26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÖNÜLDEN BİLİME Ahmet İnam Öğrendikçe kompleksli, öğrendikçe ukalâ, öğrendikçe çirkin insan olmak için değildir bilgi. Bilgi güzelleştirmelidir insanı! Ölümdür Artık Öğrenememek İnsan ne zaman ölür bu dünyada? Bedeni öldüğünde. Teni. Peki, teni işlevini gördüğü halde, canı çıkmışlar, yaşar görünüp de ölü olanlar kimlerdir? Elbette artık öğrenemeyenler, öğrenmek istemeyenler, öğrenmemeye karar vermişler, hatta öğrenmemeğe yemin etmişler. Belki artık her şeyi bildiklerini sandıklarından. Belki de "öğrenip de ne olacak?" dedikleri için. Biz öğretmenlerin öğrenme ölümü, bir kültürün yok olmasına yol açabilecek en tehlikeli ölümdür. "Bedenim yaşıyor, param pulum, şanım şöhretim; demek ki yaşıyorum ben de" diyenler. Yaşadığı her deneyimi, okuduğu her kitabı "eskiye", bilinene, bilindik olana indirgeyenler. Sizler, içinde bulunduğunuz kültürün en tehlikeli virüslerisiniz! Siz üşenenler! Öğrenmekten, değişmekten korkanlar! Sizin kafanızdaki devrimler, yaşamın zorlu sınavlarından geçmediği için statüko bekçiliğine dönüşmüştür. Siz tembelliği huy edinmiş dindârlar! Çocukluğunuzda edindiğiniz bilgilerin, alışkanlıkların cenderesine sıkışıp kaldığınız için tâzeleyemediğiniz îmânınızla, îmânınıza çok büyük kötülük etmektesiniz! Okumayan, okusa da, okuduğunla dönüşme aşkı yaşamayan öğretmenler! Yeniye, farklıya olan kapılarınızı kapadığınız için, yaşama yepyeni gözlerle, meraklı gönülle duran gençleri eskimiş olana tıkmaya mı çabalıyorsunuz? Öğrenerek yalnızca mâlumâtfuruş kalmak: Öğrenememenin en sinsi, en tehlikeli boyutudur bu! Sindiremediğiniz (kitaplar yazsanız bile!), içselleştiremediğiniz, özümseyemediğiniz sözde bilgiler dökülür gider üstünüzden! Çünkü, sizin mâlumâtla olan ilişkiniz, salt toplumdaki konumunuzu korumak, yükseltmek içindir. "Ben de biliyorum" diyebilmek için! ferin, biliyorsunuz! Herkesi inandırdınız bildiğinize! Kitaplığınıza yüzlerce kitap dizip, öğretmenseniz öğrencilerinize en ağır ödevleri verebilirsininiz! Unutmayın ki sizden öğrenenler yalnızca çevrenize saçtığınız mâlumâtı değil, sizden nasıl bir insan olduğunuzu da öğrenirler! Bilginizle nasıl yaşadığınızı. Bu bir örtük bilgidir. Yüz yüze ilişkilerde çıkar ortaya. Onlara, örneğin fizik öğretirken, bir ahlâk örneği olduğunuzu da sakın unutmayın! Duruşunuzdan, ses tonunuzdan, kısacası "havanızdan" size notlarını verirler! Mâlumât sahibi olmak yetmez, onları asıl etkileyecek olan, sizin o mâlumâtla nasıl bir insan olduğunuzdur! Çekilmez lânet biri misiniz? Onların burnundan fitil fitil getirerek mi aktarıyorsunuz mâlumâtınızı? Onların öğrenmeye susamış gönülleriyle alay mı ediyorsunuz? Onlar hep aptal, geri zekâlı, belki zeki ama tembel midir hep? Öğrenmenin bir çile olduğu elbette doğrudur. Unutmayalım ki, bilgi bir yaşama sevinciyle yansımalıdır genç insanların zihinlerine. Öğrendikçe kompleksli, öğrendikçe ukalâ, öğrendikçe çirkin insan olmak için değildir bilgi. Bilgi güzelleştirmelidir insanı! Geceler boyu bir bilimsel, düşünsel sorunun üzerinde kafa yorup araştırma yapmak, tartışmak, söyleşmek… İnsanın sevinçli varoluşu, bilgisiyle böylesi buluşmalardan ortaya çıkar! İnsan, zihnini böylesi sevinçli bilgilerle tadar! Düşünmenin keyfini çıkaramamak insanın en büyük yitiklerindendir. Anlamanın, öğrenmenin sonsuz yolculuğunda yanlışlarının, eksikliklerinin farkına varmak: İşte insan olmanın binbir yolundan biri! Biliyor musunuz, anlayamamanın, kavrayamamanın da bir keyfi vardır! Yeter ki insan bunu olanca içtenliğiyle itiraf edebilsin (En azından kendine!)! Anlayamadığını anlamak da bir aşamadır! (Elbette, düşünme tembellerinin tembelliklerine taktıkları bir kulp olmamalıdır! Elbette anlayamadıklarımız olacaktır, anladıkça anlayamadıklarımız. Bu durum, anlama tutkumuzu kırbaçlamalıdır! Hiç değilse, anladıklarımızı daha iyi anlamaya götürmelidir bizi!) Bir bilgi sorunu üzerinde kafa patlatırken Artaki Candan’ın aksak usuldeki nihâvend şarkısından esinlenerek: Anlasam şu sorunu, bu gece tâ fecre kadar! diyebiliriz, belki de yüreğimizdeki arama aşkıyla. Fecr olur, tan ağarır, bilgimizle savaşımız, savaşların en çetini (Necatigil Hocama saygılarımla!), hâlâ sürmektedir. Ben yılların öğretmeni, hâlâ yolun başında, acemi bir öğrenci olarak, biraz yorgun ama çok sevinçliyimdir, ağaran tan, yüz akımdır, benim. gök atlasında verildi. Neptün de ay boyunca Güneş’e yaklaşacağından görülme süresi azalacak şekilde akşam saatlerinden itibaren yaklaşık 3 saat süreliğine teleskop eşliğinde izlenebilecek. +7.9 kadir parlaklıklı oldukça sönük gezegen ufuktan en fazla 33 derece yüksekte güney tarafta Oğlak (Capricornus) takım yıldızında bulunacak. Akşam Gece Venüs (2831) Satürn Satürn Uranüs Uranüs Neptün Sabah Merkür (112) Mars Jüpiter (831) Satürn GÜNCEL HABERLER Çin, 500 metre açıklıklı radyo teleskopu kurma amacıyla fizibilite çalışmalarına resmen başladı. Tamamlandığında dünyanın en büyük çanak anteni olacak, ayrıntılı bilgi http://www.spacedaily.com/reports/ChinaToBuildWorldLargestRadioTelescope999.html adresinde. Ülkemizde radyo astronomi çalışmaları hakkında en son gelişmeler AntalyaTübitak Ulusal Gözlemevi’nin http://www.tug.tubitak.gov.tr/radyoteleskop.php ve KayseriRadyo Astronomi Gözlemevi’nin (Erciyes Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü) http://fef.erciyes.edu.tr/pxp/bolumler/astronomiveuzaybil.bol..php resmi sitelerinden öğrenilebilinir. Aynalımercekli görsellerin tersine radyo teleskoplar gecegündüz 24 saat ve yazkış 365 gün kesintisiz kullanma avantajına sahipler. Çin’in yarım kilometre "dev kulak" anteni ile evrendeki en hafif hışıltıyı işitebileceğiz!... Günün astronomi resmi http://antwrp.gsfc.nasa.gov/apod/ adresinden günlük olarak izlenebilir… 2006 yılı gök olayları yıllığına http://www.tug.tubitak.gov.tr/goy2006.pdf adresinden ulaşılabilir. GÖKTAŞI YAĞMURU İkizler (Gemini) takım yıldızından 717 Aralık arasında yağan Geminidler isimli göktaşı yağmuru 14 Aralık’ta en yüksek sayıya ulaşır: saatte yaklaşık 120 göktaşı görülebilir. Yağmurlar dışında gece boyunca ancak 67 kadar göktaşı görülebilmekte. Geminidler’in hızları saniyede 35 kilometreye kadar ulaşır. Geminidler göktaşı yağmurunu izlemek isteyen okuyucular, özellikle 14 Aralık akşam saat 20’den itibaren tüm gece boyunca ve sabah saatlerine kadar doğudan batıya doğru çok geniş bir alanda ve uzun süreliğine İkizler takım yıldızı bölgesine bakabilirler. İkizler burcu kuzeydoğuda ufuktan 15 derece kadar yüksekte yer almakta. Biriki göktaşının görülmesi fırtınanın yerini de belirler... Bu takım yıldız gök atlasından da görülebilir ve http://www.imo.net/calendar/2006/fall sitesinden ayrıntılı öğrenilebilinir. Geminidler göktaşı yağmuru etkileyici görünümündeler adeta doğal havai fişek gösterisi yaşanacak…. Bu yazıda kaynakça olarak kısmen "The Astronomical Almanac 2006"dan yararlanıldı. Eldeki arazi dürbünleri bile bizleri heyecanlandırırken onların büyükleri durumundaki teleskoplar herhalde büyük mutluluklar saçmalı! Sahiplenmenin zamanı artık: Yüzünü/ilgisini/yatırımını/dürbününü/teleskopunu gökyüzüne çeviren "ilkler" bugün öndeler!... erken yola çıkan yol alıyor. Bilinçli gözlem dileğiyle... CBT 1028/11 1 Aralık 2006
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle