğu DLP teknolojisinin bir benzeri. Prototip üzerinde çalışmaya devam eden firma mühendisleri, maliyet, güç sarfiyatı ve ısı azaltmak için DLP yerine LED teknolojisini kullanma seçeneğini de göz ardı etmiyorlar. Firma yetkilileri cep telefonuna entegre edilmiş ilk ticari Pico ürününün özümüzdeki yıl satışa çıkabileceğini söylüyor. Şimdiden birkaç cep telefonu üreticisi, Pico ile ilgilenmeye başlamış. İlk örneklerin 2008 CES fuarında görücüye çıkması büyük olasılık. http://www.terrakki.net/newsDetail.asp EL DAMARLARINDAN KİMLİK ANALİZİ kullanmadan faks alıp göndermelerini sağlıyor. Bircom, ürünü satın alanlar adına TEMA ile birlikte fidan dikimi de yapacak. İnternetin gelişmesine paralel olarak epostanın sunduğu hız ve rahatlık nedeniyle tahtı sarsılır gibi görünen faks iletişimi, aslında epostanın sunamadığı avantajlardan dolayı hâlâ yaygın olarak kullanılıyor. Özellikle güvenlik açısından üstün nitelikleri olan faks, teknolojinin yardımıyla çağ atlıyor. Vidicode Faks Sunucusu, faks iletişiminden kâğıt unsurunu ortadan kaldırarak tarama, arşivleme, yedekleme ve zamandan tasarruf imkânı sunmasının yanı sıra en önemli katkıyı çevrenin korunması anlamında sağlıyor. Cihaz; kâğıt, toner ve faks şeridi kullanımını sıfıra indiriyor ve faks iletişimini tamamen elektronik ortama taşıyor. Bircom, çevrenin korunması konusundaki duyarlılığını bir adım daha ileriye taşıyarak TEMA ile işbirliği yaptı ve Vidicode Faks Sunucusu'nu satın alanlar adına fidan dikimi yapılacağını duyurdu. DEPRESYON TEDAVİSİNDE ELEKTROT Depresyonun tedavisi için geliştirilen en son ve en çarpıcı yöntem beynin belirli bir bölgesine yerleştirilen ve periyodik olarak belli noktalara elektrik akımı veren elektrotlar. Bu, bugüne kadar en hızlı iyileşme sağlayan yöntem oldu. Cleveland Clinic'te gerçekleştirilen deneyde kafatasının içinde dört elektrot yerleştirilen Diane Hire, tedavi seansı sona erdiğinde 'mutluluktan uçuyordu'. Henüz deneme aşamasında olan bu yeni 'elektrik' tedavisi, halen bilinen ve yaygın olarak kullanılan ECT (elektrokonvulsif terapi) elektroşok tedavilerinden oldukça farklı. DTS (deep brain stimulation) olarak bilinen yöntemde bey CBT 1072/18 5 Ekim 2007 sini yeni geliştirdiği el yüzeyi okuyucularında kullanıyor. Sistemde kullanılan kızılötesi tarayıcılar sayesinde saniyeler içinde el taranarak kimlik tespiti yapılabiliyor. Deri altındaki damarların düzenini inceleyen sistem daha sonra tarama sonuçlarını bilgisayara önceden kaydedi CEP TELEFONU BÜYÜKLÜĞÜNDE PROJEKTÖR Texas Instruments firması cep telefonu büyüklüğünde film projektörü yaptı. Pico Projector nin tamamına değil, ruh halini düzenlediği tahmin edilen noktalara 2 voltluk elektrik akımı 'doğrudan' veriliyor. Yani dışarıdan değil içeriden! 20 yıldır denemediği tedavi kalmayan ve bir türlü kronik depresyondan kurtulamayan Diane Hire'ın göğsüne iki elektrik stimülatörü, kafata