19 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Ooof off line Tanol Tiirkoğlu ([email protected]) Geçtiğimiz günlerde ilginç bulunduğundan olacak gazete sütunlarını süsleyen bir haber ile karşılaşttm. Ûrdünlü birbayan ile erkek internet ortamında tanışmışlar ve bir süre elektronik ortamda iletişim kurduktan sonra buluşmaya karar vermişler. Bu ilk buluşmalannda fark etmişler ki bu kişiler zaten karı kocaymış. Birbirlerini gördükleri anda ileri geri konuşarak, olayyerini terk etmişler. Bu haberin bir sosyal boyutu var bir de internetin hâlâ bu tür haberlerle gündeme oturması, oturtulması boyutu (tabii haberin doğru olduğunu varsayıyorum). Işin sosyal boyutu elbette çok vatıim bir durumun basit bir göstergesi. Hayatlarını birleştirmiş iki kişinin, gündelik hayatın sıradanlığına esir düşmeleri, birbirleri ile iletişim kuramazya da beklentilerine cevap veremez hale gelmeleri, ancak daha sonra gündelik hayatın koşullannın geçerli olmadığı bir ortamda birbirlerine bir kez daha çekici gelmeleri... Beni şaşırtan, bunu bir işaret olarak alarak yeniden bir şeylere başlamayı tercih etmek yerine, birbirlerine ileri geri konuşarak, ikinci başlangıcı teğet geçmeleri. Bunu da sanırım kültürel özelliklere yormak lazım. Çünkü bu hikaye buraya dek güzel bir Hollywood filmi senaryosunu andırıyor. Finalde de yaptıkları hatanın farkına varan esas kız ile esas oğlan, masallarda olduğu üzere, "tamam bir daha hata yapmayacağız, birbirimize çok iyi bakacağız" diyerek, yeniden birleşirler. Ortadoğu kültüründe demek ki böyle olmuyor... İşin sosyal yönünün derinlemesine incelemesini uzmanlara bırakacak olursak, asıl üzerinde durulması gereken konu, internetin yine ve maalesefbu tür magazin konularla gündeme gelmesi. Mesela bir kaç gündür istanbul'da yoğun kar yağışı var. Evinden dışarı çıkmak zorunda olan kişilerden kaç tanesi internetin nimetlerinden yararlanmayı akıl etti? Kaç kişi aracıyla ilgili tedbirleri almak üzere bilmediği konularda internete başvurdu? Kaç kişi karda araç sürme ile ilgili internette bir şey var mı diye merak etti? Kaç kişi gideceği güzergâhtakiyolların açık ofup olmadığını internetten araştırdı? Kaç kişi şehrin çeşitli yerlerine yerleştirilmiş web kameralarına bakarak, o anki durumun ne olduğunu tespit etti (ve ona gb're karar verdi)? Herkesin evinde internet olmadığı biliyorum; sorularım, evinde/işyerinde internet erişimi olan kişilere yönelik. TVhaberleri, belediyenin bu kezbaşarılı olduğuna kanaat getirdi. Ağızlarına mikrofon tutulan kişiler, konuşmak için illa ki bir şeylerin eleştirilmesi gerektiğine olan boş inançtan olacak, bu kez iç yolların, ara sokakların, "ara artellerin'açık olmadığınından yakındı. Bundan dolayı düştüklerini, bir yerlerini incittiklerini belirtildi de daha ayaklarına karda düşmeyecek birayakkabı bile giymeyi dikkate almadıkları tespit edilmedi (imkânı olmayanları hariç tutuyorum, yanlış anlaşılmasın). Tam olarak ne istiyoruz? Futbol maçlarından sonraki yorumlara bakıyorum. Yapılan eleştirileri dinlerken (eleştirmek için kıyaslamanız gereken bir ideal model olmalı), eleştiren otoritelerin zihinlerindeki ideal modeli anlamaya çalışıyorum. Bence ortaya şöyle bir model çıkıyor: Her takım her maçı güzel futbol oynayarak en az 50 kazanmalıdır. Bunun haricindeki bir kriter başarısızlıktır. Bu imkânsız ideal model, hayatımızın diğer alanlarında da var. Vatandaş yoksa şunu mu istiyor: Hiçbir tedbir almamalıyım, ama yine de başıma olumsuz hiçbir şey gelmemeli. ideal modelimiz bu denli pratikte imkânsız bir düzeyde olduğu sürece internet gibi imkanlar ne yazık ki rüştünü ispat edip de gündelik hayatımızda verimli ve etkin olarak yerini alamaz. Interneti bir kenara bırakıyorum, bu zihniyeti terk etmediğimiz sürece toplum olarak olumlu olguları da hissedemeyeceğiz; mutlu olmak gibi, yaşamdan zevk almak gibi. Enflasyon bir yıldır yüzde on ya da altında seyrediyor, son dönemde enflasyonun tersi anlamına gelen deflasyondan bahsediliyor; ama yine mutsuzuz. Çünkü sanırım hayat pahalılığının durmasıya da enflasyonun yenilgiye uğratılması ile birinin çalışmadığımız halde cebimize gelip para koyacağı beklentisini karıştırıyoruz. Artık demokrasinin ve özgürlüğün ne demek olduğunu kabul edelim. Ûyle bir kurtarıcı olmayacak! Ya da olanların vermeden önce gelip neleri aldıklarını görüyoruz... İnternet ve İmkânsız Kurtarıcı İnsanın Evriminde Cinsellik Ve Zekâ LUCY'NİN MİRASI Yazan: Alison Jolly Türkçesi: Nalan öztürk Kitap Yayınevi, Doğa ve Bilim Dizisi, 472 sayfa Kitap Yayınevi, doğa ve bilim dizisine değerli bir kitap daha ekledi. Evrim konusunu oldukça derli toplu ele alan konunu uzmanı, Princeton Üniversitesi öğretim üyesi Alison Jolly'un kitabının da oldukça akıcı, dikkatli ve anlaşılır bir dille Türkçeye aktarıldığını belirtelim. Evrim, canlıların en temel ve en büyük öyküsüdür. Bütün bilimler canlıların bu evrim öyküsü üzerine inşa edilmiştir. Evrim temelini, referans olmaktan çıkartırsanız, bilim çöker! Canlı hayat nasıl ve hangi koşullarda başlamıştır? Bu, biyoloji ve çevresinde gelişen bütün diğer bilimlerin temel araştırma konusudur ve Jolly de 2000 yılına kadar bu alanda yapılan araştırmaları oldukça güncelliği de izleyerek derleyip toparlamakta ve kendi bakış açısıyla okura sunmaktadır. Kitap dört ana bölümden oluşuyor: Evrim, Yabanıl toplumlar, Birzihin geliştirme, insanlıkçağı.. kitabın ele aldığı konular üzerinde biraz daha ayrıntılı bilgi sahibi olmak için alt başlıklarına da bir göz atalım: Amacın evrimi; Yaşam, cinsellik ve işbirliği; Seks zahmete değer mi; Flört ve seçim; Hesaplı sevgi; Yabanıl toplumlarda kadınlar; Lemurlar, maymunlar ve insaymunlar; insansı maymunlar; İnsaymun zekâsı; Organik bütünler; Cinsel kimlikli vücut; içgüdü, öğrenme ve kader; Düşünme; Uyum sağlamış konuşma; Bebekler insana mıdır?; önce KAÇ KİŞİ MERAK ETTİ? ayaklar sonra beyinler; Kontrol talebi; Küresel organizma.. Yazar, hayatın öyküsünü, eldeki bilimsel bilgiler ve belgeler ışığında, taa başından ele alıyor. Bilimin en tartışmalı konularından biri, canlılığın ortaya çıkmasını sağlayan ilk çamur bulamaç neydi ve nasıl oluştu? Peki ilk ilkel maddeler nasıl bir araya geldi, ilk bakteri, ilk hücre nasıl oluştu, canlılar arasında güçbirliği mi yoksa rekabet mi burada rol oynadı? Lucy, yani Afrika'da bulunan bir dişiye ait fosil, yazarın bu öyküdeki bir ana durağı. 0, giderek karmaşıklaşan ve gelişen canlılar dünyasında primatsoyunun bir temsilcisi. Çok geniş bir araştırmayla konu ile ilgili bütün ana görüş ve temalara kitabında gönderme yapan ve kapsamlı bir literatür taramasını da okurlara sunan yazarın kaleminden, örneğin göz gibi temel mekanizmaların da nasıl evrildiğini, onların ancak işe yaradıkları zaman ' i fonksiyonlarını sürdürdüklerini, '" yoksa köreldiklerini, doğadaki ince ayarları yapan temel yasaları, hayranlık ve güzellik duygularının daevrimin konusu olduğunu, canlıların bir amactnın olup olmadığını, bizlerin amaçlar açısından düşünmeyiöğrenen canlılar olarak evrildiğimiz, "belkide çoğumuzun üzerinde anlaşacağı şeyin kendi bilinçli amaçlarımızın gerçek olduğu" noktası olduğunu öğreniyoruz veya konu üzerindeki tartışmaları izliyoruz. Yazarın ilginç bir yaklaşımı, daha önce Rus jeolog ve doğabilimci Kropotkin'in de üzerinde durduğu, canlılar arasında rekabetten çok işbirliğinin varlığıdır ve bu dayanışma ve işbirliğinin canlıları bugüne kadar taşıdığıdır. Özellikle kitabın son bölümünde, küreselleşmenin, canlıların evriminde beşinci bir aşama olup olmadığı tartışması da başlı başına üzerinde durulması bir konu olarak karşımıza çıkıyor Duyuru 5. Biyoçeşitlilik ve Genetik Kaynaklar 6. Süreklilik ve Değişim: Arkeobotanik ve Yazılı kaynaklarda Gıda ve Tıbbi Bitkiler 7. Etnobotanik Kaynaklarda Yerel Gö rüşleri ve Öncelikleri Saptama; Turkiye'de ilk kez bir etnobotanik kong8. Etnobotanik Araştırmalarda Cinslen resi 2126 Ağustos 2005 tarihleri arasında ger Özgü bilgiler (Kadmlara, erkeklere göre bitk çekleşecek. (www. iceb2005.com). Yeditepe kullanımmın farklılaşması); Üniversitesi'nde IFSSH (International Forum 9. Koruma ve Kalkınma: Etnobotani Di for Social Science and Health) Dünya Kongre siplininin Etik ve Profesyonel Kavşağı; si ile birlikte gerçekleştirilecek Kongrenin ko10. Etnobotanik Alanında Teoriler vı nu başlığı: "Ethnobotany: at the junction of Yöntemler; the Continents and the Disciplines" (Etnobo11. Bölgeler Arasında Bitkisel Kaynaklc tanik: Kıtaların ve Disiplinlerin Kesişme Nok rın Aktarımı, Değişimi: Tarihi ve Güncel yakk tası) olarak saptandı. şımlar; Panel başlıkları şunlar: 12. Çalıştay 2: Etnobotanik Alanınd 1. Yabani Cıda Bitkileri alanında Etno Eğitim ve Olanaklar; botanik Araştırmalar 13. Çalıştay 3: Eden Projesinde Yarar 2. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler alanında Bitkilerin Sunumu Etnobotanik Araştırmalar (yenen şifalı bitkiler IFSSH ile ortak çalıştay: Etnobotanik v dahil) Şifacıhk 3. Çiftçi ve Hayvancılar tarafından kullaİstanbul toplantısına ilk kez Hindistaı nılan Bitkiler (Yem, yakacak, hayvan hastalık Nepal gibi ülkelerden uzmanları davet edild larında vb. kullanılanlar) Konularında her biri 2030 yıldır çalışan 4 u: 4. Sepetçilik ve örme malzemelerde bo man (Meksika, Kanada, Hindistan ve İngilt tanik bilgisinin üretimi ve aktarımı (diğer bit re'den 4 çok önemli bilim insanı) plenary kc kisel el sanatları için de poster sunumlannı nuşma yapmayı kabul etti. kapsayacak ve bir de sergi olacak) 935/2219 Şubat 2005 BİR KURTARICI YOK Etnobotanik kongresi Türkiye'de yapılıyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle