Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ç EV R E Çernobil'in korkunç yiizü yeni anlaşılıyor 100 bin kişj ölüme mahkum Kolsuz, bacaksız doğumlarda artış » Isaac Asimov U zerınden dört yıla yakın zaman geçen Çernobıl facıasının asıl etkılerının yenı yenı kendını gostermeye başladığı, Batı televızyonlarında bırbırı ardına yayımlanan dehşet vericı programlarla, korkunç şekılde gözler önune serıldı Hıroşıma ve Nagazakı'de olduğu gıbı Çernobıl'den yayılan radyoaktıf bulutların da etkısını aradan zaman geçtıkten sonra gostermeye başladığı belırtılen programlar, Fransız Televızyonu (TF1) ve Belçıka Televızyonu'nda (RTBF) yayımlandı Bu konuya son sayısında genış yer ayıran "Telemoustıque" adlı dergı, görunmeyen zehır radyoaktıvıtenın, et, sebze ve ekmekten, anne sütüne hatta teneffus edılen havaya kadar her yolla ınsan vucuduna gırdığını ve nesilden nesıle geçtiğlnl belırttı Dergı, etkılenen kışılerın sayısının 1 5 mılyonu geçtığını, bunlar arasında 160 bin çocuk bulunduğunu da kaydettı Atom tanecikleriyle yazı yazmak. Tarama tünelleme mikroskopu sayesinde tek tek atomlar gözlemlenebilirken, yazı bile yazmak mümkün. rtık tek tek atomlarla oyunlar oynayabılıyoruz, atomları tek tek alır, bunlarla sozcukler yazabılırız Nısan ayında IBM'den ıkı bılımadamı, Ronald M Eıgler ve Erhard K Schvveızer tam da bunu yaptıklannı bıldırdıler Her bır harfı yaratmak ıçın atomlardan yararlanarak IBM yazabılmışlerdı A edılebılıyorlar ve madde tarafından da yansıtılıyorlardı Sonuç olarak, bılınen ışık mıkroskoplarından çok daha guçlu olan "elektron mikroskop"ları yapılabıldı g lllk kaba elektron mikroskopu, 1932'de Alman bır muhendıs, Ernest Ruska tarafından yapıldı Ernest Ruska'ya bunun ıçın 1986'da (tam 54 yıl sonra!) Nobel Ödulu verılmıştır Atomlar hakkındakı bılgımız oldukça yenıdır Bazı eskı Yunan fılozofları, butun maddenın mınıcık, atomlardan oluştuğunu söylemışlerdı, ama ellerınde kanıt yoktu Ancak 1803'e gelındığınde Ingılız bır kımyacı olan John Dalton, maddenın mınık atomlardan oluşması halınde elementlerın bıleşıkler oluşturmasının açıklanabıleceğını soyledı Bu goruşe "modern atom teorisi" adı verıldı ve kımyacılar butun 19 yuzyıl boyunca, deney tuplerının ıçınde olan bıten her şeyı atomlarla açıkladılar Taramalı mikroskop Yıllar geçtıkçe elektron mıkroskopları gelıştırıldı ve daha da guçlu kılındı En ust ornek, 1985'te ıkı IBM bılımadamı Gerd Blnning ve Heinrich Rohrer'ın ıcat ettıklerı "scannlng tunneling mlcroskope "dur Bu ıkı bılımadamına da bu buluşları ıçın Nobel Ödulu verıldı Bu yenı mikroskop, araştırılan yuzeye adeta temas edecek bıçımde yerleştırılen ınce bır tungsten ığneden yararlanır Mınık bır elektrık akımı, ığnenın ıçınden elektronları dışarı atar, bu elektronlar yuzuye vurarak sıçrar ve yuzeyı oluşturan atomların pozısyonunu gosterırler Her bır atomu mınık bıçımsız bır kure olarak görursunuz Yuzeyın atomları ıle tungsten ığne arasında mınık bır çekım vardır, bu ığne yuzeyden sadece bırkaç atom genışlığı mesafesındedır Eğer ığne ozenle manıpule edılırse, yuzeyden belırlı bır atomu çekıp alabılır Bu en lyı qenon atomları ıle olabılmektedır, bunlar en buyuk atomlardandır ve bırbırlenne çok sıkı bağlı değıldırler Bır nikel yuzeye xenon atomları puskurtulur Normal olarak bu atomlar orada kalmazlar, ama eğer nıkel yuzey ve xenon atomları mutlak sıfır dereceye kadar soğutulabılırlerse, xenon atomlarmın o kadar az enerjısı kalır kı o yuzeyde dururlar Anormal doğan çocuklar Dergıde yer alan yazıda, Çernobıl kazasının sonucu olarak şımdı bölgede sakat ve anormal doğan cocuk sayısının hızla arttığı, bunların bır kısmının kan kanserlne yakalanmış olarak dunyaya geldığı, radyoaktıvıteden öturu on bınlerce kanser vakasının ortaya çıktığı da belırtıldı Tahmınlere göre bunlardan en az 100 bini şımdıden ölume mahkum bulunuyor öte yandan bölgede bır kolu veya bacağı eksık, yarık dudaklı, gozsuz, çarpık bacaklı, anormal çocuk doğumlarının eskıye oranla 15 kat arttığı, benzerı durumların hayvan doğumlarında da gözlendığı programlarda seyırcılere gosterıldı Beyaz Rusya ve Ukrayna'dakı bazı doğumevlerınde, bu tur çocuklar ıçın ayrı servısler açılmış bulunuyor Işık dalgaları perdeliyor Ne var kı atomlar, şayet sahıden varsalar bıle oylesıne kuçuktuler kı gorulemıyorlardı En lyı bır 19 yuzyıl mikroskopu bıle bunları gosteremıyordu, çunku ışık dalgaları, her ne kadar kuçuk olsalar da atomların uzerınden atlayacak, dolayısıyla onları gösteremeyecek kadar buyuktuler Bundan dolayı bazı kımyacılar, atomların yararlı bır kavram olmakla bırlıkte, aslında var olmadığına da ışarettı Mesela bır dolarlık bır banknotun on tane on sentten ya da dort yırmı beşlıkten oluştuğunu bılmek yararlıdır, ama bu bır dolarlık banknotu yırttığımızda ıçınden sahıden on sentler çıkacak anlamına gelmez Onun gıbı Ne kı 1905'te Albert Einstein, atomların (şayet var ıseler) bır solusyon ıçındekı mınık partıkullerı nasıl bombardıman edeceklerını gosteren bır denklem kurdu ve denklemde atomların tesadufı olarak hareket etmesını sağladı 1913'te Fransız bır bılımadamı olan Jean B. Perrin, bu denklemden yararlanarak gozlemlenen bır hareketı oluşturmak ıçın atomların ne buyuklukte olması gerektığını. hesapladı Bulduğu sonuca göre atomların çapı 1/250000000 ınç ıdı (1 ınç=2 54 cm) solusyon ıçındekı kuçuk partıkullerın sahıden de kendılerıne atomlar çarpıyormuşçasına hareket etmelerı olgusu, sonunda herkesı atomların var olduğu konusundc. ıkna ettı Yeni göç başlıyor 1986 yılında meydana gelen kazadan sonra 116 000 kışı bölgenın 30 km dışına çıkarılmış, böylece soruna çözum getırıldığı sanılmıştı Oysa bugun nukleer artıklarla kırlenen alanın sanıldığından çok daha genış olduğu gerçeğı ortaya çıktı Bu arada Sovyet makamlarının yıne Beyaz Rusya'dan 96 bin, Ukrayna'dan 5 bin, Rusya Cumhurıyetı'nden ıse 3.500 kışıyı başka bölgelere nakledeceklerı bıldırıldı Ancak olayı yakından ızleyen kaynaklar, bu tedbırın de yeterlı olmayacağını ve toplam nufusu 2 mılyon kışıyı bulan 2 697 koyun tamamen boşaltılması gerektığını belırtıyorlar Çernobıl'e 400 km mesafeye kadar uzayan 2 mılyon hektar arazının ıse tarım açısından tamamıyla kaybedıldığı aynı uzmanlar tarafından belırtılıyor Kısa sure önce Ukrayna'da ıncelemelerde bulunan Isvıçrelı bır doktor, halka, bır kılosunda 70 000 bekerel radyoaktıvıte bulunan buğdayın yedırıldığını, oysa azamı sınırın 600 bekerel olduğunu açıkladı Öte yandan, ABD'nın New Hempshare Unıversıtesı'nde yapılan araştırmalar sonucunda, 1986 yılındakı Çernobıl kazasında oluşan radyoaktif bulutun atmosferin "Stratosfer" tabakasına yerleşerek radyoaktıf yağışlara yol açtığı ve Guney Kutbu'na yaklaştığı belırlendı Araştırmaya ılışkın olarak Nature Dergısı'nın 3 mayıs sayısında bılgı veren Prof Paul Mayewski,Ekvator çızgısini geçerek Guney Kutbu'na yaklaşan radyoaktıf bulutun genış hareket alanının olağandışı olmadığını ve bulutun Antartıka kıtası uzerıne geldığı zaman tehlıkeye yol açma olasılığının da ortadan kalkacağını kaydettı D w Tek tek atom Sonra bu atomlar, tungsten ığne ıle bır bır çekılıp alınırlar, yuzeyın başka bır yerıne konurlar ve tungsten ığne çekılır Xenon atomu, konduğu yenı yerde kalır Derken bır başka xenon atomu daha getırılır, bır başkası daha ve her bırı ozel bır yere yerleştırılırler ve ış bıttığınde tam 35 atom, açık ve seçık bır bıçımde IBM yazıyordur1 Bu hassas bılımsel teknığın harıkulâde bır örneğıdır, ama bır ışe yarar mı? Şu anda yaramaz Ama gelecekte, tek tek atomları manıpule ederek ozel kombınasyonlardan ("molekuller'den") oluşan substanslar oluşturmak mumkun olabılecektır Bu tur substansları bılınen kımyasal yollardan oluşturmak mumkun değıldır llaveten bugunku modern bılgısayarlarımızı ve otekı elektronık araç gerecı mumkun kılan mıkroçıplerın gunun bırınde ozenle yerleştırılmış tek tek atomlardan kompose edılmesı de pekalâ mumkundur Bu da mıcrocıplerın daha da 'mıcro" olacağıdır Çok daha az zamanda çok daha fazla şey yapan çok daha kuçuk bılgısayarlarımız olabılecek ve kımbılır belkı de gun gelecek, karmaşıklıklık bakımından ınsan beynı ıle rekabet edebılecektır' (LATS) x ışınları keşfi 1895'te xışınları keşfedıldı Bu ışınlar, ışık dalgalarına benzemekle bırlıkte çok daha kuçuktuler xışınları, atomları saptamak ıçın yeterlı kuçuklukteydı, ne kı bu amaç ıçın fazla guçluyduler Işık gıbı madde tarafından yansıtılacak yerde, maddenın ıçınden dosduğu geçıp gıdıyorlardı Ayrıca xışınlarını fokuslamak da kolay değıldı Elektron, 1896'da keşfedıldı ve 1923'te de Amerıkalı bılımadamı Arthur H. Compton, elektronun x ışını dalgaları boyunda olan dalgalardan oluştuğunu gosterdı Ustelık elektronlar kolayca fokus